Dolar 34,7784
Euro 36,7823
Altın 2.946,32
BİST 10.081,00
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 11°C
Az Bulutlu
Ankara
11°C
Az Bulutlu
Paz 14°C
Pts 14°C
Sal 11°C
Çar 7°C

GÖÇMENLER

"Yazarların yazıları kendi düşünce ve sorumluluklarını taşır"
17/06/2016 4:46 PM
1

Bu gün  okullar tatil,  Üniversite sınavlarında ter dökecek evladı ;

Yaşamının önünde ekmek kavgası ve mücadele karabasanı;

Olmayanlar ile, çocukları sayesinde  torun torba statüsüne yükselenler için tebdili mekan da rahatlık dönemi başlıyor.

 

Anlayacağınız yazlığı, köylüğü ,mekanı, tatili, olanların yaşadıkları yerden yeni diyarlarına kırlangıç göçü başlıyor.

Her yılın Temmuz ayı geldiğinde de devlet babanın leylek göçü başlıyor, ta ki Ekim ayına kadar. Devlette meclisi ile top yekün vaziyette   sadece  Nöbetçi bakanlarını bırakarak tatile çıkıyor.

Büyük sanayi kuruluşları ,özellikle fabrikalarda bu dönem de stok üretimlerini hızlıca yapıp işçilerini ve fabrikalarını kapatıyor. İşletmelerde bu üç aylarda  tatile çıkıyor.

Çok çalışan ve çok kalkınan bir ulus böylece çokça dinlenmeyi de hak ediyor.

Bu geleneksel top yekün tatile kalkışma hamlesi tabi ki adet üzere biz Assubayların  emeklilerini de fazlası ile ilgilendiriyor.

Başta Temad olmak üzere, platformlar, sayfalar, siteler kapılarını kapatıyor,  dava gönüllüleri ve derneğin  bilumum yöneticileri eşliğinde toplumumuz bu büyük göçe başlıyor.

Tabi ki biz emeklilerin bu göçüne bilim dünyası anlamında yaşlı deniz aslanları göçü demek daha anlamlı oluyor.

Eylül sonuna kadar süren ve her yıl geleneksel olarak iç güdüsel bir biçimde tekrar edilen bu gizemli  davranış ve yer değişimi  müthiş bir  doğa olayı olarak aksamadan aynı tarihlerde mükemmel bir uyumla her yıl yaşanıyor.

 

İşin en inanılmaz yanı da haziranın ortalarında birden bire kesiliveren açlık ve yokluk hali Eylül ayının ortalarına kadar  mutlu , doygun, tok ve neşeli bir halde devam edip;   eylülün ortalarından sonra aniden ,hazirandaki açlık ve yokluk hali fizyolojik görünümüne  birden bire  geri dönüveriyor.

Assubay emekli toplumunun bu ilginç  davranış biçimi doğadaki hayvanları dahi şaşırtan biçimde  her yıl aynı  biçimde tekrarlanıyor.

Sahillere ve sıcak kıyılara yapılan  bu büyük göç sebebiyle bu canlı türünün ve topluluğunun  iklimsel bir değişim ve devinim geçirdiği sanılıyor.

Bu büyük karasal göçe TEMAD da havasal tur göçleri ile büyük destek sağlıyor.

Bu üç buçuk aylık uzun süreçte  bu toplumun akıllar, bilinçler, fikirler ile ilgili tüm mali,sosyal, ekonomik ve siyasal  piyasaları  kapalı kalıyor. Dokuz ay inanılmaz bir azim ile hırsla süren açlık ve yoksulluktan kurtulma, hayatta kalma savaşımı,  yaz üç aylarına girilince ansızın bitiveriyor. Mangal, kebap, pizza, bira, capuccino bereketi dönemi başlıyor.

Buna emekli assubaylar “ tanrı vergisi bereket ayları “diyorlar.

Ne bilim, ne de siyaset uzmanları bu sosyal değişimi bir türlü yıllardır çözemiyorlar.

 

ŞAKA ,ŞAKA VALLAHİ ŞAKA. DOSTLAR SAKIN ALINMASIN.

 

YAZ AYINA  MERHABA, OKUL TATİLİNE MERHABA DEDİĞİMİZ BU GÜNLERDE BUNU BİR MİZANSENLE  PAYLAŞMAK İSTEDİM.

TATİLCİ YOKSULLARIMIZ SAKIN ALINMASINLAR.

Benim yazlık kışlık, mekanım, bermuda şortum ile capuccino içecek tatil param yok diye kimseyi kıskanacak halim yok. Asla da olmamalı.

Yaşamak, hayatın tadını çıkarmak herkesin hakkı. En çok ta emekli Assubayın.

Ne yapalım ki, bu mesleği seçerken iki yanlış yapmışız tabi ki,

Subay olan kısmına Kuleliye gidecek ken  vahadaki, çöldeki kısma yani Çankırıya gidip Assubay olmuşuz. Bu vahim en büyük hatamız.

İkinci vahim hatamız ise bu vatanı lüzumundan fazla, canımız ve kanımızla sevip Türk Ordusunda Assubay olmuşuz.Kimimiz şehit, kimimiz gazi, çoğumuzda perişan emekli olmuşuz.

Dünyada ülkemi kalmamış sanki.

Bir de boyumuza, nesbimize, soyumuza, statümüze, hele ki adımıza bakmadan tam 50 yıldır bir  EKMEK  MÜCADELESİDİR deyip tutturmuşuz.

 Vekile yaman, Bakana yaman, Paşaya yaman, yalan  babam yalan.(yalanmak dediğimiz hani )

Ne haysiyetimizkalmış ne de onurumuz.

Kapılarında dilenci olup ,peşlerinden koşup;  enselerinde yapışık sülük  olmuşuz.

Yanlış bir hayatı  yanlış kapılarda kulluk ederek  sürdürmüşüz.

Hırsıza, arsıza “beyzade deseymişiz, şimdiye saraya kahya olurmuşuz.

Gelene ağam, gidene paşam demekten pestil ile püre olmuşuz.

Sen iyisin, sen değerlisin, sen bir tanesin latifesinden  tuzlanmış balığa dönmüşüz.

 

SAĞLIK OLSUN. BU ASSUBAYLARIN KARA KADERİ.

OLMAYINCA OLMUYOR.

Nankörü alçağı, zalimi bol bir ülkede yaşamanın bedeli.

 TÜM KOCA YÜREKLERE İYİ TATİLLER , DENİZ ASLANLARINA MUTLU GÖÇLER DİLİYORUM.

ASTALA VİSTA.

 

 

Saygımla

Adnan Fuat ÖZDEMİR

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
05/08/2018 10:33 AM
28/02/2018 8:42 AM
26/02/2018 9:53 AM
24/02/2018 7:37 AM
23/02/2018 1:38 PM
20/02/2018 9:13 PM
19/02/2018 11:30 AM
14/02/2018 12:48 PM
13/02/2018 12:12 PM
12/02/2018 5:37 PM
12/02/2018 12:56 PM
09/02/2018 6:57 AM
08/02/2018 11:36 AM
07/02/2018 12:58 PM
05/02/2018 10:02 PM
05/02/2018 8:58 PM
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.