Değerli arkadaşlarım,
Yaşadıklarımız, bundan sonra da yaşayacaklarımızın göstergesidir. Bizleri bir değer olarak görmeyen, önemsemeyenlerin bundan sonra da önemsemeyecekleri ve hak ettiğimiz DEĞERİ vermeyecekleri ortadadır.
Bugüne kadar yapılanlardan GEÇMİŞTE olan HAKLARIMIZIN yok edilip, eritildiğini gördük. Toplum içindeki GELİŞMELER ve EĞİTİM standardımızın yükselmesine rağmen HAKLARIMIZ GELİŞTİRİLECEĞİNE eskiye nazaran daha da GERİYE götürülmüştür. Üstelik bu HAKSIZLIKLAR yapılırken ASSUBAYLARA VERİLEN HAKLAR, ASSUBAY DEVRİMLERİ diyerek topluma lanse edilmiş, kazanılmış haklar geriye götürülerek YAPILAN HAKSIZLIKLARIN ÜSTÜ ÖRTÜLMÜŞTÜR.
1970 yılında çıkarılan PERSONEL yasasında ÖZLÜK HAKLARI Kd.Bşçvş.-Kd.Bnb.,Yb. eşidi iken, bugün yapılan ASSUBAY devrimleri ve iyileştirilmeleriyle Ütğm. seviyesine indirilmiş, Assubay rütbeleri arasındaki süreler uzatılarak maaş ve kazanımlara ulaşım zorlaştırılarak engellenmiş TIRPANLANMIŞ, aynı ordu içindeki subayların rütbe süreleri KISALTILARAK maaşa, tazminatlara daha kısa sürede ulaşmaları sağlanarak ÖDÜLLENDİRİLMİŞ, TSK’da çifte standart uygulanarak, Assubaylar ÖTEKİLEŞTİRİLMİŞLERDİR.
TSK Komuta kademesince teknolojiden, araç ve gereçten ne kadar istifade edilirse edilsin DÜNYANIN HER YERİNDE, HER DURUMDA: EN ETKİLİ SiLAHIN İNSAN… olduğu değerlendirilememiştir.
Ülkenin içinde bulunduğu durum değerlendirildiğinde GÜVEN ortamına DAYANIŞMAYA, BİRLİK ve BERABERLİĞE en çok ihtiyaç duyulacak bir dönemden geçtiği de görülecektir. Toplumun her kesimine HAK olarak verilenleri ASSUBAY camiasına vermemek için DİRENİR, Hükümetle dirsek temasında bulunularak YILLARDIR OYALAR, ALDATIR, KANDIRIRSANIZ, İNANDIRICILIĞINIZ ve GÜVENİLİRLİĞİNİZ sorgulanır, zaafiyete uğrar. Sizlere İNANMAYAN, GÜVENMEYEN kişilerle birlikte girilecek MÜCADELEDE BAŞARI OLUR, O MÜCADELE KAZANILABİLİR Mİ? Bu mücadeleyi YARATTIĞINIZ STATÜKO ile kazanabilir, ASSUBAYSIZ bir HAREKATA girişebilir, başarılı olabilir misiniz?
Günümüz TEKNOLOJİSİYLE yapılmış ve kullanılmakta olan her türlü araç, gereç, silah İNSANSIZ ortamda kendi kendine çalışabilir mi? TSK’da; UÇAKLARI UÇURAN, GEMİLERİ YÜZDÜREN; TANKLARI, ARAÇLARI YÜRÜTEN; SİLAHLARI ÇALIŞTIRAN; KIT’A VE KURUMLARDA HİZMETLERİN YAPILMASINI, YÜRÜTÜLMESİNİ sağlayanlar kimlerdir? Bunlar daha SAĞLIKLI olarak düşünülerek, yanlış ve zararın neresinden dönülürse ve bu karar ne kadar çabuk verilirse ÜLKEMİZ o kadar az zarar görecektir.
OYAK konusunda da HAKLAR EŞİT olarak dağıtılmalı, ASSUBAYLARA yok gözüyle bakılmaktan vazgeçilmelidir. Bugün düşünüldüğü ve kabul edildiği gibi OYAK ve KURUMLARI HİÇ KİMSENİN ARKA BAHÇESİ, ARPALIĞI, GELİNLERİN DAMATLARIN, PAŞA ÇOCUKLARININ İŞ ALANLARI olmaktan çıkarılmalıdır. OYAK ve KURULUŞLARINDA EN BÜYÜK PAY SAYISAL olarak ASSUBAYLARIN olduğu akıldan çıkarılmamalı, OYAK ve kuruluşlarında ÇALIŞANLAR buralarda PAY ve HİSSE sahibi konumunda olanların ÇALIŞANLARI durumunda olduklarını bilmelidirler. OYAK’ın tabii üyesi konumunda olan GENKUR BŞK ve KK.’ları her yıl yapılan toplantılarda NOTER gibi değil de, PERSONELİN HAKLARINI ARAYAN, SORGULAYAN VE KORUYAN SORUMLULAR gibi hareket etmelidirler.
Değerli arkadaşlarım. Görüldüğü gibi yaşanılanlardan BİZLER DE, GENKUR da pay ve ders çıkarmalıdır.
Bugüne kadar iyi niyetle ve güvenerek yapılan HAKSIZLIKLARI dile getirdik. Sekiz yıldır yapılan HAKSIZLIKLAR biteceğine aksine çoğaldı. O zaman bizlere düşen BİRLEŞMEK, BİR ARAYA GELMEKTİR. Eğer bunu TEMAD olarak yapamıyorsak BİR BAŞKA İSİM ALTINDA HAKLARIMIZA SAHİP ÇIKACAK ortamı yaratmalıyız.
Üyeler arasında genel kanı TEMAD’IN GENKUR’un baskısı altında olduğu yönündedir. Eğer bu böyle ise ve devam ederse BİZLER HAKLARIMIZI elde edemeyecek miyiz? Buna daha ne zamana kadar sabredip, dayanacağız.
Geçen süre içinde tüm DEVLET MEMURLARINA DEFALARCA, POLİSLERE SEKİZ DEFA İYİLEŞTİRME ADI ALTINDA ZAMLAR YAPILDI, İMAMLAR ŞU ANDA MAAŞ YÖNÜNDEN bizleri geride bıraktı. Assubaylar emeklileri AÇLIK sınırının altında SEFİLLERİ oynamaktadırlar.
Ama YETER artık. Durmayalım. Bir şeyler yapalım. Unutmayalım başlamak, bitirmenin yarısıdır. Yine unutmayalım ki GÜNEŞİN DOĞMADIĞI GÜN YOKTUR. Şu GÜNEŞİN bir gün de ASSUBAYLARI ISITMASI için doğmasını SAĞLAYACAK DOĞRU ve YERİNDE ADIMLARI ATALIM.
Saygılarımla.
Kibir, utançtır insan oglu için…ÜSTÜN İNSANLIK egosundaki sınıfların utançıdır bu yüzyılda. yaşadıklarımıza damga vuran,lanet olsun bu düzene..
İnsanı en iyi ve mükemmel bir eğitimle donatalım,önüne tüm güzellikleri serelim yine de hırslarından vazgeçemiyorsa burada kalbinin tam da ortasında beyni tarafından kontrol edilen bir vicdansızlık mevcuttur.İnsan her şey olabilir ama vicdanlı olmayabilir.İnsanlığa acı veren tüm kargaşalar vicdan ve onun alt grubu olan adalet ve eşitlik yoksunluğundan kaynaklanıyor. Yüreğinde vicdan ve adaleti içselleştirmiş bir insan kendisini diğer insanları,tüm hayvanları ve doğayı da sever ve doğanın geçici ama onu korumak zorunda olan bir bireyi olduğunu her zaman AKLINDAN çıkarmaz… (E)Asb. Kubilay AKBULUT
İnsan kendini hep vazgeçilmez görür.”Ben olmazsam bütün işler durur,ben olmazsam hanım taksitleri ödemeyi bile beceremez, ben olmazsam bu çocukların hali nice olur,ben olmazsam bu ordu çöker,ben olmazsam,ben olmazsam..” Mezarlıklar sağlığında bu ve benzeri sözleri söyleyenlerle doludur.İnsan biraz da kendini “ağa” gibi görmek ister.Karşıdan gelince herkes ayağa kalksın,bütün hanelerin kapıları ardına kadar açılsın ister.Konuşunca herkesin kendisini konuşmadan dinlemesini ve itaat etmesini ister.Kendi fikri doğrudur, diğer her fikir onun için yanlıştır ve sonu uçurumdur. Kendinden olmayan herkes (farklı düşünce,ırk,renk,vb.) onun için ötekidir ve hakaret dahil her şeyi hak ediyordur.
Fakat unuttuğu bir şey vardır.Bir, her canlının mutlaka tadacağı o kaçınılmaz ölüm gelir çatar.Kast sistemi ile yönettiği ve haklarını vermediği insanların vebali..İnsanları çeşitli ırk,dil,millet,renk vb. özelliklerle yaratanın,sadece ve sadece Yüce yaratan olduğunu unutup,ötekileştirdiği insanların vebalinin sırtına bineceği o müthiş günde keşkeler ona fayda vermeyecektir.
O zaman; Sırf rütbeleri omuzunda değil de kolunda olan insanları kast sistemi ile yönetip onların haklarını vermeyenler,
İnsanlar sırf farklı düşünüyor,farklı giyiniyor,farklı renkte,farklı dilde,farklı dinde,farklı rütbede,farklı makamda vb.özelliklerde olduğu için onları ötekileştirenler,
Şunu asla unutmayın; hiç kimse vazgeçilmez değildir.Ölüm haktır.İlahi adalet er geç tecelli edecektir.
Saygılar bizden..
Deme! var mı,ben gibi. Bir muhalif rüzgar eser,savrulursun gazel gibi.