Bu yazıyı ondan izin almadan yayımladım; Umurım kızmamıştır,canı daha çok sıkılmamıştır.
Değeril büyüğümüz Sn.Mehmet KAYALI’dan bahsediyorum;
Bugün Balyoz davasının Yargıtay kararı açıklanda; Tam 361 askeri personelin yargılandığı davanın sonunda Yargıtay,Mahkemenin verdiği cezalardan sadece 63 tanesine dair kararı bozarak beraat kararı verirken geri kalan tüm cezaları oybirliği ile onayladı;
Bu davada ceza alanlardan birisi de Mehmet KAYALI ağabeyimizin Dz.Kuvvetleri Komutanleığında görevli iken tutuklanan albay oğlu; Onunda 16 yıllık cezasını Yargıtay onadı.
Mehmet KAYALI ağabeyimiz gibi daha birkaç meslekdaşımızın oğlu,damadı,kardeşi bu davadan ceza aldı; Tek umut AİHM o da bağlayıcı değil;
Davanın özü ve içeriğine değinmiyeceğim,Biliyoruz ki Türkiye ikiye ayrıldı % 50 ve diğer %50 diye ne yazıkki bunu da hükümet yaptı.
Bir %50 ye din baskısını,tahakkümünü ve PKK.yı oturttu,içini ATATÜRK ve Cumhuriyet karşıtlığı ile harmanladı; Bir biatcı blok oluşturdu; Türk olan ve herşeyin karşısında kendi anlayışındaki savcıları ve hakimleri koydu, diğer %50 yi oluşturan toplumu sindirdi.
Türk Toplumunun ve Ulusal Milliyetçiliğinin karşısına Kürt milliyetçiliğini ve azınlık tahakkümünü getirip oturttu; Beyaz Türklerin soykırımı dönemini başlattı. Hakkari’de,Cizre’de kürt devletinin olası kuruluş senaryolarını seyrettirdi.
Aslında 300 askerin ödediği bedel,ulusal vatan ve millet anlayışına yapılan bir büyük ABD destekli operosyondu; Kurbanları da belli idi; Suç Atatürk’ün ve silah arkadaşlarının kanla,irfanla kurduğu Cumhuriyet rejimini ve ulusal millet anlayışını sona erdirmekti.
Assubay toplumu özellikle 1960 darbesinden sonra, yarım asır boyunca darbe zihniyetlerinin yarattığı eğeneliğin altında ezildi; Tün insani ve mali haklarını kaybetti; Şiddetli aşağılanma ve ayrışıma tabi tutuldu; Subaylık ülkenin mutlu ve aydınlık yüzünü; Assubaylık ise yoksulluk,ezilmişlik ve adaletsizlik yüzünü temsil etti;
Bu derin ayrışım o denli büyük ve onarılmaz bir hale geldi ki; Koldaki rütbe ile omuzdaki rütbe birbirlerini hiç sevmedi,sevemedi birbirinden adeta nefret etti;
Subay iyi hal ve mutlu konumunu korumanın tek ve yegane yolunun assubaylara insani hak vermemek olduğunu algısına yaslanarak kolay olan ve meşru savunma sistemini benimsedi; Ruh ve vicdan duvarlarını o harçla ördü;
Assubay ise; İçine düştüğü yokluk ve çaresizlik çukurundan kurtulabilme seçeneği olarak, Hukuksal ve Anayasal tel örgüleri kaldırmak gerektiği algısı yerine ; Subayı yok sayacak bir hasmane rakip olgusunun duvarını istemeden ruhuna ördü;İki üvey kardeş asla hukuksal ilkelerde buluşamadılar.Yasalarda hak ve çözüm aramadılar; En kolay yol hasım olmaktı, Nefretle yaşamakdı;Kolay olanı yaptılar,oysa Anayasa ve evrensel hukuk o kadar geniş ve zengindi ki ne subayın mutluluğu azalabilirdi ne de assubayın ekmek ve onuru elinden alınabilirdi; İkisi de olamazdı;
AMA İKİSİ DE OLDU
Mehmet Kayalı ağabeyimiz fedakar ve onurlu bir o kadar da güçlü bir baba; Bu davanın içinde hiç BALYOZ’dan bahsetmedi; Oğlunun başına geleni bu topluma hiç söylemedi şikayet etmed,paylaşmadı. Toplumuna saygılı davrandı; Evladı için her hafta İstanbul’a sessizce geldi sesizce döndü; Ne evladını bıraktı ne de davasını; O jandarma assubayı olarak adaletini ve vicdanını hep gözetti,korudu;
TEMAD OLARAK,
O ulu çınarın asil bireyleri olarak; Hiç birimiz asla ve asla babaları Assubay olan o aslan gibi subay evlatları asla yalnız bırakmayalım.
Bizler ve bu asil toplum onları bu çamur ve çile deryasından vucuda getirdik;
O kahraman ve yürekli subayların babaları artık biziz; Onlar artık Assubay toplumunun evlatları,komutanları,subayları, Türk ordusunun yeni komutanları;Onlar artık Assubayların çocukları,Harbiye orduevine evladının yanına sokulmayıp kapıdan çevrilen Assubay babaların çocukları, onları asla kötü günlerinde yalnız bırakmıyalım; ASLA
Babaları assubay olmayan ama aslan gibi aslan helal süt emmiş hiçbir subayımızı da,generalimizi de,amiralimizi de;
Bu Toplum yoksul bırakılmıştır ama;Onursuz bırakılmamıştır;Bu toplum ASİL’DİR
BİZ A.Lincoln gibi bir adil lider gelip bizi insani haklarımızda eşitleyene kadar tüm subaylarımızı kardeşleri olarak sevmeye devam edelim;
Tasa’da ve keder de onların yanında olalım; Onları koruyup gözetelim.Kıvanç’ta ve sevinçte olar bizim yanımızda olmasa bile biz Atatürk’çü ruhumuzla onlara yüreğimizi ve gönlümüzü açalım;
Yüce Atamıza verdiğimiz sözü tutalım;
Sevilmesek te sevmeye çalışalım;
Assubay asaletine yakışır bir biçimde;
TEMAD olarak,
Tüm çalışan ve emekliler olarak;
Göz nuru Türk Silahlı Kuvvetlerimizi asla yıprattırmayalım;
Nifak ve irticayı sokturmayalım;
Tüm çalışan assubaylar görevlerimizi en iyi biçimde yapalım
Mete Han’ın ordusuna,Atamızın Kuvayi milliyesine,Cumhuriyetin ve İstiklalin garantisi TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ’mize canımız gibi sahip çıkalım;
Biz Tüm emekliler TEMAD olarak da ordumuza destek verelim;
Subaylara karşı değil,onların da uymak zorunda olduğu çarpık, bozuk darbe ve ihtilal yasalarına direnelim;Yasalara karşı savaşalım, ordunun bölünmez bütünlüğünü koruyalım;
GÜN BU GÜN DÜR.
Mehmet KAYALI ve onun gibi babalara ahdımızı desteğimizi gösterelim;
En büyük Mahkumiyetin ve cezanın sadece vicdanlarda yaşadığını asla unutmayalım;
Türk’lük,Bayrak,Vatan ve Cumhuriyet subay ile assubayın derisine yapışmış üniformadır;
ASLA UNUTMAYALIM
SAYGILARIMLA.
ADNAN FUAT ÖZDEMİR.
EMEKLİ ASTSUBAY
GSM: 05432734502
ı