Önce siyasetin tanımıyla başlayalım. Siyaset: Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış. (TDK)
Devlet yaşamıyla ilgili her şey siyasetin içerisinde yer almaktadır. Eğer, devletle ilintili bir konuyu dile getiriyorsa insan, aslında siyaset yapıyordur, ama bunun kimisi farkında değildir.
Bunun yanın sıra, suskunluk, tepkisizlik de bir siyasettir.
İş yaşamım sırasında Kamu Yönetimi öğrenimi görmüş bir birey olarak astsubay meselesi dâhil olmak üzere bütün olayların siyasetle ilintili olduğunu, kimi yazılarımın altına onlarca kaynak göstererek ilk olarak 2005 yılı Şubat ayının 13’ünde kuvayimilliye net sitesinde yazmaya başladım. Ta ki 2009 yılı Nisanın ayında söz konusu site kapanıncaya kadar yazdım. Sayısal olarak bakıldığında yazılarım bir milyonun üzerinde okunmuştur.
2006 yılı sonlarına doğru emekliassubaylar.org sitesine açılınca davet edilmem üzerine, 2008 yılı TEMAD seçimleri zamanında kadar kesintisiz olarak aynı zamanda org. sitesinde de yazdım. TEMAD seçimleri sırasında bırakmak durumunda kaldığım org sitesine, Sayın Ersen Gürpınar meslektaşımın Kasım 2010’daki daveti üzerine tekrar yazmaya başladım. Org sitesindeki yazarlığımı topladığımızda beş yıllık bir süreye ulaşıldığını görmekteyiz.
Kuvayimilliye net sitesinde ne yazdıysam, aynısını emekliassubaylar org sitesinde de yazdım. Tarzımda hiçbir değişiklik olmamıştır.
***
Geçen dönem içerisinde olmasına vesile olduklarımıza baktığımızda 2008 yılı emekli assubaylar için heyecanlı geçmiştir. TEMAD yönetiminin değişmesi için yoğun çalışmalar yapılmıştır. Yeni Oluşum Grubu’nun bölünmesi üzerine kaybettiği seçimden sonra, oluşumu devam ettirmek isteyen gruba gereken destek verilmiş, Yeni Oluşum’un devamı olduğu okuyucularımızla paylaşılmıştır. Amaç, daima, assubayların hep ileri gitmesiydi.
Kanun ve şekil bazında bakıldığında, assubay sorunları ilk kez alt alta maddelemiş, kamuoyu ile paylaşılmıştır. Subay statüsü için Yüksek Lisanslar kısıtlanmış, kısıtlı olsa da assubaylar için de yüksek lisans kıdemi gelmiştir. Mesdres elbisenin assubaylara istihkak olarak verilmesine başlanmasının yanı sıra, harici kıyafetlerde anlamlı değişiklikler yapılmıştır. Bir meslektaşımın ilettiğine göre assubay rütbelerinin değiştirilmesine yönelik kuvvetlerin birisinde yayımlanan görüş öneri yazısında, bizim kaleme aldığımız ifadeler kullanılmıştır. Bunlar güzel şeylerdir.
Olan değişiklikler elbette parasal yönde değildir, ama değişikliktir.
***
Şimdi gelelim bu günlere!
Bendeniz, yetişme tarzı olarak Atatürkçü Düşünceye sahibim. Doğup büyüdüğüm memleketimde bir tane dahi şeyh, cemaat lideri yoktu. Herkes özgür bireydi. Çevremdeki insanlar, öğretmenlerim aydın insanlardı. Askeri okul dönemim de aydın öğretmenlerimizle yetiştik.
Astsubay Hazırlama Okulu’ndan sonra, sınıf okulunda, yağan yağmur altında, bugün kimilerine göre siyasi simge olan Al Bayrağımıza el basarak, yine kimilerine göre siyasete girebilecek: "Barışta ve savaşta, karada, denizde ve havada her zaman ve her yerde milletime ve cumhuriyetime doğruluk ve muhabbetle, hizmet ve kanunlara ve nizamlara ve amirlerime itaat edeceğime ve askerliğin namusunu Türk Sancağının şanını canımdan aziz bilip icabında vatan, cumhuriyet ve vazife uğrunda seve seve hayatımı feda eyliyeceğime namusum üzerine andiçerim." diyerek vermiş olduğumuz sözden hiç caymadık.
Bundan sonra da cayanlardan olmayacağız.
Bende bir değişiklik olmamasına rağmen, ele aldığım, benimseyip yayımlanmasını sağladığım konular hakkında “siyaset yapıyorsun” ifadelerinin artmakta olduğunu, artan bir şekilde –belki de sistemli olarak- devam etmekte olduğunu görmekteyim. Hâlbuki eskiden böyle bir durum söz konusu değildi! Acaba ne oldu da şimdi böyle oldu?
Aslına bakarsanız yazdıklarımız, benimseyip köşemize aldığımız yazılar, savunduklarımız TEMAD Tüzüğüne de uygun düşmektedir. Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği Tüzüğü MADDE 4.”Dernek, Atatürk devrim ve ilkelerinin sürekli savunucusudur. Bu konularda yapılacak her türlü çalışmaya maddi - manevi destek sağlar.” diyor. Bu anlamda, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’e yapılan yersiz saldırılara karşılık olarak şimdiye kadar anlamlı bir açıklama gelmediğini de görmekteyiz…
Son olarak Balıkesir TEMAD Başkanı Sayın Zafer Çimen, tüzük gereği, güncel, yaşanan olaylara değinmiştir. Ve bunu köşemizde yayımladık. Gerek köşemizde, gerekse sosyal medyada sayın başkanı siyaset yapmakla itham edenler oldu. Hâlbuki sayın başkan görevini yapıyor.
Son cümle olarak,
Hak, hukuk ancak ve ancak bağımsız bir devlette aranılabilir. Hele hele, tam bağımsız bir devlet ise hakları teslim eden devlettir.
Bütün olanlardan yola çıkarak, yazdıklarımın baskın bir şekilde siyaset olduğunun görüldüğü; assubaylar sitesinde, assubaylar adına böyle yazılar yazılmaması gerektiği şeklinde eleştirilere maruz kaldığım emekliassubaylar.org sitesinde yazılarımı yayınlatmama kararı aldım.
Tüm okuyucularıma sağlıklı, mutlu günler diliyorum.
Yorumlar
Sayın Kaya,
Tahammülsüzlük genlerimizde mevcut galiba.Sayın Abaylı'yı çok yakından tanırım,bir yorumundan dolayı LİNÇ yorumlarını(-) esefle ve dehşetle izliyorum.Beş parmağın beşi bir değildir.Herkesin düşüncesi kendinedir.
Sayın Çimen'in konuşması siyasi ağırlıklıydı,kendi görüşünü lanse imkanı bulmuşken değerlendiriyordu,saygı duymak lazım.
Assubayların sosyal haklarıyla ilgili bir ağırlık yoktu. Tarafsız birine bir vatandaşa bu metni verin size fikrini açıklasın.Sayın Abaylı'nın bana göre söylemek istediği "Konumuz siyaset değil,Assubay haklarıdır"
Yaşayan gören bilir,daha önceki Assubaylar yürüyüşlerinde Al Bayrakların fazlalığından hep asıl amaçlarımız ikinci planda kaldı,bayrak yürüyüşü dendi,demokrasi yürüyüşü dendi.Bence olay budur,sayın Abaylı bu hassasiyeti gösterdiği için Linç ediliyor.
Son yazılarda yazarlarımız kendi görüşleri çerçevesinde siyaset yapma hastalığına maalesef kapıldılar.Unutulmamalıdır ki,bu zümrenin içinde her görüşten insan var.Okuyucular olarak Assubayların sorunlarını (siyasi görüşleri değil) anlatan, araştıran,duyuran ve emek veren elleri öperiz.
Kişilerin yazarlığa layık olup olmadığını ancak okuyucu kesim karar verecektir.Tarafsız olmanın tarafsız yazmanın büyük önemi vardır.
Sayın Kaya'nın VEDA yazısını da okudum ve bu satırları yazmanın okuyuculuk görevim olduğuna karar verdim.Sayfadan ayrıldığınız dönemde Sayın Gürpınar'a sorduğum soruların başında neden ayrıldığınız geliyordu.Bana göre iyi bir gözlemcisiniz,araştırmacı ve yazar nitelikleriniz mevcut. Herhalde ayrılmakla bu özelliklerinizden şüphe ettireceksiniz. Saygılarımla.
Sitenin yayın ilkelerine ve özellikle aşağıdaki ilkelerle çelişkili herhangi bir yazısı yayınlanmadı.
Meslek adımızı taşıyan bu sitede yapacağımız eleştirilerde birbirimize karşı yıpratıcı, incitici olmamaya özel bir dikkat göstermek gerekir. Yorumlarımız ve beyanlarımız kişileri hedef almamalı ve olumlu, öğretici katkısı olmalıdır.
Sayın KAYA’nın yazılarını; sayfa sonlarında linki verilen sayfadan okumaya devam edeceğim.
Kendisinin "veda" sını anlıyorum, haklı olduğunu düşünüyorum. Buradaki katkıları için teşekkür ediyor, esenlikler diliyorum.
• Demokratik, lâik cumhuriyete ve cumhuriyet değerlerine bağlı, insan haklarına, genel geçer ahlâk ilkelerine saygılı olmak temel ilkemizdir.
• Ülkenin genel sorunlarına duyarsız kalmamakla birlikte.....