Ortada VATAN için verilen bir mücadele varsa bu mücadeleye KATILIM şekli ve mücadele esnasında ve sonrasındaki PAYLAŞIM ve elde edilenlerin DEĞERLENDİRİLMESİ de çok önemlidir. Her şeyden çok ÖNCE “İNSAN” unsuru ele alınıp değerlendirilmelidir.
MİLLET ve VATAN kavramları birbirinden ayrılamaz UNSURLARDIR. Millet, aynı AMAÇ uğruna aynı sıkıntıları yaşayan topluluk, VATAN ise bu TOPLULUĞUN üzerinde yaşadığı BÖLÜNMEZ toprak parçasıdır. VATANIN hudutları belirlenmiş, bu HUDUTLAR SİLAHLI KUVVETLER tarafından KORUMA ve GÜVENCE altına alınmıştır.
MİLLET ve VATAN için verilen MÜCADELEDE yapılan FEDAKARLIĞIN karşılığı ASLA ve ASLA MADDİYATLA ölçülemez,ÖLÇÜLMEMELİDİR. İşte tam bu noktada VATANIN BÜTÜNLÜĞÜNÜ koruyan TSK’nin AYRILAMAZ UNSURU olan ASSUBAYLAR bu GÖREVLERİNİ EKSİKSİZ ve hiçbir MENFAAT gözetmeden YAPMIŞLAR ve YAPMAKTADIRLAR. Bu görevi HUDUDUN SIFIR noktasında KORUNMASIZ ve DÜŞMANA imkan sağlayan bölgedeki KARAKOLLARDA yapmışlar ve hâlâ da yapmaktadırlar.
Buralardaki karakollarda ASSUBAYLAR KOMUTAN statüsünde değerlendirilmekte, ama TAZMİNATLARDA bu STATÜ sadece SUBAYLAR için geçerli olarak UYGULANDIĞINDAN KOMUTANLIK vasfı sadece KAĞIT üzerinde kalmaktadır. Tüm bu HAKSIZLIK ve AYIRIMLARA rağmen ASSUBAYLAR VATANINI korumak için GÖZÜNÜ KIRPMADAN ŞEHİT ve GAZİ olmakta bunu da ŞEHİT ve GAZİ sayısında en ÖN sırada yer alarak ispatlamaktadırlar.
GENKUR Başkanlığınca TSK’da HİYERARŞİNİN arkasına sığınılarak UYGULANAN KAST sistemiyle PERSONEL arasında AYIRIM ve HAKSIZLIK yapılmakta, DAYANIŞMA ve YARDIMLAŞMA içinde olması GEREKEN personel arasına DUVARLAR örülüp, UÇURUMLARLA SOĞUKLUK yaratılıp, personel birbirine RAKİP haline getirilmektedir…
TABİİ bunu yapacak CESARET ve DOĞRULUĞU Genelkurmay Başkanı olarak gösterebilirlerse!
GENKUR tazminatları DÜZGÜN şekilde ve TARAFSIZ olarak değerlendirebilirse aynı UÇAKTA-GEMİDE-PUSUDA olan kişinin RİSKİNİN RÜTBE karşılığında olmayacağını da GÖRÜR gerekli DÜZELTME ve DÜZENLEMELERİ DE yapar.
MAKAM tazminatları aynı miktarda olmasa da ASSUBAYLARA da verilmesinin GEREKLİLİĞİ DE görülüp DEĞERLENDİRİLMELİDİR.
MAAŞ ve TAZMİNATLAR konusu TSK’nın Ast kademelerinin KANAYAN yarasıdır. Maaş artışlarında ve Tazminatlarda SADİST ve EGOİSTCE sadece SUBAYLAR düşünülmüş TSK’nın diğer personeli YOK sayılarak NİMETLER sadece SUBAYLARA bölüştürülmüş KÜLFET ise sadece ASSUBAYLARA kalmıştır.
VERİLEN mücadelede NİMET PAYLAŞIMI SUBAYLARCA yapılmış, SADECE subay SINIFI DÜŞÜNÜLMÜŞ, BU UYGULAMALARLA subaylar TSK’da ayrı BİR statü KAZANMIŞLAR, TSK’nın diğer personeli AÇLIĞIN ve SEFALETİN kucağına ATILMIŞLARDIR.
TSK’da MAAŞLAR-TAZMİNATLAR-LOJMANLAR-VİLLALAR-ORDUEVLERİ-KAMPLAR-ÖZEL ARAÇ TAHSİSLERİ ve KORUMA ordularıyla bu kadar AYIRIM ve HAKSIZLIK var iken GENKUR Başkanının TSK bir BÜTÜNDÜR-AİLEDİR AYIRIMSIZDIR diyebilmesini HAYRETLE-İBRETLE izliyoruz.
Bu ne kadar BÜYÜK bir ÇELİŞKİ ve İNKARDIR. TSK’da GERÇEKLER bilinirken bu SÖZLER nasıl İNANILARAK söylenebilir.
GENKUR kendisinin de BİLDİĞİ gibi GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANAMAZ. Artık AYIRIM ve HAKSIZLIK VATANIN BİRLİĞİ BÜTÜNLÜĞÜ için BİTİRİLMELİDİR. Bu GÖREV DE TSK’nın AMİRİ olarak GENKUR BAŞKANININDIR. Kendisi artık tarihe karşı da sorumludur. Bu GÖREVİ yapmaktan KAÇAMAZ, KAÇMAMALIDIR. Yoksa Assubayların kendilerini AFFETMEDİĞİ gibi TARİH DE AFFETMEYECEKTİR…Eğer ASSUBAYLAR görevlerini ALMIŞ OLDUKLARI MAAŞ ve TAZMİNATLARA göre YAPSALARDI görev yapacak ASSUBAY bulunamazdı. Aynı ŞARTLARI SUBAYLARA deneyiniz. ASSUBAYLARIN HAKSIZLIK ve MAĞDURİYETLERİNİ onlara YAŞATIN görev YAPACAK bir SUBAY bulamazsınız. Zaten DIŞARIDA ÖZEL SEKTÖRDE DAHA İYİ MAAŞ alabilenleri TUTABİLİYOR MUSUNUZ? En güzel ÖRNEK PİLOTLARINIZ değil mi?
AKIL ve İLİMDEN uzak UYGULAMALAR BÖLÜNME PARÇALANMA ve YOK olmayı getirir. GENKUR artık ÇAĞ DIŞI kalmış uygulamalardan vazgeçerek PERSONELİ KAYNAŞTIRIP BİRLİK ve BERABELİĞİ, DAYANIŞMAYI sağlayacak ORTAMI YARATMAK personelin SORUNLARINI ÇÖZMEK zorundadır. Aksi taktirde GÜVENSİZ ORTAM daha da büyüyecek personelin İNANCI ve ÇALIŞMA azmi kalmayacaktır. KURUMUN AMİRİ olarak GENKUR artık YAPICI ve AKILCI önlemleri alarak HAKSIZ ve AYIRIMCI uygulamalardan VAZGEÇMELİDİR.
ÇOK GEÇ olmadan bu KARARLARIN alınarak TSK’da BİRLİK ve BERABERLİĞİN sağlanmasını görmek VATANSEVER tüm ASSUBAYLARIN ORTAK İRADESİ ve İSTEĞİDİR.
TSK’nın BÜTÜNLÜĞÜNÜ BİRLİK ve BERBERLİĞİNİN sağlanmasını GENELKURMAY başkanı ve diğer KOMUTA heyetinin de istediğine İNANMAK ve GÖRMEK istiyoruz. Genkur ve Komuta heyetinin atacağı adımlar ve yapacağı UYGULAMALAR bunun GÖSTERGESİ olacaktır.
İzliyoruz…
MAHKEME KARARI OLMADAN CEZA OLMAZ
Aslına bakarsanız Anayasa Mahkemesi öldürücü darbeyi vurdu.hukuksuzluğa karşı vermiş olduğumuz mücadelede gerçekten güvenerek sığındığımız Anayasa Mahkemesi oda hapsi cezası alan meslektaşlarımızın yaptıkları başvuruyu inceleyerek karara bağladı.yapılan hukuksuzluğu gün yüzüne çıkardı ve başvuranları haklı çıkardı.ne var ki aslında çok ilginç bir karara imza attı.oda hapsi alan meslektaşlarımıza,
-haklısınız,
-mağdur edildiniz,
-anayasal haklarınız kamu gücü tarafından çiğnendi,
-oda hapsi yasal değil,
-insan hakları beyannamesine göre de haklarınız elinizden alındı,
ama TAZMİNAT TALEBİNİN REDDİNE. :)bu nasıl bir saçmalıktır.açılan davayı kazanıyorsun,haklılığın tescilleniyor,dava masraflarının geri ödenmesine karar veriliyor ama mağduriyetin giderilmesi adına tazminat talebine red yanıtı veriliyor.anlayabilen varsa bizleri aydınlatsın lütfen.