13 Ağustos 2009 Başbakan R.T. Erdoğan ; ” Siyaset yalan söyleme sanatı haline geldi “
Dokuz yıl sonra,
24 Kasım 2018 Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan ; ” Siyaset yalan söyleme sanatı değildir ”
Hangisi doğru ?
Siyaset yalan söyleme sanatımıdır, değilmidir ?
* * *
Buyurun o zaman ;
* Eski savunma bakanı İsmet Yılmaz’ın Mart 2014 de”mesaj alındı” dediği ay Yoksulluk sınırı : 3.742 tl.
* Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Ekim 2015 de meydanlardan söz verdiği ay yoksulluk sınırı : 4.472 tl.
* Savunma bakanı Hulisi Akar’ın Ekim 2015 de ordu evinde “bu işi halledeceğim ” diye söz verdiği ay yoksulluk sınırı : 4.472 tl.
* Eski başbakan Binali Yıldırım’ın Ağustos 2016 da “Ömer Halisdemir gibi yiğitler aradığı ay yoksulluk sınırı : 4.723 tl.
* Eski savunma bakanı Fikri Işık’ın Mart 2017 de şehit Assubayın evinden söz verdiği ay yoksulluk sınırı : 4.823 tl.
* Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın Haziran 2018 de Kayseride söz verdiği ay yoksulluk sınırı : 5.584 tl.
* Savunma bakanı Hulisi Akar’ın Ocak 2019 da ikinci orduevi toplantısında söz verdiği ay yoksulluk sınırı : 6.542 tl.
* Ve Ağustos 2020 yoksulluk sınırı ,7.123 tl olmuş ,
Kim bu söz verenler , yerine getirmeyenler ?
2002 den bu yana tek başına iktidar olan AKP’nin bakanları , başbakanları ve cumhurbaşkanı .
Siyaset gerçekten yalan söyleme sanatı’mıdır , değil’midir, Hangisi ?
* * *
Dünya sefalet endeksinde ilk beş ülke arasında yer alan Türkiyenin ,
Mars’ta yaşam araştırmalarının devam ettiği günümüzde Ülkede satılan buzdolabı, çamaşır-bulaşık makinasının sayısı ile ekonomiyi, kalkınmayı , refah seviyesini ilişkilendiren Cumhurbaşkanının Bu topluma 27 ay önce verdiği sözü tutmasını beklemek iyi niyetten öte olsa olsa saflıktır.
Yılmaz Özdil 2 eylül 2020 de köşesinde “mısır koçanı ” başlıklı yazısında deniz kuvvetleri gemilerindeki subayların – assubayların aynı havayı soluduğunu omuz omuza çok zor şartlarda görev yaptığını yazmış .
Özdil’in yazmadığı / belkide yazamadığı o gemilerdeki aynı havayı soluyanların bir bölümünün aynı zamanda 6 çeşit tazminat denizinde yüzdüğü , diğerlerinin ne yazık ki denizin ortasındada karaya oturduğu gerçeğinden yüzünüz kızarmazmı ?
Aynı durum Hv.K. içinde geçerli değilmidir ?
Uçanın altı çeşit tazminatla kanatlandığı ortamda uçuranın gazoz kapağı aldığı gerçeğininden hiçmi sıkılmazsınız ?
Ha keza , Kara kuvvetlerinde, Jandarmada durum farklımı ?
* * *
Ve biz ;
Bir İneğin 10 liraya , bir koyunun 2,25 liraya merada ot yediği , ama vekilin 5 liraya et yediği ülkede ,
Bir yandan Sms ile benden 10 lira isterlerken , öte yandan salgın nedeni ile 93 ülkeye yardım gönderip , bir liralık maskeyi vatandaşına dağıtamayan ülkede ,
UNİCEF’e göre 41 ülkenin yer aldığı. ” Refah liginde ” çocukları en yoksul olarak 41 nci sırada yer almışız , bu ayıp kimin eseri ?
İşte 18 Yılın sonunda günümüz Türkiyesinin gerçeği ;
Market raflarında çalınmasın diye alarm takılmış peynir kalıpları , zeytinyağı kutuları , bebek mamaları boy gösteriyor ,
Mesele ; Ülkem bu halde iken , tarihinde ilk defa işsiz sayısının çalışan sayısını geçtiği bir zamanda “Gerekirse suriyelilere bi kırk milyar dolar daha harcarız” diyebilme meselesidir ,
Mesele ; 783.562 kilometre kareyi dünyanın en büyük mülteci cennetine çevirme meselesidir ,
Mesele ; meslek hayatının tamamını son altı ayda sağlık çalışanlarının temposunda çalışmasına rağmen adının dahi anılmama meselesidir ,
Kafasına atılan 200 gramlık çay paketlerini ganimet zannedenlerin , dere yatağına ev yapıp sel felaketini Allahın takdiri diyenlerin , ayda bir koli gıda yardımı, günde üç beş belediye ekmeği, yılda on – on beş çuval kömür yardımı alanların seçtiği bu hükümetten sözünü yerine getirmesini beklemek safdillik değilde nedir ?
* * *
Demekki neymiş?
Mesele bütçe meselesi değilmiş ,
Mesele Hulisi Akar ın bu topluma nasıl baktığı meselesiymiş ,
Mesele :
Sarayın bu topluma hangi gözle baktığı meselesiymiş.
Mesele , suriyeliye açılan kapıların sana açılmaması meselesiymiş ,
Arabın zenginine topraklarımızı satan, fakirini 9 yıldır besleyen bu hükümetten topluma verdiği sözü yerine getirmesini beklemek saflık değilde nedir ?
Sn.Cumhurbaşkanı 19 şubat 2017 de Gaziantep’te iş adamlarına hitaben ; ” Söz veripte yerine getirmeyen hepsini tüm ülkeye ifşa edeceğim ” demiş ,
O halde sözünü yerine getirmeyenleri ifşa etmenize ben yardımcı olayım ,
İşte size yukarıda bu topluma söz veripte bu güne kadar sözünü yerine getirmeyenlerin sıralı tam listesi ,
Haydi buyurun . . .
Ne demişti Sn. Cumhurbaşkanı ; ” Siyaset , yalan söyleme sanatı haline geldi ” .
Zaten mesele tamda bu değilmi ?
Cumhurbaşkanının bu sözü ışığında ” Bizim siyasetle işimiz olmaz ” diyen Hulisi Akar’a sormak lazım,
Sayın bakan, Siyaset yalan söyleme sanatımıdır ?
Yoksa siyaset yalan söyleme sanatı değilmidir ?
Sözünüzün üzerinden BEŞ yıl geçtide . . .
Hangisi . . ?