Başlangıç derecesi öğrenim statüsüne bağlı olarak düzeltilmelidir.
Subayın öğrenim süresi 4 yıldır. başlangıcı da 8/1 dir.
Assubayın ki ise 2 yıldır; başlangıcı da 9/2 olmalıdır.
Görev koşulları ve sorumlulukları Assubaylarla kıyaslanamıyacak birçok MYO mezunu
birçok memurun göreve başlangıç derecesi 9/2 Ne var ki, assubayların 9/1 dir.
Mağduriyetimizin hem TSK da hem de kamuda emsali vardır. Rahatlıkla yargıya da götürülebilir.
Bu anlamda başlangıç derecemizin bir kademe yukarıdan başlatılmasının çözümünü
hükümetin reddetme şansı olamaz.
Aslında, bu sorun için kapıları çalıp yardım ve destek istemeye de gerek yoktur.
Mahkemelere de taşınabilir.
Mücadelesinde, uzlaşıyı, saygı ile itaatkar talebi yöntem olarak vazgeçilmez yapan her
zaman ASSUBAY toplumu olduğundan bu yol tek değişmez algımız olmuştur.
Eylem ayağını bilmeyiz, korkarız, yapsak ta her akşam evde mum ışığında tıkınıp yer ;
Sabah ta ölüm kalım oruç eylemine yatarız.
Liseli çocuklara da youtube da tıklanma rekoru oluruz.
Subay yetiştiren Askeri fakültelerden sonra Assubay yetiştiren Askeri meslek yüksek
okulunun da hazırlık sınıfı ile 2+1 yıla çıkması nedeniyle de bu talebin yeni rakamı 9/3
başlangıç derecesi olmuştur.
Bu adaletsiz durum bana göre kısa zaman içinde kendiliğinden mücadeleye falan gerek kalmadan çözülecektir.
TAZMİNATLARA GELİNCE,
Bir kere adı anlamsız ve kaotiktir. “BAŞARI “
Tazminat anlamı ve içeriği barındırmayan bir aldatıcılığı vardır.
Yani ciddiyetsiz dir.
Bu tazminat kalemi ile ilgili olarak ortaya konulan talep;
“ Yani, hem 20 yılını dolduran assubayların hem de emeklilerin yaraarlanacağı ve de
miktarı daha şimdiden 550 TL diye telaffuz edilen bir metnin kanunda ne izahı, ne dayanağı
ne de 926 da karşılığı yoktur.
Statü dayanağı yani personel kanununa uygun dayanağı olmayan toplama bir metindir.
Kimsenin moralini bozmuş gibi olmayayım ama,
Bana göre de sadece gazımızı almaya yönelik, tutarlılığı olmayan oyalama, ninni bir
masalcıktır.
Öyle olmasa idi; Subaya hangi adlarla, hangi anayasal hukukla, kanunla, kararname ile
ve de hangi 926 sayılı Askeri personel kanunu gerekçesi ile veriliyor ise,
Assubaya da aynı ad ve isimle 926 lı mevzuatla ve bu mevzuatlarda bir düzenleme
yapılarak verilmesi gerekir.
Bu kahrolasıca uğursuz tazminatın adı datembellik, çalışkanlık ,başarı, vs. değil;
GÖREV, HİZMET, MAKAM, TEMSİL VE HATTA KADROSUZLUK TA OLABİLİRDİ.
Buna kimse de itiraz etmezdi.
Yine bana göre, aldığım duyuma göre;
Bu tazminat meselesi temmuz ayına kadar bir altı ay daha ufak aralarla gündemde
ısıtılacak gidecek ,gelir gibi olacak, araya seçimler girecek, sonra Temad yaz tatiline
üyeler de egeye kaz dağlarına tura tatile gidecek, sonra da unutulup gidecektir.
BİZ BU HİKAYEYİ VE FİLMİ DEFALARCA BU İKTİDARDAN İZLEDİK.
Bu yüzden Temad genel merkezimiz başlangıç derecesi konusuna bir çözüm tarihi,
süresi verebilir, bu mümkündür,
Ama;
Tazminatlara bir yıl dahi olsun bir çözüm zamanı ve süre veremeyecektir.
Bu; Temad yönetiminin iradesi ve çabası dışında bir çözümsüzlüktür.
MSB lığı için bu konu ciddi anlamda çalışma alanı içinde değildir.
Asla da olmayacaktır.
Neden mi…..?
Tazminat konusu Subayı, Assubaydan mali anlamda üstün kılan tek ve önemli statüdür.
Bunun bozulmasına sistem müsaade etmez, edemez.
TSK .da, geleneksel hiyerarşik algı ile disiplin dedikleri kast sisteminden subayın elinde
kala kala 15 temmuz sonrası kalan tek güç mali üstünlüktür.
İktidar bunu da onun elinden almak istemeyecektir.
Unutmayalım ki, otoriter kurumlarda ve bunların yürüttüğü vesayet sistemlerinde
kullanılan ÜSTÜNLÜK denilen kuralın argümanları adaletle, eşitlikle ortadan kaldırılmaz.
Bu yarı asya ,yarı teokrat demokrasilerin vazgeçilmez oyunu ve kuralıdır.
Tazminatlar diye bir sorunda yoktur, çözümde….. kime göre derseniz…?
Değişmeyen Sahiplere.
Saygımla.
Adnan Fuat ÖZDEMİR