Kanun Numarası : 5143
Kabul Tarihi : 21/4/2004
Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 28/4/2004 Sayı :25446
Geçici Madde 5- (Ek: 5/2/2009-5837/36 md.)
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce emekliye ayrılmış ve 4608 sayılı Kanundan istifade etmiş subaylardan, çeşitli nedenlerle kılıç istihkakından yararlanmamış olanlara, kendilerinin veya yasal mirasçılarının bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç yıl içinde müracaat etmeleri halinde kılıç istihkakları verilir.
* * *
De haydi bir kere daha buyurun ;
Bir masaldır dillerinde çok uzun zamandır sürer gider, bu öyle bir masal'ki, dinleyen canından bıkmıştır aynı masalı dinlemekten, Ama anlatan hiç usanmamıştır aynı masalı binlerce kez tekrarlamaktan,
Hani sabah akşam kulağımızın dibinde bağırırcasına söylüyorlar'ya : " Subay - Assubay bir bütündür, biz bir aileyiz" diye, masalın doğru olmadığını en az bizim kadar bilmelerine rağmen.
Personel arasında ayrım yapmada hiç bir meslek mensubunun ellerine su dökemeyeceğinde farkındalar,
Lojmanından - kampına , Tabldot'undan - asansörüne , Servis aracından - berberine , bir zamanlar şehitler için camilerine kadar ayıranlar , yıllarca askeri hastanelerde odalarını - polikliniklerini ayıranlar , sadece kendilerine her türlü imtiyazı HAK görenler , altı çeşit tam yağlı tazminatı kursaklarından geçirmeyi salt kendilerine yakıştıranlar , Kaymaklı emekliliğinde yurt içi - yurt dışı turların değişmez müdavimleri , Emekliliğinde zaruriyetten ikinci iş peşinde koşanlara koro halinde sesleniyorlar ; "Biz aileyiz",
Asla hiç var olmamış sözüm ona "Aile'nin" fertleri arasında buyurun bir başka ayrımcılık daha ,
Yıllar önce "Beylik tabancası" diyerek Assubaylara verdirdiğiniz "ÇAKARALMAZ" tabancaların ne durumda olduğunu söyleyip durduk, bu silahlardan ne köy ne kasaba olur dedik, nihayetinde cılız bir sesle duyma gereği zaruri olacakki, bu işe yaramaz silahları ateş gücü yüksek silahlarla değiştirme gereği duyulmuş,
Lakin bu iştede bir " Hinlik" Düşünülmüş ,
O kadar iyi tanımışız'ki sizleri, bunun aksi olsaydı şaşırırdık emin olun ,
Değiştirme işinin personelin birlik bütünlüğü açısından Muvazzaf - Emekli istisnasız tüm personeli kapsaması gerekirken bunda bile ayrımcılığa gidilmesinde bir sakınca görülmemiş , Amaç üzüm yemek olmayınca
Bu uygulamanız dahi Assubaya bakış açınızı gözler önüne seriyor ,
Sizin "Aile " sözünüz Sunay Akın'nın "Küçüklere masallar"a benziyor, gerçek tamda budur ,
Siz anlatmaya devam edin , lakin biz dinlemekten bıktık - usandık ,
Masallar karın doyursaydı emin olun bütün Assubaylar şimdilerde "Obezite" tedavisi görüyor olurlardı ,
Sizinkisi tamda "Yalancı çoban" hikayesi ,
Bir gün sürüye kurt gerçekten dalarsa, yazık olur hem size hem bize hemde Memlekete ,
Asssubaylara "Beylik tabancası" diye verilen işe yaramaz ÇAKARALMAZ tabancaları " Ateş gücü yüksek" silahlarla değiştirirken dahi ayrımcılık yapıp , Assubayların tamamını değilde sadece bir bölümünü kapsayacak şekilde bu değişikliğe gidenler , kendilerine mezuniyetlerinde verilen "Kılıç" için ölülerini'de kapsayacak şekilde yasa çıkarttırmışlar . Ölmüş subayların ailelerine - varislerine kılıç verdirmişler . (
Kanun Numarası : 5143 )
Pardon aileyizmi demiÅŸtiniz ?
Biz "Aile" falan değiliz , biz "Bütün" falan hiç değiliz, çünkü bunu önce SİZ istemediniz.
S....tığınız helayı dahi ayırdınız , bu nasıl bir "Aile"dir acep ? ,
Kafaya çuval geçirilsede ,
Boyuna kemer takılsada ,
Düğünlerde yerlere yatırılıp Derdest edilsede ,
Sizin derdiniz tel örgüler ardındaki Çiftliğin AĞA'sı olmaya devam etmek,
SİZİN DERDİNİZ ÜZÜM YEMEK HİÇ DEĞİL ,
SİZİN DERDİNİZ BAĞCIYLA ,
SİZİN DERDİNİZ "MARABA" OLARAK GÖRDÜKLERİNİZLE . . .