Bu sayfayı yazdır

EMREDERSİNİZ BAŞKANIM !

Yemret-baskanimönetiminde görev aldığı başkanını 'demokratik hakkını kullandığını belirterek'  eleştiren, ardından TEMAD dergileri arasına koyduğu mektuplarla üyelere şikayet eden ve kadife devrimle yönetime gelip, 8 yıldır bir çok sorunumuzu halleden (!) sayın başkan, bu başarılarından dolayı alkışlanmak istiyor! Hiç hatası olmadığı için eleştirilerden rahatsız! Bu yüzden, kim yan bakarsa, kim eleştirirse susturulması gerektiğini düşünüyor.

Nitekim “9 Ekim mitingi eylemlerle desteklenmemesi halinde 24 saat sonra unutulur. Bu nedenle eylem kararı alınmazsa, mitinge yönetim olarak katılmayacağız” diyen ve sonunda haklı çıkan Balçova yönetimi hakkında işlem yapılması için yüksek disiplin kuruluna 'ihlal edilen tüzük maddelerini sıralayıp';“Genel başkanın verdiği emir kabul edilmemiş ve yerine getirilmeyerek aykırı hareket edilmiştir.... Gerekli araştırma ve soruşturmanın yapılmasını rica ederim” diyerek  emrine uymayanların cezalandırılmasını talep ediyor. Sanırsınız ki bizler STK değil, EMEKLİ ALAYI'yız!..

Bu emri alan yüksek disiplin kurulu, mitinge katılan üyeleri 1 yıl, katılmayanları 3 yıl ihraç ediyor! Tüzükte ihracı gerektiren bir durum olmamasına rağmen, yönetim kurulu bu kararı onaylayarak şubenin  yedek yönetim kurulu üyelerine  teslim edilmesini ve olağan üstü genel kurula gidilmesini, aksi halde kayyum atayacağını  buyuruyorlar!

Hazırladıkları dosyalarda, ikili görüşmelerde birçok hakkımızın hukukumuzun ne olduğunu bilmeyenler, doğal olarak bu şekilde hukuksuz  bir talepte bulunabilirler.

Savunmanın ve hukuksuz ihracın gerekçelerini uzun, uzun yazmayacağım. Özetle;  TEMAD tüzüğünde ve 2847 sayılı yasaya dayanak olan medeni kanun ve dernekler yasası gereğince, bir üyenin ihracı ancak genel kurul'da onaylandıktan  'bu onaya  Asliye Hukuk mahkemesinde edilen itirazın da ret edilmesi halinde' gerçekleşeceğini bilmiyorlar!

Birçok konu gibi bunu da "iyilik yap at denize. Balık bilmezse halik bilir" diyerek onlara anlatacağız.

Arkadaşlarımız, hukuksuz ihraçların genel kurul’da görüşülmesi için müracaatlarını yaptılar. Görevlerinin başındalar. Yıllardır üzerinde durduğumuz milyonluk binanın şubemize tahsis işi olmasa, arkadaşlarıma; "İstifa edelim. Büyük olasılıkla bu hukuksuzluğa ortak olmamak için  yedekler de görevi kabul etmeyecektir. Genel merkez olağan üstü genel kurul kararı alabilir. Ardından da malûm sanal'larını şubeyi teslim almakla görevlendirir" diyeceğim ama bizler burada şahsi menfaatimiz için değil, Assubaylara hizmet etmek için ve kendimize saygımız gereği bulunuyoruz.

Bunca uyarıdan, eleştiriden ve yaşananlardan sonra Genel Merkez yöneticileri hala olumlu dersler almamışlar!

Şube başkanları ile yapılan bölge toplantılarında ”Bugüne kadar başarılı olamadık. Sesimizi yeterince duyuramadık. Tüm şubelerimizin bulunduğu yerlerde eş zamanlı muhtelif eylemleri hayata geçirmek dahil, daha farklı neler yapabiliriz? Bu konuda ne düşünüyorsunuz?” diyeceklerine, Sn.M.Ali KILINÇ arkadaşımızın Antalya toplantısından aktardığı bilgilere göre;

  • "Bu site sayesinde uluslararası askeri derneklerin toplantılarından haberdar olup gittiğini unutarak", Paris’te  sesimizi duyurduğunu belirtiyor. Size gazilerin hakları ile sorulan 3-4 basit soruya verdiğiniz yanıttan başka ne yaptınız? Bizim ülkemizde gazilerimiz, emeklilerimiz hakları, haksızlıkları bunlar sizde nasıl? Bu konuyu tartışalım sonuç bildirgesine  koyalım diyebildiniz mi?..
  • Muhalifler destek vermeseydi, Assubaylar onurları için toplanmasaydı, mitingte 4-5 bin rakamını hayalinizde dahi göremezdiniz ama siyasilere mesaj vermek için 22.000 üyeyi 55.000 gösterdiğiniz gibi mitinge katılanları önce "8.000" dediniz kesmedi "10.300" e çıkardınız. A.İpekçi parkının bu kadar insanı alamayacağını, mozole önündeki merdivenlerde çekilen toplu resimde ortalama kaç kişi olduğunu, ayrıca Genelkurmay sitesinde Anıtkabir'i ziyaret edenlerin sayısı gün, gün açıklandığını, bunları da başkalarının bilmediğini mi sanıyorsunuz? Bu abartı, size olan güvenin erezyonudur.
  • Başbakanın yolunu çiçeklerle kesip dosya vereceklermiş. Ancak, koruma ordusu yüzünden buna cesaret edememişler. Bu açıklamanıza söyleyecek söz bile bulamıyorum.
  • Sn. Akman’ın teklifine bizlerden faks, mail  desteği  isteyeceklermiş. Sn. Başkan, siz önce bu teklifteki adaletsiz 9/1 başlangıç derecesine şiddetle karşı çıkın ve bunu düzelttirin. Toplumu kucaklamayan, benden sonrası tufan anlayışı hiçbir zaman adalet ve huzur sağlamaz!
  • OYAK konusunda, AİHM tetkik hakiminin Astsubay evladı olmasından boşuna medet ummayın. Bu davanın birkaç yandaş ve genel sekreterinizin ataması uğruna heba edildiğinin farkında değil misiniz? Ayrıca, bu davada hisse senedi konusunun belirtildiğine, dava dilekçesini yayınlamadıktan sonra kimseyi inandıramazsınız. Nasılsa dava yıllar sürer, bu arada atı alan üsküdarı geçer diyorsanız bunun vebalinin ağır olduğunu hatırlatırım. Dava dilekçesi devlet sırrı değil. Neden açıklıyamıyorsunuz?
  • Uzman derneği başkanı sizden taktik alıyormuş! Onlara eylemi, özveriyi kendileri için değil, meslektaşları için meclis koridorlarını aşındırmayı siz öneriyorsanız, kendiniz neden yapıyorsunuz? Boşuna "hoca verir talkımı, kendi yutar salkımı" dememişler!

Daha fazla yazmayı istemiyorum. Olumlu ve başarı sağlayan bir tek çalışmanız var mı?

Bu mazlum zümrenin sorunlarını çözmek için gönüllü oldunuz. Seçilmek için gösterdiğiniz gayreti sorunlarımız için göstermediniz. Yeter artık tahammül kalmadı. Bıçak kemiğe dayandı. Kendi özeleştirinizi yapın. BİR TEMAD MASALI yazısından dersler alın. Bölge toplantılarında reklamları değil, yapacaklarınızı görüşün, paylaşın. Yönetimlerin ve üyelerin desteğini alın.

Yeterli birikiminiz, gayretiniz, vizyonunuz olmayabilir. Peki vicdanınız da yok mu?

Varsa gidin kapılarında yatın. Muhtelif eylemler yapın. Biz yanınızda olacağız. Yeter ki, siz bizim yanımızda olmanız gerektiğini hatırlayın.

Mücadeleyi, amaç olarak görenlere minnettarım.

Saygılarımla.

Ögeyi Oylayın
(3 oy)
Ersen Gürpınar

Son ekleyen Ersen Gürpınar