tasmektep

Saygıdeğer Meslektaşlarımız,

Yıllardır ön yargılarla assubaylara yapılan sosyal ve ekonomik haksızlıkları her platformda dile getiriyoruz. Sesimizi sağır sultan duysa da kulaklarını ve vicdanlarını mühürleyenlere duyuruncaya kadar yasal mücadelemize devam edeceğiz.

Bazı ön yargılılar haksızlıkları hiyerarşi ve statü kılıfı ile haklı göstermeye çalışmakta, sık sık “Siz mesleğe girerken bu şartları bilmiyor muydunuz?” savunması ile karşımıza çıkmaktadırlar.

Bizler hiyerarşiye saygımızı her zaman belirttik. Haksızlığı hiç bir değer yargısı savunamaz! TSK olmazsa olmazı disiplinin tarifinde “Astın ve üstün hukukuna riayet” ilkesi vardır, tabi olduğumuz yasaların hiçbirinde subaya imtiyaz assubaya tahakküm uygulanacağına dair hüküm yoktur ...

Sn.Ersen Gürpınar’ın  ADALETSİZLİKTEN DE ÖTE yazısında belirttiği gibi, ekonomik haksızlıklarımızın yanına sosyal haksızlıklarımızın birinci sırasını orduevi ve kamplarda sayılarımızla ters orantılı ve kalitesiz hizmet almamız yer almaktadır. Bunu kabullenmemiz mümkün olamaz. İstanbul'da subaylar için yeterinden fazla orduevi olmasına rağmen Kasımpaşa subay orduevinin binasındaki sorun bahane edilerek Beylerbeyi Dz.Asb.Hzl. Okulu'nun bulunduğu yere subay ordu evi yapılacağı duyumlarını almış bulunuyoruz. Bu konudaki talebimizi Genelkurmay Başkanlığı ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na iletmek için adınızı, soyadınızı, sınıf ve rütbenizi yazarak aşağıdaki metnin ilgili komutanlıklara gitmesini temin edebilirsiniz. Unutmayın, haksızlıklara sessiz kalmak haksızlık kadar suçtur.

Saygılarımızla.


KOMUTANLIK MAKAMINA

Bizler, Türk Silahlı Kuvvetleri ve askerlik mesleğine duyduğumuz ilgi ve “onurlu bir gelecek için TSK ailesine katılınız” ilanları ile bir aile olduğunu düşündüğümüz ordumuza ilk adımı atarak astsubay olduk. Verilen tüm görevleri şartları zorlayarak ifa ettik. Ordumuza ve TSK'ne bağlılığımızı terimiz, kanımız ve canımızla ispat ettik.

Hiyerarşiye saygı içersinde olduk. Hiç bir zaman imtiyaz ve ayrıcalık talebimiz olmadı. TSK her kuruma örnek olmasına rağmen, biz assubaylara uygulanan sosyal ve ekonomik haksızlıklar 'söz verilmesine rağmen' bugüne kadar giderilmemiştir.

Her kurum personelini koruyup kollarken, Türk Silahlı Kuvvetlerinin temel direklerinden biri olan assubayların, sosyal ve ekonomik haksızlıklar konusundaki haklı talepleri çözüm bulmamıştır!

Devlet memurları yasasına tabi; emniyet hizmetleri, eğitim ve öğrenim hizmetleri, teknik hizmetler, adli hizmetler, din hizmetleri gibi yerlerde çalışan personel, memuriyetlerine ünvanlarının değil, öğrenim durumlarının belirlediği derece ve kademeden başlamakta, çalışma koşulları dikkate alınıp hak ettikleri tazminatlar ödenmekte ve sosyal tesislerinden de eşit faydalanmaktadırlar.

Bugün KİT işçi emeklisi dahi assubaylardan fazla emekli maaşı almaktadır.

Ekonomik sorunlarımızın yanı sıra, sosyal tesislerdeki sayılarımızla ters orantılı ve kalitesiz hizmet bizleri derinden yaralamaktadır. Bunun sonucunda, görevdeki personelin hizmet verimliliği ve moral motivasyonu olumsuz etkilenmekte, emeklilerin ise kurumlarına olan saygısı ve aidiyet duyguları zayıflatmaktadır!

Bizler imtiyaz ve ayrıcalık değil, adalet ve eşitlik istiyoruz! Komutanlığın da malumları olduğu gibi 211 sayılı İç Hizmet Kanunu'nun 99'uncu maddesi orduevi ve askeri gazinoların, 105'inci maddesi ise kampların kuruluşlarını düzenlemektedir.

Müşterek faydalanılan tesisler dışında, assubay tesisleri için personel sayıları ile ters orantılı ve kalitesiz hizmet sunulacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Ayrı tesislerin kuruluş amacı; hizmet kalitesini arttırmakdır. Oysa, mevcut tesislerde "adalet ve eşitlik ilkelerine aykırı olarak" assubaylar aleyhine uygulamalar söz konusudur.

Ordumuzun olmazsa olmazı "disiplin"in tarifinde; “astın ve üstün hukukuna riayet“ ilkesi vardır.

İstanbul’da donanmamıza uzun yıllar astsubay yetiştiren Beylerbeyi Dz. Asb. Hazırlama Okulu'nun bulunduğu yere subay ordu evi yapılacağı söylentileri vardır. Bir çok kentimizde olduğu gibi, İstanbul’da da subay sayısı astsubay sayısının üçte biri oranındadır. Subaylara ait Harbiye, Fenerbahçe, Kalender, Kasımpaşa, Aksaray, Büyükçekmece ordu evleri ve birçok askeri gazino olmasına rağmen, assubayların ordu evlerinin toplam kapasitesi bu tesislerin ancak bir tanesi kadardır!

Beylerbeyi, deniz assubayları için manevi değer taşıyan bir yerdir! Ayrıca arz ettiğim nedenler de dikkate alınarak, boğazdaki bir ordu evinde assubayların da dinlenmelerinin teminini, burada yapılacak tesisin astsubay ordu evi olmasını ya da müşterek kullanıma açılarak hizmet vermesinin teminini saygılarımla arz ederim.

Adı ve Soyadı:

Sınıf ve rütbe:

NOT. Dileyen arkadaşlarımızın isimlerinin yanına TC.Kimlik numaralarını yazmaları yararlı olacaktır.

adaletsizliktende-ote

Orduevi ve kamplara gitmek istemeyen meslektaşlarıma “Biz ürettik, biz çalıştık. Biz bu orduya ve ülkeye sadakatimizi terimiz, kanımız ve canımızla ispat ettik. Bunun karşılığında vatanseverlik duygularımız istismar edilerek, ön yargılarla tahakküme varan haksızlıklara sessiz kalmamalıyız! Orduevi ve kamplar, sayılarımızla ters orantılı ve hizmet kalitesi düşük olsa da giderek bu olumsuzlukları dile getirmeliyiz!”  diye yazsam da; “Hoca verir talkımı, kendi yutar salkımı” dedikleri gibi ben de bu tesislere giderken ayaklarım adeta geri geri gider. Sinirlerimin bozulacağını bilmesine bilirim de eşimin, çocuklarımın bu ayrımcılığın ruhumda yarattığı fırtınaları daha fazla anlamaması için bu tesislere istemeyerek giderim...

Neden orduevini, askeri kampı tercih ederiz? Bunun en önemli nedeni ekonomik sorunlarımızdır. Yani, mecburiyet! Bana da hak ettiğim maaşı, hâttâ benim kadar tahsili ve hizmeti olmayan subaya verilen maaşın yarısını verseler lanet olsun diyerek bu tesislerin yakınlarından geçmem ama, bu durumda bu tesislerden faydalanmak öncelikle bizim hakkımız olmalıdır.

Sosyal tesislere, sözüm ona haksızlık depremleri ile hasar gören ruhumuzu dinlendirmeye gideriz ama, bu mümkün mü? Cumhuriyetin kazanımlarını kendi kazanımı olarak görenler, anayasanın yasakladığı imtiyazı, zümre egemenliğini hak olarak değerlendirenlerin uygulamaları ruhunuzda yeni fırtınaların kopmasına neden olur!..

211 sayılı Kanun, Tugay dahil daha ast birliklerde subay ve assubayların müşterek yararlanacağı askeri gazino, Tümen ve daha üst birliklerde ise subay ve assubaylar için ayrı ayrı orduevi kurulacağını öngörür. Burada yasa ayırımı değil, hizmetin sağlıklı verilmesini amaçlamıştır.

Ön yargılı kişilerce, müşterek faydalanılan bazı gazinolarda bile 'dünyadaki utanç duvarları yıkılmasına rağmen' salonlar paravana ile ayrılmakta ya da  ayrımcılığı çağrıştıran ayrı bölümler tahsis edilmektedir. Bu düşmanca tutum TSK'ye ne kazandırıyor? Bunu hangi değer yargısı ile haklı gösterebilirsiniz? Bu olsa olsa sadece ordudaki sevgisizlik sarmaşığını büyüterek, TSK düşmanlarının ekmeğine yağ sürmektedir!

Kimse bizlerin subaylarla bir arada hizmet almayı lütuf  saydığımızı zannetmesin. Bizim, sayılarımızla orantılı, hizmet kalitesi tahakkümü çağrıştırmayan ve tesislerden hakça yararlanmaktan başka bir isteğimiz yoktur.

Ordumuzdaki muvazzaf ve emekli subay sayısı astsubay sayısının üçte biri oranındadır ama, sosyal tesisler tamamen ters orantılıdır. Örneğin İzmir'de 17 bin emekli assubaya karşı 5200 emekli subay vardır. Buna karşı subaylara ait tesislerdeki yatak kapasitesi 559 assubaylara ait olanların ise yatak kapasitesi 184'dür. Devasa KONAK subay orduevi varken sıkıntı çeken assubaylar kimsenin umurunda olmamış, NATO binası iken restore edilen ALSANCAK orduevi de subaylara tahsis edilmiştir.

İzmir’de Assubaylar için yapılması planlanan ve şimdiki K.K.Komutanımızın Ege Ordu Komutanı iken “Yeni asb.ordu evinin ödeneği ve planı hazır. Yer tespiti yapıp inşaat başlayacaktır” sözünü verdiği Asb.orduevi bürokrasiye mi yoksa ön yargılara mı  kurban edildi?

Orduevi ve askeri gazinolarda bu haksızlık yaşanırken, kamplarda da bundan farklı bir durum olmadığını biliyoruz!

Antalya Karpuzkaldıran Kampı subay ve assubayların müşterek hizmet aldığı bir kamptı. Assubayın üç moteline göz dikenler, "tüm kuvvetlerin  kampları birleşecek, TSK kampları olacak" diyerek, bu kampı subaylara tahsis ettiler. Yanında bulunan havacıların avuç içi kadar büyüklükte 3ncü sınıf otelden farksız mozaik ve eternit kaplı motellerin bulunduğu kampını astsubay kampı yaptıktan sonra, amaç gerçekleşince kampları tekrar kuvvetlere ayırdılar.

Hukuksuzluğun sonu yoktur! "Elimizde çekiç olduğu sürece karşımızda olan herkes çividir" mantığı ile denizinden faydalanması mümkün olmayan Erdek kampını assubaylara tahsis edip, Foça Kampı'nıda sadece subay kampı yaparız dediler ve yaptılar! Sadece assubayların yararlandığı Ören Kampı'na karşılık sadece subayların yararlandığı AKÇAY-HAMZAKÖY-BODRUM-FOÇA-CEVİZLİ-ALTINKUM-YALOVA gibi  kamplarının sayısı, tesislerin kalitesi tam bir imtiyaz ve ayrımcılık örneğidir!

Öyle ya, TSK her kuruma örnek, Anayasanın ve Cumhuriyetin teminatı  olarak bilinmektedir. Mum dibini aydınlatmaz! Ceza, tayin, sicil korkusu ile muvazzaf sessiz kalır, emeklisi ise bu hukuksuzluğa lanet eder, razı olurdu!...

Böyle mi düşünülüyor? Bu zihniyet ve davranışla mı orduda birlik ve beraberliği sağlayacak, bizleri gözümüzü kırpmadan ölüme göndereceksiniz?

Kimse adaletsizliği, hiyerarşi kılıfına sokmaya çalışmasın! Bizler hiyerarşiye saygılıyız. Ayrıca eşimizin, çocuklarımızın, emeklinin hiyerarşi ile ilgisi olabilir mi?

Yaşanan ayrımcılığı, tahakkümü, ego tatminine dayanan ayıpları saymakla bitiremeyiz...

Karpuzkaldıran'daki astsubay lokantası deprem tehlikesine karşın kapatıldığı için subay yemek salonunun ayrılan bir bölümünden istifade ediliyordu. Yüksek kültür ve sosyeteye sahip (!) bir grup  bayan, bundan duydukları rahatsızlığı self servis kuyruğunda dile getirirken “Bunlar bıktırdı, assubayın burada ne işleri var?” tarzındaki konuşmayı bizlerle birlikte duyan bir hanım söze karışarak “Hanımefendi sizi tanıyorum. Sizin çocuğunuz benim öğretmenlik yaptığım okulda okuyor. Ben astsubay eşiyim. Belki beni hatırladınız. Sizin beni aşağılamaya çalışmanızı şiddetle kınıyorum! Tahsiliniz mi, kültürünüz mü, ailenizin sosyal yapısı mı kendinizi üstün görmenizi sağlıyor? Yoksa siz kocanızın rütbesini mi taşıdığınızı düşünüyorsunuz? “  yanıtını hayranlıkla izledim. Bu ordudaki sevgisizliğin, eş ve çoçuklarımıza kadar sirayet eden üstünlük kompleksinin ve bulunduğumuz durumun resmidir! Umarım bundan orduyu yönetenler ders alırlar.

Şimdi bir başka haksızlık, bir başka ayrıcalık gündemde. İstanbul’da donanmamıza uzun yıllar astsubay yetiştiren Beylerbeyi Dz. Asb. Hazırlama Okulu'nun subay orduevi yapılacağı söylentileri var. İstanbul’daki subay sayısının da, İzmir’den farklı olmadığını düşünüyorum. İstanbul'da subaylara ait  Harbiye, Fenerbahçe, Kalender, Kasımpaşa, Aksaray, Büyükçekmece orduevleri ve bir çok askeri gazino var. Assubayların orduevlerinin toplam yatak ve tesis kapasitesi bunlardan biri kadardır. Haksızlığın bile ölçüsü vardır! Kaldı ki, bizlerin İstanbul'da boğazda bir orduevinde dinlenme hakkımız yok mudur? Beylerbeyi'ne yapılacak orduevinin assubaylara veya müşterek kullanıma tahsis edilmesini bekliyoruz...

Başta ekonomik haksızlıklarımız olmak üzere, bu tür ayrımcılık, adaletsizlik, sahipsizlik duyguları görevdeki kardeşlerimizin hizmet verimliliği ve moral motivasyonunu olumsuz etkilemekte, emeklilerimizin ise kurumlarımıza olan AİDİYET duygusunu her geçen gün erezyona uğratmaktadır.

Saygılarımla...

genclige-hitabe

Son Yorumlar

Son Eklenen Mesajlar

SİTE-ASB.GÜÇ BİRLİĞİ PLATFORMU YÖNETİMİ
YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN Her şeyin gönlünüzce gerçekleşeceği; sağlık, başarı ve mutluluk dolu nice yıllar diliyoruz. SİTE VE ASSUBAY GÜÇ BİRLİĞİ YÖNETİMİ
Pazar, 31 Aralık 2023
SİTE-ASB.GÜÇ BİRLİĞİ PLATFORMU YÖNETİMİ
Baş öğretmenimiz ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün manevi şahsında tüm öğretmenlerimizin ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN... Demokrasinin, adaletin, huzurun ve refahın hakim olduğu nice öğretmenler günü kutlamak dileklerimizle sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.
Cuma, 24 Kasım 2023
SİTE-ASB.GÜÇ BİRLİĞİ PLATFORMU YÖNETİMİ
BAĞIMSIZLIK SAVAŞIMIZIN KAHRAMANI, LAİK, DEMOKRATİK CUMHURİYETİMİZİN KURUCUSU, EBEDİ ÖNDERİMİZ VE BAȘKOMUTANIMIZ BÜYÜK DEVRİMCİ GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'Ü BEDENEN ARAMIZDAN AYRILIȘININ 85. YILINDA SAYGI, ÖZLEM VE ŞÜKRANLA ANIYORUZ... RUHU ŞAD, MEKANI CENNET OLSUN. 10 KASIM 1938 ! Bir devre damgasını vurmuş, dünyanın gidişatını değiştirmiş, yalnızca ya...
Cuma, 10 Kasım 2023

Son Eklenenler

Copyright © 2006 Emekli Assubaylar. Tüm Hakları Saklıdır. Tasarım İhsan GÜNEŞ