Değerli arkadaşlarım,
Bir genel seçimi daha yaşadık, sonuçlarının ülkemiz adına hayırlı olmasını dilerim.
Derneğimizdeki delegelik sisteminin assubayların özgür iradesini adil olarak yansıtıp yansıtmadığını (1) bilgilerinize sunmuştuk.
Çok partili döneme geçtiğimiz 1946 yılından bu yana değişen koşul ve düşüncelere göre seçim sistemi değişikliklere uğramış olsa da demokrasilerde olması gereken adil yarış parlamentoya yansımış mı bu kez kısaca ona bir göz atalım isterseniz.
Tek parti iktidarının çok partili sisteme geçiş kararı adaletsiz çoğunluk sistemi ile olmuş, bu sistem özellikle 1950 seçiminden sonra iktidarlara aşırı bir sayısal çoğunluk getirmesi nedeniyle güç farkı oluşmuş, partilerin bu güç farkını kendilerine göre algılayıp muhalefeti neredeyse yok sayması sonucu ayrışmalar, kutuplaşmalar neticesinde 1960 darbesi ile son bulmuştu.
1961 Anayasası ile çoğunluk sistemi terk edilerek Çevre Barajlı d’Hont (2) sistemi getirilmiş, çoğunluk sistemine göre kısmen adalet sağlanmıştı.
1965 seçimlerinde Milli Bakiye sistemi (2) uygulanmış, Millî bakiye veya ulusal artık nisbi temsil ile beraber kullanılan ve oyların mecliste en adil şekilde temsilini sağlayan seçim sistemi kabul edilmişti.
1969 seçimlerinden sonra demokrasimiz 1971 muhtırası ile yara almış, 1973 ve 1977 seçimlerinden sonra ise 1980 yılında cumhurbaşkanının yüzlerce turda seçilememesi ve terör nedeniyle akan kanın durdurulması gerekçesiyle TSK yönetime el koymuştu. Sonuçlarının analizini herkesin kendi penceresinden yaptığını sanıyorum.
1982 Anayasası ile ülkede istikrar olması gerekçesiyle getirilen %10’luk antidemokratik baraj, seçim sisteminde yeni bir tartışmanın başlamasına neden oldu. O yıldan sonra her iktidara aday olan seçimden önce barajın kaldırılacağı sözünü verse de seçimden sonra iktidarı ele geçirdiler mi ne yazık ki adaletten uzak antidemokratik barajdan diğer partilerin hakkını gasp ederek haksızca beslenmeye devam ettiler…
Gelelim 2015 genel seçimlerine…
Sonuç olarak; barajın tamamen kaldırılması, partilerin aldıkları oyların parlamentoya adaletli bir şekilde yansıması için il bazında değil, siyasi partilerin parlamentoya adil yansıması için kullanılan geçerli oyların bir milletvekiline düşen oy sayısına göre ülke bazında hesaplanarak kabul edilen bir seçim sisteminin uygulanması daha doğru olmaz mı ?…
Örneğin kullanılan geçerli oy: 46.161.049 :550=83.929 1 milletvekiline düşen oy sayısı.
Bağımsız adayların alacakları oyların yansımasını da siyaset uzmanlarına bırakalım…
Saygılarımla.