"Biz bir aileyiz, subay - assubay bir bütündür " diye,
Bilin ki , zerre kadar inandırıcılığınız yok ,
Zaten kendiniz de inanmıyorsunuz bu söylediğinize,
Sizin "Aile" anlayışınız, sadece "Ağa - Maraba" ilişkisi , tam da budur beyninizin gerisinde yatan ,
Eğer gerçekten Aile isek ,
Neden Assubay camiasının başka hiç mi işi kalmadı da yıllardır bu köşelerden sorunlarını duyurmaya çalışıyorlar ?
Neden bunca yazılanlara bir ses vermiyorlar ?
Neden bu yazılanlar "yalandır" diyemiyorlar ?
Gerçekten bir sorun yoksa , gerçekten sizin dediğiniz gibi biz aile isek ,
Ne demeye Assubay ordu evine gelip;
"Size yapılan ayrım ve haksızlıkları biliyoruz , bu sorunu çözeceğim" diyorsunuz ?
Demek ki ortada bir sorun var, değil mi ?
Sorun yoksa ,
Ne demeye "Onların haklı oldukları tek alan Tazminatlar konusu, onun da muhatabı biz değiliz" diyorsunuz ?
Bu güne kadar gelmiş geçmiş tüm hükümetlerden kendiniz için özlük hakları konusunda talepte bulunduğunuzda , bu tekliflerin içinde neden bir kez olsun Assubay yok. Bu mu sizin aile anlayışınız ?
Sistemini bire bir örnek aldığınız amerikan ordusundaki generaller de assubaylarına "çaycı" yakıştırması yapıyor mu?
İşte sizinle, sistemini örnek aldığınız ABD ordusu arasındaki fark ...
Assubayın okumaması için özellikle sınav tarihlerinde; görev, mesai, nöbet ,tatbikat planlıyorsunuz , Neden ?
Komutanlık - Üst'lük - Amirlik başka bir şey , buna asla itirazımız yok, olamazda,
Ama ;
Siz , kendinizi Assubayın işvereni - patronu yerine koyuyorsunuz , hangi hakla , Neden ?
Neden bu güne kadar askeri mahkemelerde yargılanan hiçbir Assubay haklı çıkmadı ?
Askeri ceza kanunu, iç hizmet kanunu Demoklesin kılıcı gibi sadece bizim başımızın üstünde , neden ?
Askeri hastanelerde daha düne kadar subay odası boş olmasına rağmen bizlerin de o odalarda yatmasına neden izin vermediniz ?
Yakın zamana kadar cenazelerimizi dahi, "Hacıbayram - Kocatepe" diye neden ayırdınız ?
Assubay cenazesine isteğe bağlı , subay cenazesine emirle katılım sağladınız, Pes ...
Kampları tel örgülerle ayırdığınız günler çok uzak değil ,
Lojman - Kamp - Orduevi Sosyal tesislerin mevcuda göre paylaşımı neden adil değil ?
A polikiliniği , B polikiliniği aile olduğumuzdan dolayı mı vardı ?
Bırakın emsal eğitimliden bir kademe ileriden göreve başlamayı, emsal eğitimli ile aynı dereceden dahi göreve başlamamıza engel oluyorsunuz , neden ?
Dün Fırat kalkanında, bugün Afrinde,84'den beri terörle mücadele edenler büro memuru ayarında dahi değil , Neden ?
Madem aileyiz - bütünüz - biriz,
Neden aklınıza gelen her şeyin sorumluluğu bizde , neden her şey bize zimmetli ?
Neden Assubayın da lisans eğitimli olmasını istemiyorsunuz ?
Eğitimli Assubaydan neden korkuyorsunuz ?
Siz emekli olmamak için direnirken, biz günü dolunca en verimli çağımızda kaçarcasına gidiyoruz , neden ?
Neden siz maaşınızın %85'i ile emekli olurken , biz %50'si ile emekli oluyoruz , yoksa sizin kanınız daha mı kırmızı ?
Neden Oyak'ta üye mevcuduna göre adil temsil edilmiyoruz? Oyak sizin arpalığınız mı? Yoksa mahdumlarınızın çiftliği mi ?
Neden sadece kendinize altı çeşit tazminat ihdas ettiniz ?
Neden kendinizin rütbe bekleme süresini kısaltırken, Assubayın rütbe bekleme süresini uzattınız ?
Silivri'ye - Sincan'a - Hasdal'a düşünce aklınıza gelen Adalet , yıllardır neden Assubaylar için de gelmedi ?
Madem sorunlar , haksızlıklar olduğunu biliyor- söylüyorsunuz, o halde neden dalga geçer gibi "Kamuda en eşitlikçi yer TSK'dır" diyorsunuz ? Bu ifade ile kendinizle de çelişmiş olmuyor musunuz ?
Neden eğitim süremiz farklı olmasına rağmen mecburi hizmetimiz aynı ?
Neden yoksulluk sınırının çok altında yaşamamızı reva görüyorsunuz ?
Daha yeni bir haber gazetelerde,
Afrin'deki bir kahramanın , Şehit Assubay Abdullah Taha Koç'un öyküsünü dahi gerçek dışı bir haberle kendinize mâl ediyorsunuz ya , El insaf , El vicdan , yok başka söylenecek söz .
Pes ! Gerçekten bu kadarına pes ! ! !
Gencecik bir Assubayın kahramanlığından dahi nemalanmaya kalkıyorsunuz ya bir kere daha PES .!!!
( 3 Mart 2018'de köşesindeki "Afrinka fatihi" başlıklı yazısında bu olayı yazan Y.Özdil olayı anlatırken bahse konu kahramanın "gencecik bir Teğmen" olduğunu anlatıyor, Ona bu yanlış - yalan ! sufleyi verenler artık her kimse ! ve malesef bu gazeteci henüz hatasını düzeltip, özür dileme erdemini dahi gösteremedi , ne gariptir ki 5 gün sonra yine aynı gazete gerçek kahramanın kim olduğunun haberini Manşetten veriyor, bu şahıs hiç mi rahatsız olmadı acaba ? Hele hele ona yanlış haberi uçuranlar hiç mi rahatsız olmadılar , hiç mi yüzleri kızarmadı ? ? ? , ).
O kadar çok neden var ki , hangi birini yazalım ?
Kaç nesil daha masallarınızı dinleye dinlene bu dünyadan göçüp gidecek ?
Masallarınız karın doyurmuyor ,
Sizce , lafla peynir gemisinin yürüme devri çoktan geçmedi mi ?
Bu ve daha fazlası sorular karşılığını bulmadığı müddetçe yazmaya devam edeceğiz .
Yıllardır yaptığınız riyakarlıklarınız için ,
Eylem ve söylemlerinizin tutarsızlığı için ,
Basına gerçek dışı haberler yaptırdığınız için ,
Binlerce sebep için ,
İşte bütün bunlar için yazıyoruz ,
Yazmaya da devam edeceğiz ....
Bu gün biz , yarın bizden sonrakiler ,
Yazılanlardan rahatsız oluyorsanız eğer gereğini yapın ,
Yok ettiğiniz inandırıcılığınızı yeniden tesis etmek sizin elinizde ,
O zaman İnanalım Aile olduğumuza ,
Zorlamayın kendinizi biz aile falan değiliz , zaten hiç olmadık ki , oldurmadınız ,
Hep farklı gördünüz kendinizi , sanki ayrı bir ırk , üstün bir zümresiniz ,
Dokunulmaz , erişilmezsiniz ,
Yıldızlılar dünyası kurmuşsunuz kendi aranızda,
O yüzden fotörü giyince çıkamıyorsunuz insan içine, karışamıyorsunuz topluma ,
Uyum sorunu baş gösteriyor bünyede sonra , son çare bir çomar alıyorsunuz eve ,
Sabah, akşam onu gezdirmekle ömür tüketiyorsunuz ,
1700 lü yılların ABD'sindeki beyaz adamsınız sanki ,
Oysa çokta iyi bilirsiniz aldığınız nefesteki Assubayın katkısını hem de her ortamda ,
Şu an bulunduğunuz yeri dahi onlara borçlu olduğunuzu bilirsiniz , ama söyleyemezsiniz ,
Siz yaşayın diye onlar ölür, ama kadir kıymetlerini asla bilmezsiniz ,
Anladınız mı yıllardır neden yazdığımızı ?..
Yok, eğer rahatsız değilseniz yazdıklarımızdan ,
En azından bu güne kadar yaptığınızı yapmaya devam edin ,
Kapatın gözlerinizi , tıkayın kulaklarınızı , bantlayın ağzınızı ,
Bırakın Aile masalını,
Susmaya devam edin ,
1951'den beri sustuğunuz gibi . . .
Şimdi bir daha soralım :
EFENDİLER , SİZİN KANINIZ DAHA MI KIRMIZI ? ? ?