Ağrı Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, “İlimiz merkezi Erzurum Caddesi üzerinde bulunan Hava Şehitlik Anıtı ile ilgili çeşitli bilgiler aktarılmaktadır.
Elde bulunan bilgilere göre şehitliğin tarihi gelişimi şu şekildedir; 1930 yılında Nidai Paşa tarafından Yüzbaşı Kamil Efendi ve Yüzbaşı Hüsnü Efendi ile tüm şehitlerin hatırasını yaşatmak üzere merkezde bir şehitler anıtı inşa ettirilmiştir.
1939 yılında İran Veliahdının düğün törenlerine katılmak için İran’a gönderilen Volti Tayyare Filosu’ndan iki uçak, yurda dönerken 29 Nisan 1939 tarihinde Ağrı bölgesinde fırtınaya yakalanmış, iki pilot paraşütle atlayarak kurtulmuş, mürettebattan ikisi ise şehit olmuş ve Şehitler Anıtı’nın bulunduğu bölgeye defnedilmiştir.
Şehit olan bu havacılar, 2. Tayyare Alayı 28’incı Bölük Komutanlığından Makinist Astsubay Çavuş Ali Fethi Solker ve 44’üncü Bölük Komutanlığından sivil makinist Sıddık Uyar’dır.
1967 yılında, Milli Savunma Bakanlığınca tahsis edilen 15 bin TL ödenek ile anıt ve şehitlik yenilenmiştir.
Daha sonra Hava Şehitliğinin yeni yapılan Atatürk Anıtı ile birleştirilerek ortak bir projeyle yeniden düzenlenmesi için iki hava şehidi 10 Ekim 1981 günü saat 14.00’te törenle Abide Meydanı’ndaki hava şehitliğinden alınmış ve geçici olarak yine Ağrı merkezindeki kara şehitliğine götürülmüştür.
Abide bölgesinin yeniden düzenleme çalışmaları bittikten sonra şehitler, 4 Kasım 1981 günü halkın, sivil ve asker zevatında yer aldığı büyük bir törenle yerlerine yeniden defnedilmiştir.
Anıtın hemen altında İran’dan dönerken şehit olan iki havacının kabri bulunmaktadır.
Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun 17 Mart 1989 gün ve 133 Sayılı kararı ile Hava Şehitleri Abidesi kültür varlığı olarak tescili yapılmış durumda olup, halen Van Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünce takip edilmektedir” denildi.
İhlas Haber Ajansı
Yüreğine sağlık kardeşim. Maalesef Kenan Evren’in zihniyeti zabit camiasında hakim. Ve hükümet söz vermesine rağmen bu zihniyet sebebi ile gerekli düzenlemeyi yapamıyor. Mevzu bütçe şartları falan değil. Ancak bu sürdürülebilir bir durum değildir. Yeterki biz bunu gündemde tutmaya devam edelim. Er geç çığlıklarımız Makes bulacaktır. Selam ediyorum.