Aidiyet duygusunun kalmadığı, YİTİRİLMEK üzere olduğu T.C.' nin en güvenilir kurumu TSK nereye doğru götürülüyor? İsmi Ergenekon, Balyoz veya ay ışığı olsun. Hangi isim altında olursa olsun bu operasyonlar sonucu cezaevine konulan Generalinden-Assubayına kadar hiç bir rütbelisine GENELKURMAY-TESUD -TEMAD sahip çıkmamış, çıkamamıştır. Bu sahip çıkmama "BANA da gelirler BENİ de alırlardan mı?" kaynaklanıyor yoksa KURUMDA var gibi görünen AİDİYET duygusu gerçekte yok mu?
Halen cezaevinde olanların arasında SUÇLU olanlar olabilir. Ama bunların hepsinin suçlu olması mümkün değildir. Hiç olmazsa bu konularla ilgili birtakım girişimlerde bulunulamaz mıydı?
Bu olaylarda gösterilen SUSKUNLUKLAR gibi ASSUBAY haklarında da anlaşılamayan aynı TUHAF davranışlar GENELKURMAYCA sürdürülmekte, yapılan AYIRIMCI uygulamalar ve ASSUBAYLARI YOK sayma davranışları ASSUBAYLARIN kuruma olan AİDİYET duygularını tamamen yok etmektedir. Bu durum KURUMDA GÜVENSİZLİK ortamı yaratmakta personeli TSK'dan soğutmaktadır.
Güven olmayan yerde bağlılık söz konusu olamaz. Kurumu yönetenler veya yönettiğini zannedenler PERSONELE ve HAKLARINA sahip çıkmalı, personelin haklarını AYIRIMSIZ olarak korumalıdırlar. AYIRIM yapılması o kurumda GÜVENİ ve BAĞLILIĞI tamamen ortadan kaldırır, personel arasında HİZİPLEŞMEYE sebep olur, yeri geldiğinde RESTLEŞMEYE kadar gidecek olaylara da SEBEP olabilir.
Bugün TSK'da Assubayların yaşadığı olaylar da aynen budur. Genelkurmay,AYIRIMCI ve HAKSIZ davranışlarıyla ASSUBAYLARI TSK'da ikinci sınıf personel statüsüne dönüştürmüş, maddi ve sosyal yönden HAKSIZLIĞA uğratıp MAĞDUR etmiş, TSK'dan soğutarak görev yapamaz hale getirmiştir. TSK'da Genkurun uyguladığı ayırımcı hareketler ETLE TIRNAK gibi olması gereken SUBAY-ASSUBAYI adeta birbirine rakip, son zamanlarda DÜŞMAN olacak hale getirmiştir.
Personel çalışırken de emekli olduğunda da TSK'yı YUVASI AİLESİ bilmiş, bu düşünceler içinde ÖZVERİYLE görevini yapmıştır. TSK'da bugünkü KOPUKLUĞUN ve personelin KURUMA olan AİDİYET duygusunu yitirmesinin tek sorumlusu GENELKURMAY ve KOMUTA heyetinin ayırımcı ve haksız uygulamalarıdır. Bu uygulamalar sürdüğü sürece TSK her geçen gün daha çok GÜÇ kaybedecek personelin aidiyet duygusunun kaybolmasına neden olacaktır. TESUD ve TEMAD tüzük gereği personelin ANILARINI yazmalarını takip edeceğine PERSONELE ve HAKLARINA AYIRIM yapmadan sahip çıkmalıdır.
Bakın, AYIRIM ve HAKSIZLIK o kadar kabul edilmiş ki EMEKLİLİKTE bile SUBAYLAR TESUD ASSUBAYLAR TEMAD çatılarında AYRILMIŞ, PERSONELİN TEK çatı ALTINDA OLMASI VE KALMASI emeklilikte bile sağlanamamıştır. Bu uygulama bile TSK'daki AYIRIM ve ÖTEKİLEŞTİRMENİN GENKURCA bilerek ve KASTEN yapıldığının KANITIDIR.
Bütün bunlar YAŞANILIRKEN "TSK, BÜTÜN AİLE ve AYIRIMSIZDIR"demek ne kadar GÜLÜNÇ ve GERÇEK dışı bir SÖYLEM olarak kalmaktadır. TESUD üyeleri MUTLU azınlık olduğundan SUYA SABUNA dokunmadan SESSİZLİĞİNİ sürdürmekte, halen tutuklu olan meslektaşlarına ve büyük MAĞDURİYET içinde olan SİLAH arkadaşlarımız dediği ASSUBAYLARA karşı görevini yapmamaktadır.
Hele bu birliktelik ASSUBAYLARA tamamen farklı uygulanarak, İYİ GÜNLERDE her türlü NİMETLERİ SUBAYLAR sadece kendi aralarında PAYLAŞACAK, Assubaylara AYIRIM ve HAKSIZLIK yapılacak, sonra kötü günlerinde HİÇ BİR ZAMAN için ASSUBAYLARIN yanında olmayan NİMETLERİN paylaşımında onları yanında istemeyen SUBAYLAR KÖTÜ günlerinde ASSUBAYLARI yanlarında GÖRMEK isteyecek, TSK vakıfları adı altında KENDİLERİ için daha geniş imkanlar yaratmak için ASSUBAYLARI ÜYELİĞE zorlayıp baskı yapacak, sonra da TSK AİLEDİR AYIRIM HAKSIZLIK YOK terane ve yalanlarıyla onları aldatıp KULLANMAK isteyecek.
Zaten AİDİYET duygusunu kaybetmeye başlayan personelden VERİMDE GÖREV DE beklenemez. Genelkurmay Assubaylara yaptığı AYIRIM ve HAKSIZLIKTAN vazgeçmez, Assubayların ÖZVERİLİ çalışmalarına ÖNEM vermez, Maddi ve Sosyal haklarını vermemek için direnirse ASSUBAYLARI tamamen kaybedeceğini de çok iyi bilmeli, kendini ve TSK'yı da buna hazırlamalıdır.
Bütün bu yaşananlar TSK'da çok büyük bir REVİZYONA, YENİLENMEYE, AYIRIMSIZ, ADALETLİ, PERSONELİN HAK ve HUKUKUNA dayanan YENİ bir sisteme gerek duyulduğunun İŞARETLERİDİR. Tüm temennimiz GENELKURMAY ve KOMUTA heyetinin TARAFSIZ, AYIRIMSIZ tüm personeli KUCAKLAYACAK bir yapıya kavuşması için GERÇEKÇİ ve OLUMLU adım atmasıdır.
GÜÇLÜ TSK personel arasında dayanışma sağlamakla elde edilir.
GÜÇLÜ TSK demek GÜÇLÜ TÜRKİYE demektir. GENELKURMAY BAŞKANLIĞI ve KOMUTA heyeti bu konularda daha fazla VAKİT kaybetmeden çalışmalara başlarsa BELKİ TSK'da BİRLİĞİ ve DAYANIŞMAYI tekrar sağlayabilir. Her geçen gün TSK ve ÜLKEMİZ için daha kötüye gitmektedir.
Saygılarımla.
Göz göre göre bu kadar yapılan YANLIŞA rağmen her BABAYİĞİT toplum karşısına çıkıp bunu söyleyemez. Bunu söyleyenin bırakın topluma, önce kendisine saygısı olması ve söylediklerinin doğru olduğuna İNANMASI gerekir...
Yazık, TSK bu şekildeki uygulama ve değerlendirmelerle her geçen gün GÜÇ kaybetmekte Assubayların TSK'ya ve Komuta kademesine olan AİDİYET ve GÜVEN duyguları YOK olmaktadır.
Her VATANDAŞ kendini bu uygulamalara maruz kalan ASSUBAYLARIN yerine koyarsa olayları ve Assubayların düşüncelerini daha NET ve KOLAY anlayabilir...
Yasayı HALKIMIZLA ve SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİYLE paylaşmak için DÖRT GÖZLE bekliyoruz. TSK'daki AYIRIMCI ve YANLI davranışları yine paylaşacağız.
Saygılarımla.
Bunları yapan, uygulayan, uygulatan GENELKURMAY olarak kusurlu, hatalı, suçlu olmayacaksın da; tüm bu ayırım ve haksızlıkların sonlandırılması için yıllarca YASAL yollara başvurup SİZİNLE bizzat görüşen TEMAD Gn.Başkanı ve YÖNETİM kurulu üyeleri ÇALIŞMALARDAN hiç bir sonuç alamadıklarından son ÇARE olarak AYIRIM ve HAKSIZLIKLARI BASIN ve YAYIN yoluyla duyurma yolunu seçip HALKIMIZI bilgilendirdikleri için onlar mı "SUÇLU" oldular?
Ne zamandan beri HAK aramak ve BİLİNENİN söylenmesi SUÇ olmuştur? Suçlu arayacağınıza ÇÖZÜM bulmanız doğru olmaz mıydı?
Toplumumuzda bilinen bir HIRSIZLIK olayı var ya;
evine giren HIRSIZ yerine hakimin devamlı ev sahibini sıkıştırmasından bunalan ev sahibi sonunda patlamış ve "HAKİM bey iyi tamam da evime giren HIRSIZIN hiç mi SUÇU yok?
der gibi bir DURUM ortaya çıkmıştır. Genelkurmay Başkanlığı YASAK savar gibi olayda SUÇLU arayacağına MAKAMIN ciddiyetine yakışır bir çalışma içine girerek sorunları çözme yoluna gitmelidir.
TSK Milletin kurumudur. Bu kurumu birlik, beraberlik ve dayanışma içinde ayırımsız olarak yönetmek kurumun amirlerinin birinci ve öncelikli görevidir.
Kibir ve Gurur insanların en büyük kusurudur. Kibir ve gurur önce insanın kendisini sonra da toplumu yok edip parçalar.
Bugüne kadar TSK'da yapılanlardan ille de bir SUÇLU arayıp bulmak istiyorsanız SUÇLUYU dışarıda değil bu uygulamaları yapan ve uygulayan İRADENİN kendisi SUÇLUDUR. Bu irade de TSK'da GENELKURMAY ve KOMUTA heyetidir. Acı ama GERÇEK budur.
TSK'nın kanayan ve her geçen gün artarak tırmanan yaralarından biri de İNTİHARLARDIR. Yasak savma biçiminde alınan tedbirlerle bu sorunun çözülemeyeceğini Genelkurmay ve Komuta heyeti bilmiyor mu? TSK'dan sorumlu olanlar kendileri değil mi? NİMETLERİ paylaşanlar kendileri ve Komuta heyeti değil mi?
İş, sorunlara ve sorunları çözmeye gelince İPE un sermeye devam etmektedirler. Aslında İNTİHARLAR için tüm SIRALI komutanlar yasalar önünde sorumludurlar ve gerekli tedbirleri almadıklarından dolayı hepsi CEZALANDIRILMALIDIRLAR. Manen ve Madden psikolojik olarak rahatsız olan personelin her geçen gün DAYANMA gücü azalmakta ve bu da İNTİHARLARI getirmektedir. Assubayların SORUNLARINI çözmeyip bugünlere getiren Genelkurmay ve Komuta heyeti İNTİHARLARIN direkt bire bir SORUMLULARIDIR. Ama her intiharda olayın gerçek nedenleri araştırılmadan yapılan yüzeysel tahkikatla sonuçlandırılıp bir sonraki intihara kadar ÇÖZÜM düşünülmemekte ve ÇIKILMAZ sokakta SORUNLAR büyüyerek devam etmektedir.
TSK'da Assubayların görmek istediği birlik ve beraberliğin olması dayanışmanın artması ayırım ve haksızlıkların sonlandırılmasıdır. Assubayların isteklerine bugüne kadar Genelkurmay ve Komuta heyetinin yaklaşımı ve olumsuzluklarıda ortadadır. TSK'daki AYIRIM HUZURSUZLUK ve İNTİHARLARIN tek sorumlusu Genkur ve Komuta heyetiyle KAST sisteminin getirdiği ve uygulandığı ÇAĞ ötesi yöntemlerdir. Saygılarımla.
Başlığa bakıp ASSUBAYLAR haklarından vazgeçtiler, geri adım attılar diye bir anlam ÇIKARMAYIN. Böyle bir şey YOK, OLAMAZ DA. Assubaylar TSK' da YAPILAN HAKSZILIKLARIN sonlandırılması AYIRIMIN kalkması için SONU nereye VARACAKSA varsın HAKLARI için verdikleri MÜCADELEYE devam edecek, GERİ dönmeyeceklerdir.
Ancak; TEMAD ile GENELKURMAY Başkanlığının bugün gelinen NOKTAYA nasıl ve NİÇİN GELİNDİĞİNİN araştırılıp, sorgulanarak DOĞRU karar verilmesi lazımdır.
GENELKURMAY Başkanlığı yapmış olan KİŞİLER TSK' da AYIRIM yaparsa bu KURUMDA BİRLİK DİRLİK sağlanamaz, DAYANIŞMA olamaz. Ne demek "HİÇ BİR ASTI benim Teğmenimden daha fazla MAAŞ alamaz". Tğm seninse ASSUBAY MAO'nun ASKERİ MİDİR? GENELKURMAY başkanı bu kadar AYIRIM yaparak TSK' yı BÖLÜP KÜÇÜK duruma DÜŞÜREBİLİR Mİ? Hani TSK' da ESAS olan KIDEMDİ. Assubayların MESLEĞE katkıları ve TSK' yı AYAKTA tutmaları DÜŞÜNÜLMEDEN söylenmiş olan bu TÜR BOŞ ve ANLAMSIZ sözler TSK' ya ZARAR vermez mi?
MSB lığında bulunan GÖREVLİ Subaylar SUBAY HAKLARINI korumak için PÜR DİKKAT hatta DÖRT GÖZLE yasaları incelerken ASSUBAYLARI hiç HATIRLAMAMIŞ GÖRMEMİŞ mağduriyetlerini ÖNEMSEMEYEREK ASSUBAYLARI TSK dan adeta DIŞLAMIŞLARDIR. İKTİDARCA çıkarılan YASALARDA tüm KAMU personeline HAK olarak verilenlerin ASSUBAYLARA da VERİLMESİ için HİÇ BİR GİRİŞİMDE bulunulmamış, MYO polisler göreve 9/2 den başlatılırken Assubayların 9/1 den göreve başlatılarak MAĞDUR edilmelerine SESSİZ kalıp GÖZ yummuşlardır. Genelkurmay bu konuda hazırlayıp MSB na gönderdiği tekliflerde YANLIŞIN düzeltilip 9/2 den ASSUBAYLARIN göreve başlamalarını ONAYLAMIŞ iken şimdi yeni hazırlanan TEKLİFTE yine eski YANLIŞA dönerek TEKLİFİ 9/1 olarak hazırlamış. Bu İKİLİKLİ oyunlar KAFALARI karıştırmakta GENELKURMAYIN ne yapmak istediğini anlamakta ASSUBAYLAR ZORLANMAKTADIR.
Yine KAMU personeline verilen 100 er tl nin ASSUBAYLARA da VERİLMESİ için HİÇ BİR GİRİŞİMDE bulunulmayarak HEM GÖREVLERİNİ İHMAL etmişler hem de ASSUBAYLARLA ilgili DÜŞÜNCELERİNİ ortaya koyup ASSUBAYLARI YOK sayarak TSK nın BÜTÜNLÜĞÜNE zarar vermişlerdir. Genelkurmay yıllardır Assubaylara SADECE VAATTE bulunmuş GERİSİ hep BOŞ olmuştur. Assubayların VAAT ve NASİHATE değil VERİLMEYEN HAKLARINA ihtiyacı vardır.
Yapılan diğer SOSYAL HAKSIZLIKLAR ile GÖREVLERDE Kİ ayırımı dile getirmeye KALKSAK KİTAPLARA sığdıramayız. Sözün ÖZÜ bugüne kadar GENELKURMAY Başkanları ASSUBAYLARLA ilgili yapılacak İYİLEŞTİRME ve Astsubay DEVRİMLERİ için vermiş oldukları SÖZLERİ yerine GETİRMEYİP, SÖZLERİNİ TUTMAYIP, SÖZLERİNİN ARKASINDA durmadıklarından dolayı VERDİKLERİ SÖZLERİN ALTINDA KALMIŞ tüm ASSUBAY CAMİASININ hem GÜVENİNİ kaybetmişler hem de TSK da yapılan AYIRIMIN tamamen su yüzüne ÇIKARIP HUZURSUZLUĞA neden olmuşlardır.
Bütün bu AYIRIM ve HAKSIZLIKLAR uzun yıllar GENKURCA uygulanıyor ve BİLİNİYOR olmasına rağmen TEMAD Genel Başkanlarımız HEYETİYLE GENELKURMAY Başkanları ve Personel Başkanının da HAZIR bulunduğu toplantılarda ÇOK İYİ bildikleri AYIRIM ve HAKSIZLIKLAR konusunda yine de BİLGİLENDİRİLME yapmış, ASSUBAYLARIN TSK da ki RAHATSIZLIKLARI yüzlerine İFADE edilmiştir. Yetmemiş tüm bu AYIRIM ve HAKSIZLIKLAR ile ASSUBAYLARI rahatsız eden KONULARI içeren DOSYALAR GENELKURMAY Başkanının yanında Personel BAŞKANINA VERİLMİŞTİR. Tüm bu GÖRÜŞME ve BİLGİLENDİRME sonunda GENELKURMAY Başkanı Bizzat PERSONEL Başkanına TEMAD Heyeti HUZURUNDA "SORUNLARI BİRLİKTE GÖRÜŞÜN, ÇÖZÜMÜNÜ bana getirin" TALİMATINI verdiği de BİLİNEN bir gerçektir. Bütün bunlar YAŞANDIKTAN sonra YAPILAN toplantılarda SORUNLAR GÖRÜŞÜLMÜŞ ve KARARLAŞTIRILARAK ÇÖZÜM için KOMUTA katına verilmiştir. Aradan UZUN bir SÜRE geçmiş olmasına RAĞMEN KANGREN haline GELMİŞ ASSUBAY sorunlarında bir İLERLEME kaydedilememiştir.
Son olarak UYGULAMAYA KUVVET ASSUBAYLIĞI ihdas edilerek GENELKURMAYCA çok iyi BİLİNEN ASSUBAY SORUNLARI BİLİNMİYORMUŞ gibi BİRLİKLERDE personelin RAHATSIZLIKLARININ sorulması da YİNE bir OYALAMA ve GÖZBOYAMA olarak değerlendirilmektedir.
Şimdi tüm bu GELİŞMELER IŞIĞINDA KUSUR HATA arayacak olursak; TSK da ASSUBAYLARA yapılan AYIRIM ve HAKSIZLIKLARI YAPAN BİLEN UYGULAYAN ve HİÇ BİR ÇÖZÜM GETİRMEYEN GENELKURMAY BAŞKANLIĞI ve KOMUTA HEYETİ Mİ, Yoksa KANGREN haline gelen SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ için bir İNSAN ÖMRÜNÜ AŞAN SÜRE BEKLEYEN, ÇÖZÜM ARAYAN ve NETİCE ALAMADIĞINDAN SORUNLARI DİLE GETİREN TEMAD MI KUSURLUDUR?
KISACASI sorunları yaratan uygulayan ve çözüm üretmeyen değil de bunları dile getirenler mi kusurludur. Böyle bir MANTIK DÜNYANIN NERESİNDE KABUL GÖRÜLÜR? Amacımız BAĞCIYI dövmek değil ÜZÜM yemek olduğuna göre ÜLKEMİZİN GELECEĞİ için, AYIRIMCI ve HAKSIZ uygulamalar nedeniyle BİRLİK ve BERABERLİĞİ zarar görmüş DAYANIŞMASI zayıflamış TSK yı GÜÇLÜ ve DÜŞMANI caydırıcı HALDE görmek istiyorsak olayları TARAFSIZ olarak DEĞERLENDİRMEK en AKILCI ve DOĞRU yol olmalıdır. GENKUR Başkanlığı ve Komuta kademesi UNUTMAMALIDIR ki ASSUBAYLARIN İTİRAZI HİYERARŞİK SİSTEME değil bu SİSTEMİ kötü NİYETLİ kullanan KİŞİLEREDİR. Bu açıklamalar defalarca yapılmıştır. Genelkurmay Başkanlığı KİBİR ve AYIRIMCI uygulama ve DÜŞÜNCELERİNDEN vazgeçmeli ve GÖRÜŞMELER başlatılmalıdır.
Ülkemizin İÇİNDE bulunduğu ve TSK nın SÜRÜKLENDİĞİ uçurum her kesin bilgisi ve görgüsü dahilindedir. Ülke ve TSK olarak GÜÇLÜ olmak ZORUNDAYIZ. ÜLKESİ ve MİLLETİYLE BÖLÜNMEZ BİR BÜTÜN OLMASINI istediğimiz VATANIMIZ için KİŞİSEL EGO ve DÜŞÜNCELERDEN vazgeçmek BÜYÜKLÜKTÜR VATANSEVERLİKTİR. Bunun için TSK da AYIRIM BİTMELİ HAKSIZ uygulamalar SONLANDIRILMALIDIR.
Vatanı için bugüne kadar büyük ÖZVERİDE bulunan, en çok ŞEHİDİ veren ASSUBAY CAMİASI mensuplarının da benim düşüncelerimi paylaştığına inanıyorum. Onun için GENKUR Başkanlığına ZEYTİN DALINI uzatarak TSK da ASSUBAYLARI KAZANMAK için ÇÖZÜM ÜRETMESİNİ bekliyorum.
Assubayların DÜŞÜNCESİ ve YAKLAŞIMI karşısında Genelkurmay Başkanlığınca SERGİLENECEK olan davranış gerek ÜLKEMİZİN BÜTÜNLÜĞÜ ve gerekse TSK nın bir AİLE ve BÜTÜN olup AYIRIMSIZ olduğunu İFADE eden GENELKURMAY ve KOMUTA heyetinin SÖYLEMLERİNDE SAMİMİMİ olup olmadığının da GÖSTERGESİ olacaktır.
Genelkurmay UYGULAMALARIYLA Türk Subay Kuvvetleri haline getirdiği TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNDE, Assubaylar kendilerine yapılan tüm AYIRIM ve HAKSIZLIKLARA rağmen bunları yapanlara karşı ne kadar SABIRLI ve METANETLİ olduklarını ARTIK görmelidir. Tüm HAKSIZLIKLARA rağmen hala KIRILAN KOLU YEN içinde bırakma düşüncesinde olduklarını, TSK nın dışarıdan KÖTÜ gözle görülmesini engellemeye çalıştıklarını TEMAD BALIKESİR toplantısında gözlemledim.
13 NİSAN 2013 de BALIKESİRDE yapılan ASSUBAYLARIN BİLGİLENDİRME toplantısında TEMAD GENEL BAŞKANI Sn Ahmet KESER'in duruşu ve ifadeleriyle hala MİLLETİMİZİN en GÜVENİLİR olan KURUMU TSKya, yaptıkları bunca AYIRIM ve HAKSIZLIĞA rağmen ZARAR vermemek için KELİMELERİNİ SEÇEREK cümleler kurmaya çalışmasını GENELKURMAY ve KOMUTA heyetinin bizzat GÖRÜP duymalarını isterdim.
GENELKURMAY ve KOMUTA heyetinin ASSUBAYLARA karşı duymadığı ve uygulamadığı AHDE VEFA bu olsa gerek.
Toplantı salonuna SIĞMAYAN Astsubay GÖNÜLLÜLERİ sorularıyla GENÇ başkan Sn Ahmet KESERİ' TSK la ilgili sorularda ne kadar ZOR durumda bıraksalar da o SERİNKANLILIĞINI bozmadan TSK nın MİLLETİN ordusu olduğunu, yapılan AYIRIMLARIN sonsuza kadar devam edemeyeceğini KAST sistemi uygulayıcılarının YANLIŞLARINI görüp TSK nın BİRLİĞİ ve ÜLKENİN geleceği için hatadan DÖNÜLECEĞİ mesajını verdi. TSK nın bir KURUM olduğunu YANLIŞI kurumun değil KİŞİLERİN yaptığını belirtti. Kişilere ait YANLIŞLARINDA KURUMA mal edilmesinin doğru olmayacağını ama bu YANLIŞLARDAN dönülmesi için SONUNA kadar MÜCADELENİN her geçen gün ARTARAK devam edeceğini ifade ettiler.
Ancak bu SÜREÇ içinde KİMSENİNDE YETKİLERİNİ AŞARAK HİYERARŞİK SİSTEMİN gölgesine SIĞINARAK ASSUBAYLARA yapılan HAKSIZLIĞI sürdürmeye ve bunun HAKLILIĞINI baskı YOLUYLA kabul ettirmeye YELTENMESİNİN doğru YOL olmadığını, TEMAD olarak YAPILAN ve YAPILACAKLARIN takipçisi olacakları mesajlarını verdiler.
Toplantı salonundaki COŞKU ve KARARLILIK gerçekten GÖRÜLMEYE değerdi. Genelkurmayın Assubaylara yaptığı AYIRIM ve HAKSIZLIKLAR Assubayları BİRLİK olmaya yönelttiğinden belki de BİLMEDEN İSTEMEDEN yaptıkları bu İYİLİKTEN dolayı Genelkurmay ve kast sistemi uygulayıcılarına teşekkür etmeliyiz.
Görülen o ki yapılan bu TOPLANTILAR Assubayların KENETLENMESİNE ve sayısal olarak ÇIĞ gibi BÜYÜYEREK AYIRIM ve HAKSIZLIKLARA DUR demek için sonunda TÜRKİYE GENELİNDE bir EYLEME dönüşecek gibi GÖRÜNMEKTEDİR. 27 nisan 2013 İZMİR toplantısı bunun en BÜYÜK ve GÜZEL göstergesi olacaktır.
Assubaylar DÜŞMAN değil TSK yı AYAKTA tutan, yürüten TEKNİK kadrosu TSK nın VAZGEÇİLEMEZ ÖNEMLİ UNSURU ve bu MİLLETİN ÖZ VATANDAŞIDIRLAR.
Buyruk, buyurmak, emretmek, emir vermek, emir, genelkurmay, güç, hakim olmak, hakimiyet, hükmetmek, komuta etmek, komuta, kontrol etmek, kumanda, kuvvet, telkin etmek, tepeden görmek, yetki yönetmek
BUYURMAK EMİR VERMEK, HAKİM OLMAK, HAKİMİYET, HÜKMETMEK, KOMUTA KONTROL ETMEK, TEPEDEN GÖRMEK, YÖNETMEK...
GENELKURMAY BAŞKANLIĞI'nın AÇILIMI;
Yoksa SÖZLÜKTE belirtilen;
BUYURMAK EMİR VERMEK, HAKİM OLMAK, HÜKMETMEK, KOMUTA KONTROL ETMEK, TEPEDEN GÖRMEK, YÖNETMEK... gibi hususlar TSK'nın AYRILMAZ UNSURU olduğu SÖYLENİLEN ASSUBAYLAR için mi GEÇERLİ? Assubayların BAŞKANI değil mi, ASSUBAYLARI TEMSİL etmiyor mu?
Bunun için GENELKURMAYIN UYGULAMALARINA bakalım.. Bugüne kadar..
Genelkurmay Başkanlığı,bugüne kadar SUBAYLAR için vermiş olduğu YASA TEKLİFLERİNİN arkasında durmuş takip etmiş ve YASALAŞTIRMIŞTIR, örnek...
TSK adına TIP okuyan öğrenciler diğer SINIF Subaylarına göre daha fazla yıl okuduğundan OKUNAN fazla YILLAR için Harp Okulundan MEZUN olan Tğm MAAŞINI alamadıklarından, MAĞDUR oldukları gerekçesiyle HEMEN ÇIKARTILAN yasayla MAĞDURİYETLERİNİ gidermiştir..
Fİ tarihinde KILICINI alamayıp MAĞDUR olanların HAKLARINI ve KILIÇLARINI anında HATIRLAYIP verdiği TEKLİFİN anında YASALAŞTIRIP mağduriyetleri giderilmiştir
Subay RÜTBE bekleme sürelerini DEVAMLI PERSONEL lehine KISALTARAK hâttâ ALBAYLIĞIN ikinci yılında EMEKLİ olanlara dahi TAZMİNAT almaları sağlanarak İMKANLAR genişletilip MAĞDURİYETLER giderilmiştir...
GELELİM TSK'nın VAZGEÇİLEMEZ UNSURU ASSUBAYLARA.... BAKALIM GENELKURMAY BAŞKANLIĞI ASSUBAYLARI DA TEMSİL EDİYOR MU ETMİŞ Mİ?... Assubay Haklarını koruyup SUBAY haklarının koruduğu gibi Aassubayların HAKLARINI da KORUMUŞ MU ?
Bir defa SUBAYLAR için MAAŞ ve TAZMİNATLARA daha KISA sürede KAVUŞMALARI için tanınan RÜTBE bekleme SÜRELERİ Assubaylara VERİLMEYEN veya KISITLI olan HAKLARA ulaşacak RÜTBE bekleme süreleri BİLİNÇLİ UZATILMIŞTIR...
Aynı GEMİDE,UÇAKTA BİRLİKTE ve ŞARTLARDA olunulmasına rağmen SUBAYLARA VERİLEN TAZMİNAT ASSUBAYLARA verilmemekte veya çok CÜZİ miktarda verilerek adeta SUSTURULMAK istenilmiştir.
Assubaylara MAAŞLAR GENKURCA BİLİNÇLİ ve KASITLI olarak alt düzeyde TUTULMUŞ "HİÇ BİR ASTI BENİM TĞM'DEN DAHA FAZLA MAAŞ ALAMAZ" denilerek zaten dışlandıkları ispatlanmış olup bu UYGULAMALARLA Assubaylar bırakın Subayı son zamanlarda İşçi, memur, polisten, İmamdan daha DÜŞÜK MAAŞ alır duruma getirilmiştir.
Assubayların SOSYAL statü ve imkanları YOK denilecek hale getirilirken SUBAYLARIN İMKANLARI her geçen gün daha da artmıştır...
Yıllardır Assubayların TAHSİL yapma HAKLARI ellerinden alınarak cezalandırılmışlar, buna rağmen HUKUK fakültelerini bitiren ASSUBAYLARIN yerine dışarıdan Hakim ve Savcılar alınarak en büyük HAKSIZLIKLAR yapılarak GÜVENSİZ ortamın TAVAN yapmasına GENKURUN uygulamaları SEBEP olmuştur.
Askeri Mahkemelerde Yargılamalar taraflı yapılmış Komutanların dediği ve istediği olmuş,Makam YETKİSİNİ kullanan üstlerin İKİ DUDAK arasında verdiği HAKSIZ HUKUKSUZ CEZALAR nedeniyle Assubaylar mağdur olmuş SAVUNMA ve HAKLARI hiç DİKKATE alınmayarak statü arkasına SIĞINILIP AYIRIM ve BÖLÜCÜLÜK yapılmıştır.
Subaylara VAR olan HAKLAR TSK'da ASSUBAYLARA YOK DENİLMİŞ ve bu ALIŞKANLIK haline getirilip DEVAM ETTİRİLMEKTEDİR...
TSK'da ASSUBAYLARA YAPILAN AYIRIM ve HAKSIZLIKLARI SIRALAMAK saymakla bitmez, YAZILSA kitaplara sığmaz.
Bütün bu uygulamalardan sonra GENELKURMAY BAŞKANLIĞININ TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNDE ASSUBAYLARI TEMSİ ETTİĞİNİ,HAKLARINI KORUDUĞUNU, HUKUK ÇERÇEVESİNDE UYGULAMA YAPILDIĞINI SÖYLEYECEK TARAFSIZ BİRİNİ ARASANIZ BULABİLİR MİSİNİZ?
Ama bir gerçek var ki ASSUBAYLAR ARTIK GENELKURMAYA DA, SÖYLEDİKLERİNE DE İNANMIYOR...Çünkü daha beş altı ay önce Assubayların Göreve başlama derecelerini teklifinde 9/2 olarak vermişken yeni hazırladığı yasa teklifinde tekrar UYGULAMADA olan YANLIŞINI sürdürerek 9/1 dereceye dönmüştür...Kuvvet Assubaylığı ihdas ederek BİLİNEN Assubay SORUNLARI YOKMUŞ DA yeni ÖĞRENECEKLERMİŞ gibi işlemlere girişmişler...Sizce bu HAREKETLER GÜVEN VERİYOR MU?.. Genelkurmayın SÖYLEDİKLERİYLE YAPTIKLARI BİRİRİYLE UYUŞUYOR MU? Bu davranışları SİZLER GENELKURMAYA yakıştırıyor musunuz?
Yapılanlar aynen SÖZLÜKTE belirtildiği gibi sadece HÜKMETMEK ve YUKARIDAN BAKMAK şeklindedir.. ZATEN ONLARIN YAPTIĞI DA AYNEN bu DEĞİL Mİ?.. Öyle devamlı KAFALAR yukarıdan aşağı BAKAR hale GELMİŞ Kİ BOYUNLARI tutulduğundan artık İSTESELER DE bu RAHATSIZLIK TSK'da ZOR atlatılır hale gelmiştir...
Ama artık ASSUBAYLAR her şeyi görüyor,biliyor ve eskiden yaptıkları gibi KIRILAN KOLU YEN İÇİNDE BIRAKMIYOR ve BIRAKMAYACAKLAR DA.....
Assubaylar ne TSK'nın ne de ÜLKEMİZİN ZARAR görmesini İSTEMİYORLAR. Bugüne kadar bunun MÜCADELESİNİ verdiler. Bunun SORUMLUSU Assubaylar değil GENELKURMAY ve KOMUTA heyeti olacaktır....
Artık ÜLKEMİZDE yaşanan İKİLEM tamamen su yüzüne çıkmıştır. Sade VATANDAŞLARIN tercihi VATAN,ATA,BAYRAK olurken ülkenin GİDİŞATINA yön VERENLERİN AYNI FİKİRDE OLDUKLARI SÖYLENEBİLİR Mİ?
ÜLKE adım adım bölünmeye GİDERKEN HAİNLER KAHRAMAN, ÜLKE İÇİN vücutlarını SİPER eden KAHRAMANLAR HAİN durumuna getirildiler.
Ülke için HİÇ BİR ŞEY vermeyen, HİÇ BİR KATKIDA bulunmayanlar TOPLUMA YÖN verici olarak SEÇİLİRKEN ÜLKENİN gerçek sahibi olanlar hep GERİ planda bırakılıp MAĞDUR edildiler.
“Vatan, Millet, Bayrak ve Bağımsızlık" gibi kutsal ve vazgeçilemez değerler uğruna AKITILAN her damla kan BİLEN ve GÖREN için önemli ve anlamlıdır.
Tarihi bilen okuyan, inceleyen, Şehitliklerimizi dolaşan, olayları objektif biçimde değerlendirenler bunun ne anlama geldiğini gayet iyi bilirler.
Günlük YAŞAMIMIZDA kaybolan veya BİLİNÇLİ şekilde YOK edilen bu DEĞERLER artık MENFAATLE yer değiştirmekte, VATAN,MİLLET, BAYRAK değerleri ÖNCELİKLİ sıradan arkalara düşürülüp DEĞERSİZLEŞTİRİLMEYE gayret edilmektedir.
BAYRAĞI,ULUSAL MARŞI,MİLLİ DEĞERLERİ yok olan TOPLUMLARIN VATANI da OLMAZ.
Daha düne kadar KAPIMIZDA olan T.C. Devletinin verdiği PASAPORTLARIN imkanlarını kullananlar DANIŞILAN ve İŞBİRLİKÇİ durumuna gelmişler. Zaman zaman ülkemize HAKARETLERDE bulunmaya başlamışlardır.
Askerimizin başına ÇUVAL geçirmede REHBERLİK yapmışlar, Devlete karşı SİLAHLI direniş gösterenlerin TOPRAKLARINDAN çıkarılıp teslim edilmesi İSTENİLDİĞİNDE DE "KÜRT BİR KEDİYİ BİLE T.C.'ye teslim etmem" diyebilme CESARETİNİ gösterme gücünü kendilerinde bulacak kadar da ŞIMARTILMIŞLARDIR.
İşte ÜLKEMİZ YÖNETİM kadrolarında bulunanların vermeleri gereken KARAR önlerine çıkmaktadır.
Bu karar VATAN,MİLLET,BAYRAK MI yoksa MENFAATLER Mİ durumuna gelmiştir.
Milletimiz de yapılacak bu TERCİHLERİ dikkatle izlemekte YÖNETİCİLERİYLE ilgili KARARI vermek için SABIRLA SEÇECEKLERİ ŞIKKI belirlemelerini BEKLEMEKTEDİRLER.
Değerli Arkadaşlarım,
Kişinin geleceğine ve yaşamına ÇÖREKLENMİŞ KAN EMİCİLER YOK olmadıkça toplumdaki ADALETSİZLİKLER BİTMEZ TÜKENMEZ. Birileri veya YASALAR buna DUR demedikçe Adaletsizliklere her gün YENİLERİ eklenir.
Her şeyi YALNIZ kendilerine HAK görenler, diğer BİREYLERİN YAŞAM HAKLARINI KISITLAR, onların YAŞAM STANDARTINI BİLİNÇLİ olarak baskı altına alıp, DÜŞÜRÜRLER. Bu TOTALİTER sistem biçimini ENGELLEYECEK TEK YÖNETİM BİÇİMİ DEMOKRASİDİR. Ama bu DEMOKRASİ biçimi de KAĞIT üzerinde olmayıp UYGULANABİLİRSE GEÇERLİ olabilir.
Ülkelerin ANAYASASINDA DEMOKRASİ ve YÖNETİM biçimi CUMHURİYET (Halkın kendi kendini yönetme biçimi) yazdığı halde bazı KİŞİ ve GURUPLARIN görüş ve isteklerine göre UYGULAMA yapılıyorsa bu DEMOKRASİ ve CUMHURİYETTE tartışmaya AÇIK hale gelir.
Ülkemizde bunlar YAŞANMADI MI?
ÖZEL de olsa TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNDEKİ YASALARA, ANAYASAYA aykırı KİŞİ HÜRRİYETLERİNİ bağlayıcı KARARLAR verilmesi doğru mudur?
Halen de GELİŞEN TÜRKİYE'DE UYGULAMA bu değil midir?
Son çıkan DİSİPLİN YASASINDA bu YETKİLER daha da AĞIRLAŞTIRILMAMIŞ MIDIR?
Gelişen TÜRKİYE BU MUDUR?
İnsan HAKLARINA UYMA ve UYGULAMA böyle mi GELİŞECEKTİR?
TSK'daki HİYERARŞİK sisteme KİMSE İTİRAZ etmemektedir. İTİRAZ,KEYFİ uygulamalara VERİLEN YETKİLEREDİR. Bu sonlanmadıkça TSK' da HUZUR sağlanamaz.
TÜRKİYE'nin GÖSTERMELİK değil GERÇEK anlamda UYGULANABİLİR bir DEMOKRASİYE ihtiyacı vardır. Bu demokrasi SİVİL yaşama nasıl İNSAN HAKLARI uygulaması getiriyorsa SİLAHLI KUVVETLERDEKİ personeli de KAPSAMALIDIR.
KİMSENİN HAYATLA olan BEKLENTİLERİ kendilerini YETKİLİ addedenlere KANUN eliyle YOK etme YETKİSİ KİMSEYE YETKİ olarak VERİLMEMELİ, bu hayal KIRIKLIĞI HİÇ KİMSEYE yaşatılmamalıdır.
KİŞİ ve HAKLARININ TEK GÜVENCESİ-KORUYUCUSU YASALAR olmalıdır. KİŞİ HAKLARI yalnız ve YANIZ YASALARIN GÜVENCESİ altında olup KİŞİLERİN KEYFİLİĞİNE HİÇ BİR ŞEKİLDE HİÇ BİR ZAMAN BIRAKILMAMALIDIR.
Konuşmasan, söylemesen olur, ama işi yapmasan O İŞ durur.Gerçekçi TEDBİR alınmazsa kötüye gider, AKSAKLIK-SORUN büyür, içinden çıkılamaz hale gelir. TSK' da ASSUBAYIN yeri budur. Assubay İŞ yapmazsa TSK durur.
TSK'da Mevki-rütbeyle yaptığını ISSIZDA da yapabiliyor, söylediklerini tekrarlayabiliyorsan SORUN yoktur.
Makam ve rütbenin arkasına saklanarak iş yapıyor tenhada SUSUYORSAN KİŞİLİK sorunun var demektir.
İşinde EN İYİ olmaz, yardım beklersen eksikliğin var demektir. HAK ettiği yere gelenler İŞİNİ BİLEN ve YAPANLARDIR.
Yaşam düşünmeyi GEREKTİRİR. SORUNLARI aşmak için DÜŞÜNMEK, DÜŞÜNEREK DOĞRUYU bulmak da SORUNLARI aşmanın TEK yoludur.
Assubay Hakları için MÜCADELEDE zamanı-yeri ve doğru YÖNTEMİ bulamazsak HAKSIZLIKLAR önlenemez KAR TOPU gibi daha da BÜYÜR
Mücadelede yönetimlerde bulunanlar SOSYAL, MADDİ, MANEVİ ihtiyaçları GÖREBİLİRLERSE değişimi sağlayabilirler.
Sorunların ÇÖZÜMÜNDE Maddiyatın yanında maneviyata önem vermeyenlerin ADİL olmaları ve doğru KARAR vermeleri BEKLENEMEZ.
Kişinin HAYSİYETLİ olması Sorumluluk sahibi olacağının işaretidir.
Her konumda verilen MÜCADELE personele TECRÜBE kazandırmakta AMİR konumunda olanların gerçek değerlerini görmek, onların KİŞİLİĞİ hakkında veri TABANI ile bilgi oluşturmaktadır. Zamanla bu BİLGİLER ışığında VERİLECEK kararlar ASSUBAYLARI doğruya GÖTÜRECEKTİR.
TSK tarihinde ASSUBAYLARIN yeri bellidir.GÖRMEZDEN gelmek, YOK saymak DEĞERLERİNİ düşürmez. Ama GÜVEN ortamını YOK eder.
GÜNEŞ nasıl BALÇIKLA SIVANAMAZ ise TSK'da ASSUBAYLARA yapılan YANLIŞ ve ÖTEKİLEŞTİRME DE GERÇEKTİR. Bu GERÇEK ZAMAN-ZEMİN içinde ve GERÇEK DIŞI SÖYLEMLERLE DEĞİŞMEZ DEĞİŞTİRİLEMEZ, YOK SAYILAMAZ.
Bugüne kadar yapılan HAKSIZLIK ve ÖTEKİLEŞTİRMELERİ bir gün DÜZELİR diye SABIRLA "KOL KIRILIR YEN İÇİNDE KALIR" düşüncesiyle bekleyen ASSUBAYLAR bu DÜZELMENİN olmayacağını ve KASTEN yapıldığını anlamışlar, SORUNLARIN Üzerlerini ÖRTENLER DE bunun böyle DEVAM edeceğini DÜŞÜNMÜŞLER ve UYGULAMALARINI sürdürerek TSK' nın bölünme ve ZAYIFLAMASINA yol açmışlardır.
TSK HAKİKATLERİ budur, olayları buraya kadar getiren de KOMUTA kademesinin kendisidir.
GENKUR'UN birinci ÖNCELİKLİ görevi ASSUBAYLARLA ilgili sorunu ADİL bir şekilde çözmektir. Eğer bunu yapmıyorsa ASSUBAYSIZ bir TSK için ADIMLARINI atmak zorundadır.. İstenilmedikleri ve YOK sayıldıkları yerde hiç bir ASSUBAY çalışmak istemez...
Hak arandı diye MAHKEMELERLE-CEZA ile korkutmak için ne ZAMAN ne de ASSUBAYLAR uygun değildir. Kendilerini YENİLEYEMEYENLER tarihin çöplüğünde çoktur. Görmek isteyenler TOZLU sayfaları karıştırabilirler....
Ülkemiz KAN gölüne dönmüş, hergün ŞEHİT haberleri almaktan ANALARIN gözyaşları DİNMEMEKTEDİR. Hergün OCAKLAR kararmakta, kapanmakta ACI üzerine ACILAR yaşanmaktadır. Terör önceden nasıl SIFIR noktasına İNMİŞSE YETKİLİLER görevlerini yaparak aynı duruma GETİRMELİDİRLER. Eğer bunu YAPMAYACAK veya YAPAMAYACAKLARSA KOLTUKLARINI bıraksınlar bu GÖREVİ yapacak VATAN evlatları vardır.
Artık İNKARA gerek yoktur. PKKnın arkasında onu DESTEKLEYEN DIŞ güçler olmasa Güvenlik GÜÇLERİMİZDEN önce onlara BİLGİ verilmese, MALZEME ve TEKNİK olarak DESTEKLENMESELER TERÖRÜ bu kadar TIRMANDIRMALARI mümkün olamaz.
YETKİLİLER belge ve Bilgilerle bu konuda İLGİLİ devletlerle görüşmeli TERÖRE olan DESTEK kestirilmelidir. Gerekirse bunun için tüm ULUS tek SES olmalı yapılanlar DÜNYAYA duyurulmalıdır.
Ortaya KONAN ve UYGULANAN PLAN bellidir. Bunu bilmeyen yoktur. Dağdaki ÇOBAN DA Sağır SULTAN DA duymuştur.
ABD'nin yetkili ağızları Ortadoğuda ve Kafkaslarda TÜRKİYE dahil 22 ülkenin SINIRLARI ve REJİMLERİ değişecek dedi. Bunu diyenler bizim YETKİLİLER gibi BİLİP BİLMEDEN değil bir PLANIN gereğini ve bu PLANIN gerçekleşeceğini ifade ettiler...
Neden bu 22 ÜLKE seçilmiş? Bu ÜLKELERİN içinde HIRISTİYAN bir ÜLKE var mı? Neden hepsi MÜSLÜMAN ülkeler ve ORTADOĞUDA? Acaba bu ENERJİ KAYNAKLARIYLA ilgili OLABİLİR Mİ? ABD bugüne kadar bu ÜLKELERDE zaten hep KENDİ İSTEDİKLERİNİ İKTİDARA getirmiş ve yıllardır İSTEDİKLERİNİ almış, yapmıştır...
Bu planın UYGULANMASINDA artık AÇIKÇA ortada olan TÜRKİYE-İRAN-IRAK-SURİYE'DEN alınması düşünülen TOPRAK parçalarından oluşacak ALANA BÜYÜK KÜRDİSTAN DEVLETİNİ kurma hayali GERÇEĞE Mİ dönüşecek? Buna ilgili DÖRT Devletin karşı ÇIKMASI GEREKİRKEN TÜRKİYE bu oldu bittiye adeta DESTEK vermekte planın GERÇEKLEŞMESİ için GAYRET sarfetmektedir.
ABD'den başka AB ülkeleri de ORTADOĞUDAKİ bu PASTADAN pay kapabilmek için birbirleriye YARIŞMAKTA bazıları açık ve kapalı olarak PKKya ve Suriye'li MUHALİFLERE destek vererek KAZANDAKİ ateşi KÖRÜKLEMEKTEDİRLER... Yapılanları GÖRMEMEK için KÖR, Duymamak için SAĞIR olmak gerekir.
TÜRKİYE İktidarıyla Muhalefetiyle tüm STKlarıyla ve MİLLET olarak bu PLANA ANINDA ve ÇOK GÜÇLÜ olarak İTİRAZ edip CAYDIRICI olacağına SESSİZ kalarak adeta PLAN uygulayıcılarını CESARETLENDİRMEKTEDİR...
T.C. Devleti BÖLÜNMEYLE karşı karşıyadır. VATANINI MİLLETİNİ SEVEN BÖLÜNMEYE karşı olan DEVLETİNE MİLLETİNE SAHİP ÇIKMALIDIR. Yoksa çok UZAK bir zamana YAYILMADAN IRAK'A, LİBYA'YA geldiği gibi daha önceden yapılan ve ATILAN İMZALARLA YAPILAN İKİLİ anlaşmalar gereği ülkemize de bağımsızlık ve hürriyet GETİRMEK İÇİN gelecek olan NATO Askerleri HAZIR BEKLEMEKTEDİRLER. AB-D bu anı beklemekte ve ÜLKEMİZDE çeşitli provakasyonlarla çabuklaştırmak için de TAŞERONLARINI kullanmaktadır.
TÜRKİYE'de GÜNDEMİN sadece ve sadece ÜLKE BÜTÜNLÜĞÜ ve AKAN KANIN durdurulması olması gerekirken VATANADAŞIN dikkatini başka yönlere çekerek dağıtmak ve TEPKİYİ önlemek için SİYASİLERCE hergün yeni GÜNDEM maddeleri oluşturulmaktadır.
Ülkemize, Devletimize, Milletimize SAHİP çıkma zamanı geçmeden TEK YUMRUK TEK SES olmayı bilmeliyiz, yoksa GELECEKTE Ülke ve MİLLET olarak altından kalkılamayacak daha kötü olaylara maruz kalabiliriz...
Esas düşünülmesi gereken ANAYASAL görevi ÜLKEYİ ve SINIRLARI KORUMA-KOLLAMA görevi olan TSK neden İLGİLİ ve YETKİLİLERİ bu konularda UYARMAMAKTA gelecek olan TEHLİKEYİ haberdar ederek TEDBİRLERİ aldırtmamaktadır. Yoksa onun eli de DENİZ AŞIRI ülke tarafından bağlanmakta mıdır?