Genelkurmay Başkanlığı’nın hükümete yapmış olduğu assubaylara ilişkin özlük haklarının iyileştirilmesine Maliye Bakanlığının, yani Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP)nin olumsuz görüş bildirdiğinden bundan birkaç gün önce haberdar olarak “Madem Görmüyorsunuz Kaldırın Assubaylığı” başlığı altında konuyu ele aldık.
Yazı kısa sürede binlerce okuyucu tarafından okundu,
Çoğu makale şeklinde olan onlarca fikir ve düşünce assubaylar tarafından yazıya eklendi,
Fikirleriyle yazıya katkı sağlayan hiç kimse “Assubaylık Kaldırılmasın” demedi,
Eğer “Assubaylık dünyanın her ordusunda var, assubaylığın kaldırılması düşünülemez” şeklinde düşünerek bu statünün devamından yana olanlar varsa şayet;
Neden gerekli olduğunu anlatarak, artık toplumu ikna etmek durumundadırlar, -kaldı ki toplumda da assubaylara yönelik yıllara sâri oluşmuş bir kanaat vardır-
Evet, soruyu tersten soruyor ve diyoruz ki “Sizce assubaylık niçin gereklidir?”
Türk toplumunun böyle bir statüye ihtiyacı var mıdır?
İnsanlar niçin assubay olmalı?
İnsanların assubay olması için, sosyolojik açıdan, psikolojik açıdan gerekçeleriniz nelerdir?
Nasıl bir assubay hayaliniz var?
***
Hali hazırdaki çalışan ve emekli assubaylar sosyolojik, psikolojik ve maddi açıdan büyük sıkıntılar yaşıyor.
On yıldır Türkiye’yi yönetmekte olan güçlü iktidarın da TSK’nın zaman içerisinde assubaylara yönelik yarattığı olumsuzluklarını ortadan kaldırmadığını, üstelik subay ile assubay arasındaki ücreti subay statüsünün lehine daha da geliştirerek sürdürdüğünü görmekteyiz.
Gelirde bir iyileştirme var mı? Yok,
Tek kişilik ceza sisteminde değişiklik var mı? Yok,
Assubaylardan kimilerinin toplu erat karşısında aşağılanmasına devam edildiğine dair pek çok haber mevcut. Bu durumun düzelmesi için subaya “geçmişi unut, artık şöyle yap” diyen olsa, eski kafalılar ikaz edilse, böyle haberler ortaya çıkar mı?
Assubay ya “açlık” ya da “yoksulluk” sınırı altında bir gelirle yaşam kavgasına devam ediyor,
Genç assubay, emekli assubay meslektaşını gördüğünde geleceğinin vahametini de görmeye devam ediyor,
Yarım asırdan fazladır haksızlığa uğruyorum diyen bir Türk assubay camiası var mı? Var,
Onca hak isteyen, bu uğurda eylem yapan, düşünce üreten assubaya rağmen assubaylara yönelik bir iyileştirme yapılmış mı? Hayır,
Öyleyse, assubaylık niçin gereklidir, önce assubaylara sonra da assubay kaynağı olmaya aday topluma durum anlatılmalıdır.
***
Son söz,
Görülmeyen, kişilerin gelişime engel olan, talepleri hiçbir şekilde kabul görmeyen, kişileri mutsuz kılan Assubay Statüsü kaldırılmalıdır,
Onca fakülte mezunu assubaya rağmen üniversite bitirenler subay olarak vatan hizmetini, assubaydan bir üst statüde, onun komutanı olarak yapmaktadırlar mı? Evet,
Yapılan bu uygulama aynı zamanda assubaya TSK’da verilen önemi, değeri göstermekte midir? Evet,
O halde tek statüye geçmek hiç de zor olmasa gerek,
Tek statüye geçilmeli, kişiler branşlara göre teğmenlikten başlayarak atanmalı; rütbe ilerlemesi, belirlenecek kadrolara göre, kişinin performansına, gelişimine istinaden yapılmalıdır.
Yorumlar
-Assubay olmadan bırakın ordunun savaşmasını asker karnını doyuramaz, paşalarımız mesaiye taksi ile gelmek zorunda kalabilir.
-Subay olunca kendini gökten zenbille inmiş zannedenler assubayların yaptığı işi yapamaz,koltuklarında göbek büyütemezler.
Bugün subay olan herkes koskoca albay oluyor, böyle bir sistemde neden subaylar astın görevlerini yapsın, onların önünü açsın haklarını versin?
ABD ordusuna onbaşı olarak giren A.Hang genelkurmay başkanı olmuştur, bunun için ABD ordusu süper ordudur. Asb.lar fakülte ve yüksek okuldan mezun olmalı, belli bir hizmetten sonra sicil alanlar otomatikman subay sınıfına geçirilmeli sözleşmeli subay ve kendi çocukları için kaldırmadıkları ucube yedek subaylık sistemi kalkmalıdır. Aksi halde yakında korkarız eleştirecek ordumuz kalmayacaktır.
Assubayların bu gün birinci öncelikli sorunu ekonomiktir. Özellikle Assubay emeklileri ekonomik anlamda homojen (türdeş) bir grup değildir. Bugün tek geliri 1350 TL emekli maaşı olan bununla geçinmeye çalışan bir kesimle, emekli maaşı 2000 TL civarında, Oyak EMS sisteminden 1100 TL aylık geliri, eşi emekli olduğu için 1500 TL ile toplam 4500 TL geliri olan bir kesim vardır. (Burada en az gelir ile mevcut durumda en fazla olabilecek bir üst sınır koymaya çalıştım.) 1350 TL ile 4500 TL gelir skalasında assubay emeklileri sıralanmaktadır. Mücadele öncelikleri belirlenirken bir anketle Emeklilerin yoğunluğu hangi skalada toplanmakta bu belirlenmelidir.(Anket için faydası olacaksa,Emekli maaşım 1958 TL EMS'den aylık 1100 TL gelirim var) 1350 TL gelirle yaşayan bir emekli için acil sorun assubay mı, as(t)subay mı değildir.Gelirin ve hukuksal statün bu olduktan sonra adın Çok büyük assubay olsa ne olur küçük subay olsa ne olur.
Derneklerde üç dört emekli bir araya geldiğinde herkes kendi ekonomik durumuna göre assubay sorunlarını ele almaktadır. Kimi maaşlar derken, kimisi muvazzafların sorunu ile kimi assubayın t'si ile kimi de kendi anlayışında siyaset yapmaktadır. Bence tartışılması gereken Assubaylık kaldırılsın mı değil assubay emeklilerinin mücadele önceliklerini tespit etmektir. Bence önceliğin tek talep olarak ekonomik olacağı görülecektir.
Toplumda, “Eğer subay olursan;…..” veya “Şayet astsubay olursan;…..” ikilemi ve tercihi, sivriliğini sürdürüyorsa; çözülmemiş sorunların var olduğu gerçektir.
Çözümün, bir ve şaşmaz kaynağı da toplumdaki gelişme ve gelişimin zaman kısalığıdır. Anlatılanlardan hatırladığım; zamanın koşullarından kaynaklanan nedenlerden, subay ve astsubay yetiştirilmek için sokaklarda davul-zurna tellallığıyla adaylar arandığı anlatılıyordu. Bugün için; sosyal yaşam seviyesi yükselip de başvurular davul-zurna seviyesine düşerse; nedenleri birilerini rahatsız edecektir. Bir-iki yıl önce bir meslektaştan; uzman çavuşluk için başvurunun çok azaldığını duymuştum. Sivil sektörde de uçurum seviyesinde benzer ayrışmalar yaşandığını biliyorum. Tabii ki askerlikteki kadar insan onurunu inciten düzeyde değil...
Aslında, bugün hükümette olanların; “Ayakların, baş olduğu nerede görülmüş?” görüşünde olduğunu da hatırlamak doğru olur.
İleri demokrasilerde birileri müebbet hükümlü cani için; “tecride son” pankartıyla dört bir tarafta boy gösteriyorsa; meydan bizlere de açıktır.
Ne bekliyoruz.!.