Kimisine gerçek anlamda, somut ve fark yaratan rahat bir yaşam sunulurken,
Adına ister kapitalist, ister liberal, ister demokrat, ister yeşil sermaye, ister teknokrat, ister haşhaşi, isterse rantçı, her ne denirse denilsin, kendi keyfini, rahatını düşünen yönetimi ele geçirmiş unsurların hep bana-rab bana uygulamaları sonucu yarattıkları gelir adaletsizlikleri, yaşamın fırsat rüzgârlarını hep kendilerinden yana estirip durur.
Keyfince yanlı kanun çıkartmak, yanlı uygulamalar ortaya koymak ve uymayanları, itiraz edenleri en ağır şekilde ezmek, onların mahir olduğu alanlar.
Çoğunluğun üzerinden rahat rahat geçinmek bir anlayış, bakış, inanç, ahlak meselesidir.
Ahlaktan yoksun, insani değerleri zayıf, bencil bir yapıya sahip egemen unsurların sık sık insanlara umut aşısı yaptıkları ve mutsuz, umutsuz çoğunluğun da bunlara sabır gösterdikleri bir ortamda bu döngü dönüp gider.
Umut yalanlarıyla, sihirli sözlerle, değer vermediği toplumu uyutmayı her defasında başarabilen sihirbaz kılıklı şahsiyetlere tıp bir teşhisi koymuş, Mitomani.
Yapmadığını yaptı gibi, sağlamadığını sağladı gibi gösteren algı yaratıcı, göz boyayıcı açıklamalarıyla, örnekleriyle mağduru kral gibi yaşam sürdüğüne bir anlık da olsa inandırabilen, hatta mağdurlardan taraftar toplayabilen kabiliyetli şahsiyetler, Mitomanlar.
Mitomanın başarısının altında, yalanlarıyla toplumu inandırması ve bölmesi yatıyor. Çünkü o biliyor ki, bölünmüş bir toplum asla kendisine karşı gelemez. Mitomanların egemen olduğu toplumlarda ne bir birlik ne de dirlik olur, millet unsuru dahi çözülür.
Mitomanların en fazla da; gelişmemiş,bir türlü gelişemeyen/geliştirtilmeyen ülkelerde çok oluşu, dar gelirli çoğunluğun umutlarla yaşatılması bir tesadüf değildir.
Dar gelirli, yaşam mağdurunun çıkmazı ise çoğunlukla, bir Mitomamı umut olarak görmesidir.
Yalansız, dolansız, Mitomansız bir yaşam dileğimle.