Saygıdeğer Meslektaşlarımız,
Son günlerde EMS ve BDES olan arkadaşlarımız 'haklı olarak' faiz hesapları yapmakta, mağduriyetlerini dile getirmektedirler. Kesinlikle katılıyoruz! ANCAK, bizler için iki husus büyük önem taşımaktadır;
TEMAD, bu iki konuyu AİHM taşıdığını belirtmiştir. Fakat, "her üyeye katılımları nispetinde hisse senedi verilmesi" konusundaki dava dilekçesini, tüm ısrarlarımıza rağmen açıklamamakta 'nedense' ısrar etmektedir!
Temad Yönetimi "Kurum iştiraklerininin yönetim ve denetim kurullarında görevlendirilme" talebimiz ortada dururken, Temad Genel Sekreteri'ni OYAK Aslan Çimento Denetim Kurulu'na atanmasını resmen talep ederek, AİHM'deki açtığı davayı tehlikeye atmıştır. OYAK avukatları, TEMAD'ın görevlendirme yazısını mahkemeye sunsa ve "davacının talepleri yerine getirilmeye başlandı. Kadrolar boşaldıkça, assubay ataması yapılacak" dese, sizce sonuç ne olur? Kişisel hesaplarla STK temsil edilip, yönetilir mi?
Bizler, bir bankanın tasarruf mevduatına para yatırmadık, bir yardımlaşma kurumuna ortak üye olduk. Emekli olduğumuz zaman kurumun birikimlerimize 'kendi hesaplamalarına göre' nema vererek, bizi kapı önüne koyması hukuka aykırıdır. Bir çok kurumun sosyal yardım sandıkları üyelerinden bizler kadar aidat almamasına rağmen, ikinci emekli maaşı bağlamaktadırlar. Kuruma tekrar üye olamayanların % 80 i, o gün için sistemde olan emsallerinin birikimleri değeri üzerinden talep edilen parayı temin edemeyen assubaylardır. Bu nedenle, OYAK hisse senedi konusunu gündeme getirmiyor!
Kimsenin aldığı nemada gözümüzün olduğu düşünülmesin! OYAKBANK satıldığında sistemde olan üyeler bir gecede %50 oranında nema aldılar. Peki daha önceki yıllarda OYAK'ın amiral gemisi OYAK RENAULT satılsaydı, o tarihte sistemde olanlar kazanacak kurum şimdiki kadar güçlü olmayabilecekti. Bugün sistemde olanlardan hastalık, evlenme, mülk edinme vb. sebeplerle kurumdan ayrılmaları gerekirse 1-2 yıl sonra, örneğin; ERDEMİR satıldığında "ne yapalım, şansızlık mı" diyecekler ?..
Bu konuları dile getirdiğimizde bazı arkadaşlarımızın bencilce "ne yapalım, biz paramızı OYAK'ta değerlendirirken sizler harcadınız" deme hakkı yoktur. Çünkü, mağdur olanlar içerisinde, bu düşüncedeki arkadaşlarımız daha assubay olmadan OYAK'a katkı sağlayanlar vardır. Bunun için en adil çözüm, hisse senedi verilmesidir. Böylece çoğunluk hissesine sahip olan assubaylar yönetim ve denetimde söz sahibi olacaklarıdır. OYAK'ı yönetenler işte bu gerçeği bildikleri için radikal kararlar almamaktadır. Lakin, biz bu hukuksuzluğa kesinlikle razı olmayacağız!
Değerli Meslektaşlarımız, Sn.İsmail TURAN'ın AYİM'deki açtığı dava "OYAK'ın, kurumdan ayrılan üyelere yaptığı ödemelerin nominal değerden değil, tüm kurum varlıklarının üzerinden hesaplanarak ödenmesi"dir ve Sn.TURAN karar düzeltme talebinde bulunmuştur. "Tüm üyelere hisse senedi verilmesi" talebi ile benzerlik taşıyan bu dava karar düzeltme talebinden sonra muhtemelen AİHM'ne taşınacaktır. Bu davanın destekçisi olarak takibini yapmaktayız.
Saygılarımızla...
Yorumlar
Bölüm Yöneticisi
-
Değerli site yönetimi OYAK VE ASSUBAYLAR konulu yazıda mükemmel bir vurgulama ve örnekleme ile sorunun bam teline dokundurmuştur. Bu konudaki yazılarımda sürekli uyardım,2002 ve öncesi yıllarda emekli olanlar,80 ihtilali ve sonrası yirmi yıllık dönemde siyasi ve ekonomik kriz ve istikrarsızlıkların kurbanlarıdırlar.Gecelik faizlerin 140'lara enflasyonun 60'lara döviz karşılıklarının iki katına çıktığı bu dönemlerin sonucunda OYAK REEL GETİRİLERİ bugün emekli olan meslektaşlarımızın ancak üçte biri kadardır.Yazıda tesbit ettiğim tek önemli husus "Kurum iştiraklerinde hakları olan tüm üyelere hisse senedi verilmesi" ibare ve anlayışının "kurumda bugün üye olarak görünmeyen ama kurumdan emekli olmuş yaşayan veya eşi hayatta tüm üyelere kurumun ortaklık hissesinin verilmesi" şeklinde algılanması olmalıdır. Kuruma göre üye demek içerde parası olan isimdir. Mücadele doktrinimiz 2000'li yıllardaki ekonomik ağır kayıplar sebebiyle kurumdan birikmiş ikramiyesini çekmek zorunda kalan özellikle çok düşük emekli aylıklı Assubay emeklilerini;düzenlenecek yeni bir tasarı ile kurumun tüm aktif ve pasif varlıklarına hissedar yapmaktır.Zira üyelik farklı,reel kazanç sağlamak için kurumda parayı tutmak farklı finansal argümanlardır.OYAK'ın yanlıştaki ısrarı bu noktadadır.Konu ile ilgili olarak Kurul üyesi sıfatı ile Genkur.Bşk.lığına yaptığım yazılı başvurunun OYAK Genel kuruluna iletildiği kurulca kurum prensiplerine aykırı bulunduğu tarafıma bir mektupla bildirilmiştir. Oysa yapılan teklif; Kurum dışında kalmış tüm üyelerin belirlenecek bir taban katılım payı tutarı ödemek koşulu ile yeniden kuruma üyelik ve kâr payı sistemine davetti ve mevcut üyeleri de mağdur etmemiş olacaktı,kısacası bir çeşit mali af kapsamında bir düzenleme içeriyor idi.Ne yazık ki o haliyle dahi kabul görmedi!.. SONUÇ itibariyle OYAK MÜCADELESİNİN ANA AYAĞI DIŞARIDA KALAN EMEKLİLERİ sınıf, rütbe ayırmaksızın bu büyük devasa kurumun içine alıp HZ.ÖMER adaletini tecelli ettirmektir. MÜCADELE BÜTÜNÜ KAPSAYAN UZLAŞIDIR. Saygılarımla.
-
YÖNETİCİ NOTU
Sn.Özdemir duyarlılığınıza teşekkürler. OYAK'ta eski yeni sistemde olsun olmasın tüm üyelerin hakları vardır.BDES birikimlerin ayrı değerlendirilmesidir. Hisse senedi talebimizden kesinlikle vazgeçmemiz mümkün değildir. OYAK'ın adil bir çözüm bulması dileğimizdir.
Benim çekinecek bir durumum olmadığı gibi beladan da korkmam.Yani beladan çekinseydim buralarda hiç olmazdım.
Yazdıklarım açık. OYAK'ın lağv edilmesi konusuna karşı direnç gösterecek ben dahil çok üye var diyorum.
Atğm.lere gelince;öncelikle bu ülkede savaş var,şehit var,gazi var,sağlık nedeniyle malul var,trafik kazası geçiren var,intihar eden var.İşte OYAK bu duruma düşen tüm astğm.lere de yardım yapıyor. 42.000 tl civarı. 12 ay kesilen 130-140 tl den 1500-1600 tl ye karşılık. Kaç tane astğm.böyle bir duruma düşmüş diyorsanız ben bir günde 2 şehit atğm'i selamlayarak yolladım. İl şehit ve gazi albümüne baktığımda hiçte az olmayan sayıda atğm'in olduğunu da gördüm.
Daha malûl ve çeşitli kazalarda ölenleri,intihar edeni de söylemiyorum.(Personelci olarak bu konularda malum bilgimiz mevcut) Şimdi bu durumun varlığına rağmen benim kazancımın Atğm.'e verilmesi neden doğru oluyor? Ben o insanların mağdur olmasını istemem ama siz aidatlarının ödenmesi derseniz ben de onların yardım kapsamından çıkması gerektiğini söylerim.
OYAK'ın lağv edilmesi için bir yerlerden yarım istenmesi sonucunda eldeki bulgurdan da olunabileceğini hatırlatıyorum. Malum böylesi nakti konularda başarılı emiş gücü olan birileri mevcut. Anlamışsınızdır.
Sakın polemik yaratmak,saygısızlık etme amacında olduğumu sanmayın birlikte yürüdüğümüz yolda ''her şey emeklilerimiz için'',''Emeklisine saygı göstermeyen kendi de saygı beklemesin'' diyen biri için onlar çok uzak ihtimallerdir.
Saygılarımla.
Takipteyim.
Ben de fikrimi beyan ettim. Yöneticiye yorumu için teşekkür ederim. Sayın Turan'ın açmış olduğu davada karınca kararınca desteğimi yaptım. OYAK tabii ki hisse senedi vermeli. Ancak bu durum bile bizim isteklerimizi karşılamaz. Üyelerin nispeti oranında subay ve assubayların temsil edilmesi konusundaki arzularımız diyelim ki gerçekleşti. Hangi kritere göre olacak? Bence OYAK iştiraklerinde Subay Assubay ve yakınları görev almamalı.
Şu durumda ben hisse senedi verildiğinde sorunun çözüleceğine inanmıyorum. Ayrıca OYAK'ın lağv edilmesi hükümetin işine geliyor diye fikrimi değiştirmem. Ancak mücadelemizin buraya kadar olanında ayak bağı olmak istemem. Daha çok destek olurum.
Ben OYAK lağv edilsin şeklinde fikrimi beyan ederken, imtiyazların bizi kapsamayan kısmına hayır, bizi içine alan kısmına ise evet diyemediğim için bu fikri savunuyorum. Bu konudaki düşüncem ideolojiktir. Nitekim OYAK'ın bazı vergilerden muaf tutulduğunu biliyoruz. Asteğmenlerin paralarının geri ödenmemesi hangi mevzuata uygun ise bizim birinci derecenin üçüncü kademesinden ileri gidemememiz, Lojmanlarda yüzde kırk nispetinde hak sahibi olmamız gibi konular da aynı mevzuata uygundur. Ölüm yardımı aldıkları için bu durumu normal karşılıyorsanız şayet, bu ülkede savaş yokki. Bir sigorta şirketine gidin yıllık hayat sigortası primi en fazla 100 TL'dir. Ancak Asteğmenin her ay kesilen maaşını buna karşılık görerek bir mantık geliştiriyorsanız eyvallah... Tabii ki son sözü istatistikler söyler. Acaba son 40 yılda kaç asteğmen görevi başında vefat etti bilmiyorum. 2001 yılında yaşanan gerçekleri ve OYAK'ın krizin bir hafta öncesinde haber alarak tüm naktini dolara yatırması sonucunda, ülkemiz bir hafta içinde üçte bir oranında fakirleşirken OYAK'ın yükselişinden söz etmemi "içine sinmeyen bağışlasın." sözüyle alaysı bir şekilde geçiştirmenize şaşırdım.
Neyse daha fazla abuk sabuk şeyler yazmayayım. Yoksa muvazzafların başı belaya girer. Saygılarımla...
_____________________________________________________________YÖNETİCİ NOTU.
Sn.Günşer siz yorumunuzda 2001 krizi ile ilgili kazancı içinize sindiremediğinizi belirttiğiniz aynı düşüncede olanlar için kabul etmeyebilirler ifademizi alaylı bir ifade kabul etmenize üzüldüm. Biz aynı geminin yolcularıyız üstelik siz sitemizin yazarısınız asgari müştereklerde birleşsek de farklı düşüncelerimiz olacaktır, bu düşüncelerimizi dayatmada bulunmadan,polemiklere girmeden saygı içinde yapmamızdan daha doğal ne olabilir? OYAK'ın imtiyazları imtiyazlıları gerçeğini göz ardı etmemiz mümkün değil ama esas GERÇEK BİZİM HAKSIZLIKLARIMIZDIR...
Lütfen konuları karıştırmayalım.
Saygılar
Takipteyim.