Kayıp Asker Sınıfı-1
Mazlum Bahriye Gedikli Zâbiti; Hulusi KENTMEN
Eski Tüfek ben Şükrü IRBIK,
En sonunda söyleyeceğim sözümü en başında söyleyeyim!
Makâlemizin ana konusu meşhur sinema oyuncusu
Ve
Emekli deniz astsubayı olan Hulusi KENTMEN’e kurulan kumpas hakkında…
Bu makâlemiz iki bölümden mürekkep!
Hulusi KENTMEN’e 1929 senesinde kurulan kumpasın özetini okuyacaksınız!
Belki şerefli, vicdânlı birileri çıkar da;
Mazlum Hulusi KENTMEN’e yapılan bu zulümün hesâbını sorar.
* * *
“Mektebli” baş çavuş idi, “alaylı” sinema oyuncusu oldu!
Bahriyeli olarak vatana 34 sene hizmet etdi,
1961 senesinde emekli olunca da soluğu sahnede aldı…
Eğlenceli aile filimlerinin vazgeçilmez sanatcısı
Ve
Oynadığı her filimin pos bıyıklı, babacan, ton ton dedesi idi…
Türk insanı O’nu çok sevdi!
Çünkü O, hep iyiyi oynadı; her zamân iyiden, doğrudan yana tavır aldı.
Sayısını bilmediği kadar çok filimde oynadı.
Fakat hiçbirisinde “baş oyuncu” olamadı!..
Rahmetli bunu tahmin edebilir mi idi, siz söyleyin!
Lâkin, bugün bahriyeli “baş çavuş” Hulusi,
Eski Tüfek’deki bu makâlemizin “baş oyuncusu” olacak, inşallah…
* * *
İzmit’li Ali oğlu Hulusi;
Bahriyeli yatağı İzmit’de yaşıyor,
Bahriye gedikli zâbiti olmak isdiyor idi…
İyot kokusu ciğerlerine sinmiş idi bir kere, ne de olsa!
Anasına-babasına bile haber vermeden koşup gitdi;
İmtihâna girdi ve muvaffak oldu!
Osmanlı Devletinin Kânununa güvenerek sözleşme imzâladı.
Bahriye Gedikli Zâbit Namzet Mektebine kayıdını yapdırdı.
Bu mektebden;
Kılıçlı “bahriye gedikli zâbiti” olarak mezun olacak idi…
Fakat: Maç devâm eder iken oyunun kuralı değişdi…
Cumhuriyetin çıkartdığı Kânun ile
“Kânunsuz” olarak, evet, “Kânunsuz” olarak devlet;
* * *
Hulusi KENTMEN’e yapılan “hak gaspını” şu örnek ile açıklayabiliriz.
Subay olmak isdeyen bir genc düşünün! Bu genc, devlete güvenmiş. O anki kânûna göre, subay olmak için harp okulu imtihanına girmiş. İmtihanı kazanmış ve harp okuluna kayıt yapdırmış.
Bu genc, teğmen olarak mezun olmayı bekler iken devlet, son sene içinde bir kânûn çıkartmış. Bir başka ifâde ile, maç devâm eder iken kural değişdirmiş… Ve bu Kânun ile devlet, subay sınıfını “tasfiye” etmiş. Harp okulu son sınıfda okuyan bu genci, “subay” olarak değil de bir derece aşağı sınıf olan “astsubay” olarak mezun etmiş.
Devlet bütün bunları “kânunsuz” olarak yapmış!..
Bir başka ifâde ile devlet;
Bu gencin okula kayıt yapdırdığında “subay” olmak için ihrâz etdiği “müktesep hakkını” gasp etmiş.
Tıpkı, 1999 senesinde EYT’lilere atdığı kazık gibi,
Devletimiz Hulusi KENTMEN’e 1929 senesinde büyük bir kazık atmış!..
İşde, bahriyeli baş çavuş merhum Hulusi KENTMEN’e yapılan zulüm tam da böyle…
* * *
Rahmetli Hulusi KENTMEN’e devletin yapdığı “müktesep hak gaspını” dâva etmesi için
Aşağıda gördüğünüz şu mektubumu Hulusi KENTMEN’in vârislerine gönderiyorum.
Tanıyan, bilen var ise şâyet, ricâ ediyorum! Lutfen, kendilerine iletsinler…
* * *
Emekli Deniz Astsubayı Volkan KENTMEN, Hulusi KENTMEN’in oğlu,
Melek KENTMEN; Volkan KENTMEN kızı, Hulusi KENTMEN’in torunu,
Ali KENTMEN; Volkan KENTMEN’in oğlu, Hulusi KENTMEN’in torunu,
05 Ocak 2023
Konu: Merhum Emekli Deniz Astsubayı Hulusi KENTMEN’in Müktesep Hakkının Gasp Edilmesi.
Kıymetli vârisler,
Benim adım Şükrü IRBIK. Rahmetli Hulusi KENTMEN ve oğlu Volkan KENTMEN gibi, ben de emekli deniz astsubayıyım.
Ben Şükrü IRBIK; 26 sene Deniz Kuvvetleri Komutanlığında, son 3 senesi de Sâhil Güvenlik Komutanlığında olmak üzere 29 sene hizmet etdikden sonra 2011 senesinde kendi isdeğim ile emekli oldum. Emekli olduğum günden beri de mensubu olduğum “deniz astsubay” sınıfının hukukunu ve târihini anlamaya ve anlatmaya çalışıyorum. Bu konuda tesbit etdiğim ve bugüne kadar hiç bilinmeyen ve yazılmayan çarpıcı hakikâtleri de emekliassubaylar.org isimli sitedeki Eski Tüfek isimli köşemde yayınlıyorum.
Kıymetli Hanımefendi ve Beyefendiler,
Benim sizlere bu mektubu göndermemdeki maksadım şudur; dönemin Bahriye Vekâleti (Deniz Kuvvetleri Komutanlığı)’nin emekli deniz astsubayı Hulusi KENTMEN’e 1929 senesinde yapdığı “müktesep hak gaspını” size duyurmak… Sizler astsubay, astsubay kızı ve oğlu, hem de astsubay torunları olarak, konuyu zannederim ki kolayca anlayabilirsiniz. Müsaadeniz olur ise şâyet, Hulusi KENTMEN’e yapılan hak gaspını şöyle izâh edeyim.
Ortaokul birinci sınıfı okudukdan sonra merhûm Hulusi KENTMEN, gedikli zâbit olmak için; 1927 senesinde “Bahriye Gedikli Zâbit Namzet Mektebine” kayıt yapdırmış. Bunu, 1990 senesinde Deniz Kuvvetleri Dergisine verdiği mülakatda kendisi söylemiş. Bu mektep, bahriye gedikli zâbiti yetiştiren bir mektep. Bahriye gedikli zâbit sınıfı, zâbit (subay) sınıfına dâhil idi. 5434 Sayılı Emekli Sandığı Kânununda bugün dahi hâlen mevcut olan gedikli zâbit (gedikli subay) sınıfının bugün bildiğimiz deniz “astsubay” sınıfı ile hukûken hiçbir ilgisi yok.
Hulusi KENTMEN Bahriye Gedikli Zâbit Namzet Mektebinde 2 sene okudukdan sonra, 1929 senesinde “bahriye gedikli namzedi” rütbesi ile mezun olacak idi. “Bahriye gedikli namzedi” rütbesi ile 2 sene hizmet etdikden sonra da “üçüncü sınıf gedikli zâbitliğe” terfî edecek idi.
Aşağıda, 1929 senesinde bahriye birinci sınıf gedikli zâbitin temsilî resimini
Ve dahi
Hulusi KENTMEN’i ve hak etdiği bahriye gedikli zâbit namzedi rütbe işâretini görüyorsunuz.
Rütbeleri apulet şeklinde omuzda olan bahriye gedikli zâbitinin kılıç taşıdığına dikkat buyurunuz.
* * *
Bahriye Vekâleti 1929 senesinde Bahriye Gedikli Zâbit Namzed Mektebinin tahsil süresini “kânunsuz olarak” 2 seneden 3 seneye yükseltmiş. Gene, aynı sene çıkartılan bir kânûn ile; zâbit (subay) sınıfına dâhil olan “Bahriye Gedikli Zâbit” sınıfı tasfiye edilmiş. Tasfiyenin yapıldığı 1929 senesinde, Bahriyede 400 civârında gedikli zâbit mevcut ve muvazzaf imiş. Bu gedikli zâbitlerin Kânundan neşet eden müktesep hakları muhafaza edilmiş. Ve isdeyen gedikli zâbitler, emekli oluncaya kadar zâbit (subay) vasıflarını muhafaza etmişler.
Ancak ne var ki; Hulusi KENTMEN’in de aralarında olduğu Bahriye Gedikli Zâbit Namzet Mektebinin birinci sınıfında okumakda olan 113 ve ikinci sınıfında 100 olmak üzere toplam 213 “gedikli zâbit namzet” talebesi için ne yazık ki o kânûn, 1929 senesinde herhangi bir hüküm tesis etmemiş. Bir başka ifâde ile; Ali oğlu İzmitli Hulusi’nin de aralarında olduğu 213 “gedikli zâbit namzet talebesi” iyot gibi ortada kalmışlar.
* * *
RAN isdedi; DİNO, mutluluğun resimini yapamadı!
Fakat
Bahriye Gedikli Zâbit Namzed Mektebinin
Birinci ve ikinci sınıfında okuyan 213 talebeye
Bahriye Vekâleti’nin 1929 senesinde yapdığı zulumün kendinden açıklamalı resimini,
Eski Tüfek, işde, şöyle yapdı.
* * *
Genelkurmay Başkanları ve Millî Savunma Bakanları,
Harp okullarının eğitim-öğretim süresini;
Bu iyileşdirmeler neticesinde eski mezun subaylar sanki çalışıp ter dökmüşler gibi;
1929 senesinde dönemin Genelkurmay Başkanı ve Millî Savunma Bakanı;
Bahriye gedikli zâbit namzedi Hulusi KENTMEN ve 212 arkadaşını ise iki kere cezâlandırdı;
* * *
Bahriye Gedikli Zâbit Namzet Mektebinden 1927 ve 1928 senelerinde mezun olan “gedikli zâbit namzedleri” de yeni teşkil edilen “Deniz Gedikli Küçük Zâbit” sınıfına “tenzil” edilmişler. “Gedikli başçavuş” rütbesine “tenzil” edilen 200 civârında olduğunu tahmin etdiğim bu “gedikli zâbit namzedleri” de Hulusi KENTMEN gibi mağdur edilmişler.
İşde,
Merhûm Hulusi KENTMEN’e yapılan hukuksuzluk burada başlıyor. 1929 senesine çıkartılan kânûn ile Hulusi KENTMEN;
Aşağıdaki resimlerde;
Ve
* * *
1944 senesinde kılıç veremedikleri,
Bugün artık hepsi ölmüş üç beş subaya kılıç vermek için
Gudretli gomutanlar ve Millî Savunma Bakanları
60 sene sonra; 8 sene içinde tam 3 kere Kânun buyurdular.
Müktesep hakkını devletin gasp etdiği Hulusi KENTMEN ve arkadaşlarına da;
Gedikli zâbit unvânını ve kılıçlarını iade etmek için
Gudretli gomutanlar ve Millî Savunma Bakanı Hulusi AKAR,
Bugünden tezi yok, hemen bir Kânun buyurmaya mecburdur.
* * *
Şimdi,
Merhûm Hulusi KENTMEN’in müktesep hakkını devlet, 1929 senesinde alenen gasp etmiş. Bunda hiç şüphe yok!..
Ve bu müktesep hak gasbı ile;
Gedikli zâbit (gedikli subay) olarak mezun edilmesi gereken Hulusi KENTMEN, daha aşağı/alt bir sınıf olan “deniz gedikli küçük zâbit” sınıfına “tenzil” edilmiş.
Bilahire çıkartılan kânûnlar ile de;
* * *
Ben Eski Tüfek de Hulusi KENTMEN’in 4 unvân değişdirdiğini gördüm, 34 senede!
Bahriyede görev yapdığı süre içinde İzmit’li Ali oğlu Hulusi;
Gedikli zâbit (1927-1929)
Gedikli küçük zâbit (1929-1935)
Gedikli erbaş (1935-1951)
Astsubay (1951-1961)
Aklı başında bir devletde ancak 500 senede yaşanabilecek bu olayların tekmilini birden,
Bahriyeli baş çavuş Hulusi;
1929-1951 seneleri arasında geçen sâdece 22 senelik âhir ömründe yaşayıp tüketmiş!
Bahriye Vekâleti’nin baş çavuş Hulusi’ye yapdığı şu zulumü, gevur bile gevura yapmaz, vallahi!
* * *
Astsubay sınıfının târihini araşdırır iken;
Merhûm Hulusi KENTMEN’in mâruz kaldığı ve beni ziyâdesi ile üzen bu “müktesep hak gasbını” tesbit etdim.
Bu konuyu ilk defâ olmak üzere ben Şükrü IRBIK ilân ediyorum.
Sinema sanatçısı iken insanların yaşadığı hayât hikâyelerini filim yapdı.
Fakat bu kez
Baş çavuş Hulusi’nin Bahriye’de yaşadığı kendi hayât hikâyesi filim konusu oldu.
Makâlemizin yakın zamânda yayınlacağım ikinci bölümünde ise;
Bu konu hakkındaki bütün belgeleri kamuoyuna duyuracağım.
* * *
Rahmetli Hulusi KENTMEN’e;
Ve
Böylece;
Rahmetli Hulusi KENTMEN’in mâruz kaldığı bu müktesep hak gaspını isbatlamak için açılacak dâvaya esâs olmak üzere bütün belgeler bizde mevcut.
Bu konudaki düşüncenizi bir an evvel tarafıma bildirmenizi ricâ ederim.
Saygılarımla
Şükrü IRBIK
Emekli Sâhil Güvenlik Astsubayı