Bir gün bilgisayarımı açtığım zaman iyi bir haber yazacağım veya okuyacağım günlerin özlemi içindeyim.
Saygıdeğer arkadaşlarım
Gün geçmiyor bizimle ilgili yeni haksızlıklar ortaya çıkmasın! Bazı kendini bilmez dangalaklar, parametre olmadan teori üretip, KİT işçi emeklisinden daha az maaş alan assubayları emekli albay kadar maaş aldığını zannedip, kendileri ile kıyaslamasın. Bu dünyadan bîhaber, adalet duygusundan yoksun olanlar canımızı sıkarken, birde yüreğimizde hiç küllenmeyen bir ateş olan evlatlarımızın, kardeşlerimizin şehit olmalarının acısını yaşamaktayız.
Afyonkarahisar Mühimmat Deposu’ndaki patlama ile yüreklerimiz bir kez daha kavruldu. Aralarında meslektaşlarımızında bulunduğu 25 vatan evladı hiçbir değerin geri getiremeyeceği aziz canlarını feda ettiler. Minnetle, rahmetle anıyoruz!
Bu olay meydana geldiğinde “bu fazla mesai adaletsizliğini yazamayacaklar. Komutanın, kendi ikbalini sağlamak için, denetlemede alacağı sonucu düşünüp, personeli özellikle gün batımından sonra girilmesi yasak olan mühimmat deposunda ‘insafsızca’ gece-gündüz çalıştırması suç olmayacaktır. Suç, yine şehit olan bir assubayda olacak, “kendi inisiyatifi ile çalıştı” suçlamasında bulunulacaktır” dedim. Arkadaşlarımın çoğunun bu konuda benimle aynı düşüncede olduğunu biliyorum. Çünkü şehitler konuşamaz, kendini savunamaz! Çünkü, amir daima ‘özellikle de en haksız olduğu zamanlarda’ haklıdır!…
Meslek hayatımızda örneklerini gördük, komutan evine gitmeyip gazetesini okuyup kahvesini yudumlarken işgüzar kurmay başkanları, birlik komutanları servislerin hareketine izin vermezler. Bir birlikte aksayan bir hizmetten dolayı tüm personel cezalandırılıp ikinci emre kadar görev yaparlar. Komutan ceza veremediği olaylarda personele hafta sonu mesai yaptırır.
Atalarımız “bir nusubet bin nasihatten evladır” demişler. Bu acı olay umarız TSK için bir ders olur ve bu amir yetkisi ile mesai adı altında yapılan eziyet sona erer. TSK, bunun gibi birçok olumsuzluğu, personel arasındaki ayrımcılığı sona erdirip yeniden yapılanmalıdır. Yoksa, “Güçlü ordu, Güçlü Türkiye” sadece sloganlarda kalacaktır!
Saygılarımla.