SN. ATİLLA ABAYLI’NIN 13 Aralık tarihli makalesinden;
Koyun gibisin kardeşim,
Gocuklu celep kaldırınca sopasını
Sürüye katılıverirsin hemen
Ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
Kabahat senin,
“demeğe de dilim varmıyor ama“
kabahatin çoğu senin, canım kardeşimNâzım Hikmet
Haklarımızı alamamamızın en büyük sebebi; muvazzaflığımızda ve emekliliğimizde küçücük şeylerden ödümüz koparcasına korkup katlanamadığımız halde, çok büyük maddi ve manevi acılar veren haksız muameleleri korkmadan sineye çekmemizdir. Nâzım’ın dediği gibi, gocuklu celebin sopasından korktuk! Hiç korkmadan sürüyle birlikte kesilmek için koşarak salhaneye gittik ve gidiyoruz.
“Teğmen kızarsa beni tayin ettirir” diye korktuk! Teğmenin azarlaması ve hakaretine korkmadan katlandık.
Yarbay aylığına eşit olan aylığımızın azalarak teğmen aylığına eşitlenmesine seyirci kaldık.
Tüm Assubayların hakkını aradığından açığa alınan Assubay kardeşlerimize yardım için mutemedin maaşımızdan kestiği bir lira için isyan etmekten korkmadık.
Bu gibi örnekler uzayıp gider. Emekli Uzman çavuş dernekleri kısa zamanda birçok hak aldığı halde köklü geçmişi olan emekli Assubayların derneği neden hiçbir hak alamadı? Önce bunu teşhis ettikten sonra tedavisini yapmalıyız.
Benim görüşüme göre, Emekli Uzmanlar derneğinin başarılı olmasının sebebi; onların sivil okullarda baskı altında olmadan okumaları, kısa da olsa sivil iş hayatında hakların mücadeleyle alındığını öğrendikten sonra delikanlılık ve gençlik çağı olan 20- 25 yaşlarında askerlik hayatına girmeleridir. Biz Assubayların ise çocuk yaşta askerlik hayatına girip katı bir şekilde “üst daima haklıdır” prensibiyle beynimizin yıkanmasıdır.
Muvazzaflığımızda haksızlıklar karşısında kanuni yollardan hakkımızı arasak, “üst daima haklıdır” diyenlere, “hoooop dur arkadaş! Haklı da olsa haksız da olsa üst daima haklı olamaz! Üst haklıysa üst, ast haklıysa ast haklıdır. Sen de ben de bu memleketin vatandaşıyız ve öz evladıyız” desek bizi asarlar mıydı? Asmazlar, ancak başka bir yere tayin ederlerdi. Başka bir yere gitmekten neden bu kadar korktuk! YAŞ kararıyla birkaç kişiyi atabilirlerdi ama tüm Assubayları ordudan atamazlardı.
Küçük yaşta girdiğimiz askerlik hayatında “vazife namustur” u öğrettiler, “vatan için ölme” yi öğrettiler, ama hak aramayı hiç öğretmediler. Tabiî ki öğretmezler, öğretsinler de başlarına iş mi açsınlar ?..
KABAHATİ KENDİMİZDE ARAMALIYIZ; GEMİYİ YÜZDÜRMEYİ, UÇAĞI UÇURMAYI, TANKI, ROKETİ, TOPU, TELSİZİ TAMİR ETMEYİ, VATAN İÇİN ÖLMEYİ, VAZİFENİN NAMUS OLDUĞUNU ÖĞRENDİĞİMİZİN YÜZDE BİRİ KADAR “BALTAYI TAŞA VURMADAN” HAK ARAMAYI DA KENDİMİZ ÖĞRENSEYDİK, OHHOOOOOOO ŞİMDİYE KADAR ALMADIĞIMIZ HİÇ BİR HAKKIMIZ KALMAZDI.
Sayın Ersen GÜRPINAR nazikçe”Olumlu ve başarı sağlıyan bir tek çalışmanız varmı? Yeterli birikiminiz,gayretiniz,vizyonunuz olmayabiir.varsa gidin kapılarında yatın,muhtelif eylemler yapın,biz yanınızda olacağız.Yeter ki,siz bizim yanımızda olmanız gerektiğini hatırlayın” diyor. Bende Konfüçyüsten bir cümle ekliyorum.Bunu yapamıyorsanız sn.Mustafa Erol;”YA BİR YOL BUL,YA BİR YOL AÇ,YADA YOLDAN ÇEKİL.”
Meslektaşlarıma sevgi ve saygılar.
[quote name=”Mustafa Savaş EVRAN”]Sayın Ersen GÜRPINAR nazikçe”Olumlu ve başarı sağlıyan bir tek çalışmanız varmı? Yeterli birikiminiz,gayretiniz,vizyonunuz olmayabiir.varsa gidin kapılarında yatın,muhtelif eylemler yapın,biz yanınızda olacağız.Yeter ki,siz bizim yanımızda olmanız gerektiğini hatırlayın” diyor. Bende Konfüçyüsten bir cümle ekliyorum.Bunu yapamıyorsanız sn.Mustafa Erol;”YA BİR YOL BUL,YA BİR YOL AÇ,YADA YOLDAN ÇEKİL.”
Meslektaşlarıma sevgi ve saygılar.[/quote]
9/1 konusunun bizim için önemini bildiği halde Temad yönetiminin sessiz kalmasını anlamak mümkün değil bunu onlarca kez yazdık günü kurtarmak için yönetimde bulunanlara en güzel yanıtı yukarıdaki yorumunda değerli büyüğün M.Savaş EVRAN vermiş
Sayın Ersen GÜRPINAR kaleminize sağlık, iyi ki varsınız, duygularımızın tercümanısınız. Sayın Mustafa EROL ceviz kabuğunu doldurmayacak hikayeleri ile insanları avutmaya çalışıyor, ama kendisi gibi hakkını hukukunu bilmeyenleri. İnşallah bu yıl seçimlerde kendisinin başarısızlıkları verilen oylarla kendisine bir tokat gibi vurulur.
Sayın Ersen GÜRPINAR abiciğim ifade ettiğiniz gibi biz Sayın Mustafa EROL sayesinde Genelkurmaya ve MSB.lığına bağlı bir emekliler alayı gibiyiz, SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ OLAMADIK.
Sayın Başkan Paris’te sesimizi duyurmaya uğraşacağına kendi ülkesinde bağlı olduğu bakanlığa duyurmaya çalışsaydı daha iyi olurdu.Bakın İçişleri Bakanlığı Polislerin askerlikle ilgili sorunlarını halletti.Bir şekilde kendisine bağlı personelini koruyor.Bizim Bakanımız ne yapıyor?Polislere olan vefa borcunu ödüyor.Oysa benim derneğimin başındakiler bu konuda iyi çalışsalardı bugün o Bakan bey belki,belki diyorum yine de umudum yok ama bize de vefa borcu öderdi.Sayın Başkan inşallah Paris’e gittiğinde Fransa Başbakanına sorunlarımızı anlatmış ve halletmiştir.Sayın Başkana buradan acizane ve nacizane bir tavsiyem olacak,insan insanın kurdudur düşüncesinden hareketle bizleri yemeyi bıraksın,birlikten güç doğar düşüncesiyle üyelerine sahip çıksın.Bir ülkede bir tane baskıcı dediğim dedik yönetim yeter.İkincisine gerek yok…
Sayın başkan ve yönetimi STK emirle değil gönüllülük esası ile yönetildiğini bilmiyorlar.Başarısı olmayanlar eleştiriye tahammül edemiyor, oysa birikimi ve güveni olanlar eleştirilerden ders alırlar.
İhraçları kesinlikle onaylamıyoruz, kaldı ki mitinge katılmadığı bildirilen Sn.Gürpınar ve Sn. Zengin eşleri ile bu mitinge katılırken ANKARA’da olmasına rağmen birçok yöneticinin eşi bu mitinge katılmamıştır.
TEMAD Gn.Mrk.Yönetiminin tavrını ve bu hukuksuzluğa bu başarısızlığa tepkisiz kalan TEMAD şubelerimiz yönetimlerine üzüntülerimizi bildiriyoruz.