Dolar 34,7899
Euro 36,8217
Altın 2.951,86
BİST 9.935,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 7°C
Çok Bulutlu
Ankara
7°C
Çok Bulutlu
Cum 9°C
Cts 10°C
Paz 13°C
Pts 14°C

Özcan ÖZGÜR

Özcan ÖZGÜR
15/02/2011 6:52 PM
12

1936-1995 yılları arasında yaşamış sinema ve tiyatro oyuncumuz. Deniz Astsubaylığından ayrılmıştır. Başrolünü oynadığı Kardeşim Benim filminin yanı sıra, Asi Gençler filminde savcı, El Kapısı filminde gazinocu Cemal, Cemil filminde takdimci Özcan, Kapıcılar Kralı filminde apartmana yeni taşınan Mahir bey, Çapkın Kızlar filminde tilki Cemil, Köşeyi Dönen Adam filminde Adem’in müdürü Erol, Beş Parasız Adam filminde arabesk Cemil, Üç Halka Yirmibeş filminde tapucu Zekeriya bey, Piano Piano Bacaksız filminde yaşlı Abdurrahman ve Varsayalım İsmail adlı dizide kompresör bey karakterlerini canlandırmıştır.

Filmografisi:
  • yüreğimde yare var,1974
  • el kapısı,1974
  • ayıkla beni hüsnü,1975
  • cemil,1975
  • parayla değil sırayla,1975
  • alemin keyfi yerinde,1975
  • dam budalası,1975
  • amigo hüsnü,1975
  • kocam erkek mi?,1975
  • kapıcılar kralı,1976
  • kıvrıl fakat kırılma,1976
  • kime niyet kime kısmet,1976
  • sihirli gözlük,1977
  • çırılçıplak,1977
  • zeynel ile veysel,1978
  • romalı dilber,1978
  • bereketli topraklar üzerinde,1979
  • aşk penceresi,1979
  • gül hasan,1979
  • kardeşim benim,1983
  • a ay,1988
  • uzun ince bir yol,1991
  • piyano piyano bacaksız,1992
YORUMLAR

  1. Hüseyin ÇETİN dedi ki:

    Bu gerçekleri hepimiz biliyoruz, bilhassa sıralı komutanlarımız. E.Genkur.Bşk. Sayın İlker BAŞBUĞ da mağduriyetimizi çok iyi biliyordu, vaadleri oldu, vaadleri basına manşet oldu ama herşey sözde kaldı. Silahlı Kuvvetlerin içinde de bir derin devlet var gibi, bölünmemiz için olağan üstü çaba sarfediyorlar, bizleri subay ve assubay diye başta özlük haklarımız olmak üzere her konuda ötekileştirdiler. Memnun ve memnun olmayan kesimi yaratttılar. Unuttukları bir şey var biz devletimizi, vatanımızı herkesden çok seviyoruz, umudumuzu kaybetmedik.

  2. Ersen Gürpınar dedi ki:

    [b]Saygıdeğer Arkadaşlarım,
    Bu onurlu mücadelemiz sırasında birçok yazarla dostluklarım oldu. Onlar önceleri bizim bu kadar büyük bir haksızlığa uğradığımıza inanmadıklarını belirttiler. Çünkü başta derneğimiz TEMAD olmak üzere biz kendimizi yeterince ifade edememiştik. Yıllarca ön yargılar sonucu sosyal ve ekonomik haksızlıklara uğradık, kol kırılır yen içinde kalır dediğimizde bu kez kanadımızın kırıldığını gördük… Buna rağmen hiç tereddütsüz bu ülke için terimizi,kanımızı canımızı verdik ama artık vatanseverlik duygularımızın istismarına izin vermeyeceğiz.
    Bu yazıyı okuyan arkadaşlarımızdan bazıları görevde iken akılları neredeydi diyebilirler, önemsemeyebilirler ama bu yazı bizim haklı olduğumuzun bizlere haksızlık yapıldığının TSK içinde görev yapmış bir generalin kaleminden tescil edilmesi bakımından önemlidir.
    Sn.Hikmet Yavaş ile görüşüyorum vatansever, adalet duyguları olan biri ve bizim haklarımız için bu yazısının dışında birçok şahsi girişimleri var.TSK içersindeki personel ayırımının son bulması dileklerime generalimize teşekkürlerimi sunuyorum. [/b]

  3. ancestor363 dedi ki:

    Yazınızda “Astsubayların özlük hakları, son derece yetersiz olup acilen iyileştirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Gerçi, Astsubaylarımız bu konuyu problem haline getirip Türk Ordusu’nun içine nifak sokulmasına izin ve fırsat vermemişlerdir ve vermeyeceklerdir.” şeklinde çok güzel bir tespitiniz var doğru ama yukarıdakiler maalesef haklarımızı çiğneyerek bu adaletsizliği derinleştirerek yazınızda belirttiğiniz malum çevrelere bolca malzeme vermektedir.
    Bir de hep emeklilerden bu tür açıklamaları duymaya başladık. Görevdeyken bizim sorunlarımız görünmüyor mu aradaki uçurum belli olmuyor mu buna anlam veremiyorum. Yine de geç de olsa emekli de olsa bir generalden bunları duymak da yaşadığımız ayrımcılığın uğradığımız haksızlıkların verilmeyen özlük haklarının son bulması adına ümit vericidir.

  4. MEHMET ALİ KILINÇ dedi ki:

    Hak istemenin, hak aramanın, başka şey olduğunu, ülkeye düşman çevrelerin nifak sokarak ordumuzu bölme çökertme niyetlerinin olduğunu sezinlediğimizi bu sitede yıllardır yazıyoruz, yorumlarımızda vurgulamaya çalışıyoruz. Maalesef bu yüzden zaman zaman bazı meslektaşlarımızın “Bu yıldız merakı nereden geliyor” sorusuna bile muhatap oldum. Bizim asıl sorunlarımıza çare değil biliyorum ama “Emekli General” doğruları yazmış.

  5. yüksel akın dedi ki:

    TSK’nin bütün mensupları gibi Astsubaylar da ne demek ya… Asıl da kelimesi sizden sonra gelmesi lazım. Bizim araştırarak hazırlayıp önünüze sunduğumuz meselelere imza atmak TSK’daki en zor işiniz olsa gerek. Ben bu yazının sadece bize yaranmak için yazılmış olduğunu düşünüyorum. baksanıza sözlere nerdeyse biraz da olsa hak ediyorlar diyecek arkadaş. Bizler de tüm TSK mensupları gibi çok çalışıyormuşuz. Her gün doğuda verdiğimiz şehitler içinde Komutan sıfatıyla ne yazık ki hep Astsubay veya Uzman arkadaşlar var. Neden batıda Komutanlık verileceği zaman kılı kırk yarıyorsunuz? İşlerine geldiği yerde sen aslansın, komutanlık da yaparsın derler, işlerine gelmedi mi sen astsubaysın ne haddine derler. Kimsiniz siz? Bizi böldüler derken kimse bölmedi bizi. Siz böldünüz…Başkalarına kendi pisliğinizle saldırmayın. Bildiğiniz tek şey irtica tehdidi. Allah büyük ya yatacak yeriniz yok sizin. Saygılar arkadaşlar.

  6. Mustafa SEZEK dedi ki:

    [b]BAKINIZ YILLAR ÖNCE NE DEMİŞİZ[/b]

    Silahlı Kuvvetlere yakışmıyor
    Her alanda çağdaş bilim ve teknolojiyi rehber alan ülkemizin güzide kurumu Türk Silahlı Kuvvetleri üst yönetimi, ülkemiz tüm kurumlarında sorgulayan bir toplumun oluştuğunu göremeyip
     Hala 1900’lü yıllar anlayışında direnmesi
     Bu yanlışları disiplin mantığına dayandırması,
     Astlarının feryatlarını göremeyişleri,
     Personel arasındaki sosyal alandaki uçurumların düzeltilememesi,
     Özellikle sosyal alandaki art niyetli onur kırıcı davranışlar,
     Bunca feryada rağmen komutanların hiçbir şey yokmuş gibi davranışları
     “HİÇ BİR AST’ I BENİM BİR TEĞMENİMDEN DAHA YÜKSEK MAAŞ ALAMAZ” gibi söylemlerle sadece bir gurubunun temsilcisiymiş gibi tavırları,
     Basın nöbetçisi gibi ortalıkta dolaşan bazı emekli paşaların haddini bilmez abuk, subuk söylemleri,
    TSK personeli ile onu her alanda destekleyen emeklileri arasında nifak tohumlarını yeşertiyor. Bu da TSK’ya ve mensuplarına yakışmıyor.
    Bu tür davranışlar; mensubu olmaktan ve görev yapmaktan şeref duyduğumuz, çoluk çocuğumuzun kursağında ekmeği bulunan TSK’ya tamir edilemez zararlar veriyor ve bu gidişle daha da zarar vereceğe benziyor.
    Hepimiz bu tehlikenin farkında olmalıyız !!!
    Asli görevi personeli arasındaki bütünlüğü ve disiplini sağlamak olan Genelkurmay Başkanları, kurmaylarını derhal toplayıp bir durum muhakemesi yapmalı,
     Onlar da Harp Okulu okusaydılar,
     Şartları bilerek girdiler,
     Dışarıda binlerce işsiz var,
     Devletin bir teknisyeni ne alıyor ki,
     Bu gibi isteklerin sonu gelmez,
     Hiyerarşi zarar görür gibi saçma sapan düşüncelerden sıyrılıp, kendi sosyal hak ve menfaatlerini Tanrı vergisi gibi algılamadan, empati yaparak “Adalet” “ Eşitlik” ve “ İnsan Onuruna Saygı” çerçevesinde haklı taleplerimiz ön yargısız olarak değerlendirilerek, hiçbir guruba ötekileştirme yapılmadan bütün personel, baba şefkatinde kucaklanıp acil önlemler almalıdır.

    Bu ön yargısız düzenlemeler ülkenin ve hepimizin yararına olacaktır.

    Saygılarımla.

  7. Erdal Günşer dedi ki:

    Bir Emekli Generalin Konuk Yazarımız olmasına ziyadesiyle memnun oldum. Bu demektir ki!…
    Sitemiz görevini fazlasıyla mükemmel bir şekilde yapıyor. Demek ki suya atılan taş halkalar yayarak genişleyen dalgalar oluşturuyor. Sonunda bir Generalimiz de bize teşrif edip fikrini yazdı. Kendisini yürekten kutluyorum.
    Yazdığı makaleye gelince bence çok büyük bir özellik taşımıyor. Bir öz eleştiriden ziyade bir bilindik laflarla bilindik sonuca gitmekten başka bir şey değil. Başımızda Demokles’in kılıcı gibi dikilip duran Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı asimetrik savaş söylemlerinin bir benzerini yazmış. Ben şunu yazmasını beklerdim. “-TSK’ni yöneten subaylar ellerindeki imkanları kullanarak hep kendilerine yontmuşlar ve kantarın topuzunu fena kaçırmışlardır. Bu durumu yaratarak sonuçta hiyerarşik yapıyı gererek bozmuşlardır. Aristokrat bir yapıya bürünen idareciler maalesef Türk Silahlı Kuvvetler üzerinde oynanmak istenen oyunlar için malzeme vermişlerdir. Ancak tüm bu yapılanlara karşı Assubayların böylesi yıkıcı yaklaşımlara prim vermemesini önemsiyorum.”
    Nerdeee…
    Biz, OYAK haksız kazanç elde ediyor, birçok yönden imtiyazlı bir alanda rakiplerine göre çok şanslı hareket ediyor deyince maalesef bazen tepki alıyoruz. “Sus canım sendee… Sadece hisse senedi versinler yeter.” Demek gibi bir yazı olmuş Sayın Emekli Generalimizin yazısı.. Verdiğim örnekteki kastım şudur. Yüzeysel çözümler çözüm değildir. Günü kurtarmaktır. Daha önce yapılanlar gibi geriye veya ileriye büyük haksızlıklar taşır.
    205 Sayılı OYAK Kanunu kaldırılmalıdır. OYAK lağv edilmelidir. Çünkü aşırı, haksız ve eşitsiz bir çok uygulaması vardır. Maalesef temsilciler kurulunun kadrosundaki rütbe ve makamlara da bakarsak bu imtiyazın sebebini açık görüyoruz. Sayın generalimiz sitemize tekrar hoş geldiniz.
    Kendisinden sitemizde daha değişik konularda daha ayrıntılı olarak fikirlerini yazmasını istirham ediyorum.
    Masum değiliz hiçbirimiz… Saygılarımla…

  8. Orhan ORHUN dedi ki:

    Konuk yazarın yazdıklarını samimi ve inandırıcı bulmadım. Zat-ı alileri emekli olduktan sonra vicdani muhasebe yaptı ve insafa geldiler herhalde. Yapılan tüm haksızlıklar nedeniyle emekli bir birey olarak kendilerine hakkımı helal etmiyorum.

  9. ömer yücel ÜNAL dedi ki:

    Eğer ki emekli generalin adı kullanılarak yazılmış bir yazı değilse bu sitelerin ve girişimlerin faydası görülmeye başlanmıştır.
    Ancak yazıdaki şu sözü “Bir devleti, tereyağdan kıl çeker gibi zahmetsizce bölüp parçalamak istiyorsanız, öncelikle o devletin silahlı kuvvetlerini içeriden bölüp parçalayacaksınız” bana çalıştığım sıralarda bölük komutanlarının söylediği ve çeşitli müeyyideler ile uyguladığı “BÖL,PARÇALA,YUT” taktiğini hatırlattı.Bilmem emekli general bunu da biliyor mu? Saygılarımla…
    ———————————————————————–
    Sn.Ünal yazı muhtelif sitelerde ve basında yer almıştır Kim bir emekli generalin adını kullanıp yazı yazar? Yazının altında yazarın mail ve sitesinin adresi var

  10. Halil Yaz dedi ki:

    Faal generallerden birisi yazsın da görelim.Etkisiz eleman olunca söylemek kolay,şahsına saygılar sunarım ama bunları bize değil,görevde iş yapabileceklere duyurmasını temenni ederim.

  11. ahmet dedi ki:

    SAYIN MESLEKTAŞIM ERSEN GÜRPINAR,özlük haklarımızın gaspının bir generale tasdik ettirmek gibi bir durum nereden HASIL oldu?

    Biz ASSUBAYLAR kendi ayaklarımız üzerinde ne zaman duracağız?

    Bu generaller değil mi hakkımızı gasp edenler?

    Bu generaller değil mi ASSUBAYLARI T.S.K.’nin maneviyatından koparanlar?

    Bu generaller değil mi askeri servislerde subay/ASSUBAY diye ayıranlar?

    Bu general ve diğer generaller hükümetle savaşmak istiyorlarsa kendi kılıçlarını kuşansınlar.Ben ya da biz ASSUBAYLAR bu oyuna gelmeyeceğiz!!!

    Ben özlük hakkımı istiyorum boş nasihat değil…

    Saygılarımla.

  12. ibrahim dedi ki:

    Sayın emekli generalimiz günah çıkarmış,muvazzaflık döneminde de aynı düşüncede miydi, merak ediyorum.

  13. Ersen Gürpınar dedi ki:

    Değerli Ahmet bey yorumunuzda “SAYIN MESLEKTAŞIM ERSEN GÜRPINAR,özlük haklarımızın gaspının bir generale tasdik ettirmek gibi bir durum nereden HASIL oldu?” diye soruyorsunuz;

    Bu sorunun direkt muhatabı ben değilim ama ben bu konudaki düşüncelerimi yazının altındaki yorumda belirttim.

    Televizyona emekli general çıkıyor “orduda ayırım ve adeletsizlik yok” diyor suçluyoruz. Bir general çıkıyor özeleştiri yapıyor bizlerin haksızlıklarını Genelkurmay başkanı ve MSB yazıyor yine suçluyoruz? Peki şimdi ben size sorayım ne yapmamız gerekiyor?

    Bana göre bu mektup önemlidir; çünkü bizim haksızlıklara uğradığımız deklare edilmiş oluyor,yanlış bilgilenenlere gerçekleri anlatıyor; yarın ön yargıları ile aleyhte konuşan biri olursa alır suratına dayarız.
    Bu yazıdan mutlu olmayan samimi bulmayan arkadaşlarımızın da yorumlarını yayınladık, generale aslansın kaplansın sen olmasan biz ne yapardık diye övgüler yağdırmadık.
    Yazılanları yeterli bulmuyor daha farklı düşünceleri ifade etmek istiyorsanız burada da yazının altında olan mail adresine de yazabilirsiniz.

    Bana göre en önemli konu mücadeleye destek vermektir, sizi tenzih ederim ama haklarımız için düzenlenen kampanyaya adını soyadını yazıp GÖNDER tuşuna basmaktan imtina eden sözde assubaylara göre bu generalimiz daha yararlı bir hizmette bulunmuş yağmasa bile gürlemiştir. Saygılarımla.

  14. EMEKLİ ASSUBAYLAR dedi ki:

    [b]Yazı birçok internet sitesinde yayınlandığı gibi İLK KURŞUN gazetesinde de aşağıdaki linkte yayınlanmıştır. Bilgilerinize sunulur.
    http://www.ilk-kursun.com/haber/82280%5B/b%5D

  15. Levent KESMEN dedi ki:

    Bizden biri olmayıp karşı görüşte olan ama asker,ama siyasetçi,ama gazeteci v.s. birisinin bizle ilgili görüşlerinde olumlu da olsalar her ne hikmetse hemen art niyet çıkarmaya çalışırız.(O kişiyi tanısakta,tanımasakta).
    Yalnız tek bir şeyi unutmayalım. Yüz binlerle ifade edilen emekli assb.ların derneğinin ve birçok bağlısı derneklerinin başında yıllardır istenmeyen başkan ve yönetimler duruyorsa, yürüyüşlere,tepkilere komik rakamlarla katılım oluyorsa,bir elin parmakları kadar arkadaşların bu sınıf için mücadelelerinde hiçbir katkı göstermeyen binlerce meslektaşımız üstelik bir de alay eder tavırlar takınıyorsa, Sn.Gürpınar’ın belirttiği gibi hazır bir kampanyaya ad,soyad yazılarak gönder tuşuna basmak meslektaşlarımız tarafından zul olarak görülüyorsa, bunlara yüzlerce örnekte ekleyebiliriz, sorarım bunların sorumlusu yukarıda belirttiğim kişiler midir? Suçu hep hırsıza yüklemeyin. Bizleri bu hale düşüren en büyük suçlu EV SAHİBİDİR…

  16. naci dedi ki:

    Tek kelime ile E.Generalimize yürekten teşekkürlerimi sunuyorum.

  17. Erol SARAÇ dedi ki:

    “ADALETSİZLİK, TERÖRÜN KARDEŞİDİR” !!!

    ASTSUBAYLARIN GASP EDİLEN HAKLARI VİCDANLI YÜREKLERİ, OLMAZSA OLMAZ ADALETİ, ÜSTÜN HUKUKU YARALAMAYA DEVAM EDİYOR.

    Sevgi ve saygılarımla.

  18. Hüseyin ÇETİN dedi ki:

    Emekli generalin biri çıkıp yukarıdaki gerçekleri anlatıyor, 2010 yılında emekli olan diğeri ise PKK çok şanslı diyor. Acaba neden şanslı, görevdeyken silahlı kuvvetlerin en yetkili askeriydiniz neden bu şansı o zaman yok etmediniz? Varın yorumun gerisini sizler siz yapın.

  19. yusuf karakoyun dedi ki:

    Sayın emekli generalimizi bu gerçekleri basın yoluyla paylaştğı için kutluyor ve teşekkür ediyorum.Aynı gerçekleri dile getiren fakat hiçbir şey yapmayan eski Genelkurmay başkanımızı ve bu habere olumsuz tepki veren arkadaşlarımızı da anlamakta güçlük çekiyorum.