Bu sayfayı yazdır

ATIN ÖLÜMÜ ...

ATIN,  İNSANLARA KIRGIN OLDUĞUNU GÖZLERİNDEN  ANLAMAK MÜMKÜNDÜ ...

ALLAH'IN  insanlara verdiği en önemli özelliklerden biri de ,doğruyu ve yanlışı doğru okuyabilme YETENEĞİDİR .....

Saygıdeger arkadaşlarım,

"ADALETİN KÜÇÜLDÜĞÜ ÜLKELERDE BÜYÜK OLAN ARTIK SUÇLULARDIR" sözü çok şeyleri ifade ediyor ülkemizde.

İki şey bozulmadıkça TOPLUM BOZULMAZ. Bunlar AMİRLER, İDARECİLER VE ALİMLERDİR.

Acıma ve merhamet, şevkat gibi duygular canlı mahluklarda mevcuttur ve gözlenebilir. Bu duygu doğuştan var olan bir özelliktir, YAŞAM TARZINA GÖRE SABİT KALIR VEYA YOK OLABİLİR. Her birimiz gençliğimizin en verimli günlerini  BU SİLAHLI KUVVETLERİN var olması için  verdik. KİMİMİZ ŞEHİT OLDU, KİMİMİZ GAZİ OLDU. KİMİMİZ EMEKLİ OLARAK yukarıda belittigim yönetsel insanların bakış acıları ile bu noktaya geldik.

BU KÜÇÜK HİKAYE ÇOK ÖNEMLİ GERÇEKLERİ İFADE EDİYOR

atin-olumuÇektiği arabayla binlerce ton yük taşımış; sırtından kim bilir ne kadar paralar kazandırmıştı. Artık yaşlanmıştı, güçlü ve sağlıklı günleri geride kalmış, zayıflamış, dişleri dökülmüş bir haldeydi. Oysa fazla değil, birkaç yıl öncesine kadar güçlü kasları, dor rengi,alnındaki akıtması ile sahibinin gözdesiydi. Erzurum ovasının çimenlerinde yelelerini rüzgarda savurarak, özgürce, doyasıya, hiç koşmak nasip olmamıştı. Sahibi tarafından emekliye ayrılacak zamanı gelmişti.

Vefasızdı, unutkandı insanoğlu. Nasıl bir kuralsa; işe yaramaz atlar ya vurulur, ya da kurda kuşa yem olsunlar diye, doğaya terk edilirlerdi. Sahibi de öyle yaptı, onu; kombinanın arkasındaki düzlüklere götürüp salıverdi.

Özgürdü ama aç ve çaresizdi. Yaşları 15 -18 arasındaki 8 çocuk taş atıp yaraladı. Sadist duyguları tatmin olmamıştı ki ellerindeki bıçaklarını rast gele batırmaya başladılar. Kanlar içerisinde kaldı. Şaşırdı, anlam veremedi. Kaderi at olmak, suçu insanlara hizmet etmekti.

TV’ler karşısında her gün seyrettikleri filmlerde; kan, kin ve şiddetle büyüyen çocuklar için, bu vahşi tavırlar ancak bir özenti olabilirdi. Testere Necmi, Polat Alemdar en çok hayranlık duydukları kişilikler değil miydi? Kesmek, kafaya sıkmak gibi tabirler, sohbetlerinin ayrılmaz parçalarını oluşturuyordu. Vicdan, merhamet, şefkat gibi duyguları onlara hiç öğreten olmamıştı. Atı götürüp bir kuyudan aşağı atarken bile kahkahalarla güldüler. Daha büyük bir bıçak bulup, atın kafasını gövdesinden ayırmak için söz birliği edip, tekrar geri gelmek için ayrıldılar.

Toplumda; yaratılanı yaratandan dolayı hoş görenler de yok değildi. Olayı gören yaşları küçük, vicdanları büyük birkaç çocuk durumu ilgililere haber verdiler. İtfaiye erleri kuyuya inip halat attılar. Kendi metotları ile onu yukarı çektiler. Çok acı çekti ama artık umurunda bile değildi! Yaşama azmini kaybettiğini, insanlara kırgın olduğunu, gözlerinden anlamak mümkündü.

Artık öyle bir noktadayız ki,

Üniversiteli; yökten

İş adamı; maliyeden

Medya patronları; hükümetten

Sade vatandaş da; korku psikolojisi içinde yaşıyor.....

DESPOTİZİM VE FAŞİZANİST ÇİZGİLERDE DEGİL MİYİZ?

Gelir dağılımı ve eşitlik ilkelerinin tümden bozulduğu ülkemizde biz assubaylar pisikolojik bir travma içinde degil miyiz? Bizler yukarıdaki duyguları yok olmuş yönetsel güçlerin merhamet, acıma, eşit dağılım, şefkat duygularının harekete geçmesini mi bekleyeceğiz?

Başbakan; hayvan severler, taksi şöferleri ile saatlerce görüşüp onların sorunlarını dinlerken TSK'nın bir unsuru olan ve de sekiz yıldır bir iyileştirme yapılmayan biz ASSUBAYLARA  ne zaman sıra gelecek acaba?

Keyfi yönetimler

Baskıcı rejimler

İnsan onurunu hiçe sayan apoletliler

Adalet ve eşitlik terazisini bozanlar

Adalet ve kalkınma ile başlayıp ADALETİ yok edenler ........

DOMİNO ETKİSİ VE ASSUBAYLAR yazımda da belittiğim gibi o günden bu günlere dek konunun bir HALK VE HAK isyanı olduğu görülmektedir. Yüzyıllardır topraklarından fışkıran değerlerin yönetsel güçler tarafından eşit ve en azından belirli ölçülerde paylaştırılmaması TOPLUMDA işte gün geldiğinde BASTIRILMIŞ ÇIĞLIK ER YA DA GEÇ  iktidarları YERLE BİR ETTİĞİ görülmektedir.

Yaşadığımız bu yüz yılda bu yaşananlardan sonra GELİR DAĞILIMI VE EŞİTLİK İLKESİNİN yönetsel tüm güçlere bir ders niteliğinde olduğu ve bu uyarının belki yarın ÇOK GEÇ olacağı ilkesinden uyuyanlara birer derstir, ne dersiniz?

Kaddafi'nin, çok  gecikmiş %150 maaş artışı işe yaramayacak ve koltuk gidecektir.

Ne mutlu ki, www.emekliassubaylar.org sitemiz sayesinde sesimizi ve çığlıklarımızı az da olsa bir kesime duyurabilme imkanını kullanıyoruz. KEŞKE bir pişmanlığı ifade eden bir kelimedir. DEFALARCA UZATILAN ELLERİ RED EDEN  TEMAD BAŞKAN VE YÖNETİM KURULU ÜYELERİNİ zafere gecikmelide olsa ulaştığımızda YÜZLERİ KIZARACAK VE KEŞKE diyeceklerdir.

Gelecek günlerimiz umutlu olsun.....Saygılarımla ...

Atilla ABAYLI
İZMİR/KARŞIYAKA

Ögeyi Oylayın
(10 oy)

Son ekleyen KONUK YAZAR