Bu site, kurulduğu günden bu yana, süreç içinde hatalı sayılabilecek uygulamaları olmuş olsa bile, belli bir ilkeyi koruma çabası içinde olmuştur. Bu ilke ; HİÇ KİMSENİN YANINDA VE KARŞISINDA OLMAMA, SADECE ASSUBAY TOPLUMUNUN ÇIKARLARINI SAVUNMA, ASSUBAY TOPLUMUNUN ÇIKARLARININ YANINDA OLMA ilkesidir.
Türkiye Assubay Sendikası ile ilgili olarak,AİHM yıllar önce verdiği bir karar üzerine sitemizde olumlu-olumsuz bağlamda görüşler yer almış; kimi arkadaşlarımız emeklinin sendika kuramayacağı, kurulsa bile GREV hakkı olmayan sendikanın dernekten farksız olacağı oysa bizim yasal bir derneğimizin olduğunu, bazı arkadaşlarımız ise değişik kulvarlarda mücadelenin başarı yolunu kısaltacağını belirtmişlerdir ancak; site yönetimi sendikanın faaliyetlerini gözlemleme, yaklaşımlarının ne olduğunu anlama açısından sendikanın yanında veya karşısında yer almamıştır. Bu tutumunu da halen sürdürmektedir.
Yukarıda belirtilen temel ilkemiz, sendika konusunda da geçerlidir. Sendikanın gerçek anlamda, samimi olarak assubay toplumunun hak ve çıkarlarını koruma amacında olduğu sonucuna varılırsa, SENDİKA’nın değil, ama assubay toplumunun menfaatlerinin yanında oluruz.
Assubay toplumu, ne yazık ki hep istismar edilen, hem çıkarlara alet edilen bir topluluk olagelmiştir. Meslekteyken ya sırtımız sıvazlanır, aslansın kaplansın denilir, hesapsız kitapsız çalıştırılırdık, ya da izinle, tayinle, baskıyla sindirilerek hesapsız kitapsız çalıştırılırdık. Birileri terfi alır, takdir alır biz bir başkasını sırtımızda taşımaya çoktan başlamış olurduk…
Bu site okurlarını toplumsal yarar açısından, sendikaya destek vermeden veya karşı çıkmadan önce sağduyulu ve ön yargısız düşünmeye ve araştırmaya davet ediyoruz.
Amacımız; bu sefer de Assubay emeklilerinin bir başka kişisel çıkara, bir başka sömürüye, bir başka umut tacirliğine kurban edilmemesi, bu uğurda çaba gösteren arkadaşları açıkça ve objektif olarak bir samimiyet sorgulamasına tabi tutulmasını sağlamaktır.
Herhangi birini işe alırken, kızınıza damat, oğlunuza gelin alırken nasıl merak edip sorgularsanız, bazı kıstaslarınız varsa, olmazsa olmazlarınız varsa, asgari amaca uygunluk ararsanız, bir kimsenin peşinden gitmeden önce de aynı sorgulamayı yapmak gerekmez mi?
Kişilerin inancı, sosyal yapısı, kökeni, dün ne olduğu araştırma konusu olmamalıdır.
Bizi ilgilendiren bu gün ne olduğu ve amacının ne olduğudur. Bu iki temel husus araştırılmalıdır.
Bu soruları herkes kendisine göre belirleyecek ve mantık süzgecinden geçirecektir. Duygularımızı değil, önce aklımızı ve mantığımızı kullanmalıyız.
TEMAD Genel Merkezinin farklı bir yapı oluştuğunda ilk aklına gelen ihraç olmamalı, eğer ihraç gerektiren bir durum varsa, bu kamuoyu ile paylaşılmalı, kamuoyu tatmin edilmeli, neden gerektiği anlatılmalı, en azından toplumsal vicdanın çoğunluğu ihraç kararını onaylamalıdır.
Diyarbakır’da alçakça şehit edilen meslektaşımızın babasının evinin resimlerini hepimiz gördük, o sıvasız eve Fransa’da çalışan bir işçimiz sıva yapmayı düşünüyor, TEMAD Yönetimi sembolik de olsa bir katkı sağlayıp, o evi onaramaz mı diyen meslektaşımızın düşüncesini yine kamuoyunun şaşmaz sağduyusuna sunuyoruz.
Kamuoyu vicdanı ile ilgili bir hususu daha belirtmek isteriz.
Mücadeleye destek amaçlı gönderilen yardımların nereye harcandığı konusunda yönetimin açıklamalarda bulunmaması desteklerin mücadele ile ilgili konularda harcanmadığı, Assubaylar günü kutlamalarında aşırıya kaçıldığı özellikle HILTON Resepsiyonları toplumumuzun bir kesimini oldukça rahatsız etti. Burada TEMAD Yönetiminin argümanı “assubaylar HİLTON’da resepsiyon vermeye layık değil mi?” şeklindeydi. İtirazı olanların argümanı ise, “geçim zorluğu yaşayan, ilerlemiş yaşına rağmen olmadık işlerde çalışan bir toplumun fertlerine HILTON’da resepsiyon vermenin yüzbinlerce liranın gereksiz kutlamalarda harcanmasının mücadeleye ne faydası oldu?” şeklindeydi.
Bu site sonuna kadar TEMAD’ın tüzel kişiliğinin yanındadır, TEMAD’ın başarısının toplumsal başarı olduğunu asla yadsımaz. Bu amaçladır ki, yanlış gördüklerini anlatma, düzeltme çabasındadır. Birlik-Beraberlikten yanadır. İhraçlara o nedenle sıcak bakmaz.
Kaldı ki, ihraç çözüm değildir. Bu güne kadar da çözüm olmadığı görülmüştür.
Dışladığınız, ihraç ettiğiniz kişiyi sadece dernekten dışlarsınız. O yine emekli assubaydır.
Bu ülkede kutuplaşmanın her türünü yıllardır yaşadık, yaşıyoruz. Ancak; son yıllarda olduğu kadar hiç ayrışmamıştık…
Kendi kurumu dahil, toplum kesimlerince bizim kadar dışlanmış bir başka toplum daha yok!
Bizim kendi aramızdaki anlamsız, sebepsiz tartışmaların bizi bir yere götürmediği açık. O nedenle meslektaşlar arasında biraz daha hoşgörü, biraz daha sabır! Ön yargılarla sosyal,ekonomik ve insani haksızlıklara uğratılan assubayların artık daha fazla istismar edilmemesi ve mücadele kararlılığımızın bildirilmesi için genelkurmay ve siyasi irade ile zaman geçirilmeden diyalog başlatılmalıdır.
Başka yol bilen varsa, buyursun söylesin!
Sağlıklı huzur dolu günler diliyoruz.