GENELKURMAY ASSUBAYLARIN SAĞLIĞIYLA OYNAMA

BEDEN ve RUH sağlığı bir insan için vazgeçilemeyecek kadar ÖNEMLİ ve gereklidir. TSK bu durumu çok iyi bildiğinden Askeri okullara alacağı öğrencileri çok iyi bir sağlık kontrolünden geçirtip, BEDEN ve RUH durumu uygun olup sağlamlıkları HEYET raporuyla tescillenenlerin kayıtları okullara yapılmakta, bu raporu alamayanları elemektedir. Bu uygulama sonunda TSK nın okullara aldığı tüm personel SAĞLIKLIDIR ve bu HEYET raporlarıyla kanıtlanmaktadır.

Okulların bitiminde personel göreve SAĞLIKLI bir BEDEN ve RUH ile başlamaktadır. TSK nın PERSONELE karşı AYIRIMCI ve FARKLI uygulamalarından zamanla bazı personelde RAHATSIZLIKLAR zuhur etmekte ve bu rahatsızlıklardan dolayı da personelin verimi düşmekte BEDEN ve RUH hali bozulmaktadır.

TSK da görev yapan ASSUBAYLARIN zamanla AYIRIM ve HAKSIZ uygulamalar nedeniyle BEDENEN ve RUHEN rahatsızlandıkları, DEMORALİZE oldukları görülmektedir. Bunun en bariz göstergesi de son zamanlarda artmakta olan İNTİHAR olaylarıdır. AYIRIMCI-HAKSIZ-HUKUKSUZ UYGULAMALAR devam ederken GENELKURMAY BAŞKANLIĞI ve İLGİLİ K0MUTANLARIN HALA BİR çözüm BULAMAMIŞ olmaları, sorunlardan ne kadar uzak ilgisiz ve duyarsız olduklarını göstermektedir.

TSK da SAĞLIKLI oldukları raporla TESCİLLENMİŞ olan ASSUBAYLARI beden ve ruh hastası haline getirip, intihara kadar sürükleyecek uygulamalarla HASTA durumuna düşüren GENELKURMAY ve KOMUTA heyeti bu uygulamalara FIRSAT verdikleri için bire bir DİREK sorumlu olduklarından YASALAR ÖNÜNDE YARGILANMALIDIRLAR.

TSK nın Kanunu ÖZEL bile olsa İNSAN HAKLARINI çiğnemek için YETERLİ olamaz, olmamalıdır.

ASSUBAYLARI BEDEN ve RUH hastası haline getirip, İNTİHAR edecek kadar psikolojik travmaya sokanlar TSK yöneticileri ve onların dayattığı UYGULAMALARDIR. Personeli elindeki raporla SAĞLAM olarak alıp uygulama ve dayatmalarıyla SAĞLIKSIZ hale getirenlerin bu hesabı vermeleri gerekir. Bu uygulamalar hem insan haklarına aykırılığından, hem de yasaların dışına çıkıldığından CEZAİ müeyyideleri de gerektirir.

Rahatı huzuru yerinde olan bir PERSONEL neden İNTİHAR etsin?

En verimli olacağı dönemde NEDEN emekli olsun?

Genkur ve Komuta heyeti bunu bile göremiyor ve düşünemiyorsa zaten SÖYLEMENİN ve SÖYLENMENİNDE bir anlamı yok demektir.

ASSUBAYLAR TSK da ki HAKSIZ -AYIRIMCI ve HUKUKSUZ olan uygulamalardan dolayı BEDEN ve RUH SAĞLIKLARIYLA oynandığından uygulamalara fırsat verenlerin CEZALANDIRILMASINI görmek istiyorlar.

Ögeyi Oylayın
(44 oy)

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

Yorumlar  

#6 Hüseyin 25-06-2013 01:42
Başımdan gecen bir olay : 25 yıllık meslek hayatımın 20 senesi kapalı havalandırması yeterli olmayan yerlerde çalıştım. Bunun sonucunda 2010 senesinde tüberküloz rahatsızlığı geçirdim ve GATA'dan Sınıfının Kıta komutanlığı olmayan kadro yerlerinde çalışması raporu aldım. TSK sağlık yeteneği yönetmeliğinde Hastalığın belirti ve bulguları itibarıyla mesleğin icrasından kaynaklanan bir meslek hastalığı olduğu düşünülen personel, Gülhane Askerî Tıp Akademisi Komutanlığına sevk edilir.
Gülhane Askerî Tıp Akademisi Sağlık Kurulu bu personel hakkında ayrıca meslek hastalığı niteliğinde olup olmadığı konusunda karar verir ve verilen karar, raporun teşhis hanesine yazılır,hükmü vardır. Bu yazı üzerine GATA'dan bununla ilgili olarak bir rapor istedim. GATA'dan gelen cevapta hastalığımın ailemden akrabamdan çocuk yaşta kaptığım kanaatindeydi. Daha sonra tekrar bir dilekçe daha yazarak Yüksek Sağlık Kuruluna itiraz edeceğimden dolayı anılan raporu istediğimi belirttim. Bu yazı üzerine GATA Göğüs Hastalıkları servisine yatırıldım ve 2 ay hava değişimi aldım. Alınan patoloji sonucunu öğrenmeye gittiğimde iki doktorun kapalı kapılar ardından konuşmasında Mikrobiyoloji ile konuşalım sonuçları negatif gelirse pozitife çevirterek ilaç tedavisi yaparız demesiydi. Bunun haricinde duyduğum başka bir sözde tüberküloz geçirmiş her asker ailesine verilen cevabın aynı olmuş olmasıdır. Çocukluğunda anne babasından veya akrabasından geçirdi ibaresi.
Ben 25 sene askerlik hayatımda yapılan periyodik muayenelerde devamlı sağlam raporu almış olmam ayrıyeten sınıf okuluna girerken almış olduğum sağlam raporu hiçe sayılmış çalışma ortamlarıma bakılmadan böyle bir cevap verilmiştir. Madem ben bu hastalığı çocukken anne baba veya akrabamdan kaptım sınıf okullarına ilk girişte yapılan periyodik muayenelerde neden adaylara Tüberkülin testi yapılmıyor? Vucutta tüberküloz mikrobunun olup olmadığı anlaşılıyor. Gene bunun haricinde başka bir olayda bu hastalığımın ilk çıktığından bir albayımızın da muayene kağıdında aynı hastalığının yazılı olmasıydı. Ama ben tedavim müddetince o albayımızı hiç görmedim. (9 Ay). Gene Sağlık kurulu önünde yaşanan bir olay TSK'da görev yapamaz raporu verilen bir yüzbaşımızın raporu ayrı bir yere konuluyor ve söylenen söz Rapor değiştirilecekmiş iade edeceğiz, demesiydi. Yani sözün bittiği yer ben halen o raporu alamadım...
Alıntı
#5 Yavuz SELİM 10-06-2013 15:35
" Beni huzursuz eden diğer bir husus ise emekli olunca bizlere verilen SGE belgesi, muharip sınıflar 55, yardımcı sınıflar 60 yaşına kadar yedek astsubay kabul edilmiş yasayla. Ben 51 yaşındayım ikinci defa SGE belgesi aldım,"

SGE emri alıp yakın tarihlerde tatbikata katılan var mı ? Tatbikata gidiş ve dönüşte derece kademe/ rütbe aynı mıydı öğrenmek istiyorum.
-----------------------------------------------------------------
YÖNETİCİ NOTU. Son yıllarda Seferberlik Deneme Tatbikatı yapılmadı tatbikatta görevlendirilen assubaylar emekli oldukları tarihteki rütbe ve dereceden görevlendirilirler tabi bu arada subaylar için yasalar zorlanıp imkanlar yaratılmaktadır yedeklikte binbaşılıktan yarbaylığa terfi edenin intibakı AYİM kararı ile 1nci dereceden yapılmıştır bu uygulamanın Cumhuriyet tarihinde assubaylar için tek örneği yoktur. Bilgi ve takdirlerinize
Alıntı
#4 Hikmet AYDINCAK 10-06-2013 13:50
TSK komuta kademesi TSK'yı iyi idare etmiyor! İyi idare edilen bir kurumda bu kadar intihar olmaz! Sn. Cumhurbaşkanı bu konuda Devlet Denetleme Kurulunu görevlendirmeli, sorumlular tarafsız yargı önünde (askeri yargı dışında) hesap vermelidir.

Kendi menfaatleri için DARBE yapanların, sadece kendi ceplerini doldurmak için envayi çeşit KILIFLA yasa çıkaranların, astlarının alın terini, emeğini GASP EDENLERİN, DARBELERİN MİRASINI YİYENLERİN AKIL ve MANTIĞIYLA TSK'daki sorunlar, en başta da İNTİHAR SORUNU çözülmez, çözülemez!
Sn. Çam'a konuyu tekrar gündeme getirdiği için, Ersen abimize değerli yorumları için teşekkürler.
Saygılarımla.
Alıntı
#3 Hüseyin ÇETİN 10-06-2013 13:09
Türkiye’de assubaysanız sizin için hukuk, demokrasi ve insan hakları yoktur. Genkur. Bşk.lığı yıllarca böyle düşündü, şimdi birileri çıkıp dünyanın en güçlü ordularından biriyiz diyor, bence bunu diyen general kendisini kandırıyor. Allah bize bu şartlar altında savaşa girmeyi nasip etmesin kesinlikle sonu hüsran olur. Ne başımızda iyi bir komutan / lider var, ne de ordunun alt rütbelerinde moral ve şevk var. Savaşta kazanmak yalnız memnun bir zümreyle olmaz. Ben bu haksızlıkların düzeleceğine inanmıyorum ve inancım her geçen gün bitmektedir. Assubaya ne görevdeyken ne de emekli olunca rahat ve huzur var. Görevdeyken yıllarca mobbinglere maruz kalıyoruz huzurlu bir çalışma ortamı yok, aldığımız üç kuruş maaşla ayın sonunu nasıl getireceğiz onun hesabını yaptık. Emekli olunca da aynı, belediyenin otopark görevlisi ilk okul mezunu emeklisinden bile az olan emekli maaşı ile hayatımızı idame ettirmeye çalışıyoruz.
Beni huzursuz eden diğer bir husus ise emekli olunca bizlere verilen SGE belgesi, muharip sınıflar 55, yardımcı sınıflar 60 yaşına kadar yedek astsubay kabul edilmiş yasayla. Ben 51 yaşındayım ikinci defa SGE belgesi aldım, geçenlerde benimle aynı yaşta olan emekli bir albay tanıdığımla karşılaştım kendisine SGE belgesi verilip verilmediğini sordum, verilmemiş. Subaylarda rütbe ve kadro esas olduğundan benimle aynı yaştaki emekli albaya kadrosu olmadığından SGE verilmiyor yan gelip yatmaya devam, biz emekli olsak da mezara kadar assubayız. Ben böyle adaleti, demokrasiyi yemişim. Demokrasi ve hukuk hep üsttekilerin menfaatleri üzerine kurulmuş. Ben böyle adalete, demokrasiye inanmıyorum, dünyanın en güçsüz ordusu olmak yolunda hızla ilerliyoruz. Assubaylar intihar ediyormuş kimin umurunda. Saygılarımla.
Alıntı
#2 Abdullah ZENGİN 10-06-2013 12:39
Sayın Çam,
Doktor değilim,bu konudaki yorumu kamuoyuna bırakıyorum. Hassas olduğu kadar gerçek bir konuya temas etmişsiniz(ya hoş bu sizin özelliğiniz ya)
Stresi baskılamanın ne gibi hastalıklara yol açtığı Tıp tarafından bilinse de bizim zümre içerisinde yaptığı tahribat sır değil.Sinirsel hastalıklar,kalp hastalıkları,mide hastalıklarına ilave meslek hastalıkları.Muhabereci ve uçak bakımcılarda aşırı gürültüden işitme kaybı,görme zayıflaması gibi bir dizi hastalık sayılabilir.En önemlisi sizin değindiğiniz,intiharlara kadar varan psişik bozukluklardır.
Sayın Çam,kimse öz eleştiri yapmıyor.Statükoyu koruma çalışmaları,gayretleri var.Saygılarımla.
Alıntı
#1 Ersen Gürpınar 09-06-2013 19:22
TSK, kendi öz eleştirisini yaparak yeniden yapılanmalıdır. Orduda personel arasında adaletsizlik ve ayırımcılık sona ermeden bu ordu milletin ordusu olamaz.Orduda subaylar emekli olmamak için elinden gelse yaşlarını küçültme yoluna gidecekken assubayların günlerini doldurduklarında kaçarcasına ordudan ayrılmasını göremeyenler milletin ordusuna yazık etmektedirler. Ben imtiyazımı saltanatımı sağlayayım gerisi tufan diyenler bir gün o tufanda kendileri de kaybolacaktır. Adalet olmayan yerde hiçbir şey olmaz komuta heyeti artık bunu görmelidir. Saygılarımla.
Alıntı

Son Eklenenler

Copyright © 2006 Emekli Assubaylar. Tüm Hakları Saklıdır. Tasarım İhsan GÜNEŞ