Ankara 7°C
Açık
Ankara
7°C
Açık
Pts
8°C
Sal
6°C
Çar
6°C
Per
8°C
Bu güne kadar isteklerimizi ya duyuramadık ya da ciddiye alınmadık, bu iş bu şekilde olmayacak gibi görünüyor ortada en yetkili ağızlardan söylenmiş, yazılmış sözler yazılar var galiba unuttular, hani biz söz verdiğimiz her şeyi mutlaka yerine getiririz deniliyordu, demek ki henüz daha söz verilmemiş sadece ön bilgi verilmiş, bekleyeceğiz ne yapalım…
Assubay sınıfı 1960 darbesinden beri sosyo-ekonomik /kültürel anlamda planlı ve acımasız şekilde mağdur edildi. Assubayları İntikam egosunu tatmin için mağdur ve mazlum duruma düşürenler kına yaksınlar.
Son tahlil de; yazı çizi devri artık son bulmalı,
Gün hak arama ve direnç gösterme zamanıdır. Assubaylar davalar açarak gasp edilen haklarını almalı…
Mazlumlar ayağa kalkmadıkça zalimlerin diz çökmeyeceği unutulmamalı…
”Assubay sınıfı 1960 darbesinden beri sosyo-ekonomik /kültürel anlamda planlı ve acımasız şekilde mağdur edildi”Orhan ORHUN’a katılıyorum ayrıca yine sinsice ve organize bir şekilde her darbe,muhtıra,28 şubat süreçleri gibi kanunsuz hukuksuz müdahaleler sonucunda Assubayların hakları gasp edilmiş,keyfi olarak statüleri erat statüsüne kadar indirilmiştir.
Sayın Söylemez, Siz benden daha eski olarak bu sitenin duayen yazarısınız. Bir takım kaygılarınızla beraber, hala herkesi mücadeleye çağırma azminizi saygıyla alkışlıyorum. Geldiğimiz noktada astsubay mücadelesi adına ufukta bir umut görmüyorum. Ancak ben bazılarına göre belki de daha da fazla TEMAD Genel Merkez yönetimini destekleyen biriyim. Tüm bunlara rağmen kendimle tezat düşen bu tarzımı lütfen bağışlayınız.
Biz davamızda başarısız olmuş ve dahası başarısızlığa yelken açmış, bir meslek topluluğuyuz. Bizim isteklerimizin maddeler halinde sunulması kadar başarısızlıklarımızın da maddeler halinde sunulmasına ihtiyaç vardır. Tüm emekli assubayların, TEMAD üyelerinin, Dernek Yöneticilerinin şapkalarını önlerine alıp düşünmeleri gerekmektedir.
Ben kendimce gördüğüm, zaman zaman sosyal medyada da seslendirilen, bazı gerçekleri maddeler halinde sizin yazınıza yorum olarak eklemek istiyorum.
1) TEMAD kanunla kurulmuş bir dernektir. Onur mücadelesini yasal zeminden uzaklaşmadan yapmaya gayret etmektedir. Bunu yaparken de en büyük desteği sosyal medyadan almıştır. Sosyal medya çok kırılgan bir yapıya sahiptir. Buralarda konuşulan fikirler belirli bir amaç süzgecinden geçmediği için bir taraftan taraftar toplanmakta, diğer taraftan da kaybedilmektedir. Bazı yorumların yenilir yutulur tarafı yoktur. Sosyal medya kontrol altında tutulamamaktadır. Örnek olarak bizim haklarımızı gündeme getiren Sayın Balçiçek Pamir’e sahip çıkmak adına sosyal medyada paylaşım yaparken birisi gelip telsizci tabiriyle mandallama yapmaktadır. Orada tartışalan hemen hemen tüm konular mandallanmaktadır.
2) TEMAD şubelerin dışındaki oluşumları, şubelerin tepkisini almamak adına kullanamamaktadır. Aksi taktirde kendilerini dışarıdan yönetiliyormuş durumuna sokacakları endişesi taşımaktadırlar. Bu kapsamda Assubayların onur mücadelesinin en duayen ve en kapsamlı oluşumu olan emekliassubaylar.org sitesine gerekli desteği verememekte, yorum ve bildiri yazamamaktadırlar.
3) Yöneticilerimizin, TEMAD’ın emekli assubayların onur mücadelesinde yasal zeminde kalıp kalmamak ve varlığını tehlikeye sokmak adına hareket ederken gerekli taban bilincini bulamadıkları gün gibi aşikardır. Günü birlik düşünen, fevri hareket eden, disipline edilmemiş bir üye potansiyelimiz vardır. Dahası bir takım gruplar siyasetçi edasıyla bu tür şeyleri körüklemektedirler.
4) Basın yeteri kadar kullanılmıştır. Ancak basının bizler için yapabileceği şeyler de bir yere kadardır. Basında çıkan haberler üzerine bir takım partilerin sivil toplumlardan sorumlu milletvekillerinin iyi ilişki kurma amaçlı çalışmalarına aldanmak saflıktır. Nitekim Başbakanımızın kendisi bile bizlerin durumundan haberdar olduğu ve çalışma yapılmasını istediğini biliyoruz. Bunlar tamamen siyasi yelpazelerini sağlam ve iş görür tutma çabalarıdır.
5) Bizler maalesef hak mücadelesinin bir cephe savaşı gibi kazanılacağına inansak ta o cesareti gösteremedik. Bu cesaretsizliğin sebebi maalesef aramızda bulunan ve halinden memnun olanların azımsanmayacak kadar çokluğudur. Yani meslek hayatından sonra ikinci mesleğe başlayan ve bir düzen tutturanlarımız için hak mücadelemiz bir zaman kaybı gibi görülmektedir. Bunun yanı sıra hiç bu çalışmalardan haberi olmayan yada haberi olmaması için çaba sarfeden, google arama motoruna “emekli assubaylara zam” olarak bakan zihniyet te çoktur. Dolayısıyla gücümüzü abarttık. Aslına biz öyle doksan beş bin ya da ikiyüz bin kişi değiliz. Biz bu mücadeleyi ortaya koyan en fazla yirmi bin kişiyiz.
6) Bir de mücadelemizi amaç değil araç edinme halleri var. Bir yorumdan, bir köşe yazısından dolayı birbirlerine kırılanlar, yazı yazmayı veya yorum yapmayı davanın üzerinde görenler bundan vazgeçmelidir. Unutmamalıyız ki herkes kendince haklıdır, bazılarımız daha bilgili olabilir. Birbirimizi bilgilendirirken kırıcı üslup kullanmamalıyız. Davamızı unutup kitlemizi de okuyucu potansiyeli görüp, bir takım hayaller kurmamalıyız.
Kısacası geçmişe göre, reklamdan başka değişen bir şey yok. İyi konuşan bir başkanımız var. İyi organize olan bir yönetimimiz var. Ama cesaretimiz her zaman ki gibi yok. Oysa şöyle düşünürsek daha iyi olmaz mı?
Bu yoldan dönüş yok. Her türlü eyleme göre organize olmalıyız. Dernek eskisi gibi gizli saklı değil alenen destek vermeli. Grupları cesaretlendirmeli ve camiada herkes birbiri ile kucaklaşmalıdır. Şubelere çekinmeden talimat vermeli, müstakil harekat tarzlarından uzaklaşmaları sağlanmalıdır. Belki derneğimizi kapatabilirler. Belki bazılarımız hakkında dava açabilirler. Belki şiddete mağdur kalabiliriz. Ancak doğru bildiğimiz yolda haklı olduğumuzdan emin isek sonuçta biz kazanacağız. Diğer alternatifleri düşünmek bile yersiz. Bir dernek kapanır , bin dernek kurulur. Bu uğurda karşılaşılan zorluklar bizim onur mücadelemizin madalyaları olacaktır.
Aksi taktirde ciddi olarak mücadele eden, bu mücadeleden başka bir beklentisi olmayan onurlu ve duayen diyebileceğimiz kişiler yavaş yavaş aramızdan ayrılacaklardır. Bu hava yavaş yavaş dağılacaktır. Bu havayı tekrar oluşturmaya belki de bir daha hiçbir zaman cesaret edemeyeceğiz.
Bu duygu düşünceler ile derneğimize acil olarak cesaret ve camiamıza da kayıtsız şartsız destek vermelerini diliyorum. Saygılarımla…
Benim bir teklifim olacak,dileyen kızsın dileyen desteklesin.Ben 1’inci dereceden emekliyim, Oyak maaşım var eşim memur geçinip gidiyorum. Maaş alırken aynı yıl mezun olduğum çeşitli nedenle 1’inci dereceye yükselememiş arkadaşımın aldığı maaşı görünce haksızlığı sanki ben yaptım gibi üzülmekteyim.
Öncelik bu arkadaşlara çözüm sunmaktır, bunun için gerekiyorsa büyük miting ve ardından eylemler yapılmalı üye sayısının en az yarısı ile eylemlere katılmayan şubeler kapatılmalı, madem mücadeleyi genel merkeze bıraktık aidatı oraya göndeririz lokalden başka bir şey düşünmeyenler gider kahvelerde vakit geçirir. Assubay adını mücadele için kullanmayan çıkarı için kullanmasın, ne dersiniz ????????
Bana göre bu hükümet ve Genkur.Bşk.lığı sorunlarımıza çözüm bulmazlar. Subayların maaşlarına en son Nisan 2012 tarihindeki Ocak 2012 tarihinden geçerli ek iyileştirme yapıldı, subaya gelince bütçede ödenek bulunurken assubaya gelince hep pentatlon sahasındaki tırmanma duvarı gibi aşılamayan / aşılmak istenilmeyen bir engel önümüze çıkıyor. Hükümetin amacı subay ve assubay zümresi arasındaki maaş adaletsizliğini giderek açarak ayrımcılık yapmaktadır. Yani Silahlı Kuvvetlerimizi iyice bitirme noktasına geldiler, sağolsun bizim değerli generallerimiz de kendileri lüx içinde yaşadıkları için alttakileri görmezden geliyorlar, sanki bu konuda hükümet ve Genkur. danışıklı dövüş içindeler.
Görevdeyken ve emekli olunca en başta maaş olmak üzere hep mağdur bir zümreyi temsil ettik. Görevdeyken verilen her türlü görevi kanımız canımız pahasına ifa ettik, emekli olunca da Sefer Görevi Belgelerini verdiler, bu insanlar çok yüzsüzler emekliyken vasıfsız bir işçiden bile düşük maaş alıyoruz ama yedek assubayız. Konu hakkında bilgisi olan melektaşımız varsa yedek assubaylığı kabul etmiyoruz deyip Sefer Görevi Belgelerini iade etsek sonuç ne olur? Saygılarımla.
Karşımızda çok güçlü bir hükümet,dışarı karşı zayıf bize karşı kaplan geçinen ve hükümetle kanka olan ve sözünü geçiren bir Genelkurmay var.Bizim TEMAD çatımızda da il Başkanlıkları bazında makama oturanın da nasıl olsa üç sene garanti hesabı var.Bu görevdeki assubayların içten gelerek cesuryürekli hiçbir menfaat gözetmeden mücadele edecek kişiler olması gerekir, koltuk sevdalısı olmaması lazım. Sadece TEMAD Genel Başkanımız ve Yönetim kurulunun mücadelesi ile olmaz böyle şeyler.Özlük haklarında değişen bir şey olmazsa üyelerin ümitleri tükenir üye sayımız gittikçe azalır.Medyada saygı nöbetine beş yüz kişi yürüyüş yapıyor bütün kanallar haber yapıyor, biz Ankara’da on bin kişi yürüyoruz tık yok.O gün Emekli maaşı platformu sözcüsü yarın direkt Bakanla görüşeceğiz randevu aldık diyor ama bizim özlük haklarımız beş aydır Başbakanın önünde bekliyor, biz hala neyi bekliyoruz,eğer bu yerel seçimler öncesi oldu oldu yoksa başka bir bahara kalır.Mücadeleyi tüm meslektaşlarımızla vermeliyiz sadece ben aidatımı veririm başka şeye karışmamla olmaz, her üye aktif görev almalıdır. TEMAD Genel Merkezi seçimleri hariç İl başkanlığının görev süresinin bir yıla düşürülmesi şart alttan devamlı genç kardeşlerimiz geliyor onların da bu görevlerde aktif bulunması gerekir. Emeklimiz ve Muvazzafımız ile BİZ BİR BÜTÜNÜZ. Saygılarımla.