1963 yılında Adana Ceyhanda dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi Ceyhan da bitirdim. Çocukluk yıllarımda bazı çocuk dergilerine yazı yazıyordum. Lisedeki öğrencilik yıllarımda edebiyat ve sosyolojiye ilgim çoktu. Okulda bir çok zamanlar kompozisyon yarışmalarında okul birinciliklerimin yarı sıra okulumu temsilen girdiğim kompozisyon yarışmalarında da Adana liseler arası yarışmalarda derecelerim vardır. Liseyi bitirdiğim yıl Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademisini kazanarak kayıt yaptırdım. Bir yıl üniversitede okumayı müteakip ayrılarak sınavına girip kazandığım İstanbul/Tuzla Piyade Astsubay Sınıf Okuluna geçiş yaptım. Mezuniyetimi müteakip Kara Kuvvetlerinin yurt içi ve yurtdışı birimlerinde kıta ve karargah görevlerinde bulundum. Uzun yıllar KKK Personel Başkanlığı birimlerinde görev yaptım. Kendi isteğimle emekli olduktan sonra Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği ile ilgili çalışmalara başladım. Bu çalışmalarımız sırasında 2008 yılında TEMAD ın yeni bir vizyona sahip olması gerekçesiyle yönetime aday oldum. Bu süreçte arkadaşlarımızla beraber Ankarada 30 un üzerinde toplantı yaptık ve Türkiye genelinde 40 ın üzerinde şubemizi ziyaret ettik. 2008 yılında TEMAD Genel Merkez seçimlerinde Yeni Oluşum Grubunun Genel Başkan adayı iken bazı olumsuz gelişmeler sonucu bölünmemek amacıyla adaylığımı rezerv ederek yerimi Profesör Ünver NASRATTINOĞLU na bıraktım. Grubumuz Genel Merkez Yönetimini kazanamayınca 2011 yılında tekrar genel Başkanlığa aday oldum. Teşkilatlarımızın teveccühüyle sandıktan biz çıktık. 11 Ekim 2011 den bu yana TEMAD Genel Başkanlığı görevimi yürütüyorum.
926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun taslağını hukukçularımızla birlikte inceliyoruz. Ana konularla ilgili oluşmuş değerlendirmelerimiz var. Ancak teknik ayrıntıları tekrar gözden geçirip ayrıntılı çalışma yapacağız. Bütün meslektaşlarımızın beklentisi artık astsubaylarla ilgili adil bir hukuki çalışmanın yapılmasıdır. Eyleme gelince bugüne kadar bütün meslektaşlarımız bizim çizgimizden hiç taviz vermeden çalışma yaptığımıza tanıktır. Başından ne söylediysek şimdide onu söylüyoruz. Eylemin basamakları vardır. Basamaklandırılarak yapılan eylemlerde bu güne dek ciddi geri bildirimler alınmıştır. Yeri ve zamanı geldiğinde yapmamız gereken neyse onu yaparız.
Bireysel çalışmalar zenginliktir. Ancak, bireysel hareket etmek gücü dağıtmak olur. Bireysel çıkışlarla sonuç almak mümkün olmadığı gibi muhatapta bulmaz. Gelişmiş toplumlarda hak talep eden bireyler ortak hareket ederler. Ortak hareket iş birliği demektir, güçbirliği demektir. Gücün kendisidir.
Elbette. Gerek duyulduğunda şubelerimizden de, danışmanlarımızdanda yararlanıyoruz.
Türkiyede ciddi sivil toplum örgütleri,odalar, sendikalar ve meslek temsilcisi yapılar var. Bunlarda gelir giderlerine ilişkin bilançolarını genele açık sitelerde yayımlamazlar. Derneğimiz her 3 ayda Yüksek Denetleme Kurulu vasıtasıyla, zamanlı zamansızda Dernekler Masası ve Maliye Bakanlığı birimlerince denetlenmektedir. TEMAD Genel Merkezinden apartman yönetim kurulunundan beklediğimiz tarzı beklememiz doğru bir yaklaşım olmaz. Zaten 3 yılda bir yapılan Büyük Genel Kurulda bütün gelir giderler kongre üyelerine yani Şube Başkanlarımıza ve delegelerimize arz edilerek bilanço ibrası istenmektedir.
Genel Merkezimiz halen Maliye Bakanlığına ait bir binanın 4 katında konuşlanmış bulunmaktadır. Gönlümüzden geçen şey bize yakışır bir Genel Merkez binasını satın almaktır. Takdir edersinizki bu yüksek maliyetli bir satın alma ile mümkün olabilir. Yeterli, bu mali gücümüz oluştuğunda bu konuda bir adım atarız.
Bazı konularla ilgili çalışma gruplarımız var. Ancak bu konuda yeni bir yapılanmaya gitmek amaçlı çalışmalara başladık. Yakın zamanda daha profesyonel bir AR-GE oluşturcağız. Bu husustaki çalışmalarımızı yönetim kurulumuzdaki bir arkadaşımız yürütmektedir. Hukuk komisyonumuz geçmişte meslektaşlarımıza ücretsiz hukuk danışmanlığı hizmeti verdi. Halende hukuki bilgiye ihtiyaç duyan meslektaşlarımıza bedelsiz danışmanlık yardımı yapmaktadırlar.
Göreve geldiiğimizde aldığımız bir kararda farklı konseptte bir TEMAD dergisi çıkartmak oldu. İsmini GELECEK YÜZYIL koyduğumuz dergimiz astsubaylarn entelektüel birikimlerini, meslektaşlarımız ve kamuoyuyla paylaşma amacıyla yayın hayatına başladı. Başlangıçta şaşırtı bulunanan dergimiz meslaktaşlarımıza Şube Başkanlıklarımız bunun yanısıra Cumhurbaşkanlığı TBMM Başkanlığı Başbakanlık Bakanlıklar milletvekilleri üniversiteler sendikalar ve sivil toplum örgütlerinede gönderilmektedir.
Vakıflar konusunu ciddi olarak incelemekteyiz.
MSB ve Genelkurmay Başkanlığı kanunları incelendiğinde TBMM nin TSK personelinin özlük haklarıyla ilgili çalışma yapma sorumluluğunu Genelkurmay Başkanlığına verdiği görülecektir. O nedenle Genelkurmay Başkanlığının bir çalışma başlatması kanunun özü gereğidir. Bizim çıkış noktamızda o nedenle Genelkurmay Başkanlığıdır. Siyasete gelince, TEMAD asla bir siyasi yapının arka bahçasi olmayacaktır. Bütün siyasi partilere eşit mesafedeyiz. Bizim işimiz siyaset değil meslektaşlarımız için hak ve adalet arama mücadelesidir. TEMAD ciddi bir psikolojik savaşla karşı karşıyadır. Bu psikolojik savaş benim ismim üzerinden yürütülmektedir. Bazı basın mensuplarına ve gazetecilere benim milletvekillliği teklifleri aldığım şekilde aslı astarı olmayan yalan haberler servis edilmekte, şahsıma olan inanç ve güveni zayıflatmaya yönelik yanıltma ve aldatma çalışmaları yapılmaktadır. Bahsi geçen bu konularla ilgili olarak hiç bir siyasi parti veya siyasi şahsiyetle görüşmem olmamıştır. Özellikle sosyal medyada sahte profillerle ortaya bir haber atılmakta ve akılları sıra bizi yıpratmaya çalışmaktadırlar. Benim tek önceliğim meslek onurumuzdur. Adalettir, haktır. Emekli olmayı müteakip TEMAD la ilgili çalışmaların içine girdim ve 5 senedir sahadayım. Geçmiş 5 senemde bu tarz hiç bir çalışmam olmamıştır. Meslektaşlarımız demokratik haklarını kullanarak siyaset yapabilir. Ancak hiç bir zaman TEMAD siyasetin içerisinde olmayacaktır. Buna izin vermem.
Tüzükle ilgili bütün Şube Başkanlıklarının yazılı görüşlerini aldık. Genel Merkezimizde Yönetim Denetleme ve Disiplin Kurullarımızında katılımlarıyla tam zamanlı 3 toplantı gerçekleştirip konuyu olgunlaştırdık. Uygun zamanda Tüzük genel kurulunuda toplantıya çağıracağız.
Göreve seçildiğimiz son genel kurulda ihraç edilen meslektaşlarımızın tekrar üyeliğe kabul edilmesiyle ilgili bir kararımız vardı. Biz büyümek istiyoruz. Güçlü olmak istiyoruz. Herkesi birleştirelim diyoruz. Aldığımız bu karar sonrası Dernekler Kanununa aykırı hareket etmek suçundan ayrı olmak üzere bütün meslektaşlarımız yeniden TEMAD a kazandırmanın önünü açtık. Takdir edersinizki derneklere üye olmak gönüllükle olur ve mevzuata göre beyanla başvurulması gerekir. Yine mevzuta göre başvuruları yönetim kurulunun oluruna sunulur. Hal böyleyken ve biz bu sistemin önünü tamamen açmışken davet beklenilmesi mevzuatın uygulama yönergesine terstir. Daha önce ihraç edilmiş arkadaşlarımızdan dileyenler yazılı müracaatla Şube Başkanlıklarına başvurabilirler.
Bizlerle ilgili her konuyu TEMAD hukuk komisyonundaki arkadaşlarımızla değerlendiriyoruz.
Oyakla ilgili olarak bize ulaşan resmi bir bilgi yok. Yakın zamanda kararın bize ulaşabileceğini düşünüyorum.
Yeni personel yasa taslağında bu konu yer alıyor. Malülen emeklilerin mağduriyetini biliyoruz ve bu konuda taleplerimiz vardır.
Ciddi kurum ve kuruluşlar incelendiğinde hiç bir yapı üyelerinin kendi içlerinde yatay çatışmalarına zemin oluşturmaz. Biz önceki TEMAD web sitesinin bu anlamda bir yanlış uygulamanın içinde olduğu gerekçesiyle itiraz ediyorduk. Meslektaşlarımız arasında sahte profiller marifetiyle çatışma zemini oluşturulmaya çalışılmış ve güven zedelenmesi yaşanmıştır. Ben şahsen hiç bir zaman bu kabil tartışma platformuna yazı yazıp kurum eleştirisinde bulunmadım. Kaldıki meslektaşlarımız sosyal medya üzerinden fikirlerini umuma açık bir şekilde zaten beyan ediyorlar. Bize ulaştırmak istedikleri görüşlerinide TEMAD webmail sayfası üzerinden gönderebilirler.
Sayın Başkan, mücadele statejisi gereği açıklamadığınız sorularımızın yanında daha pek çok soru var. Bunları bizlerin öneri, dilek ve eleştirilerini takip ederek biliyorsunuz ama toplum en azından peryodik sürelerde sizden açıklamalar beklediğini bir kez daha belirtelim.
Açıklamalarınızın meslektaşlarımız arasında büyük bir memnuniyet yaratacağını, en azından bazı soruların yanıt bulduğunu düşünüyor www.emekliassubaylar.org sitesi yönetimi ve meslektaşlarımız adına teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Bir bayrak yarışı olan mücadelede size ve yönetim kurulundaki arkadaşlarınıza sevgi, saygı ve teşekkürlerimizi sunuyor, başarılar diliyoruz.
Yorumlar
"Mücadele stratejisi" gereği yayımlanmayan soru-cevap bölümünü bilmeden yapacağımız yorumlar, yarım yamalak kalacak olsa da, konu hakkında birkaç kelam etmek gerekir. Soruların yanıtlardan daha net olduğunu, yanıtların genelde muğlak olduğunu söylemek mümkün.
Ben, 20.10.2012 Ankara yürüyüşünde ve 10.03.2013 İstanbul toplantısında bulundum. Yeni yönetimin, eski yönetime rahmet okutacak kadar girişken, atak ve başarılı olduğunu teslim etmekle birlikte; daha çok yapılacak iş olduğunu da eklemek gerekir.
Stratejinin getirdiği suskunluğun süresi, yönetimden birdenbire ayrılan iki yöneticinin neden bu yolu tercih ettiği, web sitemizin üyelerin bilgileneceği netlikte neden güncellenmediği vs. gibi çoğaltılabilecek sorularımızın yanıtlarını sabır, metanet ve hoşgörü sınırlarımızı zorlayarak, bu süre zarfında da TEMAD'a olan güven ve desteğimizi sürdürerek bekleyeceğiz.
Saygılarımla...
Arkadaşlar TEMAD 1 yıldır TV,Radyo,Gazetelerde assubayların durumlarını anlattı sağır sultan da duydu TESUD hiç bir proğrama katılmadı iyi de para alıyorlar, ek gösterge zamları nereden çıktı? Benim canım çıksın... Bu ne ya assubaylar bangır bangır bağırıyor açızzz diyor yanlış anlattı herhalde başkanımız, Sn.Ahmet KESER SUBAY dedi mi ben duymadım...
ERDAL GÜNŞER abi elini öpmek geldi birden TEMAD mesajını iletti hedef kitle algıladı ama ciddiye almadı sonucu görelim politikası devrede. Son adım (ALTIN VURUŞ) örgütlenme zamanı, ordu evlerinde 10 kuruş çay ucuz diye oralardan çıkmayan abilerim meydanlarda hak arama zamanı kalemin ucu subaylarda, bizler de ancak meydanlarda olabiliriz.
Sayın başkanın da röportaja göre ifade ettiği gibi TEMAD AR-GE de sınıfta kalmıştır. Böylesi önemli bir konu ihmal edilirse SAyın Demirel gibi yapılan kilometreler övünç vesilesi olur.
TEMAD dergisinin son sayısını hiç beğenmedim. Emeğe saygısızlık etmek istemem, ancak günden güne gelişeceği yerde gerilemiş buldum. Kocaman resimlerle geçiştirilmiş.
Çok kasıntılı ve kasavetli bir röportaj olmuş. Keşke strateji gereği suskunluğun süresi sorulsaydı. Strateji bizim mi , başkasının mı diye bir güven sorunu gelişmektedir. Sosyal medya direnişi misyonunu tamamlamıştır. Basındaki yazı dizileri misyonunu tamamlamıştır. Artık insanlar aynı konuları fazla konuşmaktan usanıp birbirlerine sataşmaya başlamışlardır. Siyasal bölünmeler başlamıştır. Ana konunun havası dağıtılmıştır.
Bizler, yönetimi destekleyen bireyler olarak düşüncelerimizin gözardı edilmesine eyvallah desek de desteğimiz bir yere kadardır. Ciddi olarak kitlesel eylem veya bireysel çıkışların önünün açılmasına lüzum vardır. Lümpen ve çocukça eylemler bizim ses duyurma fantazimiz olarak kalacaktır.
Bir emekçi olarak halka değil muhatabımıza seslenmeliyiz. Muhatabımız hükümettir. Altın vuruşu yapmalıyız. Ya Türkiye bu demokratik başkaldırıya cevap verecek, ya da totaliter antidemokratlık adına bir tarih yazarak bizim mesleğimizi ve derneğimizi bir kin duygusuyla husumetle tarihten silecektir. Sayın başkandan hodri meydan beklerdim. Gemileri yakmasını beklerdim. Hala bekliyorum. Saygılarımla...
NOT: BU MENSUBU OLDUĞUM VE GURUR DUYDUĞUM CAMİAM ADINA BİR ÖZ ELEŞTİRİ OLUP, HEDEFTE KİMSE YOKTUR.YANLIŞ ANLAŞILMAMAK DİLEĞİYLE...SAYGILARIMLA.
Sosyal haklarımız konusunda da "BİZ AÇIZ DİYORUZ" Başkan ilaç öneriyor.Ama hepsinin üzerinde de "TOK KARNINA İÇİLİR...!" deniliyor diyerek kapatalım konuyu.Başkanımızı daha fazla üzmeden...
Bu yorumu yaparken kendim için ise: Siyasi eleştiri yapmak, bir siyasi tavır belirleyerek ona göre yorum ve değerlendirme yapmak kesinlikle benim tutumum değildir. Bizler adına hak mücadelesinde doğru ne ise onun peşinden gitmek değişmez ve değiştirilemez inancım olmaktadır.
Bu inancım gereği; hepimiz biliyoruz ki, teammüller gereği, bizlerin tüm özlük ve sosyal hakları ile ilgili teklifler, Gnkur.Bşk.lığınca hazırlanarak MSB.lığına gönderilmektedir.
Silahlı Kuvvetlerin tüm işleyişini ve her personelini yakından ilgilendiren üç ana yasa mevcuttur.1. İç Hizmet Kanunu 2. TSK Personel Kanunu 3. Askeri Ceza ve Disiplin Kanunu.
Gnkur. Bşk.lığının hazırlayıp, hükümete teklif ettiği Askeri Disiplin Yasası; daha önce hiçbir hukuk normunda suç olarak tanımı yapılamayan ve amirler tarafından suç olarak görülüp, kendilerine tanınan yetkilerle bu fiiller Disiplin Tecavüzü olarak cezalandırılmaktaydı. Ulusal ve Uluslararası hukuk çevrelerinden alınan yoğun tepki ve itirazlar sonucu bu kabahatler artık YASA NORMU haline getirilmiş ve itirazların önü bu yasa ile kesilmiştir.
Buradan şunu söylemek istiyorum. TEMAD’ın bu konu hakkında yaptığı itirazlar hükümet tarafından dikkate dahi alınmamış, Gnkur.Bşk.lığının hazırladığı Disiplin Yasası Teklifi aynen yasalaşmıştır.
Şimdi İkinci önemli yasa teklifi yapılmak üzeredir. Taslak metinden okuduğumuz kadarı ile:
a. Başlangıç derece ve kademesindeki haksızlık devam etmektedir.
b. Assubaylar kendi aralarında tazminat kategorilerine ayrıldığı gibi, subaylarla mukayese bakımından sanki sus payı verilmiş görüntüsü vardır.
c. Başlangıç derecelerinin Fak.Mez.8/1, Yük.Ok.Mez.9/2 ve Lise Mez.10/1 olarak Gnkur.Bşk.lığınca 2012 Yılında MSB.lığına teklif edildiği, MSB.lığınca da, kanun tasarısı şekline getirilerek, BAŞBAKANLIĞA gönderildiği, MSB.nı Sn.YILMAZ’ın 12 Temmuz 2012 tarihli yazısı ile TBMM gönderilmiş ve soru önergesine cevap olarak kamuoyuna duyurulmuştur..
Her nedense, Gnkur.Bşk.lığının hükümete, 8/1 ve 9/2 olarak yaptığı yasa değişiklik teklifi, 926 Sayılı Kanunun Değişiklik Taslağına tekrar 9/3 ve 9/1 olarak girmiştir.
Bu geri dönüşe sebep, Gnkur.Bşk.lığı mıdır? Ciddi bir kurum, birkaç ay önce yaptığı tekliften vaz mı geçmiştir? Yoksa hükümet çevrelerinin itirazı sonucunda mı vazgeçilmiştir? Bu durum sorgulanmış mıdır? Açıklığa kavuşturulması zorunlu değil midir? Bu sorunun nedenleri ve hangi kurumun sebep olduğunu öğrenmek meslektaşlarımızın hakkı değil midir?
926 Sayılı Personel Kanunu Tasarısındaki olumsuzlukların giderilmesi de aynen Askeri Disiplin Yasasındaki gibi mi olacaktır? Kısaca ikinci ana kanunda iki- sıfır kayıp mı olacaktır? TEMAD’ın müdahilliği sonucu, Gnkur.Bşk.lığına, daha da önemlisi hükümete olumlu bir etki sağlamış mıdır?
926 Sayılı Kanunun Değişiklik Taslağı aynen yasalaşırsa, sorumlu Gnkur.Bşk.lığı ve hükümet hangi taleplerimize olumlu cevap vermiş olacaktır?
Gnkur.Bşk.lığının yıllarca yaptığı ezberlenmiş, kronik bir açıklaması vardı: Mealen: “TSK.lerinde özlük hakları ile ilgili çalışmalar bir bütün olarak ele alınmakta, bu husustaki çalışmalar İHTİYAÇ DUYULAN ZAMANLARDA tüm personeli kapsayacak şekilde yapılmaktadır.” Denilmektedir.
Kısaca, Gnkur.Bşk.lığı kendisi ihtiyaç duyduğunda, istediği teklifleri hazırlayıp gönderiyor, hükümet de aynen yasalaştırıyor.
Tekraren soruyorum: İkinci ana Kanun olan 926 Sayılı Kanunda bizlerin ve bizim STK.nun etkisi olabilecek mi? Olmayacaksa ne olacak?
Bugüne kadar merak ettiğimiz ve endişe duyduğumuz konuları zaten sayın başkana buradan ileterek yanıtlar bekledik söyleşideki kararlılık memnuniyetimizdir, lakin site yönetiminin daha birçok sorumuz vardı bunlara net yanıt aldık ama mücadele stratejisi gereği başkanın ricası ile şimdilik yayınlamadık açıklamaları da önemlidir.Site yönetimi ve sayın başkana teşekkür ediyoruz, temsilcimize haklı mücadelemizde başarılar temenni ediyoruz.