Değerli arkadaşlarım;
Yıllardır önyargıları ve uygulamalarıyla ASSUBAY sınıfına karşı HUKUK ve İNSANLIK dışı davranışlarla HAKSIZLIK yapanlara, HUKUK’u uygulamayanlara görüyoruz ki, bir zamanlar bizlere lazım olan HUKUK bugün onlara da GEREKLİ ve ELZEM olmuştur. Şimdi HUKUK’ un uygulanmasını ve HUKUKİ ortam yaratılmasını onlar bizlerden daha çok istiyorlar. Bizlere HÂLÂ sürdürdükleri TAHAKKÜM ve HAKSIZLIKLARA rağmen İSTEDİKLERİNİ HAK ediyorlar mı? ALMA MAZLUMUN AHINI ÇIKAR AHESTE AHESTE….
İçinde yaşadığımız bu olaylar nedeniyle SEVİNMEMİZ tabi ki MÜMKÜN değildir, ama bazılarının bugünkü DURUMU İYİ DEĞERLENDİRMELERİ DE ARTIK KAÇINILMAZDIR. BİRLİK VE BERABERLİĞİN TESİSİ İÇİN HAKLARIMIZLA İLGİLİ ÇÖZÜMÜ GERÇEKLEŞTİRMELİDİRLER. Bunu yaparken de HÜKÜMET YAPMIYOR, VERMİYOR YALANININ arkasına sığınmadan, nasıl SB.lar için tüm yasalar GEÇİRİLİRKEN Hükümet itiraz etmiyorsa, ASSUBAYLAR için de aynının yapıldığı GÖSTERİLMELİDİR.
Bugün yapılanlarla ÜLKEDE HUKUKSUZLUK sürdürülmekte, ANAYASAL VE KİŞİLİK HAKLARI ayaklar altına alınmaktadır. Kişi SAVUNMA hakları BERTARAF olmuş, tutukluluk sürelerine uyulmamış, DELİLLERİN YETERSİZLİĞİNE riayet edilmiyerek KAOS ortamı yaratılmıştır.
Tüm bunların ardından da EĞER VARSA SUÇLULAR DA HAK ETTİĞİ CEZALARI GÖRMELİLER. Ama KURUNUN yanında YAŞ yanmamalı, sapla-saman, at iziyle- it izi birbirine karıştırılmamalıdır.
TSK’nın en üst katında olanların ortaya atılan İDDİALAR karşısında “VAR DA DİYEMEM, YOK DA DİYEMEM“, “MEZARA KADAR GÖTÜRÜLECEK SIRLAR” ile “BİZİM DE ELİMİZDE DELİLLER VAR, GEREKİRSE BİLDİKLERİMİZİ AÇIKLARIZ” diyerek yüksek TONDA söylenilen ifadeler ama hiç bir şey yapılmadan EMEKLİ olunması ile anlamları AÇIKTA ve ORTADA kalmış, manasız sözler söylenmesi kafaları iyice karıştırmıştır.
Halkımız GÖRDÜKLERİ ve YAPILANLAR karşısında ortada kalmış, NEYİN DOĞRU, NEYİN YANLIŞ olduğuna karar verememektedir.
Mesele artık KİŞİSEL olmaktan çıkmış, ÜLKE, REJİM, MİSAK-I MİLLİ hudutlar MESELESİ haline gelmişken ASKER veya SİVİL VATANINI ve MİLLETİNİ seven YÜREKLİ ve MERT, toplumu BİLİNÇLENDİRİP DOĞRULARI SÖYLEYECEK birileri çıkıp BİRLİK ve BERABERLİĞİ oluşturmak adına bir adım atmayacak mıdır? YERİ GELDİĞİNDE MANGALDA KÜL BIRAKMAYANLAR şimdi NEREDELER?
Yok mu bu vatanın bağrına SAPLANMAK istenilen HANÇERİ çıkarma adına ULUSU bir bütün halinde etrafında toplayabilecek birileri? Yoksa ORTADOĞU ülkelerinde görüldüğü gibi MAL VARLIKLARINI yurt dışındaki BANKALARIN gizli kasalarına gönderip, kaçmak için UÇAKLARI hazır bekleyenler yaptıklarına hâlâ devam edecekler mi?
Halkımızın çektiği çile ve uğradığı HAKSIZLIKLAR yeterli değil mi? Acaba yine ORTAMIN oluşması, deniz aşırı ülkeden İŞARET gelmesi mi beklenilmektedir?
Tüm bu sorunların ÇÖZÜMÜ MİLLETİMİZDİR. ÇARE DE, ÇÖZÜM DE MİLLETTEDİR. Bunu gören göz işleyecek el gereklidir. Saygılarımla.
Birkaç yerde daha yazdım, ama burada da değinmek istiyorum.
1.Genel Kurul ilanında Kongrenin yapılacağı yerin adresi yoktur.
2.Gündemin 15’nci maddesinde “tüzük değişiklinin yapılması” var.Neyi tartıştık veya tartışacağız aynı zamanda karar vereceğiz.Yoksa tüzük değişikliğinin yapılması için Genel Merkeze Yetki mi vereceğiz?
3.Diğer bir konu da mevcut yönetimden yakınan ve alternatif yönetim hesabı yapan arkadaşlar geçen genel kurulda yaptıklarını yapmasınlar.Şimdiden listelerini hazırlamalılar.O zaman sandıktan listeleri kadar oy alamadılar.Yani kendi adamları kendilerine oy vermediler.
Listelerinde “CUMHURİYET YASALARINA UYGUN DÜŞÜNCE VE DAVRANIŞLARDA OLACAK” İSİMLERE YER VERMELİLER.
Değerli meslektaşım, yazınızı dikkatle okudum. Son derece anlamlı yazınız için sizi kutluyorum.Ne kadar güzel yazmışsınız. Bende gündem maddelerine açıklık getiren bir yazı yazmayı düşünüyordum, sizin yazıyı okuyunca buna gerek kalmadığını gördüm.
Kaleminize, elinize, beyninize sağlık.Sizi kutluyorum.
Hikmet AYDINCAK