Memleketimiz öyle karışık ve kaotik günlerden geçiyor ki, bir şeyler karalamak insanın içinden pek gelmiyor.
Son zamanlarda sitemizde yayımlanan yazıların büyük çoğunluğu karamsarlık ve yitirilme aşamasına gelen umuda isyan içeriyor.
Kendimize yaptığımız kötülükleri düşündükçe, “başka düşmana ihtiyaç yok” kanısına varıyorsunuz.
Derleyici toparlayıcı olması gerekenler, bilakis, dağıtıcı olmaya soyunmuşlar.
Hani, bir ailede ebeveynden biri ölünce, hayatta kalan kişi evlatlarına, damatlarına, gelinlerine sarılmak yerine, hemen ve hiç düşünmeden yeniden evlilik planları yapar ya, biraz buna da benziyor.
Burada aslolan bencilliktir.
Elbette, yeniden evlenmek herkesin hakkıdır, buna itiraz etmeye bile hakkımız yok.
Vurgum, geride kalan aile bireylerini derleyip toparlamak, ailenin eksilen bireyinin yerini doldurmaya çalışmak, onun eksikliğini aratmamak gibi insani ve vicdani yönler hiç devreye girmeden, hemen yeni evliliğin planlarını yapmaya olan itirazdır sadece.
İster bir ülkenin yöneticisi olun, ister bir Sivil Toplum Kuruluşunun; ister küçük bir devlet dairesinin amiri olun, ister en küçük sosyolojik birim kabul edilen ailenin reisi; yönettiğiniz insanların gözünde kıymet erozyonu sürecine girdiyseniz ve bunu fark etmiyorsanız, acınacak durumdasınız demektir.
Hele hele farkında olduğunuz halde kılınız kıpırdamıyor ve işgal ettiğiniz makamı/konumu terk etmek konusunda zorluklar çıkarıyor, işi yüzsüzlük aşamasına taşıyorsanız, yavaş yavaş insanlıktan da çıkıyorsunuz demektir.
Teknolojideki ve tıptaki gelişmelerle insan ömrü uzamaktaysa da, asırı deviren insan sayısı halen oldukça sınırlı, hülasa, 70-80-90 yıldan ibaret bir ömrün sahibi faniler olarak bu hırstan vazgeçmezsek, bugün dünün bayramlarını, komşuluklarını arar durumdayken, yarın “merhaba” diyebileceğimiz bir insanın varlığını arar hale geleceğiz.
Mevcut TEMAD yönetimi ilk seçildiği yıl ile şimdiki halini değerlendirmeli, verdiği zararın telafisi için çekilmeyi bilmelidir.
Yola çıktığı insanları birer birer yolda bırakarak, tek başına “her şeyi ama her şeyi” idare etmeye çalışanlar duvara tosladıklarında, bu çok büyük bir yıkıma neden olacak, kendi kıymet erozyonlarının vebalini bütün topluma ödeterek altından kalkılmaz bir durum yaratacaklardır.
Saygılarımla…