Dünyada yaşanan özgür düşünceye, değişimlere kayıtsız kalarak, egemenliği halkıyla paylaşmayan Osmanlı Padişahları ülkesinin başkentini dahi işgal ettirmişken; Gazi Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919’da çıkmış olduğu Samsun’da ulusun kurtuluşu için çareler aramaktadır.
Monarşi idaresi İstanbul’un işgali altında devam ederken, Mustafa Kemal 21-22 Haziran 1919 gecesi Amasya’da “Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” diyordu. Ve bundan sonra başlayan kurtuluş mücadelesi ile işgal altında olan son vatan toprağı, “Misak-ı Milli” sınırları düşman işgalinden kurtarılarak, vatandaşı “kul” görmeyen, ona seçme, seçilme, özgür olma, kanun önünde eşitlik hakkı tanıyan demokrasiyi benimsemiş olarak, meydana getirilen devletin yönetim şeklinin cumhuriyet olduğunun ilanı üzerinden 88 yıl geçmiş.
Bilimde, sanatta, seçme seçilme hakkında, siyasi partilerin kurulmasında halkına özgürlükler tanıyan demokrasiyi benimseyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hızla kalkınması, çağdaşlaşması ve yaşaması için kültürel yatırımların gerçekleştirilmesi gerekliydi. Bu anlamda halkın okuma yazma oranının arttırılması, çocukların okula gönderilmesi, sanayi kuruluşlarının kurulması, ulaşım, sağlık, adalet, güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesi için yoğun çaba içinde bulunan idareciler ve halk bunda da olumlu sonuçlar elde etmiştir.
Avrupa halkı kanlı iç çatışmalar sonucunda elde ederken, Atatürk tarafından Türk halkına verilmiş olan bağımsızlık, özgürlük gibi kazanımların koruna bilmesi halkın kültür seviyesiyle orantılı. Kültür düzeyi yükseldikçe daha medeni, çağdaş, özgür ve bağımsız; tam tersinde ise yaşam kalitesi düşük, birilerine bağımlı, üretken olmayan, dışa bağımlı ve dolayısıyla bağımsızlığı tehlike altında olan bir yaşam…
Bireyin özgürlüğüne, iradesine dayalı demokrasiyi benimsemiş cumhuriyetle idare edilen ülkeler için en büyük tehlike cehalet. Demokrasiyi bir araç gibi görerek, dini siyasete alet eden, Kur’an-ı Kerim’e el bastırıp, yemin ettirerek altın dağıtan veya terör baskısıyla oy kullandırılan bir zihniyetin var olduğu ülkelerde zaman gelir ki cumhuriyet adı kalsa da işin özünü oluşturan demokrasi yok olup gider.
Gerçek demokrasilerde, hiçbir insan diğerinden daha üstün değildir ve asla, bağımsız yargıçlarca yargılama olmadan, kimseye yargısız ceza verilemez, her ne sebeple olursa olsun özgürlüğü kısıtlanamaz ve bu durum istisnasız olarak tüm vatandaşlar için devlet güvencesi altındadır. Ancak yukarıda sıralanan hususlarla ilgili olarak Türkiye’de, demokrasiyle bağlantılı olarak oldukça kuşku verici davranışların sergilendiğini görmekteyiz. Askeri personelin tek kişi tarafından cezalandırılması halen devam ederken; yargılama sürecindeki tutukluluk süresinin cezaya dönüştürülmesine varan pek çok olumsuz uygulamalar yasama, yürütme ve yargı sistemine olan inancı zedeleyecek düzeye ulaşabilmekte.
Bütün bunlar bize gösteriyor ki demokrasi, idare edenler ve edilenlerce halen tam olarak özümsenmiş durumda değildir…
Balçova TEMAD şubesi olarak Genel Merkezimizi destekliyoruz. Yönetimdeki var olduğu iddia edilen sorunların da aile içersinde zaman,zaman yaşanan fikir ayrılıkları olduğunu düşünüyor ve çözüleceğine inanıyoruz.
Yönetimin sitedeki açıklamasından da bunun için kararlılık içinde olduklarını gördük, ön yargılarla bizlere uygulanan haksızlıklar ve hukuksuzluklar ancak birlik içinde çözüme kavuşturulabilir. Eleştirmek başka yıpratmak başkadır. Hepimizin yapması gereken tek görev mücadelemizde bizi temsil eden genel merkeze güven duyup destek vermek olmalıdır. Saygılarımızla.
Sorunlardan arınmış birlik içersinde olan yönetimin mücadelede başarı şansı artar. Bu başarıya katkı amaçlayan saygılı bir dille yapılan uyarıda bir bardak suda fırtına koparanlar kişisel hesap ve ego sahiplerine en güzel yanıt aynı endişelerle soruna çözüm bulmak güven tazelemek ve endişeleri gidermek adına İzmir il başkanlığı ve 14 şubenin temsilciler kurulunun toplanması tavsiyesi ve genel merkezin açıklaması olmuştur. Derneğimize güvenimiz devam ediyor.
Açıklamalar için TEMAD Gen.Mrk.ne teşekkür etmeliyiz.Doyurucu olmasa da kendilerini koşulsuz,şartsız destekleyen sitemize özel olarak yapıldıgını düşündügüm bu açıklama sagduyunun sesidir.Çatlak seslere ve durumdan vazife çıkarıp kendilerine paye saglamaya çalışanlara da yanıt niteligindedir.Başarmak için henüz geç kalınmadı derken hala umudumuzu korumak istiyoruz.Daha demokratik,daha katılımcı,daha şeffaf bir TEMAD için mücadelemiz sürdürüyoruz.Mucize beklemmiyoruz ama zorlayan yaşam koşulları karşısında da onurumuzla yaşayabilmek için bir an önce ekonomik haklarımızın alınmasını bekliyoruz.Buna masada demokratik gücümüz yetmiyorsa meydanlarda da demokratik haklarımızı kullanmayı öneriyoruz.Sayın Başkanın gözünün içine bakan(Ben dahil) on binlerce arkadaşımız bu gün karar alınırsa yarın Ankara’da olacagını biliyoruz.Mücadeleyi amaç edinmiş bütün önadı Assubay olanlara saygılarımla.
TEMAD’ımız bizlerin haklarının alınımında en önemli söz sahibi olan yasal derneğimizdir.Bir assubay eşi olarak 1,5 yıl oldu sayfalardan takip ediyoruz.Elimizden geleni yapıyoruz.Lakin üzülerek ifade edeyim ki tabana gerekli açıklamayı yapmıyorlar.Tabanla tavanın söylemleri bir olmalı diye düşünüyorum.Olumlu veya olumsuz Temadın girişimlerinden haberdar olmak hakkımız diye düşünüyorum.
Riyakarlık ve de art niyetten uzak samimi, yapıcı bir uyarıyı acaba anlamakta daha doğrusu anlamamakta ısrar etmenin amacını biliyoruz, bunlar keşke bu sitenin yayın ilkelerini ve başyazı olarak yayınlanan metni okusalardı bu kadar çirkinleşmezlerdi. Site yönetimi çağrısı ve verilen yanıtını izlemeye devam edeceğiz. Saygılar sunarım.
Açıklamayı tatminkar bulmadığımı söylemekle başlamalıyım. Gün kurtarmaya yönelik ve eylem planını hep öteleyen bir açıklama daha olmuş.
Ben, TEMAD üyeliğimi Sn. Keser’in başkan olmasından sonra başlatan, bu yönetimin çağrıları doğrultusunda 2012 Ekim Ankara buluşmasına, 2013 Mart İstanbul buluşmasına koşa koşa gitmiş ve bu gönül desteği halen %100 süren biriyim. Bşk. yardımcılarının katıldığı Kadıköy toplantısında da bulundum. İzlenimim şudur: Toplumdan gelen eylem istekliliği gündeme geldikçe, itidal tavsiye eden, “bize güvenin, bize bırakın” diyen, yönetimde oluşan görüş farklılıkları konusunda hiçbir açıklama yapma ihtiyacı duymayan, istifalardan sonra bile ne olup bittiğini anlayamadığımız bir durumla karşı karşıyayız.
Görev tazminatını 2002 yılından beri, taa 57. Hükümet olan DSP-MHP-ANAP koalisyonundan beri bekliyoruz. Bunun engeli siyasetten mi, GenKur’dan mı kaynaklanıyor, bilmek istiyor ve buna göre tavır sergilemek istiyoruz.
Yönetimden beklediğimiz “lütfen gösterilmiş ilgi” değil, gerçek ilgidir. Gelecek Yüzyıl’ın ilk sayısının kapağında yazdığı gibi; “yönetmeye değil, temsile geldiklerini” hatırlasınlar, yeter. Sözlerim, başkanlık koltuğunda kimin oturduğuna göre değişmeyen, yarın yönetim değişse de geçerli olacak sözlerdir. Eleştiriler; yöneticilere yol gösteren, ışık tutan fırsatlar olarak değerlendirilmeli, kişiselleştirilmemelidir.
Saygılarımla…
Doğru tektir. Er veya geç DOĞRU görülecektir. Temad’ın ve Sitenin art niyetli olduğunu söylemek yanlıştır. Unutulmasın Bu site bırakın GENKUR sözünü ağıza almayı SORUNLARI dahi yüksek sesle TELAFFUZ edilemediği dönemde elini taşın altına koymuş, aydınlanma ve mücadele konusunda üzerini düşeni büyük özveriyle yerine getirmiştir. Tek temsilcimiz TEMADDIR,onun elini GÜÇLENDİRİRSEK hedefe daha kolay ve çabuk ulaşırız. Ama 50 yıllık ÖN YARGYI yıkmak kolay değildir. Mücadele başlarken YOLUN YOKUŞ ve ENGELLERLE dolu olduğunu söylemiştik. Yokuşlar çıkılacak, engeller tek tek ortadan kalkacaktır.Yeter ki MÜCADELE gücünü kaybetmeyelim. Birlik ve beraberliğimizi bozmayalım.Her geçen gün DAYANIŞMAMIZ daha çok artmalı GÜÇLENMELİYİZ.
TEMAD yönetimine desteğimi buzdolabına koydum. Yönetim ne zaman üyelerinin merakla beklediği kitlesel eylemi hayata geçirirse o zaman desteklerim. Lafla peynir gemisi yürümez. TEMAD’ın kitlesel eyleme geçmemesinin bir tek sebebi olduğunu düşünüyorum. O da tamamen iktidara ters düşmek istememesidir. Bunun altında yatan nedenleri herkes kendince yorumlar zaten. Saygılarımla…
Aman Erdal Günşer kardeş dikkat et.Uyarıyı,eleştiriyi ihanet ve tehdit sananlarla eylem isteğini geri zekalılıkla suçlayan bööyüükkk mücadele adamlarını kızdıracaksın. (!)Ahmaklık,yalakalık,saygısızlıkla birşey elde edilemeyeceğini öğrendiğimiz zaman başarı şansımız artacaktır. TEMAD yönetiminden sorunlarını aşıp bizlerin sesine kulak vermesini bekliyorum.
Arkadaşlar merhaba, uzun süre oldu siteye girmiyorum hevesim ve umudum yok oldu arada şöyle bakıyorum, sistematik bir şekilde birileri görev almış mücadelede gayret gösteren iyi niyetli arkadaşlarımıza saldırıyorlar amaç soğutmak tuzaklara düşüyoruz. Temad yönetiminin açıklaması sizce yeterli mi sevinelim mi,umutlanalım mı? Bana göre günü kurtarmaktan öte gitmez açıklamada yapmazlar yanılan ben olurum inşallah sağlıcakla kalın.
Tüm adayların samimi duygular içinde ve emekli assubayların dertlerine derman olmak için göreve talip olacaklarını biliyoruz ancak,Yönetime aday olacak ekipler kendilerini tanıtmalı yapmak istediklerini anlatmalı,seçimin delege usulü yapılması kaldırılmalı,tüm şubelerde sandıklar kurulmalı,seçim günü her üye kayıtlı olduğu şubede oyunu kullanmalı,demokratik seçim sağlanmalıdır.Tüm aday arkadaşlarımıza başarılar diliyorum.Saygılarımla.
————————————————————–
YÖNETİCİ NOTU : Sn.Yurtman adayların kendilerini tanıtması için sitemiz tarafsızlık ilkesi ile herkese açıktır Seçim mevcut tüzük gereği delege oyları ile kesinleşecektir Sizin Temenniniz tüzük kurultayında değerlendirilebilir; Böylece şubelerde kayıtlı üyeler kendi ve genel başkanlarını seçebilirler