Değerli meslektaşlarımız,
Sizlerin de izlediği gibi TEMAD Genel Başkanlığı’na aday üç meslektaşımızla röportaj yaptık, her üçüne de eşitlik ilkemiz gereği aynı soruları sormaya gayret ettik. Diğer başkan adaylarına da sayfalarımız açık. İki soru röportajın özüydü ve biz en çok bu iki sorunun cevabını önemsedik.
1. Sizce astsubayların sorunları öncelik sırasına göre neler?
2. Sorunlar büyük, imkanlar kısıtlı, kırgın, hayal kırıklığı yaşamış ve yaşamakta olan bir toplum var ve hepimiz siz başkan adaylarının ellerinde sihirli değnek olmadığının farkındayız. Bu devasa sorunlara çözümünüz nedir?
Şimdi bu iki soru ve adaylarımızın cevaplarını sizlerin takdirlerine sunuyoruz. (Cevaplar röportaj sırasına göre verilmiştir.
E.A ORG.:: Sizce astsubayların sorunları öncelik sırasına göre neler?
Sayın Necmi TENGİLİMOĞLU’nun cevabı:
Birlik ve beraberlik içinde olamama sorunu,
Makam ve görev tazminatlarının muvazzaf ve emekli astsubaylara verilmemesi,
OYAK İştirakleri ve TSK vakıf ve derneklerinin yönetim, denetim ve yetkili kurullarında görev verilmemesi,
Astsubayların meslek başlangıç derecesini emeklilere de 9/2 başlatılmaması,
Sayın Cengiz ERTEN’in cevabı:
Biz birikmiş sorunlarımızın başlangıç tarihini Astsubay Kanunu nun kabul tarihi olan 02.07.1951 olarak kabul ediyoruz. Bu tarihten itibaren başlayan sıkıntı ve azaplar adeta bir kartopu gibi yuvarlandıkça büyüdü ve devasa bir boyuta ulaştı. Gelinen durum itibarıyla da konuyu ‘’ Türk Silahlı Kuvvetleri’nde Astsubay Meselesi’’ olarak tanımlıyoruz…
Bu meselenin çözümünde temel taş, BİRLİK VE BERABERLİK ten geçmektedir. BİZ olabilmeyi başarmak ve kaybolan derneğimize olan GÜVENİ yeniden kazanmak ile başlamak gerekir düşüncesindeyiz…
İlk adımı 70 – 75 olaylarında mağduriyet yaşayan ve bizlerin yol göstericisi olan ağabeylerimizi ONURSAL ÜYE olarak derneğimize kazandırarak atacağız…
Sayın Mustafa DEĞİRMENCİ’nin cevabı:
İtibar ile başlasak doğru olur, ayrıca hepimizin malumu özlük hakları öncelikli önem arz eden ortak hassasiyetimizdir. Diğer bir önemli husus ise bir taraftan güçlü ve öncü dernek diyeceksiniz bir taraftan da 36 yıldır kiracı statünüzle, üstelik çözüm için siyaset
veya kurumlardan yer tahsisi için taleplerde bulunacak tezatlığı yaşayacaksınız. Gerçekten üzücü bir durum. Bu manada her anlamda güçlü bir genel merkez yapısı acilen oluşturulmalı, bu güzide topluma yakışacak kendisine ait bir genel merkez binasına derhal kavuşturulmalıdır.
İKİNCİ SORU
Sorunlar büyük, imkanlar kısıtlı, kırgın, hayal kırıklığı yaşamış ve yaşamakta olan bir toplum var ve hepimiz siz başkan adaylarının ellerinde sihirli değnek olmadığının farkındayız. Bu devasa sorunlara çözümünüz nedir?
Sayın Necmi TENGİLİMOĞLU’nun cevabı:
Birlik ve beraberlik olma konusu en önemlisi, astsubay kimliği taşıyan mutlaka TEMAD’ a üye olmalı, yoksa mücadele veren üyelerin veballerini alırlar. Hatta yapacağımız , tüzük değişikliği ile çalışanlar kurumlarından izin alarak üye olmalıdırlar. Ben çalışırken Kurumuma Temad’a üye olmak istiyorum diye dilekçe verdim, izin istedim. J.Gn.K.lığı bana TEMAD’ ın Tüzüğün’de öyle bir madde yok diyerek cevap verdi. Konuyu TEMAD’ a ilettim, hala konu ile ilgili tüzük değişikliği yapacaklar. Üye olanlara büyük görev düşüyor, üye olmayanları ikna ederek üye olmaları sağlanmalıdır. Derneğimiz’in isminin başında TÜRKİYE ibaresinin bulunması dikkate değerdir.‘’ Her dernekte bulunmayan bu ibarenin hakkını vermemiz gerektiğine inanıyorum Emeklisi, çalışanı ,eş ve çocukları yani kısacası cebinde, cüzdananın da kimin astsubay kimliği var ise, TEMAD’ a üye olmalı, mücadeleye destek vermelidir bence. Aksi takdirde üye olanların hakkını yemiş olurlar. O da kul hakkına girer.
Makam ve görev tazminatlarının muazzaf ve emekli astsubaylara verilmesi konusu , Anayasa, Kanun , yönetmelik , yönergeler TEMAD çatısı altında kurulacak hukuk komisyonlarında incelenecek , davalar açılarak takip edilecek. TEMAD üyelerimize anket yapılacak, nasıl bir eylem birliği sağlanır ise il, ilçe başkanları ve delegeler ile karar birliği sağlanarak, gereken her şey yapılarak , sonuca gidilmesi sağlanacaktır . Aynı konu 9/2 başlangıç derecesinin verilmesi birlikte değerlendirilecektir. Bu konu çözülmeden gözüme uyku girmeyecektir.
Tüzük tamamen günümüz şartlarına uygun olarak düzenlenerek , tüm astsubay kimliği olanların üye olmasını sağlayacak şekilde olması sağlanacaktır. ÜYE İhracı diye bir şey söz konusu olmayacaktır. Edilenler de tüzük değişikliği yapılarak tekrar üye olmaları sağlanacaktır .
TEMAD Genel Merkezi için yerleşke temin yolu araştırılarak, burada TEMAD’ ın mali yapısını güçlü tutacak , iş kolları araştırılıp , değerlendirilerek işletmeler kurularak ; ekonomik olarak kimseye muhtaç olmadan ayakta durması için tedbirler alınacaktır. STK konusunda da doktor a yapmış bir meslektaşımız yönetimde yer alacak. Bahsi geçen arkadaşımız Proje yazma konusunda da çok deneyimli ,bu hususta da bilgi, birikim ve tecrübelerini bizimle paylaşacaktır.
Sayın Cengiz ERTEN’in cevabı:
Evet sorunlar devasa ama imkanlar kısıtlı değil. Akıl, dayanışma, paylaşma daima yeni imkanlar yaratır. Büyük önder Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Çanakkale Conkbayırı’nda (1915) ‘’Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum’’ demiş. Asında bu sözü ile bir anlamda zaferi işaret etmiştir.
Öncelikle yapmamız gereken çok önemli bir iş var. <GÜVEN MESELESİ> Ne yapıp edip meslektaşlarımız önce birbirlerine, sonra derneğimize ve en sonunda seçimle yönetime gelen ekibe güvenecek… Bunu başarabilirsek çığ gibi bizler de büyüyüp çoğalabiliriz. Bu hiçte kolay bir şey değil. Seçilenler çok çalışacak, çok çabalayacak ve camia da bu çaba ve gayrete ayak uyduracak. Şüphesiz ki önce inanacak, sonrasında gerekeni yapacak.
Sivil ve askeri otorite ile olan ilişkiler asla öncekiler gibi olmayacak. Tek benzerlik usulüne uygun randevu alınması ve konuşulan mekanlar olacak. Haklı taleplerimiz bu makamlarca takvimlendirilmiş bir hale getirilecek ve belirli bir proğram dahilinde bu takvim konunun uzmanlarınca takip edilecek. Başka arayışlar söz konusu olmayacak, olursa bunun sadece oyalama amaçlı olacağı ve asla pansuman tedavisi istenmediği vurgulanacak.
Uygulanacak yöntemler konusunda camiamızın görüş ve önerileri dikkate alınacak, Duayenlerimizin tecrübelerinden mutlaka istifade edilecek, asla inandırıcılığı olmayan ‘’ Ölüm Orucu ‘’ v.b. sözde sansasyonel eylemler gündeme dahi gelmeyecektir.
Sayın Mustafa DEĞİRMENCİ’nin cevabı:
Maalesef yıllarca çözüm bekleyen özlük haklarımız konusunda ağır sorunlarımız var. Kararlı bir şekilde istikrarlı ve ısrarlı bir şekilde izlenecek yolla diyalog temel unsurdur. Bazı denemiş yöntemlerden de uzaklaşamayız. Lakin farklı yöntemlerimizde olmalı. İzlenecek yolda toplumun beklenti ve görüşü de önemlidir. Şubelerin ve nihayetinde genel merkez yönetim kurulunun da kararları doğrultusunda günün şartları neyi gerektiriyorsa o adım da güçlü bir şekilde atılmalıdır.
SİZ BU SATIRLARI ZAMAN AYIRARAK OKUYAN MESLEKTAŞLARIMIZ,
BU İKİ SORUYA SİZİN CEVABINIZ, ÖNERİLERİNİZ VAR MI?
VARSA SİZ YAZIN BİZ YAYINLAYALIM, ORTAK AKIL OLUŞSUN.
Sayın Mustafa Değirmenci
TEMAD GENEL BAŞKAN ADAYI
www.emekliassubaylar.org astsubayların düşüncelerini özgürce paylaşabilmesi amacıyla kurulmuştur ve varlığını yaklaşık 15 yıldır sürdürmektedir. Site arşivi son 15 yılın bir özetidir. Eksiklerimize, hatalarımıza rağmen bugüne kadar büyük ölçüde bu kuruluş felsefesine sadık kalınmıştır.
Bu sitede birlikte yola çıktığımız çok değerli meslektaşlarımızın kimisi ile şu veya bu şekilde yollarımız ayrılmış, kimisi de rahmetli olmuştur.
Bu vesile ile kalemine hayran olduğumuz M.Ali Kılınç ile Ahmet ÖZDEN, Adilhan ŞANLI gibi meslektaşımızı rahmetle, adını sayamadığımız tüm meslektaşlarımızı saygıyla anıyoruz.
Kuruluş felsefemize uygun olarak Sitemizde TEMAD Genel Başkanlığı’na aday olan her meslektaşımızla, kabul ettikleri takdirde röportaj yapmak, KENDİLERİNİ İFADE ETMELERİNE, toplumun onları tanımasına imkan sağlamak istedik.
Bu amaçla ilk röportajımızı TEMAD Başkan Adayı Sayın Necmi TEGİLİMOĞLU ile yapmıştık. İkinci röportajımız Sayın Cengiz ERTEN ile yaptık, üçüncü olarak ta Sayın Mustafa DEĞİRMENCİ ile gerçekleştirdik.
Her üç adaya ve diğer adaylara başarılar diliyor, medeni cesaretlerinden dolayı kutluyoruz.
Sayfalarımız arzu eden diğer başkan adaylarına da açıktır.
NOT: Adaylara eşitlik ilkesi gereğince mümkün olduğunca aynı soruları sormayı hedefledik
(Soru cevaplarda Emekliassubaylar org sitesi EA.ORG., Sayın Mustafa DEĞİRMENCİ ise M.D.
olarak anılacaktır.)
EA,ORG: Sayın Mustafa DEĞİRMENCİ, öncelikle göstermiş olduğunuz medeni cesaretten dolayı sizi tebrik ediyor, başarılar diliyoruz. Zor bir göreve, 50 yıllık birikmiş sorunların çözümüne talipsiniz. Sorunlar devasa, imkânlar sınırlı. Sorun ve çözümlere yönelik sorularımıza geçmeden önce, toplumun yabancısı değilsiniz, bilinen bir simasınız ama tekrar hatırlatmak amacıyla soralım; kimdir Mustafa DEĞİRMENCİ?
Sorularımızı cevaplamadan önce zorunlu bir açıklama yapmak isteriz. Bizim insanımız uzun yazıları okumuyor. O nedenle cevaplarınızın mümkün olduğunca kısa olmasında yarar gördüğümüzü belirtmek isteriz.
M.D: Hayata olan serüvenim 1963 yılında Ankara’da doğduğum günle başladı. Devlet memuru çok kardeşli dar gelirli bir ailenin ferdi olarak ilk ve ortaokul eğitimimi tamanladıktan sonra 1977 yılında GATA Sağlık Assubay hazırlama ve sınıf okulunda tahsilime başladım. (Ayrıca işletme fakültesi lisans eğitimini tamamladım.)
E.A ORG.: Astsubaylık sizin için bilinçli bir seçim miydi, meslek seçiminizi etkileyen faktörler nelerdi?
M.D: Sene 1977, 14 yaşlarındayım, o yıllar hepimizin malumu Türkiye’nin artan terör şartlarında ki kaygı verici kaos ortamında açıkçası askeri okul güvenilir bir gelecek kapısı olarak karşıma çıktı.
E.A ORG.:: Ve astsubaylık serüveni başladı, meslek hayatınızı anlatır mısınız?
M.D: GATA Sağlık Assubay hazırlama ve sınıf okulundan 1981 yılında mezun oldum ve meslek hayatına atıldım. İlk görev yeri Van /erciş revir assubaylığı devamında ise yine GATA Anesteziyoloji ve reanimasyon ABD’de anestezi bölümünü tamamladım. GATA’da göreve devam ettim. Sonrasında Türkiyenin değişik coğrafyalarında Gelibolu/Gökçeada hastanesi, Erzurum Mareşal Fevzi Çakmak hastanesi son olarak da Bursa asker hastanesinde görevimi tamamladım. 2005 yılında emekli oldum ve Antalya’ya yerleştim.
E.A ORG.: Ve emekli oldunuz, sivil hayata atıldınız. TEMAD’a ilginiz, ilişkileriniz nasıl başladı?
M.D: 2005 yılında emekli olmama müteakip aynı hafta içerisinde aidiyet duygusu ile Temad Antalya şubesine üye kaydımı gerçekleştirdim. 2008 yılında düzenlenen mahalli idareler seçimi platformunda görev alarak ilk adımı faal atmış oldum.
E.A ORG.: Bir de Antalya TEMAD Başkanlığı döneminiz var. O dönemde neler yaptınız? Yaşadığınız zorluklar, varsa keşkeleriniz, kırgınlıklarınız, kısaca o dönemi bize anlatır mısınız?
M.D: Derneğimiz o yıllarda yetersiz bütçesi ile kiracı konumunda zor şartlarda hayatını sürdürmekteydi. 2012 yılında seçimle göreve ekibimle birlikte geldiğimde kendimize ait bir TEMADEVİ projesi söz vermiştim. “HAYDİ HEP BİRLİKTE ELELE” sloganı ile 2013 yılında yapılan geniş katılımlı toplantı icra edildi, sonucunda seferberlik başlatıldı. Aidatlar, önemli ölçüde bağış ve icra edilen organizasyonlar neticesinde asıl önemli olan, güven temin edilerek 22 ayda 260.000.00 TL değerindeki komple bir katta 11 bağımsız bölüm, 350 m2 ticari alan olan mülkiyeti borçsuz olarak satın aldık.
TEMAD Antalya il Başkanlığı, hedefini yüksek tutan ve kaynaklar yaratarak üyelerinden aldığı güç ve destekle, kararlı ve ısrarlı bir yol izledi. Aynı anlayışla mülkiyetin kullanılabilir duruma getirilmesi için ciddi bir borçlanma (400.000tl) bütçesi ile restorasyon çalışmaları başlatıldı. 5 ay 20 gün süren proje tamamlandı taşınma işlemi gerçekleşti. Akabinde modernizasyonu tamamen yeni olan 5 kat asansör tadilatı tamamlandı ve 28 Şubat 2015 tarihinde hizmete sunulmasının ardından 01 Nisan 2015 tarihinde TEMADEVİ açılış töreni ile zorlu sürecin de sonuna gelindi.
Tüm üyelerine hizmeti kapsayan ve artan üye sayısına paralel olarak yeniden yapılanması maksadıyla hizmete sunulan TEMADEVİ çok amaçlı salonlar ile (1 büyük aile salonu+1 büyük lokal) yönetim büroları, mutfak, wc ile 7 yıldır üyelerine her türlü organizasyonlarla ev sahipliği yapmaktadır.
Özellikle belirtmek isterim ki bu başarı öyküsünde yalnız olmadım. Her zaman destekleriyle yanımda olan çok değerli ekip arkadaşlarıma da bu vesileyle minnet ve teşekkürlerimi sunuyorum.
Hizmetle ilgili keşkelerim hiç olmadı. Borçlanma ve inşaat gibi risk de alarak tatlı bir yorgunluğumuz, zorluklarımız oldu tabii ki, kolay olmadı. Sermayemiz insandı sevdik, sevildik.
Son tahlilde; Başarı=ceza
Genel merkez takdiri: İHRAÇ
kırgınlığım şahıs anlamında bu oldu tabikii
Fakat karşılıklı Antalya sevgimizde bir değişiklik olmadı
Birileri silmeye çalışsa da bizler yazmaya devam edeceğiz.
E.A ORG. Yanılıyorsam düzeltin, ikinci kere ihraç edilmiş durumdasınız. TEMAD Genel Başkan Adayı olmanız mümkün mü? Mümkünse Nasıl?
M.D: 2009 Antalya seçimlerinde görev aldım lakin uzun sürmedi. O dönemin genel merkezi ve disiplin kurulu ben ve 17 arkadaşımı ihraç ettiler. 2011 yılı genel merkez seçimleri dönüm noktası oldu. Önce genel başkan değişikliği oldu, yine aynı genel kurul ihraçlar hususunda iade-i itibar sağladı. Müteakiben 2012 yılı ilk Antalya seçimlerinde Başkan olarak göreve başladım. 2014-2017 yıllarında yapılan seçimlerle birlikte 3 dönem başkanlık görevi ifa ettim. 2020 yılında bugünkü genel merkez yine sahsıma yönelik ihraç işlemi başlattı, lakin karar kesinleşmedi.
Davalı Genel merkez tarafından mahkemeye sunulan 5 sayfalık savunmalarından kısa bir bölüm durumu özetleyecektir.
“Disiplin işlemiyle ilgili süreç henüz tamamlanmamış, devam etmektedir. Karar kesinleşmemiştir. Genel kurul; üyeliğe kabul ve üyelikten çıkarılanlar hakkında kesin kararı verir.”
Ayrıca Tüzük 25/11
Üyelikten çıkarılanlar hakkında kesin kararı verir.
Sorunuza gelince genel başkan olmam mümkündür, hiçbir beis yoktur. Bazı bilgilere göre aday olamayacak algısı yürütenler hatta genel merkez tarafından divana sunulacak gündem maddeleri sıralamasındaki tuzak adımların fayda vermeyeceğine hep birlikte şahit olacağız. Belki de genel kurul takdiri ile TEMAD tarihinde bir ilk yaşanacak, ihraç işlemi ile idari süreç başlatılan bir üyenin genel başkanlığa adaylığının gerçekleştiğine de tanık olacağız. 2011 yılında yapılan seçimlerinde genel kurul sağduyu ile hareket edip nasıl karar verdiyse bugünde aynı genel kurulun vicdanla doğru kararı vereceğinden hiç şüphem yoktur. Bu gelişmeleri birlikte yaşayarak göreceğiz ve takdir edilen sonuca hep birlikte saygı duyacağız.
E.A.ORG: Antalya TEMAD’tan sonra şimdi de TEMAD Genel Başkanlığı’na adayısınız. Sizin bu yönde karar almaya yönlendiren ne oldu?
M.D: Şaka gibi sanki!! 10 yılda bir ihraç işlemlerine bağışıklık kazandım sanırım. İlk ihraç işlemi 3 dönem yerel başkanlık görevini nasip etti. 2’nci ihraç işlemi de aksine motive olmamı sağlayarak ulusalda genel başkan olarak hizmet etme yolunu açtı desem yalan olmaz.
E.A ORG.:: Sizce astsubayların sorunları öncelik sırasına göre neler?
M.D: İtibar ile başlasak doğru olur, ayrıca hepimizin malumu özlük hakları öncelikli önem arz eden ortak hassasiyetimizdir. Diğer bir önemli husus ise bir taraftan güçlü ve öncü dernek diyeceksiniz bir taraftan da 36 yıldır kiracı statünüzle, üstelik çözüm için siyaset veya kurumlardan yer tahsisi için taleplerde bulunacak tezatlığı yaşayacaksınız. Gerçekten üzücü bir durum. Bu manada her anlamda güçlü bir genel merkez yapısı acilen oluşturulmalı, bu güzide topluma yakışacak kendisine ait bir genel merkez binasına derhal kavuşturulmalıdır.
EA.ORG : Sorunlar büyük, imkanlar kısıtlı, kırgın, hayal kırıklığı yaşamış ve yaşamakta olan bir toplum var ve hepimiz siz başkan adaylarının ellerinde sihirli değnek olmadığının farkındayız. Bu devasa sorunlara çözümünüz nedir?
Örneğin bugüne kadar denenmiş yöntemleri mi deneyeceksiniz, “makamlara git, çay iç, dosya ver, resim çektir, yayınla” mı olacak, yürüyüşler yapıldı, bu sitenin girişimiyle ulusal gazetede yarım sayfa ilan verildi, açlık grevi (veya ölüm orucu) yapıldı, sonuç alınamadı. Siz, denenmiş yöntemler dışında ne yapacaksınız?
M.D: Maalesef yıllarca çözüm bekleyen özlük haklarımız konusunda ağır sorunlarımız var. Kararlı bir şekilde istikrarlı ve ısrarlı bir şekilde izlenecek yolla diyalog temel unsurdur. Bazı denemiş yöntemlerden de uzaklaşamayız. Lakin farklı yöntemlerimizde olmalı. İzlenecek yolda toplumun beklenti ve görüşü de önemlidir. Şubelerin ve nihayetinde genel merkez yönetim kurulunun da kararları doğrultusunda günün şartları neyi gerektiriyorsa o adım da güçlü bir şekilde atılmalıdır.
EA.ORG: Bir takviminiz var mı? Örneğin ilk yıl şu sorunları çözerim, ikinci yıl bu sorunları gibi?
M.D. Çok zor şartlarda, kolayda sayılmayan ciddi sorunlar var. Zaman kıymetli ve kısa, takvim ve sorunları çözerim taahhüdü alışıldık aldatmaca bir yoldur inandırıcı olmaz üstelik tarzımda değildir.
Son derece duygusal bir durum ve tek başıma çözebilmem mümkün de değildir. Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Maddi ve manevi güçlü bir destek oluşturma gayreti gösterip, akılcı bir eylem planı ile öncelikli konuları toptan çözebileceğimiz emin adımlar atacağız.
EA.ORG: “Eğer şu zamana kadar en azından belli sorunları çözemezsem genel kurula gider, Genel Başkanlığı bırakırım” gibi kamuoyuna bir taahhüdünüz olacak mı?
M.D: Görev süresi 3 yıl olup helal bir süredir ve şartlandırma etik olmaz. Sorunlar bellidir, gayret ve yetenek gerektirir. Takdir edersiniz ki süper bir güç veya sihirli değneğimiz yok maalesef, özellikle özlük hakları konusunda muhatabımız olan siyaset ve kurumlar kilit rol oynamaktadır. Buna karşın bizler bu kilidi çözecek etkin yöntemler kullanarak sağlıklı adımlar atma becerisi göstereceğiz.
EA.ORG: Mevcut TEMAD Tüzüğü hakkında ne düşünüyorsunuz? Yeterli bir tüzük mü?
M.D.: Bugüne kadar üç kez tüzük komisyonu ve iki kez tüzük kurultayına şahit oldum. Havanda su dövüldü, çabalar sonuç vermedi. Lakin ümitsiz de değilim. Geniş katılımla oluşturulacak komisyona profesyonel destek de sağlanması adımı mutlaka atılmalıdır. Değişen zamanın şartlarında bizleri taşıyamayan, yeterliliği de olmayan önemli ölçüde eksik ve sıkıntılı maddelerin mutlaka revize edilmesi gerekliliği vardır ve kaçınılmazdır.
EA.ORG.:Ekibiniz var mı? Varsa ve sizce sakıncası yoksa açıklar mısınız?
M.D: Başkan adayı olarak her türlü gelişmelere maruz kalmam şahsımı yeterince yıpratacaktır. Bu manada ekibimin her açından ve mahremiyetinin de sağlanması daha doğru olur. Ama şunu söyleyebilirim, dernek organları listemi hazırlarken kuvvetler dengesi, ideolojik denge, kültür ve gençlik dengesi, kadın dengesi gibi vizyonla eşlik edecek önemli unsurlara özen göstereceğim bir liste olacak. Divan kuruluna sunacağım bu listede yeni yüzlerle birlikte profesyonel bir ekiple tanışacağınızdan emin olabilirsiniz.
EA.ORG: Bize göre en önemli sorun, maalesef gerek muvazzaf, gerekse emekli astsubayların birlik beraberlik oluşturamaması, bölünmüşlük, kırgınlık, hayal kırıklıkları. 100 bin emekli astsubay olduğu söyleniyor ancak; TEMAD’ın üye sayısı 20 binlerde bile değil. Bu insanlara nasıl ulaşacaksınız, nasıl dokunacaksınız insanların kalbine? Nasıl bir araya getireceksiniz?
M.D: Geçmişte bu anlamda pozitif bir sinerji yakalanmıştı aslında, lakin sürekli ve kalıcı olmadı. Son zamanlarda durağan ve ümitsiz bir süreç yaşıyoruz belki ama her şeyin sonu değil. Yeni bir başlangıç şansımız hala var.
Güç kontrol edemezseniz güç değildir, kontrol ederseniz güç olur. Benzetme yapılacak ise; yoğun bakım sürecine girmiş bu toplumu hızlı bir tedavi süreci ile tekrar eski sağlığına kavuşturmanız gerekir. Bu da iyi bir teşhis ve tedavi ile mümkündür. Yani samimiyetle toplumu kucaklayan hoşgörü, saygı, güven ile her derde deva olacak bir hekimle mümkündür. Ayrıca konuyu destekleyecek fiziki enstrümanlar da gerekli, bunlarda dijital dünyanın gerekliliği olan iletişim araçları, basın ve medya ile mümkün olacaktır.
EA.ORG: Yıllardır gönüllü bir dernekten ihraçlar gibi, yakışıksız bir kanayan yaramız var. Her gelen yönetim ihraçlara karşı olduğunu söyleyerek geldi, ama hepsi maalesef üye kıyımı yaptı, bu konuda iki kere ihraç edilmiş bir kişi olarak sizin tutumunuz ne olacak?
M.D: Kazanmak doğru ve zor olan, kaybetmek kolaydır. Hatalar elbette olur, rehabilite etmek öncelikli izlenecek yol olmalı, ihraç gibi onur kırıcı uygulamalar yakışıksız işlerdir ve etik değildir. Bu değerli topluma reva değildir.
12 yıldır Antalya şubesinde disiplin süreci ile idari işlem asla uygulanmamıştır. Geçmişten bugüne bakıldığında çok sayıda örnekleri vardır ve bunlarda küçük hatalar ve yanlışlarda olsa özüne bakıldığında hep kişisel hırs ve hesaplar olduğu görülmektedir.
Bu sebeple 2010 ve 2020 yıllarında iki kez genel merkez marifetiyle ihraç işlemine maruz kalan bir onurlu kişi olarak söz vermeye gerek bile duymuyorum.
Bilakis; Geçmişten bugüne tüm bu yararsız ve çirkin uygulamalarına maruz kalan meslektaşlarımızın anısına bizleri bağışlamaları adına küçük bir disiplinzede müzesi oluşturulma düşüncem vardır. Ayrıca bu tür uygulamaları da tarihin tozlu rafına kaldıracağımdan da kimseni şüphesi olmasın.
EA.ORG.: Üzülerek ifade edelim ki, çözüm noktası olması gereken Genelkurmay ve MSB, sorunlarımızın çözümünün önünde engel olduğuna dair toplumumuzda bir algı ve inanış var. Geçmiş dönemlerde (son 15 yılda) TEMAD Yönetimlerinin ilkeli bir tutumu olmadı. Ya kavgalı, ya da güdümünde bir tavır sergilendi Sizin tutumunuz ne olacak?
M.D Tüzel kişiliğin de gereği siyasetin içinde olacağımız fakat siyaseti içimize almadığımız bir prensiple siyaset üstü tutum ile ılımlı yol izlemeliyiz. Geçmiş dönemki doğrular, yanlışlar şahısları bağlar, kararlarımdan sorumlu biri olarak tek bir kişi olmayacağım. Çoğulcu olarak şubelerimle entegreli ve uyum içinde olacağım.
Gelişen dijital çağımızda iletişim sistemlerini de kullanarak şubelerle mesafeleri yakın edecek video konferanslarla katılımlarını sağlayacağım.
Yapıcı eleştiriler veya aykırı düşünceler bazen faydalı sonuçlara yol açarlar. Ortaya çıkan düşünceleri süzgeçten geçirerek alınacak yönetimi kurulu kararları ile ortak bir yol izleyeceğim.
Geçmişte özlük hakları konusunda güzel icraatlar oldu, hakkını teslim ederek minnetle anmamız gerekir. Bizlere düşende önemli meselelerin çözümü için kaldığı yerden akılcı yöntemlerle sabırla, kavga kültüründen uzak, diyalog vb. kararlarla etkin yol izlemektir. İlaveten belirtmeliyim ki kişisel bir ikbalim olmamıştır, olmayacaktır.
Hiçbir kurum, kuruluş ve sahsın uzantısı olmadan yönetilmeye değil yönetmeye talip olduğumu da net olarak söyleyebilirim.
EA.ORG : Gerçek veriler elimizde yok ama duyumlarımıza göre TEMAD ekonomik sıkıntı içinde, borçlu, kendi yeri yok, kiracı, asgari düzeydeki personel maaşlarını ödeyemez durumda. Umarız bu duyumlar doğru değildir, ama görünen de bu. TEMAD’ı ekonomik olarak nasıl düze çıkaracaksınız?
M.D Temennim ciddi bir borç tablosu ile karşılaşmamaktır. Gerçekte bu durum öncelikle bizim başlangıç hızımızı yavaşlatacaktır. Ayrıca böyle bir devasa borç hasıl olursa da geriye dönük incelenmesi de gerekir. Ekonomik açıdan Müteşebbis adımlar risk almayı gerektirir. Risk almadan başarı olmaz.
Her bir meslektaşlarım ve ailesinin güvenini tesis etmek, karşılıklı saygı ve sevgisini kazanmak atılacak ilk adım olacaktır. Bu doğru ve yakışır davranış bütün sıkıntıya hasıl olan bütçenin oluşmasına bütüncül olanak sağlar. Örnek vermek gerekirse Antalya’da gösterdiğimiz azimli başarı öyküsünü Ankara içinde uygulanmasıyla önemli ölçüde sorunları hep birlikte aşmamız zor olmayacaktır.
EA.ORG: Siz Sayın Mustafa DEĞİRMENCİ, bir emekli astsubay olarak Mustafa DEĞİRMENCİ’ye neden oy verirdiniz?
M.D.:Kolay işlerin her zaman talibi çoktur, zor işlerin insanıyım. Ayrıca sorun odaklı değil, çözüm odaklı anlayışı ile kriz yönetiminde başarılı performans gösteririm. Yönetilmek değil Yönetmek için bu göreve talibim. Yaptıklarım, yapacaklarımın teminatıdır. Referans olarak Antalya’yı göstersem yetmez mi.
EA.ORG: Yukarıda söyledikleriniz dışında topluma bir mesajınız var mı?
M.D: Tek başıma zorluğun üstesinden gelmem mümkün değildir. Bu güzel kuruluşu değerli şube başkanlarımın, gönül vermiş kanaat önderlerinin, emekli ve muvazzaf meslektaşlarımın olumlu görüş ve düşüncelerini alarak ortak bir akıl ile yol izleyeceğimden emin olabilirsiniz. Bu manada özünde birlik ve beraberlik olmazsa olmazımız. Bu güzel çatı altında herkesi samimiyetle kucaklayarak tüm bireyleri toplumsal dayanışmaya destek vermeye davet ediyorum.
E.A.ORG: TEMAD Genel Başkanı Adayı Mustafa DEĞİRMENCİ’ye bir soru da siz sorar mısınız?
M.D.: Kendinizi TEMAD genel başkanlığına yakıştırır mısınız? ve bu zorlu görevin üstesinden gelebilir misiniz?
Cevabı siz değerli GÜZEL İNSANLARA bırakıyorum.
SAĞLIKLA KALIN
SAYGILARIMLA
E.A ORG.:: Teşekkür ediyor, başarılar diliyoruz. Söyledikleriniz kelimesine dahi dokunulmadan
yayınlanacaktır.
İki şeyin karşısında durulmaz ve itiraz edilemez.
Biri Hakkın takdiri, Diğeri Halkın takdiri.
YOLUNUZ AÇIK OLSUN
SAYIN CENGİZ ERTEN
TEMAD GENEL BAŞKAN ADAYI
Emekliassubaylar.org, assubayların sesini duyurabileceği TEMAD Sitesinden başka mecra yokken, TEMAD sitesinde yazılar (özellikle eleştirel yazılar) sansürlenirken, assubayların özgür sesi olmak, hakaret ve suç teşkil edecek yazılar hariç, herkesin özgürce sesini duyurabileceği assubayın özgür sesi olmak için kurulmuş ve bu anlayışı kuruluş felsefesi olarak benimsemiştir. Eksiklerimize, hatalarımıza rağmen bu güne kadar büyük ölçüde bu kuruluş felsefesine sadık kalınmıştır.
Bu sitede birlikte yola çıktığımız çok değerli meslektaşlarımızın kimisi ile şu veya bu şekilde yollarımız ayrılmış, kimisi de rahmetli olmuştur.
Bu vesile ile kalemine hayran olduğumuz M.Ali Kılınç, Ahmet ÖZDEN, Adilhan ŞANLI gibi meslektaşlarımızı rahmet ve saygıyla anıyoruz.
Kuruluş felsefemize uygun olarak Sitemizde TEMAD Başkanlığı’na aday olan her meslektaşımızla, kabul ettikleri takdirde röportaj yapmak, KENDİLERİNİ İFADE ETMELERİNE, toplumun onları tanımasına imkan sağlamak istedik.
Bu amaçla ilk röportajımızı TEMAD Başkan Adayı Sayın Necmi TEGİLİMOĞLU ile yapmıştık. İkinci röportajımız Sayın Cengiz ERTEN ile olacak.
Her iki adaya ve diğer adaylara başarılar diliyor, medeni cesaretlerinden dolayı kutluyoruz.
Sayfalarımız arzu eden diğer başkan adaylarına da açıktır.
NOT: Adaylara eşitlik ilkesi gereğince mümkün olduğunca aynı soruları sormayı hedefledik
(Soru cevaplarda Emekliassubaylar org sitesi EA.ORG., Sayın Cengiz ERTEN ise C.E..
olarak anılacaktır.)
EA,ORG: Sayın Cengiz ERTEN, öncelikle göstermiş olduğunuz medeni cesaretten dolayı sizi tebrik ediyor, başarılar diliyoruz. Zor bir göreve , 50 yıllık birikmiş sorunların çözümüne talipsiniz. Sorunlar devasa, imkânlar sınırlı. Sorun ve çözümlere yönelik sorularımıza geçmeden önce, toplumun yabancısı değilsiniz, bilinen bir simasınız ama tekrar hatırlatmak amacıyla soralım; kimdir Cengiz ERTEN?
(Bu bölümde astsubay oluncaya kadar yaşamınız)
Sorularımızı cevaplamadan önce zorunlu bir açıklama yapmak isteriz. Bizim insanımız uzun yazıları okumuyor. O nedenle cevaplarınızın mümkün olduğunca kısa olmasında yarar gördüğümüzü belirtmek isteriz.
C.E: 1966 yılının soğuk ve karlı bir günü Ankara-Polatlı’da doğdum. İlk, Orta ve Lise öğrenimimi Polatlı’da tamamladım. Ortaokul ve Lise çağlarında başlayan askerlik mesleğine olan sevdamın peşinden giderek 1982 yılında Hava Kuvvetleri Astsubay okuluna girdim. 4 gün sonra eğitim kep imi yamuk giydim gerekçesi ile bir tokat yedim, aynı gün okuldan ayrıldım. Bir sene sonra Deniz Astsubay Sınıf okuluna girdim. 30 Ağustos 1984 tarihinde Elektronik Astsb.Çvş. rütbesine nasıp edilmek ile hayatımdaki ilk hedefime ulaşmış oldum.
Evli ve 2 kız 1 erkek olmak üzere 3 çocuk babasıyım.
E.A ORG.:.: Astsubaylık sizin için bilinçli bir seçim miydi, meslek seçiminizi etkileyen faktörler nelerdi?
C.E: Ortaokuldan sonra mesleğe adım atanlar için kesinlikle bilinçli seçim olduğunu düşünmüyorum, lakin ben Lise sonrası girdiğimden dolayı kısmen bilinçli idim. Meslek seçimimde etken olan faktörler genelde tüm meslektaşlarım ile aynıdır veya çok yakındır. Maddi zorluklar, kısa yoldan iş sahibi olabilmek ve beni en çok etkileyen şey 12 Eylül darbesi sonrası yaşanan belirsizlikler ve kaos…
Kısmen de olsa Askerlik mesleğini sevmem diyebilirim.
E.A ORG.:: Ve astsubaylık serüveni başladı, meslek hayatınızı anlatır mısınız?
C.E: Deniz Kuvvetleri Komutanlığının çeşitli gemi ve harp karargahlarında Elektronik Astsubayı, Elektronik Atölye Şefi, Fiber Optik Hat Uzmanı ve Santral Kısım Amiri görevlerini deruhte ettim. Görevde bulunduğum süre içerisinde çeşitli cihaz ve sistem uygulamalı (Planlı Bakım Sistemleri, Toplam Kalite Yönetimi v.b.) meslek içi kursları gördüm. Bu esnada Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi lisans eğitimlerimi tamamladım.
2005 yılının Mart ayında Uzunada Deniz Komutanlığı emrinde yapmış olduğum görevimden kendi isteğimle emekli oldum. Çalışma hayatımı özel sektörde çeşitli şirketlerde Güvenlik ve İdari İşler Üst Düzey Yöneticisi olarak sürdürdüm. Halihazırda çeşitli şirketlere danışman olarak hizmet vermekteyim. 24.01.2021 tarihi itibarı ile TEMAD çalışmalarımı daha etkin yapabilmek ve ihtiyaç duyduğum yeterli zamanı ayırabilmek adına çalışma hayatımı sonlandırdım.
E.A ORG.:..: Ve emekli oldunuz, sivil hayata atıldınız. Çalışıyordunuz, TEMAD’a ilginiz, ilişkileriniz nasıl başladı?
C.E: Derneğimiz ile ilk tanışmam mynet grupta Hakan HEZER ağabeyin oluşumu ile başladı..Daha sonrasında emekliassubaylar.org sitesinin kuruluşu ve sizde hatırlarsınız o yıllarda (2005-2006) meslektaşlarımız ile yoğun fikir alışverişi ve eylemsel hareketler le olmuştur. O yıllarda Beğendik Mağazalarında yönetici olarak çalışmakta idim, elimden geldiğince de derneğimize katkı sağlamaya çalıştım.(Maddi-Manevi) Bu esnada Genel Merkez Yöneticilerimiz ile tanıştım, zaman buldukça yanlarına giderek istişarelerde bulundum. İstekli oluşum ve derneğimize faydalı olabileceğimi düşünen Sayın EROL tarafından 2008 seçimlerinde Yüksek Disiplin Kurulu üyeliğine aday gösterildim. 2008-2011 yılları arasında görev yaptım. O dönem yönetimde olan Mustafa EROL, Galip KAPLAN, Süleyman KALYONCUOĞLU, Tekin KARAKAŞ ve Zülkani ZEYTİN den dernek yönetimi ve faaliyetleri konusunda vakit buldukça tecrübelerinden istifade ederek dernekçiliği öğrenmeye gayret ettim. Bu konuda uzun bir yol kat ettiğim inancındayım…
E.A ORG.: Bir de TEMAD Başkan adaylığınız söz konusu oldu, rakibiniz kazandı, o dönemle ilgili kendi içinizde veya yakınlarınızla bir değerlendirme yaptınız mı? Sizce o dönem için eksik olan neydi?
C.E: Bir değil iki kez adaylığım söz konusudur. İlkinde şube yönetici ve delegelerimize kendimizi ve projelerimizi yeterince tanıtıp anlatamadığımız dan ,
İkincisinde ise 2014 senesi Olağan Genel Kurulda hemen hemen tüm şubelerimizi ziyaret ettik, lakin 2012 de başlayan görsel basın ve sosyal medyada ki ivmeden ve kısmen yapılan eylemlerin başarılı olacağını düşündüklerinden dolayı delegelerimiz ‘’DERE GEÇERKEN AT DEĞİŞTİRİLMEZ’’ düşüncesi ile sanırım bizi layık görmediler…
E.A ORG.:: Uzunca bir süre sessizliğinizi korudunuz, muhabereci deyimiyle telsiz susması mı uyguladınız, olayları sessizce takip mi ediyordunuz, yoksa kırgın mıydınız? Sessizliğinizin sebebi neydi?
C.E: 2014 Genel Kurulundan sonra TEMAD adeta ‘’Duraklama Devri’’ ne girdi. 2015 yılından sonra da ‘’Gerileme Devri’’ başladı. Bu süreç 2017 Genel Kurulundan sonra da iyiden iyiye hızlandı. Gelinen durum itibarı ile TEMAD camiası adeta su görmüş şeker gibi dağıldı, eridi gitti.
Bu esnada bizim sessiz kaldığımız doğru değildir. Düşüncelerimizi ve önerilerimizi çeşitli kanallardan yöneticilerimize ulaştırmaya çalıştık. Sosyal medya da camiamız ile paylaştık. Hiçbir zaman gündemin dışında kalmadık, asla ‘’BİZE NE’’ demedik, sorunlarımızı ve çarelerini hep sıcak tutmaya çalıştık.
EA.ORG.: Ve yeniden aday olmaya karar verdiniz. Sizi bu karara götüren süreç veya neden ne oldu?
C.E: Çevremde beni tanıyan arkadaşlarımın, yıllardır bu camianın içinde, sorunlarımızı ve çarelerini yapmış oldukları paylaşımlar ve katıldıkları toplantılarda anlatmaya çalışan, emek veren, dava adamlarının da ısrarları karşısında suskun kalamazdım. Suskun kalmam ve ‘’HAYIR’’ demem, bana ve yıllardır yok sayılan, hakları sürekli ötelenen mazlum ve mahsun camiamıza sırt çevirmek anlamına geleceğini düşündüğüm için kendime yakıştıramadım. Bu nedenle haklı davamız ile ilgili ve bilgi birikimine sahip dava arkadaşlarım, duayen olarak değerlendirdiğim büyüklerim ile geniş çaplı istişare ederek ekip olarak tekrar sahaya inmeye karar verdik.
E.A ORG.:: Sizce astsubayların sorunları öncelik sırasına göre neler?
C.E: Biz birikmiş sorunlarımızın başlangıç tarihini Astsubay Kanunu nun kabul tarihi olan 02.07.1951 olarak kabul ediyoruz. Bu tarihten itibaren başlayan sıkıntı ve azaplar adeta bir kartopu gibi yuvarlandıkça büyüdü ve devasa bir boyuta ulaştı. Gelinen durum itibarıyla da konuyu ‘’ Türk Silahlı Kuvvetleri’nde Astsubay Meselesi’’ olarak tanımlıyoruz…
Bu meselenin çözümünde temel taş, BİRLİK VE BERABERLİK ten geçmektedir. BİZ olabilmeyi başarmak ve kaybolan derneğimize olan GÜVEN i yeniden kazanmak ile başlamak gerekir düşüncesindeyiz…
İlk adım olarak 70 – 75 olaylarında mağduriyet yaşayan ve bizlerin yol göstericisi olan ağabeylerimizi ONURSAL ÜYE olarak derneğimize kazandırarak atacağız…
EA.ORG : Sorunlar büyük, imkanlar kısıtlı, kırgın, hayal kırıklığı yaşamış ve yaşamakta olan bir toplum var ve hepimiz siz başkan adaylarının ellerinde sihirli değnek olmadığının farkındayız. Bu devasa sorunlara çözümünüz nedir?
Örneğin bu güne kadar denenmiş yöntemleri mi deneyeceksiniz, “makamlara git, çay iç, dosya ver, resim çektir, yayınla” mı olacak, yürüyüşler yapıldı, bu sitenin girişimiyle ulusal gazetede yarım sayfa
ilan verildi, açlık grevi (veya ölüm orucu) yapıldı, sonuç alınamadı. Siz, denenmiş yöntemler dışında ne yapacak sınız?
C.E: Evet sorunlar devasa ama imkanlar kısıtlı değil. Akıl, dayanışma, paylaşma daima yeni imkanlar yaratır. Büyük önder Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Çanakkale Conkbayırı’nda (1915) ‘’Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum’’ demiş. Asında bu sözü ile bir anlamda zaferi işaret etmiştir.
Öncelikle yapmamız gereken çok önemli bir iş var. <GÜVEN MESELESİ> Ne yapıp edip meslektaşlarımız önce birbirlerine, sonra derneğimize ve en sonunda seçimle yönetime gelen ekibe güvenecek… Bunu başarabilirsek çığ gibi bizler de büyüyüp çoğalabiliriz. Bu hiçte kolay bir şey değil. Seçilenler çok çalışacak, çok çabalayacak ve camia da bu çaba ve gayrete ayak uyduracak. Şüphesiz ki önce inanacak, sonrasında gerekeni yapacak.
Sivil ve askeri otorite ile olan ilişkiler asla öncekiler gibi olmayacak. Tek benzerlik usulüne uygun randevu alınması ve konuşulan mekanlar olacak. Haklı taleplerimiz bu makamlarca takvimlendirilmiş bir hale getirilecek ve belirli bir proğram dahilinde bu takvim konunun uzmanlarınca takip edilecek. Başka arayışlar söz konusu olmayacak, olursa bunun sadece oyalama amaçlı olacağı ve asla pansuman tedavisi istenmediği vurgulanacak.
Uygulanacak yöntemler konusunda camiamızın görüş ve önerileri dikkate alınacak, Duayenlerimizin tecrübelerinden mutlaka istifade edilecek, asla inandırıcılığı olmayan ‘’ Ölüm Orucu ‘’ v.b. sözde sansasyonel eylemler gündeme dahi gelmeyecektir.
EA.ORG: Bir takviminiz var mı? Örneğin ilk yıl şu sorunları çözerim, ikinci yıl bu sorunları gibi?
C.E: Dernek Yöneticilerimiz ve devletimizin en üst noktasında olanların bile verdikleri sözlerinde ne derece durdukları çok net ortada iken bizim böyle bir söz vermemiz doğru olmaz. Lakin yukarıda bahsettiğim gibi en kısa sürede meslektaşlarımızın birbirlerine, derneğimize ve seçilirsek biz yöneticilere olan güven duygularını arttırmak;
Yazmanın bile bize utanç verdiği (Yüz kızartıcı suçlar hariç) İHRAÇ konusunu kökünden çözmek amacı ile tüzüğümüzü güncel hale getirmek öncelikli görevimiz olacaktır.
EA.ORG: Çok sevimsiz ve istenmeyen bir soru olacak ama, bu takvimde “eğer şu zamana kadar bu sorunları çözemezsem genel kurula gider, Genel Başkanlığı bırakırım” gibi kamuoyuna bir taahhüdünüz olacak mı?
C.E: Asla böyle bir taahhüdümüz olmayacak. ‘’Ya bir yol bulacağız, Ya da bir Yol açacağız ‘’ düsturu ile hareket edeceğiz… Tabanımız ve Şube Yönetimlerimiz bizlere bunu hissettirirlerse de ‘’EMİR’’ telakki ederek derhal gereğini yapacağız…
EA.ORG.:Ekibiniz var mı? Varsa ve sizce sakıncası yoksa açıklamak ister misiniz?
C.E: Başarı ekip ile olur. ‘’Biz Takımımız’’ da gerçekten birbirinden değerli, sanılandan çok daha saha donanımlı, mücadele de tecrübeli değerli meslektaşlarımız var. Şube Olağan Genel Kurullarında istenmeyen spekülasyonlara sebebiyet vermemek amacı ile şimdilik bu isimleri paylaşmak istemiyoruz. En uygun zamanda ‘’BİZ TAKIMIMIZ’’ olarak tüm isimlerle ortaya Gümbür Gümbür çıkacağız…
EA.ORG: Bize göre en önemli sorun, maalesef gerek muvazzaf, gerekse emekli astsubayların birlik beraberlik oluşturamaması, bölünmüşlük, kırgınlık, hayal kırıklıkları. 100 bin emekli astsubay olduğu söyleniyor ancak; TEMAD’ın üye sayısı 20 binlerde bile değil. Bu insanlara nasıl ulaşacaksınız, nasıl dokunacaksınız? Nasıl bir araya getireceksiniz?
C.E: Yukarıda bahsettiğim konuların gerçekleşmesi durumunda zaten bu dedikleriniz kendiliğinden olacak inşallah… Buna en büyük katkı da seçilirsek Genel Merkez Yönetimi olarak ‘’ŞEFFAF YÖNETİM’’ biçimimiz sağlayacaktır.
EA.ORG: Yıllardır gönüllü bir dernekten ihraçlar gibi, yakışıksız bir kanayan yaramız var. Her gelen yönetim ihraçlara karşı olduğunu söyleyerek geldi, ama hepsi maalesef üye kıyımı yaptı, bu konuda sizin tutumunuz ne olacak?
C.E: Eğer delegelerimiz bizi tercih ederlerse, Haksız yere ihraç edilen meslektaşlarımız henüz Genel Kurul salonundan ayrılmadan (yüz kızartıcı suç işleyenler hariç) ‘’ İPTAL KARARI ‘’ alınacak ve Haksız yere dernekten uzaklaştırılan meslektaşlarımız, Tüm Şubelere vereceğimiz talimat ile ziyaret edilerek kendilerinin tekrar derneğimize dönmeleri sağlanacaktır.
EA.ORG.: Üzülerek ifade edelim ki, çözüm noktası olması gereken Genelkurmay ve MSB, sorunlarımızın çözümünün önünde engel olduğuna dair toplumumuzda bir algı ve inanış var. Geçmiş dönemlerde (son 15 yılda) TEMAD Yönetimlerinin ilkeli bir tutumu olmadı. Ya kavgalı, ya da güdümünde bir tavır sergilendi. Sizin tutumunuz ne olacak?
C:E: Ekip olarak bizler şehir efsanelerine inanmıyoruz. Her konuyu ilgili makamlar ile görüşüp tartışacağız ve çözüm üreteceğiz… Biz çözüm yollarını biliyoruz…Sorunlarımızın ana çözüm noktasının Sivil İktidar olduğunun da bilincindeyiz…
EA.ORG : Gerçek veriler elimizde yok ama duyumlarımıza göre TEMAD ekonomik sıkıntı içinde, borçlu, kendi yeri yok, kiracı, asgari düzeydeki personel maaşlarını ödeyemez durumda. Umarız bu duyumlar doğru değildir, ama görünen de bu. TEMAD’ı ekonomik olarak nasıl düze çıkaracaksınız?
C.E: İktisadi Faaliyetlere ‘’Hayır’’ demek olmaz kesinlikle. Ancak dediğimiz gibi, önce GÜVEN teşkil edilecek, dipsiz gibi görünen kuyulardan çıkacak ve yola koyulacağız. Yolda çoğalacağız, çoğalırken de proğramımız doğrultusunda ekonomik çözümlerimizi uygulayacağız… Hedefimiz Ekonomik olarak bağımsız bir TEMAD…
EA.ORG: Siz Sayın Cengiz ERTEN, bir emekli astsubay olarak Cengiz ERTEN’e neden oy verirdiniz?
C.E: Ben Cengiz ERTEN’ e değil Onunla birlikte ortaya çıkan ekibe ve proğramlarına oy verirdim. İsimler zikredildiğinde takımımızın tecrübeli, donanımlı, mücadeleci ve çözüm odaklı olduklarını sizde bildiğiniz için sizde bu ekibe oy vereceksiniz…
EA.ORG: Yukarıda söyledikleriniz dışında topluma bir mesajınız var mı?
C.E: Astsubay toplumumuz şunu çok iyi bilsin ki; ‘’Bu sınıfın alınterinin karşılığı’’ olanı mutlaka elde edeceğiz.
Özellikle Emekli meslektaşlarımızın maaş ve ücret dengesinde ki adaletsizliği çözmek için en büyük çabayı harcayacağız.
Gücümüz emekli ve çalışan Astsubaylar, aileleri ve sevenleridir. Bu gücü her yerde kullanacağız.
İnadımız ve kararlılığımız asla eksilmeyecek, haklarımızı almak adına her yol denenecektir.
Bu ekibin göreve getirilmesi, Astsubay Emek ve Adalet davasında bir dönüm noktası olacaktır, SÖZ VERİYORUZ…
Genel Başkanlığa adaylıklarını açıklayan arkadaşlarımıza da başarılar diliyorum…
E.A ORG.:: Teşekkür ediyor, başarılar diliyoruz. Söyledikleriniz kelimesine dahi dokunulmadan
yayınlanacaktır.
İki şeyin karşısında durulmaz ve itiraz edilemez.
Biri Hakkın takdiri,
Diğeri,
Halkın takdiri.
Yolunuz açık olsun
Körlük türlü türlüdür,
Daha doğrusu türlü türlüymüş,
Kimileri renk körüdür, kimileri hırs körüdür, kimi aşk körüdür,
Kimisi siyasi körlük çeker!
Bir yeni körlük daha yaşadık, MEDYA KÖRLÜĞÜ,
Sosyal medyada yer almış ama her nasılsa fark etmedik.
Meslektaşımız, can arkadaşımız, kendisini mesleğine toplumuna adamış,
Cesur yazıları ile gündem belirleyen arkadaşımız, Levent ULUCAN bir sağlık sorunu yaşıyor, düne kadar fark etmiyoruz.
Öncelikle acil şifalar diliyoruz.
Bu gün, görüşmemizde biraz daha iyi olduğunu memnuniyetle öğreniyoruz.
Çok şükür ki ortalığı kasıp kavuran pandemi sorunu değil,
Çaresi olan bir rahatsızlık.
İnşallah tez zamanda yazıları ile aramızda olur.
Ona ailesinin,
Bizim,
Astsubay toplumunun ihtiyacı var.
Hepsinden, her şeyden önemlisi sağlık.
Geçmiş olsun sevgili Levent ULUCAN,
Dualarımız seninle…
SİTE VE ASSUBAY GÜÇBİRLİĞİ PLATFORMU YÖNETİMİ
Bu gün 18 Ekim 2020,
Dün, yani 17 Ekim 2020 gurur günümüzdü, TEMAD’ımızın 36 ncı kuruluş yıl dönümü ve aynı zamanda 17 Ekim Astsubaylar günüydü.
Meslektaşlarımız, tüm ulusal kanallardan ilk haber olarak verilen, 5 ulusal kanaldan canlı yayınlanan “17 EKİM ASTSUBAYLAR GÜNÜ” etkinliklerini gururla izlediler. TV’lerden, geç saatlere kadar süren “Astsubayların Silahlı Kuvvetlerdeki Yeri ve Önemi” konulu açık oturumlar gece geç saatlere kadar sürdü. Eski Genelkurmay Başkanları, Milli Savunma Bakanları, Askeri Strateji Uzmanları astsubayları kendi bakış açılarından anlattılar. Konuya ilgi büyüktü, telefonla programlara bağlanan vatandaşlar silahlı kuvvetler ve astsubaylarla ilgili duydukları gururu anlattılar.
Meslektaşlarımızın gördüklerini tekrar bir de bizden duyun demek değil amacımız, arşivlerimize ve tarihe not düşelim istedik.
İlk Tören 17 Ekim 2020 günü ANITKABİR’de yapıldı. Saat 0750’de Anıtkabir’e gelen TEMAD Genel Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri her gelen üyeye tek tek hoş geldin dediler, pandemi nedeniyle ellerini sıkamadılarsa da yürekleri ile her geleni kucakladılar. Saat 0830 olduğunda ANITKABİR alanı hınca hınç dolmuştu. Katılımcıların neredeyse yarısını sivil halk oluşturuyordu.
Merdivenlerin hemen önünde yaşlılar, arkalarda nispeten daha genç emekliler, eşleri çocukları yer alıyordu. Herkes kravatlı, takım elbiseliydi.
Bayram coşkusu içinde herkes birbirleri ile selamlaşıyor, hal hatır soruyordu.
Saat 0845’te TEMAD Genelbaşkanı merdivenlerden üç basamak yukarıya çıkarak, elindeki megafonla “hoşgeldiniz” deyince derin bir sessizlik oldu, Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Genel Kurmay Başkanı, Kuvvet Komutanlıkları, Milli Savunma Bakanı, TESUD Genel Başkanlığı hem temsilci, hem de mesaj göndermişti.
Astsubaylardan övgü ile bahseden mesajlar okundu, her mesaj ayrı ayrı ve uzun uzun alkışlandı. TEMAD Genel Başkanı “misafirlerimiz lütfen ön sıraya buyursunlar” diyerek misafirleri ön sıraya davet etti, misafirler ön sıraya geçti. Kırmızı beyaz karanfillerden oluşan çelenk ve kortej hareket etti. Ata’nın mozolesine çelenk konup, saygı duruşu yapılırken kortejin sonunun Tandoğan Meydanında olduğu söyleniyordu.
Anıtkabir Defterine duygularını yazan TEMAD Genel Başkanı’nın en çarpıcı cümlesi “Ordu astsubayını bağrına bastı, sahip çıktı, astsubay da ordusunu bağrına basıp icabında canını vermeye and içti, sonsuza kadar bu bayrak, bu vatan için görevdeyiz Atam” olmuştu. TEMAD Genel Başkanı bu cümleyi okuduğunda ön kısımda bulunan bir çok astsubayın gözleri dolmuştu. Fötr şapkası, bastonu ile en önde duran Mehmet Daregenli Abimiz yanında duran Hikmet AYDINCAK’a “Nereden nereye…Çok şükür bu günleri de gördük” diyordu.
Kortejin ANITKABİR’i terk etmesi yaklaşık bir saat sürmüştü, Anıtkabir kayıtlarına göre katılım 78 bin kişi civarındaydı.
Akşam üzeri TEMAD’ın kendi binasındaki 500 kişilik son derece modern dizayn edilmiş toplantı salonunda Güney Kore, ABD, Kanada, Almanya, Azerbaycan, Rusya, Belçika, İngiltere ve NATO’dan gelen temsilciler 15 dakika süre ile genelde Türk Ordusu, özelde de ile Türk Astsubayı ile ilgili izlenimlerini paylaştılar.
En çarpıcı açıklamalardan birini ABD temsilcisi yaptı, “Eğer ABD ordusundan başka bir orduda görev yapmam söz konusu olsaydı, bu, kesinlikle Türk Ordusu olurdu” deyince ayakta alkışlandı.
Azerbaycan Temsilcisi şirin Türkçesi ile “hamımız gardaşık, iki dövlet bir milletik, birimizin canı yanaki diğeri acı histtemeye” deyince yine coşkulu bir alkış aldı. Çıkışta misafirlere İngilizce, Fransızca, Almanca olarak hazırlanmış, ilk sayfasında Atatürk’ün gençliğe hitabesinin yer aldığı, Türk Astsubayının tarihçesinin anlatan kitapçıklar dağıtıldı. TEMAD Genel Başkanı hepsini tek tek imzalamıştı.
Yine TEMAD Binasındaki 500 kişilik modern yemek salonunda resepsiyon verildi, misafirler ve emekli astsubaylar geç saatlere kadar eğlendiler.
Basın mensupları ısrarla TEMAD Genel Başkanı ile özel röportaj yapmak istiyordu, ancak TEMAD Genel Başkanı ayrımcılık olmasın diye basın toplantısı yapalım, sorularınızı cevaplayayım deyince kabul gördü ve yönetim kurulu ile birlikte tekrar toplantı salonuna dönüldü.
16 ayrı televizyon kanalından muhabirler vardı, TEMAD Genel Başkanı kısa bir açış konuşması yaptı.
Saygıdeğer Basın mensupları hepiniz hoş geldiniz.
Adalet ve hakkaniyet sağlanmış güçlü bir Ordunun emekli bir mensubu olmaktan gurur duyuyorum, subayı, astsubayı, uzman personeli ile kendi içinde adaleti sağlamış, kenetlenmiş Türk Ordusu bu mübarek toprakları korumak için, Kurtuluş Savaşı heyecanıyla görevinin başındadır.
Basın mensupları sorular sordular, tüm sorular içtenlikle cevaplandı.
Bu arada TV kanallarında “Astsubayların Silahlı Kuvvetlerdeki Yeri ve Önemi” konulu açık oturumlar devam ediyordu.
**********
NE DERSİNİZ?
HAYALİ BİLE GÜZEL DEĞİL Mİ?
17 EKİM ASSUBAYLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN
Günümüzün modası her şeyi hamasete bağlamak,
Ekonomi kötü gidiyor dediğinizde cevap “Bu Bayrak inmeyecek”
Maaşlar kuş oldu “Ezanı susturamayacaksınız”
Bu modaya TESUD da uydu, yıllardır yüzbinlerce assubaya verilen sözlere, onca feryada rağmen ölü taklidi yapan siyaset kurumu, bir avuç emekli binbaşıya kol kanat gerince, kurumsal temsilcimiz TEMAD kör ve sağırı oynamasına rağmen, taban tepkisi ortaya konunca TESUD bizi “nifakçılıkla” suçladı.
Bayrak inmeyecek,
Ezan susmayacak,
Assubay hak isteyince nifak olacak...
Öncelikle bir hususu vurgulayalım; elbette herkes aynı değil, ne ve kim olduğunu bilen subaylarımızı tenzih ederiz.
Siz olağanüstü yaratıklar değilsiniz. Bayağı tarladaki köylü, fabrikadaki işçi, üç adım ilerinizdeki assubay gibi fiziksel anlamda insansınız. Eğer kendinizi olağanüstü bir varlık görmüyor işçi, köylü, assubayla aynı görüyorsanız o zaman gerçek anlamıyla insansınız.
Seçilmiş yaratıklar değilsiniz, üzerinizdeki üniforma size olağanüstülük sağlamıyor, ÜNİFORMA SADECE GÖREVDE Hiyerarşik yapıyı belirliyor.
Anlayın artık; özel, olağanüstü, ayrıcalıklı, mitolojik varlık, yarı tanrı falan değilsiniz.
Aranızdan çıkanlar, FETÖ’nün kirli peçetelerini yaladı, Yunanın bombalamadığı Gazi Meclisi bombaladı.
Size emanet edilen devlet sırlarını, seferberlik dairesini FETÖ’nün hakim casuslarına açtınız.
Size her türlü hak altın tepside sunulacak, biz hak isteyince nifak olacak.
Anlayın artık, 21'inci yüzyılı yaşıyoruz.
Saltanat kalkalı çok oldu!
Bir de bizim cepheye bakalım;
TESUD, Assubayları anasının ak sütü gibi hakkı olanı isterken nifakçılıkla suçluyor, yasal temsilcimiz (!) TEMAD her zaman olduğu gibi sessiz!
Bu yıl sonu seçim var, üç yıllık döneminde kendi ikbali için toplumu bir partinin eteğine tutuşturmaya çalışmaktan başka icraatı olmayan yönetim yine TEMAD Yönetimine aday,
Başka kim aday?
TEMAD Yönetiminde yer alıp kendi meslektaşlarına iftira atıp hakaret eden, mahkemede mahkum olmuş bir küfürbaz müfteri aday…
Başlıkta SAHİPSİZ TOPLUM dedik ya, toplum kendi kendine sahip çıkmadığı için sahipsiz. Malkoçoğlu elde kılıç beyaz atının üzerinde gelip sorunlara çözüm bulmayacak, her birey kendi üzerine düşeni yapacak.
Yaptıklarımızdan olduğu kadar, yapmadıklarımızdan da sorumluyuz.
Ya toplumun acılarını yüreğinde duyan biri çıkacak, aday olacak, ya da kişisel ikbal peşinde koşan birileri, o da olmadı elimizde mis gibi bir müfteri küfürbaz var…
Tercih sizin!
TEMAD GENEL BAŞKANLARI İLE YAPMAYI PLANLADIĞIMIZ RÖPORTAJLARDAN İLKİNİ TEMAD GENEL BAŞKAN ADAYI
EM.JAN.KD.BÇVŞ.NECMİ TENGİLİMOĞLU
İLE YAPTIK.
KAMUOYUNUN TAKDİRLERİNE SUNUYORUZ.
(Soru cevaplarda Emekliassubaylar org sitesi yönetimi EA.,
Sayın TENGİLİMOĞLU ise N.T.
olarak anılacaktır.)
Emekliassubaylar site yönetimi olarak bütün adaylara eşit mesafedeyiz.
Herkese sitemiz açık.
Adayların kendilerini ifade etmesi ve astsubay toplumunun da adayları tanıması için fırsat oluşturmayı görev sayıyoruz.
SAYGILARIMIZLA.
EA : Sayın Necmi Tengilimoğlu, öncelikle göstermiş olduğunuz medeni cesaretten dolayı sizi tebrik ediyor, başarılar diliyoruz. Zor bir göreve talipsiniz. 50 yıllık birikmiş sorunların çözümüne talipsiniz. Sorunlar devasa, imkânlar sınırlı. Sorun ve çözümlere yönelik sorularımız olacak ama öncelikle kimdir Necmi TENGİLİMOĞLU?
Sorularımızı cevaplamadan önce zorunlu bir açıklama yapmak isteriz. Bizim insanımız uzun yazıları okumuyor. O nedenle cevaplarınızın mümkün olduğunca kısa olmasında yarar gördüğümüzü belirtmek isteriz.
N.T. 1964 yılın da, ANKARA İli, Altındağ ilçesinde bulunan bir gece kondu da dünyaya geldim. 5 çocuklu memur bir aile nin, en küçük ferdiyim. Altındağ ilçesi, Hıdırlıktepe ilkokulu ve Atıf Bey Orta okulunu bitirdim. Babam memuriyetten emekli olduktan sonra memleketimiz olan, ANKARA ilinin Çubuk ilçesine taşındık. Çubuk Lisesi’nden 1982 yılında mezun oldum.
E.A.: Her Anadolu çocuğu gibi, tipik bir aile yapınız var, anlattıklarınızdan sizin de sıvasız evlerden birinin çocuğu olduğu anlaşılıyor ve göreve nasıl başladınız (göreve başladığınızdan emekliliğinize kadar kronolojik sıra ile meslek yaşamınız)?
N.T.: 1983 Yılında Jandarma Astsubay Sınıf Okulu’na girerek ,1984 yılında mezun oldum. Batman J. Komd.Alay K.lığı emrine, Takım Komutanı olarak atandım. Beş aylık görevden sonra, Foça J.Komd.Okul K.lığına, Komando kursuna çağrıldım. Komando kursunu derece
ile bitirmemden dolayı, 1986 yılında FOÇA J.Komd.Okul. K.lığı emrine atandım. Burada Kurs Bölük K.lığın’da, 1988 yılı atamalarına kadar Tk.Klığı yaptım. 1988-1991 arası İlk şark görevi, Mardin-Derik Derinsu J.Krk.K.lığı yaptım. Buradan FOÇA J.Komd. Okuluna özel istekle tayin edildim. Burada Öğretim Kurulu Başkanlığı emrinde 2 yıl komando kursuna katılan subay, astsubay ve uzman jandarmalara eğitici personel olarak görev yaptım. 1993 Bingöl, 1996 Adana, 1998 Diyarbakır, 2001 Ordu, 2002 Mersin, 2007 Çankırı, 2009 Malatya, 2013 Batman, İl J.K. lıkları emrin de ve 2018 Giresun ili Espiye Cezaevi Bölük K.lığından ,2019 yılında yaş haddinden emekli edildim.
Bu konuda hiç bir emekli evrakına imza atmadım. Çünkü emeklilik evraklarında ‘’İSTEKLE EMEKLİ’’ yazıyordu . 2019 yılında hemen dava açtım . Benim 60 yaşına kadar çalışmam gerektiğini, beni emekli edecekseniz de subaylarda olduğu gibi tazminat verin diyerek idareye müracaat ettim .İdare’den herhangi bir cevap alamadığımdan dolayı Anayasa’ya aykırılık iddiasında bulunarak dava açtım .Dava derdest olup Samsun İstinaf Mahkemesi’nde devam etmektedir. J.Genel Komutanlığı bünyesinde subay ve astsubay kadrolarında , Karakol Komutanlığı, Takım K.lığı, Kısım Amirliği, İlçe Jandarma K.lığı ,Denetleme Subaylığı, Cezaevi Bölük K.lığı yaptım.
E.A..: Tayinler hepimizin ortak kaderi ama sizinki biraz jandarma oluşunuz,nedeniyle normalden fazla gibi hatta bir jandarma için bile fazla. Bu aşırı tayinlerin nedeni ne olmalı?
N.T.: Vatanımızın tüm sathında, mahrum köşelerinde 35 yıllık görev süremin 17 yılı terör ile mücadele bölgelerinde geçmiştir.Bu görev bölgelerinde her türlü imkansızlıkları yaşayarak, sayısız badireler atlatarak , hayatımızı hiçe sayarak tüm TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ personeli gibi ben de görev yaptım . Jandarma Teşkilatı’nın yurdumuzun her yerinde il de, ilçe de ,kasaba da ,köyde , mezra da ,hatta hiç yerleşim yeri olmayan yerlerde görev yeri bulunmaktadır. Bu nedenle Jandarma Personel , çok tayin görür . Ben ise bunun yanı sıra sırf hak mücadelesi verdiğim için, bundan hoşnut olmayan idare tarafından çok fazla tayinlere maruz kaldım. Bu beni yıldırmadı tabi ki, daha çok hak aramaya yöneltti, son emekliye ayrıldığım güne kadar da vazgeçmedim.
E.A..:Sizinle ilgili yaptığımız küçük çaplı araştırmada meslek hayatınızın sürekli mücadele içinde geçtiğini gördük . Davalar, yazışmalar, İnsan Hakları Mahkemesine uzanan mahkeme süreçleri . Biraz bahseder misiniz .
N.T.: Bir Jandarma Astsubay ı olarak verilen görevi layık ı ile en iyi şekilde, 24 saat esasına göre, çalışarak yapmaya çalıştım. Bunun yanında Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nı, Kanunları, Yönetmelikleri ve Yönergeler ve bilumum bütün düzenlemeleri, okumaya , hakkım olanı da istemeye gayret gösterdim. Kurumuma haklarımla ilgili sayısız dilekçeler verdim, takip ettim , bunları mahkemelere taşıdım. Tabi ki karşımdaki otorite güçlü olunca, hep olumsuz cevap aldım ,.Ben de bunlardan bazılarını AİHM’ye taşıdım.
1632 Sayılı As.Cez.K.171 md.Ek.1 cetvel incelendiğin de , amirin asta 28 güne kadar göz hapsi veya oda hapsi verme yetkisine sahip olduğu görülür. Aynı kanunun 165. maddesine göre, askeri şahıslar hakkında 4 haftaya kadar göz ya da oda hapsi verilmekte idi. Hukukun temel ilkeleri ile bağdaşmayan, cezayı veren makamın bir mahkeme değil, taraflı ve keyfi uygulama da bulunulabilecek bir gerçek olduğu; bu nedenle 2000’li yıllarda
Türkiye’de açmış olduğum dava sürecinde 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun yürürlükte olması nedeni ile açmış olduğum dava ALEYHİME sonuçlanınca ;ayrımcılık yasağı ihlali md.14,adil yargılanma hakkının ihlali md.6 ihlali gerkçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nein götürdüm. 2011 yılında dava lehime sonuçlanmıştır. Devletimiz tazminat ödemeye ve hukuki düzenleme yapmaya mecbur edilmiştir. İşte o gün ‘’ADALET’in” tecelli ettiği gün idi. Artık atarım, tıkarım vs olayı bitmişti. Çok sevindim tabi ki.
04.07.2000 tarih 631 sayılı KHK’ye istinaden 10.01.2000 tarih ve 2002/3546 Bakanlar Kurulu kararı ile albay ve yarbay rütbesinde TSK personeli ve muadillerine ve kamu görevlilerine verilen görev tazminatlarının bu rütbelerin aşağısında bulunan subay ve astsubaylara bahse konu tazminattan yararlandırılması ve 375 sayılı KHK 1 maddesinin 2 fıkrasında yukarıda sayılanların dışında en az 5 yılını dolduranlara hizmet sınıfı ve yılları tabi oldukları personel kanunları kariyerleri kamu görevlerine giriş dereceleri ve öğrenim durumları dikkate alınarak 10000 gösterge rakamının geçmemek üzere Bakanlar Kurulu’nca tespit edilecek gösterge rakamlarının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucunda bulunacak miktarda görev tazminatı ödenmesi hüküm altına alınmış iken 631 sayılı KHK’nın Ç bendİ 2. fıkrasında 2000 gösterge rakamı altında kalan rütbelere ödenmeyeceği şeklinde bir hüküm bulunmadığından kısacası 10000 gösterge rakamını geçmemek üzere 10000 gösterge rakamının altındaki tüm göstergeleri kapsamaktadır .Bu nedenler idarenin kanunu dar bir şekilde yorumlaması neden ile ve 10000 gösterge rakamı altında bulunan rütbeledekileri dışlaması neden ile tarafınmdan dava açılmış Türkiye’de açılan dava aleyhime sonuçlanmıştır .İç hukuk yolları bittiğinden dava AİHM’ye taşınmış ve kabul edilemezlik kararı verilerek dava ret edilmiştir. Tabi ki tüm masraflar bizzat şahsım tarafından karşılanmıştır.
16.06.2004 tarihinde Oyak İştiraki Kurumları ile TSK bünyesinde bulunan Vakıf ve Derneklerin yönetim ve denetim birimleri ve yetkili kurullarda görev almak istediğimi dilekçe ile bağlı bulunduğum idareye başvurdum. İdare tarafından tarafıma Oyak TSKGV ve istiraklerinin yönetim ve denetim kurullarında görev alacak üyelerin Genelkurmay Başkanlığı’nca aday gösterildiği, bunun ile ilgili Genelkurmay Başkanlığı’nın 15.01.1988 tarih ve 3 sayılı prensip emrinde general ,amiral,emekli general ve amiral ,üst subay ,gazi üst subay ve emeklilerinin görev alabileceği tarafıma bildirilmesi üzerine 205 S.K. 3 ve 17 maddelerinde belirlenen şartlar dışında yasaya aykırı olarak yeni koşullar getiren Gen. Kur. prensip emrinin Anayasa ve kanunlar ile belirlenmiş mevzuat hiyerarşine aykırı olduğu OYAK’ın gerçek hak sahibi olan üyelerinin temsilde adalet ilkesi uyarınca eşit ve hakkaniyete uygun olmadığı gerekçesi ile dava açtım,; dava aleyhime sonuçlandı. AİHM kabul edlimezlik kararı vererek davayı RED etmiştir.
Yüksekokul bitiren Asb.ların 926 sayılı Personel Kanunu EK VIII cetveli gereği 1’nci derecenin 3. kademesine kadar yükselmeleri imkan vermekte iken 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu 4 yıl süre ile yüksek öğrenim görmüş memurların 9. derecenin 1 .kademesinde memuriyetle başlamaları ve 1 derecenin 4 kademesine kadar yükselmelerine imkan tanımakta iken , 4 yıl süreli öğrenim bitiren TSK personeli 1. derece 657 sayılı D.M.K. tabi personele 2 derece 1 kademe verilmesisin anayasanın eşitlik ilkesine aykırı iddaları ile 2003 yılında dava açtım. AİHM dava devam ederken, Devletimiz tarafından astsubaylara
1. derecenin 4 .kademesine yükseltilmesine imkan vererek dava konusuz kalmıştır. Bu adaletsizliğin de ortadan kaldırılmasının mutluluğunu yaşadım.
EA.: Gerçekten neredeyse bir ömür süren Hukuk Mücadelesi. Bu süreçte meslektaşlarınızdan ve çevrenizdeki insanlardan bir destek gördünüz mü?
N.T: Mersin ilinde görevli iken meslektaşlarım tarafından dava açılmasında dava harcının yatırılması konusunda maddi yardımda bulunmuşlardır .Ancak yargılama sonucucun da karşı tarafın tüm yargılama giderleri ve avukatlık ücretleri tarafımdan karşılanmıştır. Dava öncesi dilekçelerimi gönderirken çok zorlandım. Amirlerim dilekçemi yukarı gönderme konusunda gelecek tepkiden çekindikleri için zorluk çıkrmışlardır. Ancak ben de bunları İç Hİzmet Kanunu 24. madde Yönetmeliğin 42-44 maddeleri ileri sürerek, yetkili iseniz 1 ay içinde cevap vermeleri gerektiğini, aksi halde yasa gereği dilekçemin yetkili mercii nin önüne gönderilmesini, gönderilmediği takdirde bir hak ve menfaatin ihlal edileceğinden ayrı dava konusu olacağını hatırlatarak gönderilmesini sağladım. Bazı amirlerim sempati ile yaklaşırken bazı amirlerim şahsıma mesafeli durmuşlardır. İşte bunların bedelini de bazen il içi tayin ile bazen farklı yöntemlerle bana ödetmeye çalıştılar.
EA:: Mücadelenizi yalnız başınıza yaptığınızı görüyoruz. Bu süreçteki özellikle kendi meslektaşlarımız açısından uğradığınız en büyük hayal kırıklığı ne oldu?
N:T : Bazen destek gördüm, bazen de klasik hareketlerle sen mi düzelteceksin teşkilatı? gibi sorularla karşılaştım. Çoğu personel de otorite karşısında hak aranamayacağını, arayanın perişan edileceği inancı hakim idi. Bunlar beni hak arama yolun dan alıkoymadı.
EA..: Bu mücadeleler esnasında o zamanki TEMAD Yönetimleri ile ilişkiniz – irtibatınız oldu mu? Destek gördünüz mü?
N.T.: Dönemin Genel Başkanı Mustafa EROL Bey ile 2007 yılında istişarede bulundum.
EA..: Gelelim TEMAD Genel Başkanlığı adaylığınıza, hangi nedenlerle böyle bir yola
çıktınız?
N.T.: Ben çalışır iken Asb.ların mali ve sosyal haklarının iyileştirmeleri için teşkilatım da var gücümle 35 yıl mücadele verdim. Dilekçe ile müracatlar da bulundum, maddi ve manevi imkanlarımla davalar açtım, kazandım , kaybettim . Mücadelemi hiç bırakmadım .Kazandıklarımın yararı tek bana olmadı tabi ki astsubay kimliği taşıyan herkese ,hatta daha ast kademedekilere oldu . Tüm meslektaşlarımın bana ilettiği sorunları angarya olarak görmedim. Elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım. Avukatlarına ücret ödememesi için ben dava dilekçelerini onlar adına kendim yazdım. TEMAD büyük bir camia, camiamızın yıllardır biriken sorunları bekliyor. Her şeyden önce vebal var. Geçmişte ağabeylerimiz , komutanlarımız zor şartlarda bizim için mücadele verdiler, bu uğurda can verdiler. Ama karşılığını alamadılar .Taleplerimiz olduğunda ülkemizin ekonomik sorunlarını gündeme getirdiler; söz verdiler, yapmadılar kısacası boş vaadlerle oyalayıp geciştirdiler.
2019 yılın da emekli edildim, çalışırken verdiğim mücadele ortada, şimdi de bu mücadeleyi TEMAD çatısı altında vermem gerektiğini düşünerek aday oldum. Biliyorsunuz
çalışırken hak mücadelesi aramak çok zordur. Ben her türlü riski göze alarak ve göğüsleyerek bu mücadelemi yaptım . Şimdide sıra TEMAD çatısı altında MÜCADELEYE DEVAM diyerek, aday oldum.
Birlik ve beraberlik içinde hareket edersek başaracağımıza inancım tamdır . Güçlü bir TEMAD karşısında ne siyasi ,ne de askeri otorite, Asb. camiasının karşısında duramayacaktır .Heyacanımız devam etmektedir .Ortak akılda bu sorunların üstesinden gelmememiz için bir sebep yoktur.
Konfüçyüs’ün dediği gibi : ” Bir işi Bilen yapar.
Az bilen akıl verir.
Bilmeyen Eleştirir.
Yapamayan Çamur atar.”
E.A.: Astsubayların sorunlarını öncelik sırasına göre belirtir misiniz?
Birlik ve beraberlik içinde olamama sorunu,
Makam ve görev tazminatlarının muvazzaf ve emekli astsubaylara verilmemesi,
OYAK İştirakleri ve TSK vakıf ve derneklerinin yönetim, denetim ve yetkili kurullarında görev verilmemesi,
Astsubayların meslek başlangıç derecesini emeklilere de 9/2 başlatılmaması,
EA..:Şimdi de bu sorunları nasıl çözümleyeceğinizi anlatabilir misiniz?
N.T. Birlik ve beraberlik olma konusu en önemlisi, astsubay kimliği taşıyan mutlaka TEMAD’ a üye olmalı, yoksa mücadele veren üyelerin veballerini alırlar. Hatta yapacağımız , tüzük değişikliği ile çalışanlar kurumlarından izin alarak üye olmalıdırlar. Ben çalışırken Kurumuma Temad’a üye olmak istiyorum diye dilekçe verdim, izin istedim. J.Gn.K.lığı bana TEMAD’ ın Tüzüğün’de öyle bir madde yok diyerek cevap verdi. Konuyu TEMAD’ a ilettim, hala konu ile ilgili tüzük değişikliği yapacaklar. Üye olanlara büyük görev düşüyor, üye olmayanları ikna ederek üye olmaları sağlanmalıdır. Derneğimiz’in isminin başında TÜRKİYE ibaresinin bulunması dikkate değerdir.‘’ Her dernekte bulunmayan bu ibarenin hakkını vermemiz gerektiğine inanıyorum Emeklisi, çalışanı ,eş ve çocukları yani kısacası cebinde, cüzdananın da kimin astsubay kimliği var ise, TEMAD’ a üye olmalı, mücadeleye destek vermelidir bence. Aksi takdirde üye olanların hakkını yemiş olurlar. O da kul hakkına girer.
Makam ve görev tazminatlarının muazzaf ve emekli astsubaylara verilmesi konusu , Anayasa, Kanun , yönetmelik , yönergeler TEMAD çatısı altında kurulacak hukuk komisyonlarında incelenecek , davalar açılarak takip edilecek. TEMAD üyelerimize anket yapılacak, nasıl bir eylem birliği sağlanır ise il, ilçe başkanları ve delegeler ile karar birliği sağlanarak, gereken her şey yapılarak , sonuca gidilmesi sağlanacaktır . Aynı konu 9/2 başlangıç derecesinin verilmesi birlikte değerlendirilecektir. Bu konu çözülmeden gözüme uyku girmeyecektir.
Tüzük tamamen günümüz şartlarına uygun olarak düzenlenerek , tüm astsubay kimliği olanların üye olmasını sağlayacak şekilde olması sağlanacaktır. ÜYE İhracı diye bir şey söz konusu olmayacaktır. Edilenler de tüzük değişikliği yapılarak tekrar üye olmaları sağlanacaktır .
TEMAD Genel Merkezi için yerleşke temin yolu araştırılarak, burada TEMAD’ ın mali yapısını güçlü tutacak , iş kolları araştırılıp , değerlendirilerek işletmeler kurularak ; ekonomik olarak kimseye muhtaç olmadan ayakta durması için tedbirler alınacaktır. STK konusunda da doktor a yapmış bir meslektaşımız yönetimde yer alacak. Bahsi geçen arkadaşımız Proje yazma konusunda da çok deneyimli ,bu hususta da bilgi, birikim ve tecrübelerini bizimle paylaşacaktır.
EA: Bir takviminiz var mı? Örneğin ilk yıl şu sorunları çözerim, ikinci yıl bu sorunları gibi?
N.T.: Sorunların çözümüne yönelik yasa teklifleri mevcut mevzuat taranarak tarafımızdan hazırlananıp siyasi otoriteye sunulacak, bununla ilgili gerekli girişimde bulunulacak. ( soru önergesi verilmesi )Geçmişte verilen sözler ile ilgili bilgi ve belgeler toplanacak ,dosya halinde ilgili birimlere iletilecek ,ısrarcı olunacak, diyaloglu çözüm bulunmaması halinde ortak akılla hareket edilerek ,eylem birlikteliği sağlanacak.
Bir yasa teklifinin normal şartlarda doğrudan Meclis Genel Kurulu’na gelmesi bir yıl gibi süre içermektedir. Size verdiğim dosyada idareye verilen dilekçeler, cevaplar, sonunda açılan davalar ve yargılama süreçlerinin ne kadar uzun sürdüğünü görebilirsiniz. Ama bizim bu kadar sabrımız kalmadı. Makul en kısa sürede çözmek için top yekün çaba sarf edeceğiz, kimsenin şüphesi olmasın.
Makam ve görev tazminatlarının çalışanlara ve emeklilere verilmesi , başlangıç derecesi 9/2 nin verilmesi için SEFERBERLİK ilan edeceğim. Var gücümüz ile bu iş için çalışacağız . Bu sorun çözülmeden başka konuyu gündeme almayacağız. Bu sorunun çözümü için hep birlikte , birlik beraberlik içinde nasıl hareket etmemiz gerekiyorsa öyle hareket edeceğiz. Ne gerekiyorsa yapacağız.
EA: Çok sevimsiz ve istenmeyen bir soru olacak ama, bu takvimde “eğer şu zamana kadar bu sorunları çözemezsem genel kurula gider, Genel Başkanlığı bırakırım” gibi kamuoyuna bir taahhüdünüz olacak mı?
N.T: Şu anda TEMAD Genel Başkanlığına adayım. Benim gibi her meslektaşım da aday olabilir Her aday kendini ve yapacaklarını anlatacak, üç yıllığına görev isteyecek. Tüzük gereği, sorunları hepimiz biliyoruz ve elimizde sihirli değnek yok. Kaldı ki kaç yıldır avutuluyoruz . Karşımızdaki devlet otoritesi. Onun için Temad Genel Merkezi’nin seçimine oy verecek meslektaşlarım iyi irdeleyip ona göre oy versin . Hak eden seçilsin, seçim sonucunda seçilene de üç yıl sabır gösterelim. Ben 35 yıl boyunca hak arama mücadelesi veren bir kişi olarak nasıl zorluklarla karşılaştığımı iyi bilirim . TEMAD yönetimine ehil kişileri seçelim, sabır gösterelim derim . TEMAD Başkanlığı özveri isteyen bir görev,
şartlarını herkes biliyor . Eğer başarısız olduğumu, üye memnunuyetsizliklerinin arttığını hisseder, görür isem, zamana bağlı kalmaksızın, görevi bırakırım . Hiç kimsenin bundan şüphesi olmasın. Zaten yönetimim çok şeffaf olacak , her şey sosyal medya üzerinden üyelere ulaştırılacak , Temad üyesi olan her birey TEMAD’ a gelerek bir müfettiş gibi denetim ve inceleme yapabilecek . Gördüğü eksikleri merkez girişine konulacak deftere yazabilecek, yönetim tarafından yazılan konular takip edilecek ,kendisine randevu verilerek, yazdıkları tek tek anlatılacaktır . TEMAD sayfasındaki paylaşımların tamamı, yorumlara açık olacak, hepsi takip edilecek, not alınacak , tabi ki haddini aşan ,küfür,hakaret içeren ifadeler vs olursa , adli makamlara suç duyurusunda bulunacağız.
EA.Ekibiniz var mı? Varsa ve sizce sakıncası yoksa açıklamak ister misiniz?
N.T.: TEMAD yönetim kurulunda her kuvvetten, Kara ,Deniz,Hava, Jandarma ve Sahil Güvenlik’ ten personelin yer almasını istiyorum . Yönetim de, yüksek lisans ve doktorasını yönetim organizasyon üzerine yapmış bir arkadaşımız olacak, STK konusu faaliyet alanı, maliyeci ,hukukçu ,sosyal medya yönetimi konusunda da deneyimli arkadaşlarım olacak . En önemlisi üç yıl boyunca gece gündüz bu işe gönül veren arkadaşlarla çalışmak istiyorum . Onları bulmak için de çalışmalarım devam ediyor. Aceleci davranmak da istemiyorum. Donanımlı arkadaşlara kapımız her zaman açık olacaktır . Çünkü seçilirsem üç yıl çok yoğun olacak , yönetimde mücadeleyi seven ve o inancını kaybetmemiş arkadaşlar olmasına dikkat ediyorum .
EA. Bize göre en önemli sorun, maalesef gerek muvazzaf, gerekse emekli astsubayların birlik beraberlik oluşturamaması, bölünmüşlük, kırgınlık, hayal kırıklıkları. 100 bin emekli astsubay olduğu söyleniyor ancak; TEMAD’ın üye sayısı 20 binlerde bile değil. Bu insanlara nasıl ulaşacaksınız, nasıl dokunacaksınız? Nasıl bir araya getireceksiniz?
N.T : Biz kendimizi iyi anlatarak bunun mümkün olacağına inanıyorum. Her üye beş tane üye olmamış meslektaşımızı üye yapma konusunda gayret sarf ederse neden olmasın. Ben örgütlü toplumun ne kadar etkili ve başarılı olduğuna inandım. Dikkatinizi çekmek istiyorum örgütlü olan sivil toplum örgütleri işçi örgütleri kıdem tazminatına dokunma diye eylem birliği yaptılar ve başarılı oldular.
Tabi ki sorunlarımız konusunda yapacağımız çalışmalar meslektaşlarımıza ulaştıkça ,onlar gördükçe herkes o heyecan ile bulunduğu yerdeki TEMAD üye olacaktır. Bundan hiç şüphem yok, DÜRÜST OLACAĞIZ ,ÜYELERİ BİLGİLENDİRECEĞİZ, BİRLİKTE HAREKET ETMEK İÇİN YARDIM İSTEYECEĞİZ , TÜM MESLEKTAŞLARIMLA EL ELE OLACAĞIZ HER ZAMAN.
EA.: Yıllardır gönüllü bir dernekten ihraçlar gibi, yakışıksız bir kanayan yaramız var. Her gelen yönetim ihraçlara karşı olduğunu söyleyerek geldi, ama hepsi maalesef üye kıyımı yaptı, bu konuda sizin tutumunuz ne olacak?
N.T.: Yıllardır hukuk mücadelesi vermiş biri olarak , hukuksuz bir şekilde seçimle gelmiş insanları değişik somut olmayan bahanelerle üyeliklerine son vermeyi doğru bulmuyorum. Bunun kişiselleştirildiği kanaatindeyim. Öyle olduğunu söylemiyorum ama FETÖ/PDY hain terör örgütü Devlet içinde yapılandığında kendinden olmayanı bay pass etmek için değişik kumpas ve iftiralarla yıldırma politikaları ile sistem dışına itmiştir. Bu tür subjektif ve keyfi
uygulamalara son vereceğiz . Tüzük değişikliği ile ihraç sorununu bitireceğiz, Haddini aşan , hakaret eden vs olur ise adli makamlara suç duyurusunda bulunacağız ve kazanılan tazminatları TEMAD gelir kaydedeceğiz.
EA.: Üzülerek ifade edelim ki, çözüm noktası olması gereken Genelkurmay ve MSB, sorunlarımızın çözümünün önünde engel olduğuna dair toplumumuzda bir algı ve inanış var. Geçmiş dönemlerde (son 15 yılda) TEMAD Yönetimlerinin ilkeli bir tutumu olmadı. Ya kavgalı, ya da güdümünde bir tavır sergilendi. Sizin tutumunuz ne olacak?
N.T.: Gn.Kur. ve MSB sorunların çözümü gerçekten istiyorlar mı ? İstiyorlar sa hazırlayacağımız yasa metinlerini Meclise göndermelerini isteyeceğiz. Kimsenin inisiyatifine bırakmayız., Geçmiş dönemler de verilen sözleri hatırlatacağız. Çalışan ve emekli astsubaylara verilen sözlerde durulmadığından rahatsız oldukları ,inandırıcılığın yitirildiği .uyutulmaya çalışıldığı düşüncemi ısrarla söyleyeceğimizi külfette olduğumuz gibi nimette de olmak istediğimizi de aynı kararlılıkla belirteceğimiz, çözüm bulunmazsa alternatif yollara başvuracağımıza, kendilerini Türk Milletine sikayet edeceğimizi de belirtmek isterim. 100.000 kayıtlı üyemiz var dediğimiz de, yuvarlak bir hesap yapalım .100.000 eşi ve seçmen yaşına gelmiş her birinin 2 çocuk olduğunu düşünelim anne babaları ve ile bir de çalışanların kendileri ve eşlerini kattığımızda 1.000.0000 kişiye denk gelmektedir. Hangi siyasinin iştahını kabartmaz soruyorum. Burada sizin aracılığınız ile tüm meslektaşlarımı Temad’ın işlerliğini beğenen beğenmeyen herkesi hatta eş ve çocukları da dahil olmak üzere üye olmaya davet ediyorum. Ben çalışırken eşimi de üye yaptım 2015 yılında.
Şu gerçek artık Milli Savunma Bakanı’nı siyasi otorite atıyor, Siyasi otoritenin de iktidara gelmesi için oy a ihtiyacı var. Yukarıda yaptığım oy hesabı onlar için çok önemli olur. Neticede Gn.Kur. Bşk.nı , Milli Savunma Bakanı ve siyasi otoriteye bağlı, kanunları da iktidar olan , Cumhurbaşkanı ya kararname ile ya da Meclis’ten çıkıyor. Bakan ve Gen.Kur.Bşk.nın haberi bile olmaz, bir kararname yazar Cumhurbaşkanı imzalar , atanmışlar ve memur olanlar da uygulamak zorundadır. Yeter ki siyasi otorite istesin ya da mecbur kalsın.
EA..: Gerçek veriler elimizde yok ama duyumlarımıza göre TEMAD ekonomik sıkıntı içinde, borçlu, kendi yeri yok, kiracı, asgari düzeydeki personel maaşlarını ödeyemez durumda. Umarız bu duyumlar doğru değildir, ama görünen de bu. TEMAD’ı ekonomik olarak nasıl düze çıkaracaksınız?
N.T.: Bu konu bir şube başkanı ile yaptığım görüşme esnasında gündeme geldi. Gelir artırıcı projeler üreteceğiz. Yönetime gelince mevcut durumu ve şartları inceleyip üyelerle paylaşacağım Nasıl tedbir alacağız, Yönetim Kurulu ve il, ilçe başkanları ile toplanıp, kararlar alıp o yönde birlikte hareket edeceğiz.
Benim düşüncem TEMAD GENEL MERKEZİ için bir kompleks olan yerleşke kurmak ,burada ne tür ticari faaliyetler yapabiliriz, onu değerlendirmek , açıkça yazayım o zaman TANDOGAN Ordu Evi’ni isteyeceğim. Burada Temad’ı yerleştirmek ve ticari faliyetleri burada yürütmek istiyorum. Ayrıca çalışan ve emekli personelimize her türlü hizmetin en iyisini vererek onlarla iç içe olmasını istiyorum. TEMAD genel merkezinin.
Devletimiz her yeri özelleştiriyor, Tandoğan Ordu Evi’ni biz işletir , aynı görevleri ifa ederiz, Gn.Kur. Da personelini buradan çekerek tasarruf sağlamış olur.
Bir de yönetimde yer alacak yönetim organizasyon ve kalkınma ,proje konusunda DR. Olan arkadaş proje hazırlayarak, bize katkı sağlayacak.
EA: Siz Sayın Necmi TENGİLİMOĞLU, bir emekli astsubay olarak Necmi TENGİLİMOĞLU’nu neden seçerdiniz?
N.T.: 35 yıllık meslek hayatımda astsubay camiası için verdiğim mücadele , yaşadığım sıkıntılar , gördüğüm tayinler , aldığım cezalar , Mahkeme ve AİHM’ye taşınan davalar . O zaman ben şöyle söyleyeyim , ‘’ BEN ve TEMAD İÇİN , HAYIRLI OLACAKSAM , ALLAH BANA NASİP ETSİN. OLMAYACAKSA ,İNŞALLAH TEMAD’ A HAYIRLI KİM OLACAKSA ALLAH, O MESLEKTAŞIMA NASİP ETSİN’’ Diyorum. Genel Merkez Delege seçimlerinde , il ve ilçe başkanlarına yaptıklarımı anlatacağım, kendimi tanıtacağım , elimden geldiği kadar , seçilirsem de astsubay hakları için çalışmaya devam edeceğim, TEMAD’ ı , TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDE , EN ÖNEMLİ SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ OLARAK GÖRÜLMESİ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİM.
EA.: Teşekkür ediyor, başarılar diliyoruz. Söyledikleriniz kelimesine dahi dokunulmadan
yayınlanacaktır.
İki şeyin karşısında durulmaz ve itiraz edilemez. Biri Hakkın takdiri, diğeri
Halkın takdiri.
Yolunuz açık olsun.
N.T. BEN ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM, BANA ZAMAN AYIRDIĞINIZ İÇİN , SEÇİLİRSEM DE HER ZAMAN DESTEKLERİNİZi BEKLEYECEĞİM. .
Sayın TENGİLİMOĞLU’nun röportajını okudunuz.
Kısa bir yorumumuz var; Astsubayların en büyük sorunu statü sorunu!
Her çözümün karşısına “statü” konusu çıkmakta. Bizce birinci öncelik statü konusu olmalı, astsubay okulları LİSANS düzeyine çıkarılmalıdır. Bu gerçekleştiği takdirde, çözümler daha kolay olacaktır.
Saygılarımızla…
Emekliassubaylar site yönetimi
Saygıdeğer Meslekdaşlarımız,
Yıllardır yaşadığımız sosyal,ekonomik haksızlıklar konusunda "Assubaylar imtiyaz değil adalet istiyor" diyen sesimizi sağır sultan duydu da önyargılı zihniyet duymadı duymak istemedi; Biz temsil etmekle görevli olup vaatlerle TEMAD yönetimlerine gelenlerde istisnalar dışında kişisel hesaplarını ön plana aldıkları için ne sesimiz ne de çaremiz oldular
Seçilenler kadar onları seçen bizlerde hatalıyız bizi hak edenleri seçmek onlara destek olmak zorundayız aksi halde önümüze örülen duvarı aşmamız çok zor olacaktır.
Bu yıl TEMAD şubeleri ve Genel merkez seçimleri var gerçekten bu toplumu hak edecek iyi niyetli adaylar vardır olmalıdır;
Medeni cesaret gösterip TEMAD Genel Başkanlığına aday olacak tüm meslekdaşlarımızı tebrik ediyor başarılar diliyoruz.
Arzu eden tüm BAŞKAN ADAYLARI'nı assubay kamuoyuna tanıtmak için kendileri ile tam bir tarafsızlık içinde röportaj yapmak istiyoruz; Açıklamalarını imla hatalarına bile dokunmadan aynen yayınlıyacağız
Başkan adaylarına sorusu olan meslekdaşlarımızın da sorularını bize iletmesini bekliyoruz
Katılmak isteyen başkan adayları özgeçmişleri ve projelerini içeren bir yazıyı bize gönderdiklerinde bunun yanı sıra kendilerine meslekdaşlarımızın sorularını da dikkate alarak soru cevapları da yayınlıyacağız.
Bizlere Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. mail adresinden ulaşabilirsiniz. Sevgi ve saygılarımızla
YENİ BERE ESKİ KAFA
''Türk Silahlı Kuvvetlerinde yeni bir dönem başladı. Milli Savunma Bakanlığınca bir süredir yürütülen çalışmanın tamamlanmasının ardından Türk Silahlı Kuvvetlerinde yeni bir uygulama hayata geçti.
Diğer ordular ve yurt dışındaki örnekleri dikkate alınarak detaylıca yapılan çalışma sonrasında "karacılar", harici kıyafet olarak adlandırılan resmi üniforma ile şapka yerine bere kullanmaya başladı...'' Anadolu Ajansı Haber böyle ; Dikkatli ve uzun , detaylı çalışmalar sonucu TSK 'da yeni bir uygulama başladı , harici kıyafetlerde şapka gitti , bere geldi ..!
Bu devrim gibi yeniliğin de ilk öncüsü Genel Kurmay Başkanı oldu , bir törende yeni uygulamanın sonucu olan beresini giydi ABD 'li bir misafirini yenilikçi kıyafeti ile karşıladı .,
Sözü geçen Genkur başkanı zamanında Assubayları haklar ve statü tartışmalarında çayçıya benzetmişti , o zaman kafasında şapka vardı , Aradan yıllar geçti şimdi kafasında bere var ama kafasının içi aynı bir milim bile değişmedi , onun gözünde hala biz birer çaycıyız , Çünkü hala anamızım ak sütü gibi bize hak olan hiç bir hakkımız verilmedi , o tarihten beri statümüz aynı , Buradan geriye bakınca yani o çaycı benzetmesini yaptığından bu yenilikçi bereyi takana kadar kaç Assubay bu vatanın bir karış toprağı için canını feda etti , kaç şehit oldu sayısını bile bilmiyoruz çünkü o kadar çok ki , Kaç Assubay yurdun dağında , bayırında ,sınırında , sınır ötesinde kolunu bacağını gözlerini bıraktı ismlerini bile hatırlamıyoruz , o kadar çoklar ki .,
Tam elli yıldır neler değişmedi TSK 'da renkler değişti , kumaşlar değişti , desenler değişti ve kafalardaki şapkalar değişti ama kafa bir türlü değişmedi , Felsefe , zihniyet aynı , bencillik aynı , herşey bize hak anlayışı aynı sahte aile kavramı aynı , beynin içindeki tek yönlü tüm dolaşım sitemi aynı ,
Sayın Genel Kurmay Başkanı belli ki çayı çok seviyor ,aklına gelen ilk örneği çaycıdan verdi çünkü , merak ediyorum sıcacık çayı yudumladığında aklına Assubay Ömer Halisdemir geliyormu acaba ? Çünkü O koltuğa bugün terfi etti ise Ömer 'in aldığı ve verdiği canın kahramanlık destanındandır , Yada onu unuttu diyelim Assubay Esma Çevik hani o kahpe ellerin kurduğu kahpe bomba düzeneğini imha etmek için bedeni param parça bu millete armağan eden o çaycıya eş değer gördüğün o yiğitler yiğidi kızımızı da mı unuttunuz sayın komutan , Evet unuttunuz , Hepsini , herşeyi unuttunuz ,verdiğiniz sözleri unuttunuz kendinize hak sayıp aldığınız assubaylara bir tanesini bile çok gördünüz haklarımızı unuttunuz ,bir tek periyodik aralıklarla kıyafet değiştirmeyi unutmadınız , Neyse bere size çok yakışmış , güle güle kullanın ...
/Levent Ulucan/