|
* * * * *
Emekli olduğum 2011 senesinden bu yana emekli asubay ben ŞÜKRÜ IRBIK da
Bilgi Edinme Kânunu kapsamında devlete dilekceler gönderiyorum.
Bugüne kadar BİMER ve CİMER’e gönderdiğim dilekcelerimin sayısı 1.500’den fazladır.
Gönderdiğim bu dilekcelerim;
Ve özellikle de
Bu dilekcelerimi ben Şükrü IRBIK, “astsubay” dedikleri köle askerlere yapılan;
Gönderdiğim dilekcelerimden de bugüne kadar çok iyi neticeler aldım.
Aldığım bu neticelerin ancak çok az bir mikdarını emekliassubaylar.org’daki
Eski Tüfek isimli köşemde kamuoyuna ve târihin şaşmaz hâfızasına teslim etdim.
Fakat
İçinde yaşadığımız 2019 senesinin Ağustos ayından beri tuhaf bir şeyler oldu!
e-devlet vasıtası ile gönderdiğim dilekcelerime, CİMER işlem yapmamaya başladı.
Sebebini öğrenmek için gene e-devlet vasıtası ile
Aşağıda gördüğünüz 1902715748 sayılı şu dilekcemi CİMER'e gönderdim.
CUMHURBAŞKANLIĞI MAKȂMINA
Beştepe / ANKARA
20 Kasım 2019
KONU: CİMER’de İşlem Yapılmadan Bekletilen Dilekcelerim Hakkında.
İLGİ: (a) CİMER’de İşlem yapılmayı bekleyen 14 adet dilekcem.
(b) 4982 sayı ve 09 Ekim 2003 târihli Bilgi Edinme Hakkı Kânûnu.
1. 30 Ağustos 2019 târihinden başlamak üzere müteaddit zamanlarda e-devlet vasıtası ile CİMER’e gönderdiğim bugün itibârı ile 14 adet dilekcem, hiçbir gerekce gösderilmeden CİMER’de bekletilmekdedir.
2. Bu durumu bildirmek üzere, 08 Kasım 2019 Cuma günü öğleden sonra CİMER’e bizzat gitdim. İsminin Filiz olduğunu söyleyen hanımefendi ile görüşdüm. Durumu Filiz hanıma anlatdım ve CİMER’de bekleyen dilekcelerime işlem yapılmasını talep etdim. Filiz hanım, bir dilekce yazıp bana verin dedi. Ben de yazdım ve dilekcemi kendisine teslim etdim.
3. Cumhurbaşkanlığı makamına hitaben CİMER’de yazdığım işbu dilekcemde; CİMER’de bekleyen dilekcelerime işlem yapılmamasının sebebinin tarafıma izah edilmesini talep etdim.
4. 08 Kasım 2019 Cuma günü öğleden sonra CİMER görevlisi Filiz hanıma elden teslim etdiğim işbu yazılı dilekceme, 12 gün geçmesine rağmen henüz bir cevap alamadım.
5. Cumhurbaşkanlığı makamından taleplerim şunlardır;
a. 30 Ağustos 2019 târihinden başlamak üzere müteaddit zamanlarda e-devlet vasıtası ile CİMER’e gönderdiğim İlgi (a)’da mezkûr 14 adet dilekceme CİMER’in İlgi (b) kânuna istinaden işlem yapmasını,
b. 08 Kasım 2019 Cuma günü öğleden sonra CİMER görevlisi Filiz hanıma elden teslim etdiğim aynı konulu yazılı dilekceme cevap vermesini,
Saygılarımla arz eylerim. 1902715748.
* * * * *
20 Kasım 2019 Çarşamba günü gönderdiğim bu dilekceme de CİMER cevâp vermedi.
Bunun üzerine bizzat “Külliye'ye” gitdim. Ve CİMER’deki ilgili memur ile görüşdüm. Dilekcelerime niye işlem yapmıyorsunuz şeklindeki suâlime Filiz isimli bayan memur, cevap veremedi. Kendisi bana, durumu anlatan bir dilekce yazıp vermemi tavsiye etdi. Hemen orada, cumhurbaşkanlığı makâmına hitâben bir dilekce yazdım ve Filiz hanıma teslim etdim. Bu dilekcem ile; dilekcelerime CİMER’in işlem yapmamasının sebebinin tarafıma izah edilmesini talep etdim.
Fakat CİMER, bu dilekceme de cevâp vermedi…
Bu yazımı neşretdiğim 13 Aralık 2019 Cuma günü itibârı ile
Aşağıdaki ekran görüntülerinde sizlerin de gördüğünüz üzere
CİMER’in işlem yapmadan bekletdiği dilekcemin sayısı 18’dir.
* * * * *
İşde, muhterem asubay meslekdaşlarım ve kıymetli okuyanlar;
BİMER/CİMER’e gönderdiğim dilekçelerimden bâzılarının konuları şunlar;
1. Düzenli ilk Türk Ordusunu M.Ö. 209 senesinde kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar, 2. Deniz Astsubay Okulunu’nun kuruluşunu 17 Kasım’da kutluyorlar, yalan söylüyorlar, 3. Deniz Astsubay Meslek Yüksek Okulunu’nun ingilizce ismini Yüksek Öğretim Kânununa aykırı olarak yazıyorlar, yalan söylüyorlar, 4. Deniz Harp Okulunu 18 Kasım 1773 târihinde kurduk diyorlar, üç yalan birden söylüyorlar, 5. Deniz Lisesini 18 Kasım 1773 târihinde kurduk diyorlar, üç yalan birden söylüyorlar, 6. Deniz Astsubay Okulunu 17 Kasım’da kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar; “Deniz gedikli” sınıfı “Deniz astsubay” sınıfıdır diyorlar, iki yalan daha söylüyorlar, 7. İstanbul Teknik Üniversitesini 1773 senesinde kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar, 8. Kara Harp Okulunu 1834 senesinde ferman ile kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar, 9. Kara Harp Okulu ilk mezunlarını 1841 senesinde verdi diyorlar, gene yalan söylüyorlar, 10. Târihcesindeki bilgide Deniz Kuvvetleri Komutanlığı; Subay (zâbit) sınıfına dâhil olan “Deniz Gedikli” sınıfının uyduruk bir asker sınıfı olan “Deniz Astsubay” sınıfı olduğu yalanını söylüyor. 11. Kara Havacılık Komutanlığını 1911 senesinde kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar! Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit DÜNDAR; bu konuda sana gönderdiğim dilekcelerime cevap ver! 12. Jandarma Teşkilâtı’nı 14 Haziran 1839 târihinde teşkil etdik diyorlar, götlerinden uyduruyorlar, 13. Resmî örütbağ sayfasındaki târihcesinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı; “Deniz Astsubay” sınıfının “Deniz Gediklisi” isimi ile 03 Nisan 1890 târihinde kurulduğu yalanını söylüyor. Bu yalanı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı; "müstakil bir zâbit sınıfı" olarak teşkil edilen “Donanma gedikli zâbit” sınıfını inkâr ediyor hem de “Donanma gedikli zâbit” sınıfının târihini “muvazzaf deniz astsubay” sınıfının sırtına yüklüyor. 14. Hava Kuvvetleri Komutanlığını 1911 senesinde kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar, 15. Bu yalan tutmayınca bu kez de Hava Kuvvetleri Komutanlığını 1944 senesinde kurduk diyorlar, gene yalan söylüyorlar! Millî Savunma Bakanı Hulusi AKAR; bu konuda sana gönderdiğim dilekcelerime cevap ver! 16. Deniz Kuvvetleri Komutanlığını "15 Ağustos 1949 günü" kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar, 17. Hava Harp Okulunu 1951 senesinde “kurduk” diyorlar, yalan söylüyorlar! Millî Savunma Bakanı Hulusi AKAR; bu konuda sana gönderdiğim dilekcelerime cevap ver! 18. Hacettepe Üniversitesinde hâlen "doktora" talebesi olan yarbay rütbesinde hava öğretmen Deniz KURT isimli bir subay var ki; Hava Harp Okulu 1911 senesinde “kuruldu” demekden hiç utanmıyor! Millî Savunma Bakanı Hulusi AKAR; bu konuda sana gönderdiğim dilekcelerime cevap ver! 19. Yazdığı uyduruk okul târihcesinde Kara Astsubay Meslek Yüksek Okulu Komutanı; Astsubaylar “orta kademe yöneticidir” diyor, yalan söylüyor. 20. “Erbaş” olan “küçük zâbit ” sınıfı “ astsubay” sınıfıdır diyorlar, yalan söylüyorlar, 21. İngilizce “ noncommissioned officer ” teriminin türkcesi “ astsubay”dır diyorlar, yalan söylüyorlar, 22. Amerikan Ordusunda “ astsubay” denilen “ortada sandık” bir asker sınıfı var diyorlar, yalan söylüyorlar, 23. Amerikan Ordusunun “ erlerine” Ankara'da "astsubay” diyorlar, yalan söylüyorlar, 24. Kara Astsubay Okulunu 2003 senesinde kurduk diyorlar, yalan söylüyorlar, 25. Deniz Astsubay Okulunu 2003 senesinde kurduk diyorlar idi! Bu yalanı söyleyenlere yedirdik, evvel Allah. Fakat 26. Hava Astsubay Okulunu 2003 senesinde kurduk diyen Hava Kuvvetleri Komutanı hâlâ yalan söylüyor!.. 27 . Cumhuriyet târihinin en büyük yalanını ise Genelkurmay Başkanları söylüyor! Amerika, İngiltere ve NATO üyesi devletlerin ordularında “subay” ve “er” olmak üzere iki sınıf asker mevcut. İki senelik ön lisans düzeyinde eğitim/öğretim verip; Sanki harp okulu mezunu “muvazzaf subay” imiş gibi “astsubayları cebren ve hile ile muvazzaf yapan” Ve dahi “15 mecburî hizmete” cebreden dünyada Türkiye’den başka ordu yok!
1956 senesinden beri Genelkurmay Başkanları; Amerikan ve İngiliz Orduları ile NATO’da “astsubay” isimli ortada sandık bir asker sınıfının mevcut olduğu yalanını söylüyorlar. İngilizcede “muvazzaf astsubay” tâbiri mevcut bile değil! “Muvazzaf astsubay” tâbirine karşılık olarak Genelkurmay Başkanlarının götlerinden uydurduğu “Noncommissioned officer” ve “Petty officer” tâbirleri de yalan. Bu yalanlar ile Genelkurmay Başkanları; a. Amerikan ve İngiliz “erlerine” Türkiye’de “astsubay” muamelesi yapıyor, b. Kânunun “subay yardımcısı” dediği “Türk astsubayları” da; Amerika, İngiltere ve NATO’da “yabancı erlerin” emrinde çalışdırıyor. NATO devletlerindeki “er” kurslarına “Türk astsubayları” gönderiyorlar. c. Bizim dangalak astsubaylar da; Amerika’da, İngiltere’de ve NATO’da “astsubay” kadrolarında görev yapdıklarını sanıyor gerzekler. Bu yalanları Emekli "Astsubay" Eski Tüfek ben Şükrü IRBIK, Sizlerin huzûrunda 13 Aralık 2019 Cuma günü burada târihin şâhidliğine teslim ediyorum.
Eski Tüfek – 2019 .
|
Askerlik târihimiz konusunda, Subaylarımızın şu güne kadar ortaya sıçdıkları bu yalanları anlatmak için yüz yüze görüşmek üzere MSÜ Rektörü Prof.Dr. Erhan AFYONCU’ya dilekceler yazdım.
Fakat Erhan AFYONCU, “vakdim yok” diyerek “astsubay” ben Şükrü IRBIK ile görüşmeye tenezzül etmedi…
İşde, MSÜ Rektörü Prof.Dr. Erhan AFYONCU ile görüşme talebime dair CİMER dilekcem
Ve bu dilekceme MSÜ’nün verdiği cevap;
Elbet bir gün gelecek, Vicdanlı, ahlâklı, bilime saygılı, cesur ve tabi ki “vakdi olan” bir hoca, MSÜ’ye rektör olacak! İşde o gün, Erhan AFYONCU, ben Şükrü IRBIK ile görüşmeye tenezzül etmediğine çok hayıflanacak, haberi olsun!..
Eski Tüfek – 2019 .
|
Bugüne kadar gönderdiğim dilekcelerime cevap verirler ise şâyet
Subaylarımızın söyledikleri bu yalanlar bir bir ortaya dökülecek,
Vatandaş da bu yalanlardan kurtulacak, inşallah...
Millî Savunma Bakanları, Genelkurmay Başkanları, Kuvvet Komutanları…
Kurmayından, öğretmeninden, doktorundan doçentine kadar omuzu bol rütbeli anlı şanlı subaylarımıza…
Üfürükden unvânlı, çok kitaplı, pek kibirli profesörlerimize sesleniyorum!..
Bu söylediklerimin yalan olduğunu iddia ediyor iseniz şâyet!
Ben Şükrü IRBIK’ı hemen mahkemeye verin!..
Hele bir verin de! Vicdânlı, nâmuslu hâkimlerin huzuruna çıkalım hep berâber.
Ve kitapsız yazar, emekli asubay Eski Tüfek ben Şükrü IRBIK,
O çirkef yüzlerinizdeki şirin yalan maskelerini bir bir yırtayım, inşallah!
Haydi!
Ciğeriniz, ilminiz, rütbeniz, unvânınız ve şerefiniz yetiyor ise şâyet, buyurun!
İşde meydan!..
* * * * *
e-devlet vasıtası ile gönderdiğim dilekcelerime CİMER işlem yapmayınca,
Ben de bu kez bakanlıklara yazılı dilekce vermeye başladım. 1902823554 sayılı CİMER dilekcem, Millî Savunma Bakanlığına 02 Aralık 2019 Pazartesi günü elden teslim etdiğim dilekcemdir.
Fakat bakanlıklarda tuhaf birşeyler olmaya başladı.
Yazılı dilekcelerime yakın zamana kadar cevâp veren ilgili bakanlıklar da artık cevâp vermemeye başladı.
Cevap vermeyen bakanlıkları şikâyet etmek için gönderdiğim itiraz dilekcelerime,
İlgili makâm olan Adalet Bakanlığı da işlem yapmıyor…
* * * * *
Anlaşılan o ki dilekcelerimde tevcih etdiğim suâllerimden sineklenen birileri var.
Bunların kim olduklarını şimdilik bilemiyorum.
Ancak şunu çok iyi biliyorum ki; Devletin yapdığı hiçbir işlem ilelebet sır olarak kalamaz!..
Fakat
Dilekcelerime cevap vermeyenlerin maksatlarının ne olduğunu gâyet iyi biliyorum;
Bugün dilekcelerime cevap vermeyen siyâsiler,
"Astsubay" dedikleri askerleri köleleşdiren kokuşmuş "subay zihniyetinin" hâmiliğini yapıyorlar…
* * * * *
Düne kadar gönderdiğim dilekcelerime,
Genelkurmay Başkanlığı veya Kuvvet Komutanlıkları cevâp vermiyor idi. Dilekce hakkı "yasak" idi.
AK Parti, hükûmet oldu ve “yasakları” kaldıracağını söyledi.
Bu seneye kadar da dilekcelerime gâyet iyi bir şekilde işlem yapıyor idi.
Fakat bu Ağustos ayından buyana işler, tam da eski duruma döndü!..
Dilekce hakkı gene "yasak" oldu.
Millete “efendi” değil, “hizmetkâr” olmaya geliyoruz dediler.
Fakat şimdi görüyorum ki millete “efendilik” yapıyorlar.
* * * * *
Anadolu Ajansı’na 18 Şubat 2019 Pazartesi günü verdiği beyanda
CİMER Başkanı Prof.Dr. Fahrettin ALTUN şöyle diyor;
“ Başvuruları ilgili mercilere sevk ediyoruz! ”
Lâkin Fahrettin Başkan,
2019 Ağustos ayından bu yana bizim dilekcelerin üzerine yatıyor!..
* * * * *
Düne kadar memleketde “subay tahakkümü” var idi. Çünkü subaylar dilekcelerime cevâp vermiyorlar idi.
|
“Subay tahakkümü” mağduru olduğunu söyleyerek vatandaşdan rey isdeyen “siyâset”, Kasım 2002 senesinde hükûmet oldu.
Bugün ise artık görüyorum ki bir “siyâsî tahakküm” ile karşı karşıyayım.
Bu kez de "siyâsetin kendisi" vatandaşa “tahakküm” tatbik etmeye başladı. Çünkü bugün de "siyâsiler" dilekcelerime cevâp vermiyorlar.
|
|
Ben Eski Tüfek Şükrü IRBIK şunu çok iyi biliyorum ki;
Her şey, inceldiği yerden kopar!
Fakat zulüm, kalınlaşdığı yerden kopar!
Gönderdiğim dilekcelerime yapdıkları “siyâsî zulüm” iyice kalınlaşdı…
Bugün dilekceme cevap vermeyen "siyâsilere" diyorum ki;
Bir zamanlar memlekete zulmeden "darbeci subaylara" bak! Ve Kendi hâlini gör!..
|
* * * * *
AK Parti’ye rey veren muhterem "astsubay" meslekdaşlarımdan ricâ ediyorum. Herhâlde sizi kırmaz!
Ak Parti Genel Başkanı reyise söyleyin de! CİMER, üzerine yatdığı şu dilekcelerimi bir zahmet, ilgili "mercilere" sevk etsin!
|
Hamiş: Bu makâleyi yazmaya hiç niyetim yok idi. Fakat CİMER dilekcelerime işlem yapmadığı için yazmaya mecbur kaldım. Ağustos ayından buyana kânunsuz olarak bekletdiği dilekcelerime CİMER işlem yapar ise şâyet Ben Şükrü IRBIK bu makâlemi yayından kaldıracağım. |
Yorumlar
Ben de Musa KURT’un bu tavsiyesi üzerine; emekli assubay meslekdaşımız ve İYİ Parti Kayseri milletvekili DursunATAŞ’ın
(dursun.atastbmm.gov.tr)
e-posda adresine, aşağıda gördüğünüz mektubumu 22 ve 25 Aralık 2019 târihlerinde olmak üzere iki kere gönderdim.
Fakat ne yazık ki emekli assubay meslekdaşımız ve İYİ Parti Kayseri milletvekili Dursun ATAŞ’dan şu güne kadar hiçbir cevâp almadım. Kendisini tanıyan okurlamızdan, bu mektebumu vekilimiz Dursun ATAŞ’a ya da başka milletvekillerine iletmesini ricâ ediyorum.
Şükrü IRBIK
Şükrü IRBIK
Sun 12/22/2019 9:24 PM
dursun.atastbmm.gov.tr
Sayın Dursun ATAŞ,
Ben Şükrü IRBIK, sizin gibi emekli bir astsubayım. Askerlik târihi konusunda araştırmalar yapıyorum. Çalışdığım konularda CİMER'e dilekceler gönderiyorum. Ağustos ayından buyana gönderdiğim dilekcelerimi CİMER, ilgili bakanlıklara göndermiyor.
Sayın vekilim,
Bu konuda sizin ile görüşme isdiyorum. Ankara'dayım. Bu konuda yardımınızı rica ediyorum.
Saygılarımla
Şükrü IRBIK